Osmanlı Döneminde Bosna Hersek’te Çıkan İlk Özel… (100-116)
109
fiyatına ayrıca posta ücreti ilave edileceği
yazılmıştır. Birinci sütunda yayınlanacak ilanın
ücreti satır başına 5, diğer sütunlarda
yayınlanacak ilanların satırı ise 2 kuruştur.
Halkın yararına olan ilanlardan ise para
alınmayacağı bildirilmiştir.
Bu mâkul abone fiyatlarına rağmen, gazetenin
abone bedellerini tahsil etmede sıkıntı yaşadığı
bir kaç defa sayfalarında abonelerin borçları
hakkında
bilgi
vermesinden
anlıyoruz.
Gazetenin zaman zaman dağıtım problemleri
yaşadığı da 13 Mart 1869 tarihli sayısının
Boşnakça bölümünde yer alan şu ifadelerden
anlaşılmaktadır. ''Matbaamızın yazarları ve
çalışanları, gazetenin vaktinde çıkması için
devamlı bir gayret içerisinde olup postaya
vaktinde
ulaştırarak
diğer
sancaklara
gitmelerini sağlamaktadırlar. Fakat polise,
Sarajevo Sancak Kadılığına ve Pljevlje'ye
gönderilen gazetelerde ne gibi bir sorun var da
düzenli olarak ulaşmıyor'' (Gülşen-i Saray, 13
Mart 1869).
Tirajı hakkında elimize ulaşan yeterli bilgi
bulunmamakla
birlikte
en
güvenilir
olanlarından biri, Gülşen-i Saray'ın her
sayısından
1000
adedinin
Istanbul'a
yollandığını belirten Hamdija Kreševlajković'in
iddiası (Kreševljaković 1920: 21). Bunun
dışında Emina Memije'nin verdiği bilgiye
göre; Sarajevo Şark Enstitüsü Arşivi'nde Bosna
Hersek'teki abonelerin listesinin bulunduğu
birkaç belge yer almaktadır. Bu belgelere göre
Gülşen-i Saray'ın Saraybosna'da 100, Bihaç'ta
ise 135 abonesi vardı. (Memija 1991: 21).
4.4. Gülşen-i Saray'ın Kadrosu
4.4.1. Kurucusu ve Başyazarı Mehmed Şakir
Kurtçehayiç
1844
yılında
Akova’da
(Bijelo
Polje)
Bosna’daki birkaç vilayette görev yapmış olan
ve tanınmış bir ailenin reisi Kadı Mehmed
Emin Kurtçehayiç'in oğlu olarak doğan ve
Safvet-beg
Bašagić'in
deyimiyle
Bosna
Hersek'te halk canlanmasını idrak eden ilk isim
olan Boşnak gazetecidir. Mehmed Šaćir,
doğduğu şehir Lima'da ibtidai mektebini
bitirmiştir. Yeteneği ve bilgiye olan açlığı
sebebiyle, okula devam edemese de kendisini
babasının yanında yetiştirmiştir. Çalışkanlığı
sayesinde Türkçe'yi iyi öğrenmiş ve erken
yaşta devlet hizmetine girmiştir. İlk olarak
Pljevje'deki kadılıkta katip olarak göreve
başlamış,
sonrasında
Novi
Pazar'da
mahkemede görev almıştır. Bir önceki işinin
sayesinde, Topal Şerif Osman Paşa'nın
üstesinden gelebileceğine inandığı Türkçe ve
Boşnakça olarak çıkan Bosna vilayetinin resmi
organı Bosna gazetesi için Sarajevo'daki
vilayet matbaasına atanmıştır. Ayrıca Gülşen-i
Saray
gazetesinin
kuruculuğunu
ve
editörülüğünü üstlenmiş, vilayet matbaasının
müdürlüğünü sürdürmüştür. Türkçe de resmi
mütercim olan Mehmed Šaćir bununla birlikte
Meclis-i Umumi-i Vilayet'te üyelik yaptıktan
sonra 1872'den itibaren de Saraybosna belediye
başkanı olmuştur. Bütün bu görevleri vilayet
idaresi için bilinçli ve sorumluluk yüklenerek
yapmıştır.
Genç gazeteci Sırp ve Hırvat gazetelerine karşı
rekabette başarı elde etmiştir. Basit ve anlaşılır
bir dil kullanmayı hedeflediği halde bunu her
zaman
başardığı
söylenemez.
Farklı
kesimlerden olan okuyucu kitlesine basit ve
anlaşılır bir şekil sunmaya çalışmıştır. Gelen
zamanı çok iyi anlamış memleketini cehaletten
kurtarma
arzusu
içerisinde
olmuştur.
Yazılarında
sürekli
eğitim
ve
kültürün
zayıflığına dikkat çekerek kültür ve medeniyet
alanında Avrupa’nın geldiği noktanın ötesine
geçmemiz gerektiğini ifade etmiştir.
Devlet
kurumlarına
ve
kanunlara
dokundurmaktansa, vatandaşlara okul açmayı
tavsiye
ve
çocukları
okutmakla
alakalı
fikirlerini empoze etmeye gayret etmiştir. Hiç
ümitsizliğe düşmeden halkını, kendi yaşıtlarını
ve orta yaşlı kişileri aydınlatmaya çalışmıştır.
