Zabit ve Kumandan ile Hasb-ı Hâl



Yüklə 4,74 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə1/31
tarix14.05.2018
ölçüsü4,74 Kb.
#43494
  1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   31


Zabit ve Kumandan
ile Hasb-ı Hâl
Kurmay Yarbay Mustafa Kemal
Genelkurmay Askerî Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı Yayınları
ANKARA
GENELKURMAY BASIMEVİ
2010
T.C.
GENELKURMAY BAŞKANLIĞI
ANKARA


ISBN : 978-975-409-568-5
NSN : 7610270480164


YAYIN KURULU BAŞKANI
Korg.Abdullah ATAY
YAYIN KURULU
Kur.Alb.İskender ÖZBAY
Tar.Uzm.Dr.Hülya TOKER
Tar.Uzm.F. Gökçen TOKEŞER
Türkçeye Aktarım
Dr.Öğ.Alb.Ahmet TETİK
Uzm.Müt.Y. Serdar DEMİRTAŞ
Tar.Uzm.Sema DEMİRTAŞ
Düzelti
Red.Uzm.Ceyda YILDIRIM
Grafik - Tasarım
Ceyhan KURHAN
Belge Çekim
Uzm.Erol G. SESİGÜR 
Erhan KANDEMİR
Veri Hazırlama
Nuray ÇALIŞKAN


III
İÇİNDEKİLER 
Sunuş…………..…..…..…..…..…..…..………………  v
Zabit ve Kumandan ile Hasb-ı Hâl …...........……  3
Zabit ve Kumandan …….......………….………......  61    


V
SUNUŞ
Mustafa Kemal ATATÜRK’ü lider yapan en önemli
özelliği kuşkusuz “O”nun “entelektüel” olmasıdır.
Dünyaya, hayata açık bir subayın kendini geleceğe
nasıl hazırladığı “O”nun mevcut notlarından
anlaşılmaktadır. 
Mustafa Kemal ATATÜRK, Sofya’da bir yıldan fazla
bir süre askerî ataşelik yaparken yaklaşan harbin ayak
seslerini duyar. 1914 yılı başından itibaren hızlanan
askerî, siyasî gelişmeleri yakından takip edip İstanbul’a
raporlar gönderirken Balkan Harbi’nde ordunun
yüzüne sürülen namus lekesinin silineceği kutlu
zamanın gelişini beklediğini açıkça söyler.
i
Balkan Harbi’nin kaybedilmesinde, ordunun
yapısal meseleleri ve çözüm yolları üzerinde
düşünürken, Mehmet Nuri Conker bu konuları ele alıp
tartıştığı 
Zabit ve Kumandan
ii
adlı eserini
yayınlar. Sofya Askerî Ataşesi Kurmay Yarbay
Mustafa Kemal; eseri okurken kendi düşüncelerini,
değerlendirmelerini kaydeder. İleride yayınlamayı
planlar. Nitekim, bu bu düşüncesini hayata geçirir ve
Zabit ve Kumandan ile Hasb-ı Hâl
iii
adıyla 1918’de
yayımlama imkânını bulur. 
i
Sofya Askerî Ataşesi Mustafa Kemal’in   Raporları (Kasım 1913-Kasım
1914), Ankara, Gnkur.ATASE Bşk. Yay., 2007. 
ii
Mehmet Nuri Conker; Zabit ve Kumandan, Der-saâdet [İstanbul], Tanin
Matbaası, 1330 [1914].
iii
Kur.Yb.Mustafa Kemal; Zabit ve Kumandan ile Hasb-ı Hâl, İstanbul,
Minber Matbaası, 1334 [1918].


VI
Kurmay Yarbay Mustafa Kemal’in ordu, asker,
subay ve kahramanlık gibi kavramlarla ilgili
düşüncelerini, özeleştirilerini, hatıralarını, özellikle
Trablusgarp ve Balkan Harbi’nde yaşadıkları olaylara
dair değerlendirmeleri Zabit ve Kumandan ile Hasb-ı
Hâl adlı eserinde okunabilmektedir. 
Balkan Harbi’yle ilgili olarak Nuri Conker’in
“Ordumuzun son Balkan Harbi’ndeki acıklı yenilgisi,
acı bir gerçektir. Hayal kırıklığına uğranıldı.” (s. 75)
tespitini şu cümlelerle onaylar: “Evet, pek acı bir
gerçek. Senin de açıkladığın gibi bu uğursuz
gerçeğin farkına varanlar da bulunuyordu. Bence, fark
etmemek için gafil veya cahil olmak lazımdı.” (s. 7).
“O”nun dönemin ordusunun içinde bulunduğu duruma
ilişkin eleştirisi gerçekçi tespitler içerir: 
“Genellikle iyi ordularla iyi komutanların birbirlerinden
ayrılmaz biçimde görülmeleri için, vakit harcayacak
ortam yoktur. Ordunun kurtuluşunu vicdanen
düşünenler, ikiyüzlü olmayan ahlâk sahibi namuslulardır.
Mükemmel ahlâka sahip olanlar, barışın ve düzenin
bozulmadığı zamanlarda, ilgiyi çekmekten fazlasıyla
kaçınacak şekilde “güzel şeyler söylerler...” (s. 13)
Balkan Harbi Mustafa Kemal’in özel hayatında da
derin izler bırakmıştır:
“Gerçekten, bir gün Sirenaik muharebe sahasından
Balkan yangınına koşarken... Bir gün Afrika kıyısından


VII
vatanıma ulaştıracak yolların kapandığını görürken...
Bir gün duydum ki, vatanım Selanik, oradaki anam,
kardeşim, bütün akrabalarım -iç yüzlerini anlattığım
için vatanımdan kovulduğum kişilerce- düşmana
bağışlanmış.” (s. 15) 
Kurmay Yarbay Mustafa Kemal’in her zaman için
geçerli olan bir başka tespiti, subayın yetişmesine
ilişkin olanlardır. Okul ve gerçek hayat ilişkisine dair
görüşleri bugüne de ışık tutmaktadır: 
“Gerçekten, Harp Okulundaki eğitim düzeyi “subayın
asli görevleri”ni öğrencilerin ruhlarına sindirecek
derecede tesirli değildi. Okul sıralarında, bu konuda
daha ciddi, kapsamlı bir eğitim-öğretim devresi
geçirilseydi dahi amacın elde edilemeyeceği
inancındayım. Bana göre, gerçek ilmi verebilecek asıl
mektep kıt’adır. Asıl sanat eğitimini verecek gerçek
öğreticiler, eğiticiler birbirinden üstün komutanlardır.
Harp Okulundan alınan diploma, genç teğmenin, bölük
komutanının eğitimine hazır olduğunu gösterir. Genç
teğmen, sanatın asıl ruhunu, katıldığı bölüğün
askerleri önünde, bölüğün önderi yüzbaşıdan ve daha
üstlerinden uygulamalı olarak işleri görürken
öğrenecektir. Önce, bir takımın komutanı, sonra da
bölüğe komutan olmak üzere hazırlanacaktır. İşte bu
şekilde öğrenecek ve ardından öğretecektir. 
Ordu uygulamalı eğitiminde, ancak bu şekilde
makamını dolduracak bölük, tabur, alay... vb.


Yüklə 4,74 Kb.

Dostları ilə paylaş:
  1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   31




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə