308 L. LİGETİ
Bu duruma göre, dil tarihinden çıkan neticelere dayanmak ve substi-
tutio imkânını göz önünde tutmak şartiyle Çin kaynaklarındaki barbar
glossalarını kolaylıkla izah edebiliriz. Böyle bir mesele, Yunan harfleriyle
yazılmış bir barbar glossasının izahından farksızdır. Çin kaynaklarında
tesadüf edilen isim ve kelimelerin, Çin'lilerin "işitilmemiş derecede kötü"
transkripsiyonu yüzünden kulllanılamıyacağı hiçbir suretle ileri sürülemez.
1
Yukarıki prensipleri göz önünde tutmak şartiyle Çin diline ait glossa
ve kelimelerin İç Asya barbarları tarafından nasıl yazıldığını birkaç misal
ile aydınlatalım.
Elimizde şimdilik yalnız Tibet yazısiyle yazılmış son T'ang devrine
ait Çince metinler veya metin parçaları vardır. Meşhur C'ien ce wen'in
kucakladığı malzeme bugüne kadar Çin dili tarihinin birçok meselelerini
aydınlatmak için kullanılmıştır. O zamandan beri buna benzer pek çok
metinler neşredilmiştir. Tibet yazısiyle yazılmış T'ang devrine ait Çince
metinlerin, Çin dili tarihine ait sağlam bilgileri olmıyan araştırıcılar için
nasıl bir tuzak teşkil ettiğini anlatmak için, F. W. Thomas'ın böyle bir
metni şimdiye kadar meçhul kalmış 'A-ja diliyle birleştirmeğe kalkış
tığını ilâve edelim. Thomas buna istinaden 'A-ja dilinin bir Hindicini
dili olduğunu ve Çince ile uzak bir akrabalığı bulunduğunu ispat etmek
istemiştir.
2
Hemen hemen bütün İç Asya dillerine ait yadigârlarda Çince glossa-
lara tesadüf edilir. Bunlar sistemli bir şekilde toplanmamış, işlenmemiştir.
Şimdi misal olarak birkaç glossa zikredelim.
'Fırça' mânasına gelen Çince pi kelimesinin tarihi çok dikkate lâyıktır.
I - I I . devirlerde bu kelimenin başında henüz pl- seslerine tesadüf edilir ;
kl-, pl-... sesleri eski Çincenin en enteresan hususiyetlerinden birini teşkil
eder. Bu mesele henüz tamamiyle aydınlatılamamıştır. Karlgren'e göre,
bu kelime I I I . devirde piet diye telâffuz edilmiştir. Eğer Altayca 'yazmak'
mânasına gelen biti- kelimesinin Çinceden alındığı bahis mevzuu olabilirse,
yalnız bu devrin göz önünde tutulması icabeder. Japonca hitsu kelimesi
I I I . devrin sonunda veya IV. devrin başında alınmış bir kelimedir. Bu
modern şekil eski *pitu kelimesinden çıkmıştır. Bu kelimenin sonunda gör
düğümüz -u sesi Japoncaya has bir gelişmenin neticesidir. IV. devrin
sonunda bu kelime diye telâffuz edilmiş ve pir şeklinde Tibetçeye geç
miştir (B. Laufer, Loan-words in Tibetan : T'oung Pao 1916, 509. s.,
n° 229) .
3
Bu kelime Tibetçeden Moğolcayada geçmiştir. Moğollar arasında
bugün
bir veya
bigir (=bir) şeklinde kullanılır. V. devirde artık son conso-
nansını kaybederek pi şeklini almıştır. Bu kelimenin pi şekli Cürçiceye
geçmiş ve muhtemelen Ming devrinde sona eren p-> f- değişmesi netice-
1
L. Gaâl : Korösi Csoma-Archivum II, 253.
2
L. Ligeti : Körösi Csoma-Archivum I. Ergânzungsband 86. ve 90. s.
3
Uygurca bir, biir kelimesi doğrudan doğruya Çinceden alınmıştır (A. von Gabain,
Alttürkische Grammatik, 302). Moğolca
bir kelimesi Uygurcadan da alınmış olabilir.
ÇİN YAZISİYLE YAZILMIŞ BARBAR GLOSSALARI MESELESİ 309
sinde fi şekline girmiştir. Bu son şekil M a n ç u diline girmiştir. (Bu kelimenin
fonetik gelişmesini anlamak için yazımızın 3. bölümüne [d] bakınız.)
