Çobanoğulları Uc Beyliği Dönemine Ait Yeni Bulunmuş…
109
malzeme sıkıntısı ya da bunların nakledilmesi, usta sıkıntısı, ağır kış şartları,
şiddetli soğuk veya aşırı sıcaklar, tabip sıkıntısı vb.
91
Gideros kuşatmasına gelince, Yavlak Arslan kullandığı mancınıkları
kale yakınlarındaki ormanlarda imal ettirip naklettirmiş olmalıdır. Çünkü
bunları Kastamonu’dan 130 km. mesafeye engebeli çetin bir araziden
nakletmek mümkün görünmüyor. Bunun için ise orduda mimar, mühendis,
usta, marangoz ve yük çeken hayvanların bulunması şarttır. Büyük
mancınıkları birkaç arabanın çekmesi elzemdir.
92
Yavlak Arslan’ın,
dönemine göre gelişmiş kuşatma teknolojisine sahip olması ve Gideros’u
kısa sayılabilecek bir süre zarfında fethetmesi, Çobanoğullarının kale
muhasarası alanında büyük bir birikim kazandıklarının bir göstergesidir.
Mancınığın çeşitlerinden olan mağribî ve frengi mancınıklar ağır taşlar
fırlatır; bir tür hafif mancınık olan arrâde ise daha hafif taşlar atmak için
kullanılırdı.
93
Mağribî mancınık, isminden de görüldüğü üzere İslâm
dünyasının batısında geliştirilmiş bir türdür. Mağribî mancınığa,
garbî
mancınık da denilmiştir. Bununla daha çok taş fırlatılırdı. I. Alâaddin
Keykubâd zamanında Kâhta kuşatmasında (1226) Emir Mübârizeddin Çavlı
yönetimindeki Selçuklu ordusunda mağribî mancınık bulunuyordu. Frengî/
Frencî/ Efrencî denilen mancınık çeşidi ise Avrupa (Frank) mancınığı olarak
bilinir. Bunlarla mağribî mancınıklar bazı özellikleriyle birbirinden
ayrılmıştır.
94
Memlûk sultanı Baybars da 1265 yılında Arsuf kalesi
kuşatmasında, çevredeki ormanlarda gizlice dört büyük mağribî ve efrencî
mancınık ile çok sayıda küçük mancınık inşa ettirmişti. Yine Şam’da
parçalar halinde yaptırdığı büyük mancınığı da getirtmişti. Baybars, kale
kuşatmalarında o kalenin topografik özelliklerine göre taktikler uygulayarak
başarılı oluyordu. Ağır silahları uzakta imal ettirip, sonra kale önlerine
getirtiyor ve gizlilik içinde hareket ediyordu. Onun halefleri olan Kalavun ve
Eşref Halil de Trablus (1289) ve Akka (1291) gibi güçlü Haçlı kalelerinin
kuşatmalarında büyük mağribî ve efrencî mancınıklar kullanmışlardır.
95
91
XI-XIII. yüzyıllar arasında Anadolu ve Suriye bölgesinde Haçlıların İslâm beldelerindeki
kaleleri kuşatmalarına ve Türklerin de Haçlı kalelerini muhasaralarına dair ilginç örnekler
için bkz.: A. Usta, Haçlı Seferlerinde Kuşatma, Yeditepe Yay., İstanbul 2015.
92
Ortaçağ İslâm devletlerinde kale kuşatmaları ve silahlar hakkında bkz.: M. Uyar, “Âdab el-
Harb ve’ş-Şeca’a’ya Göre Hisar ve Kuşatma Geleneği”,
Tarih Araştırmaları Dergisi,
25/40 (2005), s.215-224.
93
S. H. Kortel, Delhi Türk Sultanlığında Teşkilat (1206-1414), TTK, Ankara 2006, s.313-
314.
94
Mağribî ve frengî mancınıklar için bkz.: Göksu: Türkiye Selçuklularında Ordu, s.359.
95
Usta, Haçlı Seferlerinde Kuşatma, s.210-233.
