463
Yrd. Doç. Dr. Jülide AKYÜZ
bir terekede iki aded aynaya rastlanmıştır
42
. Ayna kadınların vazgeçilmez
aksesuarlarındandır. Gelir düzeyinin belirlenmesinde bir gösterge kabul
edilen aynalar, özellikle XVIII. yüzyılda hanedan üyeleri ve devlet adam-
larının eşlerine, kızlarına ait çeyizlerde sıkça rastlanan bir eşyadır
43
. Gelir
bakımından orta sayılabilecek terekelerde aynaya rastlamanın şaşırtıcı bir
durum olduğunu belirtmek gerekir.
Ermeni kadınlarına ait 16 terekede en dikkat çekici eşyalar giyim-ku-
şam ve ziynet eşyalarıdır. Bu açıdan terekelerde büyük bir zenginlik söz
konusudur. 16 terekenin en değerli eşyaları altın, inci, gümüş gibi ziynet
takılarıdır. Bu ziynet eşyaları hem zenginlik hem de zerâfet işaretidir. Mü-
cevher zenginliğine rastlanan Bursa sicillerindeki tereke kayıtlarının sa-
hipleri bu işle uğraşan ya da maddî durumu iyi olan kişiler olarak nitelen-
dirilir
44
. Söz konusu kadınların sadece birinin kocasının ticaretle uğraştığı
anlaşılmaktadır. Maddî bakımdan en düşük terekede bile altın tılsım kayıt-
lıdır. Altın ziynet eşyası olarak; cebe, bogasi, saçbağı, toka, bukağı, endi-
şe, bilezik, boyunluk altın, yüzük, gonca, hatim, gamze gibi takılar göze
çarpar. Kulağa takılan küpeler genellikle kiras olarak nitelendirilmiştir. Bir
başka küpe çeşidi de Mardin işçiliğinde telkâri denilen çeşittir. Değerli bir
mücevher olan inciden yapılan incili altın zülüfl ük, inci ile süslü altın ısta-
kan, inci gerdanlık, inci küpe, inci iğne terekelerde yer alan diğer takılardır.
Bunların dışında inci, zer-mahbub, İstanbul zincirlisi altın, fındık altını,
bademli altın, bütün (tam) İstanbul ve Mısır altını, altın parçası gibi bü-
yük ihtimalle yatırım amaçlı kullanılan mücevherler bulunmaktadır. Altın,
inci, sim gibi cevherler aynı zamanda eritilerek yeniden takı imalâtı ya da
giysi süslemek gibi farklı amaçlar için de kullanılmaktadır. Kuyumculuk
sanatında maharetli olan Ermenilerin bu özelliği terekelerine de yansımış
görünmektedir. Müslüman terekelerle kıyaslandığında Ermeni kadınların
değerli mücevherata daha meraklı oldukları açıktır. Bunda dinen Müslü-
manların fazla altın ve mücevher takmalarının pek tasvip edilen bir durum
olmadığını da belirtelim.
Terekelerde dikkat çekici bir başka yoğunluk giyim-kuşamda görülür.
İnci, sim gibi unsurlarla zenginlik ve gösteriş katılmış giysiler dikkati çe-
ker. Sim yaldızlı kuşaklar, sim kemer, incili ön kuşak, sim ön kuşak, sim
tulu kuşak, sim taşlı evke kuşak, kırmızı simli kuşak, beyaz kemerli incili
42 AŞS, 133/322, 81/517.
43 Artan, a.g.m., s.57.
44 Suraıya Faroqhı, Osmanlı Kültürü ve Gündelik Yaşam, Çeviren Elif Kılıç, Tarih Vakfı Yurt
Yayınları., İstanbul 1997, s.123.
464
HOŞGÖRÜ TOPLUMUNDA ERMENİLER
kuşak. Bu giysilerin hepsi bel bölgesine sarılır. Özellikleri renkleri ya da
kullanılan malzemedir. Bunlar da giysilerin değerini arttırmaktadır.
Ermeni kadınlarına ait terekelerde en çok rastlanan giysilerden biri
de kürktür. Osmanlılarda kürk soğuk kış günlerinde çok kullanılmasının
yanında bir asalet ifade ederdi ve XVIII. yüzyıl Türk toplumunda oldukça
revaçta bir giysi idi
45
. Ermeni kadınların kürkü soğuktan korunmak için
kullandıklarını düşünsek de bu kullanımın daha çok zevk amaçlı olduğu
anlaşılmaktadır. Kürk sayılarındaki abartı bu düşüncemizi kuvvetlendir-
mektedir. Örneğin bir kadının terekesinde sadece on aded kürk vardır
46
.
Mai atlas, sandal, bandırma kaplı sincap kürk, çuka kaplı kuzu kürk, ban-
dırma kaplı kakum taklit kürk, sincap kürk, çiçekli sincap kürk, hıtayi kap-
lı kedi kürk hemen her terekede yer alır. Terekelerin ziynet eşyaları dışında
en değerli kalemlerini bu kürkler oluştururlar. Kürk dışında üstlük olarak
kullanılan diğer bir giysi de kaftan denilen uzun giysilerdir. Kaftanların
adedinden ve çeşitliliğinden söz edilebilir. Sâde hıtayi, al hıtayi, beyaz tül-
lü Venedik hıtayi, mor tüllü hıtayi, Şam hıtayi, tüllü kırmızı, Halep alacası,
Bandırma hıtayi, Mağnisa (Manisa) alacası kırmızı kaftan, kırmızı beyazlı
çekme kaftan, kırmızı tüllü hıtayi kaftan, gülgûni hare kaftan, kırmızı atlas
kaftan bu giysi örneklerindendir. Venedik, Şam, Halep, Manisa gibi değişik
bölgelerde üretilen giysiler XVIII. yüzyılda Ermeni kadınlarının üstlerini,
sandıklarını, çeyizlerini süslemiştir. Müslüman kadınların dışarı çıkarken
kullandıkları ehrâm ya da ferâce gibi giysilerden ise söz edemeyiz.
Ermeni kadınların kullandıkları giysiler arasında; entari (Şam, Mani-
sa alacasından), kemer, elvan yemeni, çuha, tafta gömlek, canfes entari
47
,
sandal çıntıyân (pantolon), şâli cebe, şalvar, bürüncek gömlek, işlemeli
uçkur, ipek keten gömlek, al darayi gömlek, Tire kenar gömlek, dokuma
ketenden serâdil. Bu giysilere Müslüman terekelerinde de sıkça rastlan-
mıştır. Ermeniler giyim bakımından Müslüman kadınlardan farklı olma-
yıp, hemen hemen benzer giysileri kullanmışlardır. Son olarak terekelerde
serpuş denilen başlık türlerine ve takiyye denilen hamamda ya da evde
giyilen sim işlemeli takunyalara rastladığımızı belirtelim.
Sonuç olarak; yüzyıllar boyu Müslüman bir toplumla birlikte yaşa-
mış Ermenilerin Müslümanlardan pek farklı bir yaşantıları olmamıştır Her
45 Zeki Tekin, “Osmanlılarda Kürk Kullanımı”, Türkler/10, Yeni Türkiye Yayınları, Ankara
2002, s.644-645.
46 AŞS, 80/807.
47 Eski ipekli kumaşlardan biri. Mine Esiner Özen, “Türkçe’de Kumaş Adları”, İstanbul Üni-
versitesi Tarih Dergisi/XXXIII, İstanbul 1982, s.291–340.