Bugünden bakıldığında üç buçuk senelik
gazetecilik hayatına ne kadar çok şey sığdırdığı
daha net görülebilmektedir. Osmanlı ülkesinin
birliğinin devam ettirilmesi gerektiğine ve
farklı milletlerin ve dinlerin bir arada huzurla
yaşayabileceğine inanmış, fikirlerini ifade
ederken
hiç
birşeyden
çekinmemiş,
gerektiğinde vatan ve millet düşmanı olarak
gördüğü kimseler için çok sert ifadeler
kullanmaktan geri durmamıştır.
Bu
azimli,
gayretli,
kabına
sığmayan,
inandığını
söylemekten
çekinmeyen
ve
kimsenin hizmetten alıkoyamadığı genç adamı
Selçuk İletişim, 7, 3, 2012
110
ancak onulmaz bir hastalık durdurabilmiştir. O
zaman
için
tedavisi
mümkün
olmayan
tüberküloz hastalığına yakalanan Krutçehayiç,
Viyana’da bir klinikte 1872 Eylül’ünde, daha
ömrünün
28.
yılında
hayata
gözlerini
yummuştur.
Naaşı,
Viyana
Merkez
Mezarlığı’na defnedilmiştir (Idrizović 1964:
353-358).
Kurtçehayiç ile ilgili bir makale kaleme alan
Muris Idrizović, O'nun hakkında geride
bıraktığı Gülşen-i Saray gazetesini kast ederek
en güzel cümlelerden birini sarf etmiştir: ''O,
ardında iki kelimeye sığdırığı bir arzu
bırakmıştır: ''Vatan Çiçekleri'' (Idrizović 1964:
353-358).
4.4.2. Kurtçehayiç Dışında Emeği Geçen
Diğer Kişiler
1868 yılındaki Salname'de matbaanın idari
kadrosunda, müdür olarak Daviço Efendi,
mütercim ve gazeteci Mehmed Şakir, dizgici
Kadri Efendi, dizgici Ahmed Efendi, gazeteci
Miloş Efendi ve Sırpça dizgi için Stefan
Efendi'nin yer aldığı belirtilmektedir (Salname-
i Vilayet-i Bosna 1868).
Ayrıca gazetenin hazırlanmasında gazeteci ve
mütercim Miloş Mandiç'in, Kurtçehayiç'e
yardım ettiği bilinmektedir. Bunların yanında
metinlerde imzanın bulunmaması gazetenin
çalışanları ve yazarlarının kimliğini aydınlatma
konusunda sıkıntılar ortaya çıkarmaktadır.
Gülşen-i Saray gazetesinde yer alan yazıların
sadece
193
(%12.53)
tanesinde
imza
bulunmakta ve bu imzalar arasında Gavro
Vučković
Krajišnik,
Teofil
(Bogoljub)
Petranović, Savo Kosanović, Dionizijie Iljević,
Filaret Petrović, Lukijan Petrović, Veli-beg, fra
Grga Martić ve Đorđe Lazarević'in isimleri yer
almaktadır (Dizdar 2000: 30).
Gazetenin muhabirlerini sancaklara göre şu
şekilde gruplandırmak mümkündür.
- Bihaç'tan:
Adem
Čurčibašić,
Mustafa
Imamović, Salih-beg Filipović ve T.M.
Putnik'in
yer
aldığı
8
muhabir
haber
göndermiştir.
- Zvornik'ten: Abbas, Salih ve Abdija,
sonrasında ise J. M. Vajfert'in imzalarının
bulunduğu iki metin gelmiştir.
- Vilayet merkezi olan Sarajevo'dan ise:
aralarında Marija Hirš, Jovo Popović, Avgust
Rudolf, Mahmud Zijo ve Gregorije Knežević'in
yer aldığı 16 yazardan 31 imzalı haber
alınmıştır.
- Travnik'ten: isimleri Mustafa Hulusi, Husein
Zeći, Mustafa Najimefendić ve H olarak imza
belirten bir yazarla birlikte dört muhabirin
yazıları basılmıştır.
- Hersek Sancağı'ndan: Mustafa Behmenović,
Rahip Pavao Petrović, Hajdar-beg Čengić ve
Špiro Kovačević'in bulunduğu 14 muhabirden
toplam 17 metin gelmiştir.
- Novi Pazar'dan: Mehmed-efendija, Ševkija,
Salih-beg, Pero Kostić, Husein, Salih, Jusuf
Zija Rešid ve Mehmed Murat imzalarına sahip
6 haber gelmiştir.
- Ayrıca Tomo Radulović, Gradişkalı Vehbi
ve Papaz Petrović gibi imzalarının bulunduğu
altı kişiden altı farklı haber alınmıştır (Dizdar
2000: 30-36).
Gülşen-i
Saray
gazetesinde,
Osmanlı
idaresinden Ahmed Hamdi, Mulazim ve
Mehmed Selim Paşa gibi bazı idarecilerin
yazılarına da rastlanmaktadır. Ayrıca gazetede
nereden gönderildikleri bilinmeyen Avram
Roso Moreno, Haki Efendija ve Arnold Cezar
imzalı
metinlere,
başka
gazetelerde
yayımlanmış bir takım yazılara da yer
verilmiştir. Başka gazetelerden alınan bu
metinlerin imzaları Tevfik, D. Vidimirović ve
Maršal Bazen'e aittir. Gazetenin tamamının
analizini yapan Senada Dizdar, imzasız
metinleri üç grupta toplamaktadır:
- Önceden Kurtçehayiç'in yazıları olduğu
bilinen imzasız yazılar,
- Tamamı ya da bir kısmı Kurtçehayiç'in
olduğu ispatlanmış imzasız yazılar,
- Dünyanın her köşesinden gönderilen imzasız
haberler (2000: 40).
Dostları ilə paylaş: |