115
Ýlkel, Köleci
ve Feodal Toplum
saðladý. Örneðin, Sardinyaya yapýlan tenkil (terleme) seferinden
sonra, 80.000 kiþi köleleþtirildi; Yunan paleti Epirin (MÖ 167de) ele
geçiriliþi sýrasýnda, 150.000 kiþi satýlmýþtý. Köle akýný, Roma devleti-
nin ekonomisinde, ile emeði payýnýn artmasýna yardým etti.
Köle Emeðinin Aðýr Basmasý
Köle emeði, özgür yurttaþlarýn emeðinin yerini alýyordu. Bir
tarým ülkesi sözkonusu olduðu için, bu olgu, güçlü þekilde, tarýmda
kendini gösterdi. Yýðýn halinde köle el emeðine baþvurulmasý, büyük
toprak yurtluklarýný, özellikle
[sayfa 133]
pazar için üretim yapmakta
olan latifundialarý doðurdu. Büyük malikâneler, yalnýz, köle sahipler-
inin, latifundiacýlarýn, komünal denen tarlalarý kendilerine malet-
melerinin deðil, ayný zamanda küçük ve orta iþletmelerin yýkýlýþýnýn
da sonucu oldu. Eski gelir kaynaklarý ellerinden giden köylüler, büyük
toprak sahiplerinden aldýklarý tarlanýn yarýcýsý haline dönüþtüler ya
da kentlere sürülmek zorunda kaldýlar. Bazýlarý kentlerde zanaatçý
oluyorlardý, ama çoðu düþkünleþiyor ve ancak iktidardaki sýnýfýn
kendilerine attýðý sadakalarla yaþayabilen alt-proletarya saflarýna ka-
týlýyorlardý.
Kent zanaatçýlarý, kölelerin de yavaþ yavaþ yerlerini aldýklarý
loncalar halinde birleþiyorlardý.
MÖ 2. yüzyýl, köleci toplumda, bir dönüm noktasý oldu. Bu
andan baþlayarak, köleler, gittikçe, maddî servetlerin baþlýca üreti-
cileri haline geldiler.
Ticaret ve Tefecilikte Hýzlanýþ
Köleci düzenin geliþmesi, gerçek bir köle alýþveriþi sistemi-
nin kurulmasýna vardý. Romada ve baþka yerlerde, köle pazarlarý
ortaya çýktý.
Dýþ ticaret, iç ticarete üstün geliyordu. Tarým ürünleri ve lüks
eþya, pek çok eyaletlerden, yani ele geçirilen ya da baðýmlý ülkeler-
den Romaya akýyordu: Roma da, karþýlýk olarak, onlara, madenî
eþyalar, þarap ve zeytinyaðý veriyordu. Ýthalât, ihracata üstün geli-
yordu. Ama ihracat açýðý, ele geçirilen ülkelerin yaðma edilmesi ve
özellikle büyük paralarýn Romaya akmasý ile kapatýlýyordu. Gümüþ
ocaklarýyla, Ýspanyanýn ele geçirilmesi, Roma devletine para bas-
116
Ýlkel, Köleci
ve Feodal Toplum
mak için sürekli kaynak saðladý.
Ticaretin ve para dolaþýmýnýn geliþmesi, tefeciliðin açýlmasýn-
ýn, geniþlemesinin nedeni oluyor; kesenek karþýlýðýnda vergi tahsili-
ni üzerlerine alan ve ayný zamanda tefecilik yapan aþarcý-sarraf
ortaklýklarýnýn kurulduðu görülüyor.
[sayfa 134]
Romada, geniþ bir sarraf dükkânlarý aðý vardý. Sarraflar, deðiþ-
tokuþ dýþýnda, para saklama, onlarý transfer etme ve ayný zamanda
faizle ödünç verme iþlerini de görüyorlardý.
Tacirler ve tefeciler, yavaþ yavaþ egemen sýnýftan ayrý bir
tabaka haline geliyor ve soylu þövalyeler kategorisini oluþturuyorlar.
Roma Toplumunda Çeliþkilerin Yeðinleþmesi
Kölelerin aþýrý derecede sömürülmesi, köle sahipleri ile maddî
mallarýn doðrudan üreticisi köleler arasýndaki temel çeliþkileri git-
tikçe aðýrlaþtýrýyordu. Kölelerin ayaklanmalarý gün geçtikçe daha
sýk oluyordu.
Bu isyanlarýn en büyüðü Spartaküs isyaný oldu.
