AZƏRBAYCAN DÜNYA ƏDƏBIYYATİNDA Beynəlxalq Simpoziumun materialları
180
bir biri ile kültür iletişiminde bulunan bir toplumdan diğerine geçmesi, hele bir de
bu toplumların aynı soydan geldiği ve ortak geçmişe sahip olduğu düşünüldü-
ğünde, çok doğaldır (Paşayeva ve Paşayev, 2005: 111). Ejder figürü Anadolu’da
Gördes,
Kula ve Milas halılarında da görülür. Eski Gördes ve Kula halılarında, eski
ve geç devir Kırşehir halılarındaki gibi, halının kısa kenarları üzerinde dikdörtgen
çerçeveler içerisinde yer alır ve yatay (S) şekilli kıvrımlar yaparak uzanır (Deniz,
1984: 66).
Fotoğraf No: 15 “Ejderhalı Halı”, Şirvan, Şamakhı veya Garabağ. 17.
Yüzyıl, Tekstil Müzesi, Washington
Kaynak: Paşayeva ve Paşayev, 2005: 121
Şekil 1: Kırşehir Halısı “Sandık” (Ejder figürü), XVII-XVIII. y. y.
Kaynak: Deniz, 1984: 32
Fotoğraf No: 16 15. Y. Y. Hayvan Figürlü Türk Halısı (Ejderha Motifli)
Kaynak: Çiloğlu, 2007
AZƏRBAYCAN DÜNYA ƏDƏBIYYATİNDA Beynəlxalq Simpoziumun materialları
181
Hatayi motifi 16. -17.
yüzyıllar Güney Azerbaycan halılarında sıkça rastla-
yan,
kenarları dalgalı veya tırtıklı, içerisi çeşitli çiçek ve gül motifleri ilesüslenen
islimiye benzer, fakat ondan daha
karmaşık bir motif türüdür. Azerbaycan, Orta
Asya ve İran sanatında 10. -11. yüzyıllardan görülmeye başlamış, 15. -17. Yüzyıl-
larda başlıca motiflerden biri olmuştur. Bazı ünlü Safevi saray halılarının bordürü
hatayi kompozisyonu ile
süslenmiştir. Bu motifin, Osmanlı süsleme sanatında
işlemeli rumı ismiyle bilinen motifle aynı olduğunu söyleyebiliriz (Paşayeva ve
Paşayev, 2005: 108).
Fotoğraf No: 17 “Hatai” Halısı (Dragon), 17. y. y. , Karadağ, Christie’s,
Londra
Kaynak: Paşayeva, 2003: 94
Azerbaycan halılarında görülen zeminin kare, eşkenar dörtgen veya
sekizgen şekilli küçük göl motifleriyle süslenmesi Anadolu-Türk halılarında XV-
XVI.
yüzyılda görülen Erken Osmanlı dönemi halılarının zemin süsleme kompo-
zisyonuna benzer.
Türk halılarındaki bu tarz süsleme, Türklerin daha Orta Asya’da
iken dokudukları, Orta-Asya Türk halı sanatı kompozisyonu geleneğine dayan-
maktadır. Orta Asya Türk halı sanatında, M. Ö. IV. yüzyılda dokunan Pazırık
halısından başlayarak halı zemininin kare, sekizgen veya eşkenar dörtgenlere bö-
lün
mesi geleneği, Azerbaycan ve Anadolu Türklerinin mensubu oldukları Oğuz
boy
larıyla Azerbaycan ve Anadolu’ya gelmiş, Azerbaycan’da Selçuklular, Safa-
viler,
Şirvanşahlar, Anadolu’da ise Selçuklu, Beylikler ve Osmanlı dönemlerinde
kullanılmıştır (Deniz, 2007: 24).
AZƏRBAYCAN DÜNYA ƏDƏBIYYATİNDA Beynəlxalq Simpoziumun materialları
182
3.
Halı Sanatında Kullanılan Motiflerin Geleneksel Giysilere Yansıması
Resim No: 1
Osmanlı Dönemi KaftanıResim No: 2 Çintemani Desenli Üç Etek
Kaftan
Kaynak:
http://folklor55. blogcu. com/etiket/kaftan
AZƏRBAYCAN DÜNYA ƏDƏBIYYATİNDA Beynəlxalq Simpoziumun materialları
183
Resim No: 3
BindallıResim No: 4 Kütahya İli
Kaynak: Etnografik Eserler –III, 2008: 70–
71Geleneksel Kıyafeti
Kaynak:
http://www. habersimav. com/haber/kutahya-hakkinda/kutahya-nin-geleneksel-
kiyafetleri/
Resim No: 5
Dursunbey Yöresel GöğnekResim No: 6 Dursunbey Yöresel Göğnek
Kaynak: Barutçu, 2007Kaynak: Barutçu, 2007
AZƏRBAYCAN DÜNYA ƏDƏBIYYATİNDA Beynəlxalq Simpoziumun materialları
184
Resim No: 7 Gelinlik
Kaynak: Etnografik Eserler –III, 2008: 224–225
SONUÇ
Bir ülkenin gelenek ve göreneklerinin,
yaşam biçiminin kuşaktan kuşağa
aktarılmasında, geliştirilerek devam etmesinde en büyük rolü el sanatları üstlen-
mektedir.
El sanatları geçmişten geleceğe, büyük bir çeşitlilikle insanoğlunun duy-
gularını aktarma aracı olmuştur. Ulusal kültürlerin özünü oluşturan el sanatları,
yaşayan çağdaş kültürleri besleyerek evrensel kültüre de sürekli katkıda bulunurlar.
Bu nedenle,
tüm milletler el sanatlarına büyük önem vermekte ve geçmişten
geleceğe uzanan bir kültür hazinesi olarak korumaktadır.
Bu araştırma ile maddi kültürümüz içinde önemli bir yere sahip olan Türk
ve Azerbaycan halı sanatının; dokuma özelliği, motif, desen ve renk özellikleri
bakımından belirlenmeye çalışılmıştır. Türk ve Azerbaycan halıları; dünya ressam-
lık sanatını etkilemiş ve ünlü sanat eserlerine tablolarda yansımıştır.
Tarih sahnesinde insanlar yer değiştirdikçe ya da göçler onları yeni ulus-
larla buluşturdukça, kendi geleneklerini diğerleriyle paylaşmışlar veya onlardan
kendilerine bir desen ya da moti
f katmışlardır. Aynı zamanda, “folklorik”
dediğimiz pek çok giysi, renkli bir tarih albümü olarak günümüze aktarılmıştır.
Yörelerin hatta daha küçük birimlerin bile kendine ait kıyafet tercihi, zengin bir
kaynağın parçalarını oluşturmaktadır.
Türk giyim tarihinden günümüze kadar gelen bu sanat eserleri ile Türk ve
Azerbaycan’ın halı ve sanat eserlerindeki zenginliklerin sunumunda, bizlere Ana-
dolu’
nun hemen her yerinde nesilden nesile geçmişi hatırlatmaktadır. Gelecek
kuşaklara tarihin sessiz tanıklığını yapmaya ve her zaman kültürel değerlerimiz
arasındaki yerini korumaya devam etmiş, sanattaki çeşitliliğin, renklerin, el bece-
risinin ve kültür zenginliğinin örneklerini sergilemiş, onları gelecek kuşaklara
aktarmak isteyenler için ilham kaynağı olmuştur.
Dostları ilə paylaş: |