Çince li-ji (bugünkü şekil) kelimesi 'takvim' mânasına gelir. Bu
kelime Uygur yazısiyle yazılmış son T'ang devrine ait Sekiz yükmek'te
likjir (veya ligjir) şeklinde yazılmıştır.
1
I I I . devirde IV. devirde
diye okunmuştur. (Maspero'ya göre,
*liğ diye okunması icabediyorsa
da, son T ' a n g devrinde kelime sonundaki -p > veya -k > -ğ değişmesinin
sona erip ermediği katî surette anlaşılamamıştır.) Uygur yazısiyle yazılan
şekil IV. devir şekline tamamen uyuyor.
Maspero'nun sağlam delillerine ilâve olarak, Uygur yazısiyle yazılmış
güzel bir misal zikredebiliriz. Çince ho kelimesi (Karlgren 71. işaret) I I I .
devirde ğâp diye okunmuştur. İlk T'ang devrinde Türkçe alp 'kahraman' (es
ki Türkçe * 'alp veya *halp) kelimesi bu transkripsiyonla kaydedilmiştir. Mas
pero'ya göre, IV. devirde bu kelimenin diye okunmuş olması icabeder.
Son T'ang devrine ait bir Uygur transkripsiyonu ile şeklinde yazılmış
tır.
2
Kelime başında gördüğümüz ğ- normal bir substitutio sayılabilir.
Kelime sonundaki
-w ise tonlu spirans ile izah edilebilir. V. devirde
bu kelime artık ğa, sonra ğo diye okunmuştur.
Çince lung 'ejderha' kelimesi meşhur bir kelimedir.
3
İlk Olarak Türk
kitabelerinde
lüy şeklinde tesadüf edilen kelime, Uygurcadan
(lu, lü ve
luu)
Moğolcaya geçmiştir. Moğolcada luu şeklinde yazılır ve lü diye okunur.
Ramstedt, Kalmık lügatinde, bu kelimelerin Çinceden alındığım ileri
sürmüşse de, yanlış olarak mevcut olmıyan Çince luy şekline dayanmıştır.
Yukarda (4. e) söylediklerimizi göz önünde tutacak olursak, Türkçe-Mo-
1
Yazımızda zikredilen Çin işaretlerini teknik sebepler dolayısiyle veremedik. Ma
mafih okuyucuları şaşırtmamak için, işaretleri mânalarını zikretmek suretiyle tâyin ve
tasrih ettik. Bu şekilde tâyin edilemiyen işaretleri Karlgren'in Analytic Dictionary'sine
göre numaralarını kaydetmek suretiyle tasrih ettik. — Sekiz yükmek'te geçen likjir kelimesi
hakkında bk. W. Bang—A. von Gabain—G. R. Rachmati, Türkische Turfantexte VI,
Das buddhistischesütra Sâkiz yükmâk: SPAW 1934, 160 (70). Bu eserden evvel: Ed. Gha-
vannes—P. Pelliot, Un traitö manicheen retrouve en Chine : Journal Asiatique 1913
I, 382. Pelliot, Toru Haneda'nın Uygur yazmasında bu kelimeye tesadüf edildiğini zik
retmiş ve kelimeyi Çin ses tarihi bakımından aydınlatmıştır. Haneda'nın yazması Kyöto
Üniversitesinin Geibun adlı mecmuasında (IV. cilt, 2. cüz) çıkmıştır. Berlin naşirleri Ha
neda'nın bu eserinden habersiz kalmışlardır. Yazık ki Rus neşriyatı gibi Japon neşriyatını
da takibedemiyoruz. Japon kitap ve mecmuaları az sayıda basılmaktadır. Bu sebeple,
Japon neşriyatını elde etmek imkânsızdır. Bu noktayı teessürle kaydediyoruz. Zira zengin
Japon neşriyatı arasında arasıra kıymetli yazılara da tesadüf edilmektedir.
2
Türkische Turfantexte, Index 36 (494).
3
Eskiden bu Türk-Moğol kelimesinin etimolojisi doğru olarak tesbit edile
memiş ve kelime yanlış olarak Tibetçe klu 'ejderha' kelimesinden izah edilmişti. Bu
etimoloji yalnız kronoloji bakımından değil, fonetik noktasından da imkânsızdır. Buna
benzer birçok Çin-Türk-Moğol kelimeleri vardır. Bk. P. Pelliot, Les formes turques et
mongoles dans la nomenclature zoologique du Nuzhatu-'l-kulûb : Bull. of the School
of Oriental Studies VI (1931), 569.