GÜLDEN BÜLBÜLLERE 4 - www.gonullersultani.net
75
Hangi insan?
İşte o sıfatla sıfatlanan insan. Allah’ın varlığına ulaşan insan. O
zaman öyle büyük bir varlık oluyor ki; Allah’ın varlığından sonra
en büyük varlık o insan oluyor. Allah’ın varlığından sonra en
kıymetli varlık o insan oluyor.
Hem de niye olmasın? Cenabı Hak ne buyuruyor: “Habibim ben
seni halk etmeseydim bu varlıkları halk etmeyecektim”.
Ama bu varlıklar nereden halk edilmiş? Peygamber efendimizin
varlığından. En evvel Peygamber efendimizin nurunu halk etmiş,
bütün varlıklarda onun nurundan halk etmiş.
Ama insanlar fenafişşeyh, fenafirresul oluyorlar mı? Oluyorlar.
Ama evvel fenafişşeyh olacak ki sonra fenafirresul olsun.
Çünkü Allah’ın üç nuru var: esma nuru, sıfat nuru, zat nuru değil
mi? Esma nuru Evliyaullahta’dır, sıfat nuru Resulullahta'dır. Zat
nuru da Cenabı Hakk’ın zatının nurudur.
Ama yalnız Evliyaullah bu üç nuru da geçmiş. Esma nurundan da
geçmiş, sıfat nurundan da geçmiş. Zat nurundan geçmiş ki buna ne
deniliyor: fenafillah, bekabillah, seyrilallah.
Bir
de var ki fenafişşeyh, fenafirresul, fenafillah. Bir de böyle.
İnsanlar bu üç nurdan geçtikten sonra büyük varlık oluyor işte.
Cenabı Hakkın en büyük varlığı o insan oluyor.
Fakat bu kadar, Cenabı Hak bu insan için büyük nimetler halk
etmiş, insanı böyle kıymetli halk etmişse, bu insan, bu nimetlere
malik olmazsa kendisine yazık etmez mi?
Ehli küfrü koyduk bir tarafa. Zaten Cenabı Hak da ilmi ezelide
onları bir tarafa ayırmış, seçmiş. Allah ruhları üç sınıf üzere halk
etmiş:
ehli dünya,
ehli ahiret, ehli huzur.
Ruhu'l-beyan tefsirinde yazıyor. Ne yazıyor orada? Cenabı Hak
ruhları halk ettiği zaman “elestü bi-rabbiküm” fermanında bir
takım ruhlar “bela” demişler. Demeyenler daha çok olmuş.
Küfriler, inanmayanlar, yani ehli dünya ehli küfür olan “bela”
GÜLDEN BÜLBÜLLERE 4 - www.gonullersultani.net
76
dememiş. Ama ehli ahiret, ehli iman, ehli huzur olanlar “bela; evet
sen bizim Rabbimizsin” demişler.
Fakat orada ehli dünya, ehli ahiret, ehli huzur olanlar nerede?
Taa
ilm-i ezelide, Cenabı Hakk’ın bir iltifatı, orada ayrılmışlar.
Nasıl ayrılmışlar?
Cenabı Hak ruhları halk etmiş, bütün ruhları halk etmiş. Tabi
ruhları on bölüm yapmış, Cenabı Hak bu ruhlara dünya hayatını
keşfettirmiş, dünyayı arz etmiş. Dünya hayatı budur diye onlara
göstermiş.
Bunu alıyor musunuz? Kabulleşiyor musunuz? İstiyor musunuz?
Orda isteyen olmuş istemeyen olmuş. Ama on safın dokuz safı
istiyoruz demiş ayrılmışlar, dünyayı almışlar.
Fakat o bir saf almamış yani yüzde onu almamış, kabulleşmemiş.
Onlara Cenabı Hak bu sefer ahireti keşif ettirmiş. Ahiret alemini,
cennet alemini. Onların da dokuzu ayrılmış ahireti istemiş. Fakat
bir tanesi ahireti de almamış istememiş, istemiyorum ya rabbi
demiş. Bunlar hep cilve-i rabbani.
Şimdi yüzde doksanı ehli küfür, ehli nar ayrıldı. Kaldı on’u. On’da
dokuzu da ehli ahiret ayrıldı cenneti istedi onlar. Kaldı yüzde bir’i.
İşte rakam büyüdükçe bu çoğalıyor. Yüzde bir olunca binde on
olur değil mi? İşte böyle bunlara Cenabı Hak tekrar fermanı celili
soruyor:
— Ey kullarım! Siz dünyayı almadınız, ahireti de almadınız.
— Ne istersiniz?
— Yarabbi biz senin rızanı isteriz.
— Evet siz benim rızamı istersiniz ama, benim rızam nerede, yine
dünyada gidip kazanacaksınız.
Dünyada ruhlar ayıklanıyor çünkü. Orada ruhlar Cenabı Hakk’ın
ancak kendi ilminde, kendi zatında, kendi azametindeydi. Ama
eğer o ruhlar bu dünyaya gelmeseydi Allah’ın varlığı bilinmezdi.