152
Vedalar’ın dört bölümünde de söz edilir. Mantra bölümü kurban sırasında kullanılan
birçok ilahi ve duadan bahseder. Brahmana bölümü kurban uygulaması ile ilgili
kurallara yer verir ve bunlarla ilgili ayrıntılara değinir. Ayrıca bu bölüm kutsal
cümlelerin anlaşılması güç olan manalarını açıklar. Aranyaka bölümü sembolik
kurban sunmalara değindiği gibi somut kurban sunma anında kullanılan araçları da
konu edinir.
Veda sonrası Hint kutsal metinleri olan Upanishadlar, kurban ibadetine
önceki dönemde olduğu kadar değer vermez. Hatta Upanishadlar bu uygulamayı
maksadının dışında gerçekleştirildiğinden eleştirir. Bununla birlikte yer yer kurban
ritüelinin dikkate değer yönlerini izah eder. Upanishadlar esasında doğrudan
Brahman bilgisiyle ilgili olmakla birlikte zaman zaman kurban gibi ritüelle ilgili
uygulamalara da yer verir.
İlk dönem Upanishad metinleri kurbanla alakalı Vedalar’a benzer ifadeler
içerir. Sonraki dönem Upanishadlar’da ise Veda düşüncesiyle çok benzerlik
göstermeyen anlatımlar yer alır. Bu metinlerde kurbanın törensel işlevi bir yana
bırakılır. Aşırı kuralcı ritüellerden çokça söz edilmez. Kurbandan beklenen dünyevi
istek ve arzular geri plana itilir. Bunların yerine kurbanın asıl amacına değinilir.
Nihai kurtuluş noktasında icra ettiği fonksiyonu ön plana çıkarılır.
Bu anlamda sonraki Upanishad metinlerinde Vedalar’la bir uzlaşmaya
gidildiği aşikârdır. Sonraki dönem Upanishadlar’da kurban törenlerine tamamen
karşı çıkılmaz. Kurbanın önemi küçültülmekle birlikte yararı da tamamen yok
sayılmaz. Bu şekilde bir uzlaştırma tavrı sergilenerek Upanishadlar’la Vedalar’ın
karşıt ve rakip öğretiler olmadıkları vurgulanır.
346
346
Güngören, s. 28.
153
Upanishadlar’ın temel öğretisi olan Atman’a kavuşarak Brahma dünyasını
kazanabilme, söz konusu metinlerde kurbanla ilişkilendirilir. Brahma dünyası ancak
iffetli kutsal bilgi öğrenciliğiyle kazanılabilir. Bu anlamda insanların “kurban” ve
“kurban edilen” dedikleri şey, aslında iffetli kutsal bilgi öğrenciliğidir. Çünkü kişi
sadece iffetli kutsal bilgi öğrenciliği yaşamını arayıp bulduktan sonra Atman’a
kavuşabilir. Benzer şekilde “uzatmalı kurban sunma” denilen durum da aslında söz
konusu öğrenciliktir. Zira ancak iffetli kutsal bilgi öğrenciliği yaşamı yoluyla, kişi
gerçek Ruh’u (Atman) korumayı başarabilir.
347
Bütün bunlar kurban’ın Atman’ı
idrak etme noktasında taşıdığı önemi açıkça göstermektedir.
Kurbanın ne zaman, nasıl ve hangi şarlarda sunulduğu çok önemlidir. Kurban
ritüelinin gerçek anlamını bulması bu esaslara bağlıdır. Bu anlamda bir kimse
kıvılcım saçan, kara, korkunç, ruh gibi hızlı, koyu kırmızı, duman renkli kutsal ateşin
alevleri parıldarken uygun zamanda adak sunarsa, güneşin ışınları gibi olan kutsal
ateşin alevleri bu kimseyi tanrıların efendisinin evine götürür. Alevler doğru
zamanda kurban sunan kimseyi güneşin ışınlarıyla beraber mutluluk diyarına taşır.
Ona güzel sözlerle hitap eder ve şöyle der: “ Bu senin iyi işlerinle kazandığın kıymetli
Brahma dünyasıdır”.
348
Metinlerde kurban ayininin doğru bir zamanlama ile ifa
edilmesi, Brahman’a ulaştırma vesilesi olması açısından çok önemli görülmektedir.
Upanishadlar’da kurban töreninin nasıl yapılması gerektiğine dair detaylı
bilgiler yer alır. Sabahki Soma sunumu, gün ortası Soma sunumu ve üçüncü Soma
sunumu olmak üzere üç kurban türü vardır. Her bir kurban töreninde kutsal kitaptan
okunması gereken yerleri okuyan, tören esnasında durulması gerekli olan yerde
duran ve kurban esnasında söylenmesi gerekli olan şeyleri söyleyen kişi ancak
347
Çhandokya Upanishad, VIII, V, 1-2.
348
Mundaka Upanishad, I, II, 6.
154
kurban ritüelini başarıyla sunmuş olur.
349
Kurban esnasında kutsal metinden
bölümler okunurken hata oluşması durumunda “bhur, bhuvas, svar” sözcüklerinin
sunak olarak sunulması gerekir. Bu üçlü bilginin yardımıyla kurbana gelecek zarar
giderilebilir.
Upanishadlar bu üç sözcüğün menşei hakkında bilgi verir. Buna göre
Pracapati dünyalar üzerine yoğunlaşınca topraktan ateş, havadan rüzgâr, gökten
güneş çıkmıştır. Bu üçünün üzerine tekrar yoğunlaşınca ateşten Rig beyitleri,
rüzgârdan Yacus formülleri, güneşten de Saman şarkıları doğmuştur. Nihayetinde bu
üç bilgiden de sırasıyla bunların özleri olan “bhur, bhuvas, svar” sözcükleri ortaya
çıkmıştır. Ancak bunları bilen brahman rahibi kurbanı iyileştirebilir. Tek başına
kurbanı, kurbanı yaptıranı ve diğer rahipleri koruyabilir. O yüzden kurban esnasında
yapılması gerekli tüm işlemleri iyi bilen kişinin brahman rahibi olarak seçilmesi
gerekir. Bunları bilmeyen kişi gerçek rahip olarak kabul edilmemelidir.
350
Her ibadet ve ritüelde olduğu gibi kurban ayininde de bilinç çok önemlidir.
Niçin kurban sunulduğunun idrakinde olunmalı ve o niyetle adakta bulunulmalıdır.
Düşünce merkezli yol benimseyen Upanishadlar’a göre kişinin özgürlüğe
kavuşabilmesi, düşüncesini özüne sokmasıyla mümkündür. Yani yaptığı her işi
düşünerek ve idrak ederek yapmalıdır. İnsanı bağlayan da özgür bırakan da yalnız
düşüncesidir. Kurban ritüelinden beklenen amacın gerçekleşebilmesi için yapılan işin
üzerine yoğunlaşmak gerekir. Aksi takdirde asıl hedef devre dışı bırakılarak işin
içerisine maddi çıkar ve beklenti girer. Bu da huzur değil mutsuzluk verir. Zira
kurban töreni yapmayanlar, ateşi yakıp yükseltmeyenler ve Brahman üzerine
yoğunlaşmayanlar kurtuluş konusunda engellenir. Özgürlüğü elde edebilmek için
349
Çhandokya Upanishad, II, XXIV, 1-15.
350
Çhandokya Upanishad, IV, XVII, 1-10.
Dostları ilə paylaş: |