Bir gladyatör olan Spartaküs, MÖ 74 yýlýnda, Kapu (Capýýe)
kenti gladyatörleri arasýnda bir suikast düzenledi. Suikast açýða çý-
karýlýnca, kentten, ancak birkaç düzine köle kaçabildi ve þefleri ile
birlikte Vezüv yamacýna varmayý baþardýlar. Bu bir avuç insanýn
çevresinde, Ýtalyanýn güneyinde ve kuzeyinde, kölecilerin birlikler-
ini ezen 60.000 kiþilik bir ordu toplandý. Ancak 71 yýlýnda, Roma
kölecileri, büyük çabalar harcayarak, isyaný bastýrdýlar. Kölelik dü-
zeni henüz saðlamdý ve köleler bu düzeni yýkamayacak durumday-
dý. Ama 74-71 ayaklanmasýnýn tarihsel bir önemi oldu: o zamanýn
toplumsal düzenine korkunç bir darbe indirdi. Bu ayaklanmanýn
baþka bir deðeri de, özgürlük uðruna savaþ geleneklerini güçlen-
dirmiþ olmasýdýr. Spartaküs adý, sömürücülerin baskýsýna karþý,
amansýz savaþýmýn bir simgesi olarak kaldý.
Bu arada, Roma ile eyaletleri arasýndaki gerilim artýyordu.
Köleleþtirilmiþ halklarýn isyanlarýnýn biri bastýrýlmadan öteki alevle-
niyordu. Latifundialarýn efendileri ile onlarýn iflâsa sürükledikleri
küçük özgür köylüler arasýndaki çeliþkiler þiddetleniyordu. Köleci-
ler tarafýndan elkonulmuþ
[sayfa 135]
topluluða ait topraklarýn yeniden
üleþtirilmesini isteyen Roma plebinin toprak hareketi, MÖ 2. yüzyý-
lýn sonuna doðru, önemli bir geniþlik kazandý.
117
Ýlkel, Köleci
ve Feodal Toplum
Ama toplumsal çeliþkilerin bu genel derinleþmesi, henüz
köleliðin rejim olarak bunalým içinde olduðu anlamýna gelmiyordu.
Eðer bir bunalým sözkonusu idiyse, bu, ancak Roma Cumhuriyeti-
nin köleci devletinin içinde bulunduðu bunalýmdý. Ama bu bunalým
da, kölelerin emeði üzerine kurulu toplumsal sistemin gelecekteki
parçalanýþýnýn bir belirtisinden baþka bir þey deðildi,
Cumhuriyetin Düþüþü ve Ýmparatorluðun Geliþi
Cumhuriyetin bunalýmý, MÖ 1. yüzyýlýn yarýsýna doðru, ege-
men sýnýfýn baþka baþka gruplarýný tehlikeye koyan gerçek bir iç
savaþa doðru gitmeye baþladý.
Bu bunalým gösteriyordu ki, site-devletin geleneksel
kuruluþlarýný koruyan Roma Cumhuriyeti, artýk, kurmuþ olduðu ko-
skoca koloniler imparatorluðu içinde, köle sahiplerinin egemen-
liðini sürdürecek güçte deðildi. Bu yüzden, köle sahipleri, kendi
durumlarýný saðlamlaþtýrmak için bir askerî diktatörlükten baþka
çare göremiyorlardý. Bundan sonra, taþranýn büyük toprak sahipleri
de devlet yönetimine katýldýlar, Ýmparatorluk, köleci devletin bu
yeni biçimi, gerek Romalý, gerek taþralý köle sahipleri sýnýfýnýn ege-
menlik aracý olmaktan baþka bir þey deðildi.
Roma devletinin yeni yapýsý, genel çizgileri ile, Jül Sezarýn
(MÖ 1. yüzyýlýn ikinci yarýsý) ve manevî oðlu ve resmî ardýlý Oktavius
Ogüstusun (MÖ 1. yüzyýl) diktatörlüðünde ifadesini buldu. Gerçi
biçimsel olarak, senato, devletin en yüksek gücü sayýlmakta idiyse
de, Oktavius, imparatorluðun biricik ve karþý konulmaz efendisi idi.
Halkýn koruyucusu olmak iktidarý yanýnda, Ogüstus, yüksek askerî
iktidarý da kendi elinde topladý. Ýlk olarak Romada, zafer kazanmýþ
bir generale, belirli bir süre için verilen imparator
[sayfa 136]
unvaný,
Ogüstustan baþlayarak Roma Ýmparatorluðunun þef hükümdarý ta-
rafýndan taþýnan bir unvan oldu.
Ýmparatorlarýn, desteðini kazanmaya çalýþtýklarý ordu, þimdi
artýk, büyük bir toplumsal ve siyasal güç olmuþtu.
Ýmparatora baðlý ve az sonra cumhuriyetçi kuruluþlarýn yer-
ini alacak olan bir yönetim aygýtýnýn doðduðu görüldü.
MS 1. yüzyýlýn ikinci yarýsýnda ve bütün 2. yüzyýlda, Roma
Ýmparatorluðunun, kudret ve zenginliðinin doruðuna vardýðý ve top-
raklarýn en büyük geniþliðe ulaþtýðý görülür.
Dostları ilə paylaş: |