C. YAKUPOĞLU ve N.
MUSALI
110
Yavlak Arslan’ın kuşatma esnasında kullandığı diğer bir etkili silah da
yangın çıkartmak için petrole bulaştırılmış yakıcı maddeler birleşimi olan
neffâtedir. Bu maddeyi kullanan ustalara da neffât (neftî) denir ki neftçiler
demektir. Orduda neffât denilen, sanatı ateş yakmak, yangın çıkarmak olan
neftçiler ve barutçular bulunurdu. Neftçiler, şehri yakmak için neft
hazırlarlar ve bunu tutuşturup mancınıklarla kaleye ve şehrin içlerine
fırlatırlardı.
96
Gideros’un savunmacılarına gelince, onların kullandıkları ağır silahlar
arasında taş atan mancınıklar ile tîr-i çarh denilen çark okları
zikredilmektedir. Bunlar, sert ağaçtan yapılan, kısa boylu, demir temrenli,
ayak yayı ile atılan harp oklarıdır.
97
5.4. Gideros’un Fethi
Fetihnâmeden anlaşılacağı üzere, iki hisardan oluşan ve Bizans’ın
Çobanoğulları sınırındaki en müstahkem kalesi olan Gideros’u fethetme
konusunda karar alan Yavlak Arslan, merkez kuvvetleri ve bölgedeki Türk
kabilelerinin savaşçılarından oluşan ordusuyla yola koyulur. Pazar gününe
denk gelen 4 Recep 683 / 17 Eylül 1284
98
tarihinde Gideros civarına ulaşılır.
Kale önlerinde yerel Bizans kuvvetleri ile Trabzon Komnen Devleti’nden ve
Leşkerî Ülkesi’nden gemilerle gelmiş olan destek birlikleri Türk ordusuna
karşı koyar. Leşkerî Ülkesi tabirinin İznik Krallığı’nın Laskaris hanedanının
isminden geldiğini ve burada Anadolu’nun Bizans’a bağlı kuzeybatı
bölgelerinin Karadeniz sahillerinden gelen bir yardımdan söz edildiğini daha
önce ifade etmiştik. O yıllarda Bizans’ın önemli limanları içinde Gideros’a
en yakın olan limanın Amasra olduğunu göz önünde bulundurursak, yardım
birliğinin de buradan intikal ettiğini düşünebiliriz. Zira söz konusu dönemde
Amasra’da Bizans yönetimi devam etmekte olup,
99
bu kasabada
Cenevizlilerin de bulunmasına rağmen yardımın onlardan değil de, buradaki
Bizans kuvvetlerinden geldiği anlaşılıyor. Kaldı ki fetihnâmede
Cenevizlilerden bir destek geldiği konusunda bilgi yoktur. Eğer böyle bir
destek gelmiş olsaydı, zaferin önemini daha etkili bir şekilde vurgulamak
96
Selçuklu ve İlhanlıların kale kuşatmaları sırasında neft kullandıklarına dair bkz.: İbn Bibi,
el-Evâmiru’l-Alâiyye, C. II, s.46,114;
Aksarayî,
Müsâmeretü’l-Ahbâr, s.242; Uzunçarşılı,
Medhal, 1988, s.108.
97
M. F. Köksal, “Divan Şiirinde Okçuluk Terimleri’ne Ekler”, TÜBİAR, Sayı: 10 (2001),
s.238.
98
Belirtilen Hicrî tarih aslında 16 Eylül 1284 senesine denk gelmektedir. Fakat TTK Tarih
Çevirme Kılavuzu’nda ifade edildiği üzere haftanın günü esas alındığında 17 Eylül 1284
tarihinin kabul edilmesi daha doğrudur. Bkz.: http://www.ttk.gov.tr/genel/tarih-cevirme-
kilavuzu/ (erişim tarihi: 28.11.2017)
99
Bkz.: Karpov, İtalyanskiye morskiye respubliki i Yujnoye Priçernomorye, s.71-72.