86
NEDİM İPEK
İşgal döneminde Türk halkı göçü bir kurtuluş olarak görebilmiştir. Kars Kon-
solosu Mehmet Asım Bey’in yanı sıra imamlar ve müftüler “
Memleketi terk
edilmesinin en büyük günah olacağı” söylemiyle göçü durdurmaya çalışıyor-
lardı. Ruslar ise işgal sahasını kontrol altında tutmak amacıyla bir taraftan
Müslümanların kontrollü bir şekilde vatanlarını terk ettirmeye yönelik politi-
kalar üretirken diğer taraftan Rus, Rus Kazağı, Malakan, Alman, Rum ve Er-
meni nüfusu bu sahaya yerleştirmeye çalışmaktaydı. 1917 Rus İhtilali Kaf-
kasya’nın siyasi yapısında büyük bir boşluğun oluşmasına sebebiyet verdi.
1917-1921 yılları arasında bu boşluğu doldurmak amacıyla taraflar çeşitli te-
şebbüslerde bulundular.
1918’in ortalarında Kafkasya’nın kuzeyinde Terek-Dağıstan veya Dağıs-
tan Kavimleri Birliği adıyla bir teşkilat kurulur. Dağıstan Heyeti Osmanlı dev-
let adamlarından Bolşeviklere karşı yardım istedi. Kuzey Kafkasyalılara ait
merkezi idare 11 Mayıs 1918’de istiklalini ilan etti ve Babıali tarafından he-
men tanındı.
6
Bölgede ileriki tarihlerde farklı isimlerle siyasi yapılanmalar
oluşmuştur. Örneğin, Şeyh Uzun Hacı 29 Eylül 1919’da
Kuzey Kafkasya
Emirliği devletini ilan etti ve Osmanlı’ya tabi olduğunu bildirdi.
7
Bolşevikler Dağıstan’ı Sovyetleştirmeyi hedefliyordu. Bu hedefe ulaşa-
bilmek için bölgedeki Türk kuvvetleri ile Dağıstanlılar arasında çatışma çıkar-
maya çalıştı. 1920’de Çeçenistan ve Dağıstan’a giren Kızıl Ordu’ya karşı halk
isyan etti. 1920-1921’de Azerbaycan ve Gürcistan’ın Sovyetleştirilmesini mü-
teakip Kuzey Kafkasya’daki isyan zayıfladı. Netice itibarıyla 20 Ocak
1921’de Moskova’nın emri ile Kuzey Kafkasya’nın Sovyet Rusyası’na ilhakı
konusunda karar verilmiş ve bölgede Dağıstan ile Dağlılar Özerk Sovyet Sos-
yalist Cumhuriyetleri kurulmuştur.
8
Kafkasya’nın güneyindeki siyasi yapılanmaya gelince: Şubat 1917 İhti-
lali’ni müteakip kurulan geçici Rus hükümeti mebuslardan oluşturduğu Trans-
kafkas Komitesi’ni Güney Kafkasya’da otoriteyi temin etmesi amacıyla 23
Şubat 1917’de Tiflis’e gönderdi. Komite bölgeyi idarede başarılı olamadı. Bu
6
Altay Göyüşov, “Kafkas İslam Ordusunun Dağıstan Harekatı”, Kafkas İslam Ordusu
ve Azerbaycan Halk Cumhuriyeti’nin Oluşumu, Bakü, 2008, s. 359-361.
7
Göyüşov, s. 370.
8
Göyüşov, s. 373-375.
ULUS DEVLET ANLAYIŞI VE ARAS TÜRK HÜKÜMETİ
87
arada 25-26 Ekim 1917’de geçici hükümeti işbaşından uzaklaştıran Bolşevik-
ler bütün iktidarı şuralara (Sovyetlere) devrettiler. Sovyet iktidarı Kasım
1917’de yayımladığı bildiride bütün halkların eşit ve egemen olduğu ve kendi
kaderini tayin hakkına, birlikten ayrılmak da dahil olmak üzere sahip bulun-
duklarını belirtiyordu.
9
Bunun üzerine 28 Kasım 1917’de bölge mebusları ta-
rafından Transkafkasya Komiserliği kuruldu. Güney Kafkasya toplulukları
Bolşeviklerin bölgeyi ele geçirme düşünce ve siyasetlerinde başarılı olama-
maları için kendi aralarında siyasi birliktelik oluşturmaktan başka çare göre-
medi. Bu nedenle 23 Şubat 1918’de 132 üyeden mürekkep Transkafkasya
Seymi’ni kurdular.
10
Kafkasya Seymi bir mecburiyetten doğmuştu. Özde
Gürcü, Ermeni ve Azeriler müstakil idi. Seym 22 Nisan 1918’de Güney Kaf-
kasya Federal Demokratik Cumhuriyeti ismiyle istiklalini ilan etti.
11
Bir çeşit
federasyon olan bu siyasi yapılanmanın merkezi Tiflis’ti. Gürcü ve Ermenile-
rin bu yapının oluşmasını arzu etmelerindeki ana sebep Osmanlı’nın Güney
Kafkasya’da yayılmasını engellemekti. Osmanlı bağımsızlık kararını tanıdı.
Ancak bu devleti Kafkas Müslümanlarının egemen olduğu bir İslam devleti
olarak görmek istiyordu. Bu siyasi yapı uzun ömürlü olmadı. 26 Mayıs
1918’de “Mavera-yı Kafkas Müstakil Cumhuriyeti’ni meydana getiren millet-
ler arasında harp ve sulh meselesinde esaslı ayrılık olduğu ve nüfuzlu bir hü-
kümet teşkil ederek bütün Kafkaslar adına konuşmaya imkan kalmadığı için
seym mavera-yı Kafkasya taksiminin bir emrivaki olduğunu kayd ile kendi sa-
lahiyetini” terk etti.
Gürcü ve Ermeniler aynı gün kendi devletlerini kurduklarını ilan ettiler.
Bunun üzerine Seymin Azerbaycanlı temsilcileri Milli Şurası ismiyle 28 Ma-
yıs 1918’de istiklalini ilan etti.
12
Böylece Azerbaycan Türkleri milli devletle-
rini kurmuş oldular.
13
Bu tarihlerde Azerbaycan topraklarının büyük bir kısmı
Bolşeviklerin kontrolü altındaydı. Azeri unsurun kendi imkanlarıyla bağım-
sızlığını yaşatma şansı görünmüyordu. Bu oluşumu Bolşevikler ve Bakü Sov-
9
Ebulfez Süleymanlı, Milletleşme Sürecinde Azerbaycan Türkleri, İstanbul, 2006, s.
127.
10
Erol Kürkçüoğlu, 1918-1920 Türkiye-Azerbaycan İlişkileri, Yayımlanmamış Dok-
tora Tezi, Erzurum, 1994, s. 16, 64.
11
Halil Bal, Azerbaycan Cumhuriyeti’nin Kuruluş Mücadelesi ve Kafkas İslam Or-
dusu, İstanbul, 2014, s. 155.
12
Bal, s. 162, 173.
13
Kürkçüoğlu, s. 155, 195.