Hazirlayanlar



Yüklə 3,37 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə136/189
tarix10.12.2017
ölçüsü3,37 Mb.
#15029
1   ...   132   133   134   135   136   137   138   139   ...   189

404

HOŞGÖRÜ TOPLUMUNDA ERMENİLER

sunulmaktadır. Bu durum düzeltmekten kasıt daha sonra anlaşılmıştır

103


Konunun tarihî ve siyasî boyutu yanında sadece dinî boyutu ele alındığın-

da, inancın Ermeni Meselesi’nde temel malzeme olarak kullanıldığı görü-

lür. Onlarda sorumsuz ve insanlık dışı saldırılarını sürdürme eğilimi tespit 

edilmiştir

104


. Faaliyetlerini halkın iradesi şeklinde göstermişlerdir. Kendi 

inançlarına uygun olanları kullanmışlar, Sovyetlerin Türk toprakları üze-

rindeki emperyalist amaçları zamanla daha da netleşmiştir

105


.

Kendi din yanlılarından yararlanarak katliam yapmışlar, bunu yapar-

ken destekler sadece maddî değil manevî destektir, verilen şehitlik paye-

leri, anma toplantıları kilise organizesinde âyinler şeklinde düzenlenmiş-

tir

106


. Grup oluşturanlar din temsilcileri etrafında toplanmış, kilise liderleri 

oluşumun devam etmesinde temel kişi olmuşlardır

107

.

6. Dinsel Yapıların Mukayesesi 



Patrikhane ve kiliseler, Müslümanların Hıristiyanlarla aynı ortamı 

paylamaya başlamalarından itibaren yaşatılmıştır. Gayrimüslim halk bu 

kurumlar vasıtasıyla eğitilmiş, dinî bilgi noksanları giderilmiştir. Bir yer-

de onların cahil kalmaması için imkânlar sağlanmış, kendilerine her türlü 

fırsat verilmiştir.

Osmanlı idaresinin güçlü olduğu dönemlerde itaat eden gayrimüs-

lim kesimin devletin zayıfl amasını bekledikleri ve bunu fırsat bildikleri 

görülmüştür. Burada sorun Müslümanlar tarafından fethedilen yerlerdeki 

gayrimüslimlere her türlü huzur ortamı ve rahatlığın sağlanmış olmasına 

rağmen, onların memnun olmayıp bağımsızlık çabalarına girmeleri ve bu 

konuda dinin kurumlarını, halkın inançlarını alet etmeleridir. Bu düşünce-

lerinin merkezine de Patrikhaneyi koymuşlardır.

Gerçekte Patrikhane içinde ve ona bağlı kurumlar bünyesinde ser-

best hareket etmişlerdir. Kilisede ki ibadetleri dua ve vaazları, vaizlerin 

faaliyetlerini kimse kontrol altında tutmamıştır. Bu konuda bir bilgiye de 

103 Bilal  N.  Şimşir, Osmanlı Ermenileri, Çeviren  Şinasi Orel, Bilgi Yayını,  İstanbul 1986, 

s.247, 250.

104 Başbakanlık Terör ve Terörle Mücadele Durum Değerlendirmesi, Başbakanlık Basımevi, 

Ankara 1988, s.56.

105 Metin  Tamkoç,  Uluslararası Terörizmin Rusya İle Bağlantısı Uluslararası Terörizm ve 

Uyuşturucu Madde Kaçakçılığı, Ankara Üniversitesi Yayını, Ankara 1984, s.62.

106 Heath W. Lowry, 19. ve 20. Yüzyıl Ermeni Terörizmi Devamlılık Bağı, Uluslararası İslâm 

Düşüncesi Konferansı 2, İstanbul 1997, s.74.

107 Lowy, a.g.e., s.77.




405

Doç. Dr. İsa YÜCEER

sahip değiliz. Ateşli vaizlerin halkı nasıl yönlendirdiklerini bilmek kolay 

değildir. Çünkü bunlar genelde şifahî konuşmalardır. Elde yazılı metin 

bulunmamaktadır. Dinin mensubu olan kimsenin diğer din mensuplarını 

rencide etmeme temel düşüncesini Müslümanlar uygulamışlardır. Onların 

hoşgörüsünün hareket noktası budur. Fakat Ermeniler açısından bakıldı-

ğında aynı duyarlılığın gösterilemediği tespit edilmektedir. Geçmişten şu 

örnekleri vermek mümkündür. Diyarbakır beylerbeyine ve Amid kadısına 

İstanbul yönetimi şu yazıyı göndermiştir. 



Van’da birden fazla gayrimüslimin toplantı yaptıkları, niçin toplan-

dıkları sorulduğunda cevap vermedikleri, ayrıca bunların bazı yeni kili-

seler inşa edip bazı eski kiliseleri de tamir bahanesiyle eski konumlarına 

göre değişikliğe uğrattıkları, eğer haklarından gelinmezse isyan edebile-

cekleri hususunda Van beylerbeyinin mektup gönderdiği, ancak bunlardan 

bir kısmının İstanbul’a gelerek kendilerinin beylerbeyi ile hasıl konusunda 

anlaşmazlıkları bulunduğunu, bu hususun halli için hükm-i şerif çıkar-

dıklarını, toplantılarının nedeninin de bu hükm-i şerif üzerinde müşavere 

yapmak olduğunu, bunun dışında şer-i şerife aykırı bir iş yapmadıklarını, 

yeni kilise inşa etmediklerini, sadece bazı eski kiliseleri tamir ettiklerini 

söyledikleri, her iki iddianın da araştırılarak hangisinin doğru olduğunun 

ortaya çıkarılması ve sonucun arzedilmesi

108


 şeklindedir. Şüpheli hareket-

ler ve Van beylerbeyinin tereddütleri üzerine devlet olayı tahkik ettirmiştir. 

Burada sorun şüphe uyandıran bir takım gizli faaliyetleri henüz erken dö-

nem olan 1565’li yıllarda yapmış olmalarıdır.

Muhataplarının entrikaları karşısında Müslümanlar sabırlı, dayanıklı, 

kendilerine güvenen, dinine bağlı kimselerdir. Başa gelen işlerden dola-

yı ümitsizliğe düşmeyen, kadere inanan, geleneklerine bağlı, üstüne itaat 

eden kimselerdi. Aza kanaat ediyor, birbirlerini üst düzeyde koruyorlardı. 

Gayrimüslimlerde dine bağlılık ve kilisenin talimatını dinlemek isyan et-

meyi gerektiriyordu. Müslümanlarda ise dine bağlılık Osmanlıya itaati de 

beraberinde getiriyordu. Bu yönüyle camiye gidenle kiliseye giden iki kişi 

çok farklı telkinler alıyorlardı.

  Manevî yatı sarsılmayan Müslümanların karşısında gayrimüslimlerin 

yıkıcı faaliyetleri uzun zaman onların beklediği sonucu vermemiştir. Patri-

ğin emrindeki kilise ve okulların nasıl bir nesil yetiştirdiği merak konusu-

dur. Mezun olup giden ve yerleşim birimlerinde görev alan genç papazla-

108 Divanı Hümayün Sicilleri Dizisi II, 5 Numaralı Mühimme Defteri (973/1565–1566), No: 

286, Ankara 1994, s.65.




Yüklə 3,37 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   132   133   134   135   136   137   138   139   ...   189




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə