106
KAFKASYA’DA KUMUKÇA’NIN YOKOLMASININ NEDENLERİ
Aynur Gazenfer kızı
Kıpçak dil grubuna ait olan Kumukça 20 yuzyıldan çok bir zamandır ki, yok
olmaga yüz tutmakta. Bunun da sebebi Rusya imparatorluğunun ve onun varisi olan
Sovyetler birliğinin yürüttüğü halkları Ruslaştırmak politikasıdır. 20. yuzyılın ilk on
seneliğine kadar bolgenin cok sayıda halkı arasında konuşma dili olan Kumukça
okullarda eğitimin Rusçaya geçmesi ile sadece konumunu kayb etmedi, hatta yokol-
mağa doğru yüz tuttu.
19. yzyıla kadar Kafkasya’da ortak dil olarak Türkçe kullanılmaktaydı. 50-ye
yakın Dağlı halkı ilk cumhuriyetlerini kurduklarında yani 1918 yılı 5 Mayıs ta 50-
ye yakın dilde konuşan halk ve azınlık Rusya sömürgesinden kurtulup abağımsız-
lıklarını ilan ettiklerinde resmi devlet dilinin Kumukça olmasına karar vermişler.
Çunki Kumukça bütün bu halklar arasında iletişim vasıtası idi. Bu cumhuriyet ruslar
tarafından istila edildikten sonra burada Dağıstan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti ya-
randı. Hatta 1937 senesine kadar Kumukça Dağıstan Sovet Sosyalist Cumhuriye-
tin’de resmi dil idi. Kumukça uzun zaman ortak iletişim dili olmuştur. Ancak Sov-
yetler Kurulduğu zaman Kumukça iyice sıkıştırıldı ve yerini Rusçaya verdi. Rus-
çanın Kafkasya halklarının ortak dili olması esasen 20. yüzyılın ilk on seneliyinden
itibaren başlamıştır. Kumukça tehlikedeki diller sırasındadır. Bildirimizde Kumuk-
çanın giderek yokolma nedenlerini ele alacak ve bu konuyu aydınlatacağız.
Anahtar kelimeler: Kumukça, assimile, sömürge, Rusya, Kafkasya, tehli-
kedeki diller.
Giriş
Kumukların çoğunluğu toplu olarak Rusya Federasyonuna bağlı Dağıstan
Cumhuriyeti sınırlarında yaşayan türk kavmidir. Kumukların yaşadığı alan Nogay-
lar, Tatarlar, Kazaklar’ın yaşadığı kadar geniş diğildir. Kumukların az kısmı ise
komşu İçkeriya (Çeçen), İnguş, Kuzey Osetiya Cumhuriyetlerin de ve Türkiye’nin
Üçgozen, Kuşoturağı, Yavu, Ataköy, Doğan, Azize, Keyikkırı köylerinde (Hali-
paeva İ., 1993:85) yaşarlar.
2012 senesinin nüfus kayda alınmasında Rusya Federasyon’unda kumukların
sayının 425 bin olduğunu, onlardan 365, 8 bininin Dağıstan’da, 12 bininin İçke-
riya’da (Çeçenistan), 15 bininin Kuzey Osetya’nın Mazdok ilinde toplu şekilde, geri
kalanının Rusya Federasyon’unda çeşitli bölgelerde yaşadığı gösterilir. Türkiye-
de’de 10 bin kişiden fazla kumuk türkünün yaşadığını yazarlar. Nüfusunun sayı 2012
yılının bilgilerine göre, 250 min nefer teşkil edir. Sovet döneminde 50 binden fazla
kumuk Osetiya, İrak, İran Türkiye ve Azerbaycan arazisine göç etmiş, bir kısımı da
assimle olmuştur.
İnternet sitelerinde ise Kumukların sayının yarım milyondan fazla olduğu
gösterilmektedir. Ekseri Rusçayı ana dili gibi bilse de, bu dili resmi ortamlarda
kullanır, kendi aralarında ise Kumukça kullanmağa özen gösterirler.
107
Kumukça’nın tarihi
Kumukların yaşadığı Dağıstan Cumhuriyeti sanki bir halklar, diller müzesidir.
Ortayüzyılların arap gezgin ve coğrafyacıları da burayı „cebel-ül elsan“, yani dillerin
dağı, çok seneler boyunca yaşayan dağ olarak tanımışlar. Burada radyolar her sabah
33 dilde yerli halkları selamlamakla programlarına başlar (Şamil Ali. 2009:287). Bu
ise orada yaşayan halkların ve etnik grupların hepsi demek değildir. Resmi gazete ve
dergiler, kitaplar esasen 14 dilde – Kumukların, Nogayların, Avarların, Darginlerin,
Lezgilerin, Lakların, Azerbaycan türklerinin, Tabasaranlıların, Sakurların, Rutulla-
rın, Agulların, Tatların, Çeçenlerin, Rusların dilinde yayımlanır. Okullarda 14 dilde
ders verilir. Bu dilden biri de Kumukçadır. O bölgenin en kadim halklarından biri
olmasına rağmen çağdaş kumuk edebiyatı 19. yüzyıldan şekillenmeğe başlar.
İlginçtir ki, 19. yüzyıla kadar Kafkasya’da ortak dil olarak Türkçe kullanılırdı.
Hatta 1937 senesine kadar Kumukça Dağıstan’da resmi dil idi. Kumukça yazılan
eserler Azerbaycan’da da, Kırım’da da, Kazan’da da, Türkmenistan’da da, Özbekis-
tan’da da çevirisiz anlaşılmıştı. (Şamil Ali 2009:290). Bu da önemli bir husustur ki,
kumukların Kuzey şivesi Kıpçak, Güney şivesi ise Oğuzdur. Burada yazılı edebiyat
pek fazla gelişmediğinden, resmi belgelerde ve ortamlarda Kumukça çok fazla kul-
lanılmadığından halk dili gelişmiştir. Ancak o da Rusça’nın etkisinde olduğundan
giderek hızlı bir şekilde değişime uğramaktadır. Özellikle Rusça’nın kalkaları Ku-
mukça’yı etkilemekte ve bu yüzden de Kumukça’nın sözdizimi değişime uğramak-
tadır. Türk dilinin Kıpçak grubuna giren Kumukça üç ağıza (şiveye) – Buynak, Ha-
savyurt ve Gaytag ağızlarına bölünmekte. Araştırıcıların fikrince, edebi eserler Buy-
nak-Hasavyurt ağzı (şivesi) esasında yazılmaktadır. (Dünya halkları, 1998:106,
İsayev M., 1970:91). Kumukça uzun zaman ortak iletişim dili olmuştur.
Ancak Sovyetler Kurulduğu zaman Kumukça iyice sıkıştırılır ve yerini
Rusçaya verir. Rusça’nın Kafkasya halklarının ortak dili olması esasen 20. yüzyılın
ilk on seneliyinden itibaren başlamıştır.
Rusya’nın Kuzey Kafkasya üzerinden politikası
Rusya uzun süreli mücadelenin ardından Kafkasya’yı sömürdükten sonra ora-
daki varlığını güçlendirmek için “parçala, hükümranlığını yap” prensibiyle politika
yapar. Bunun da başında halkları bölmek, bir-birinden ayrı salmak, halkları bir-bi-
rine düşürmek var. Rusya ilk olarak bu halkların edebiyyatını, tarihini, dilini ayırır.
Halbuki yüzyıllar boyunca türklerin tarihi, dili, edebiyatı aynı olmuştur. Bundan pek
çok Türk halkları gibi Kumuklar da nasibini almış oldu. Şöyle ki, 1917 senesinde
çarlık Rusya’sında uzun süreli citti iç savaşlar 300 senelik Romanovlar sülalesinin
hükmranlığından uzaklaştırılması ile sonuçlanır. Şubat ayında Kerenski’nin başkan-
lığı ile yeni yaratılmş Geçici Hükumetin 1917 senesi 25 Ekim’de (yeni takvimle 7
Kasım’da) Bolşeviklerin silah gücüne hükumetten uzaklaşması durumu daha da
gerdi.
Böylece 75 sene Sovyet zulmünde kalmış Türk halkları kendi bağımsızlıkları-
na ulaşmak isterler. Osmanlı devletinden destek alan Kuzey Kafkasya halkları da
1918 yılının 11 Mayıs’ında bağımsızlıklarını ilan eder ve yeni, genç devletin teme-
lini kurarlar. Çok dilli bir devlet olan Dağıstan Cumhuriyeti’nin resmi dili Kumukça