381
Ağır oturmaq: var. Pahalıya mal olmak/oturmak. eşses. Söz
konusu deyim, Türkiye Türkçesinde aynı eşsesli deyimselleşme biçimiyle
ve aşağıdaki belirtilen anlamıyla bir deyimbilimsel uyuşma olarak da
kullanılmaktadır: Uslu durmak; aniden bir işe atılmamak, söz dinler
olmak, aklına estiği gibi hareket etmemek; ciddi olmak; çevreye saygı
aşılamak. Bunun yanı sıra Türkiye Türkçesinde ikincil bir sözlüksel-
deyimbilimsel anlamıyla da kullanılan söz konusu deyimin, Azerbaycan
Türkçesi söz varlığında ağırlık ölçüsü bildiren ‘batman’ deyim kurucu ve
arkaik nitelikli sözcüğü ile deyimbilimsel kavuşma olarak gerçekleşen
‘Ağır oturub, batman gelmek’ varyantı da bulunmaktadır.
Ağır tәrpәnmәk: var. Ağırdan/ağır almak.
Ağır-yüngül elәmәk: var. İnce eğirip/eleyip sık dokumak.
Ağırı qoyub yüngülü götürmәk: var. Zora gelememek.
Ağırlıq satmaq: var. Kendini ağır/ağıra/ağırdan satmak.
Ağız açmaq: Ağız eğmek. eş. Söz konusu deyim, Türkiye
Türkçesinde eşsesli ‘ağız açmak’ deyimselleşme biçimiyle ve aşağıdaki
belirtilen anlamıyla bir deyimbilimsel uyuşma olarak da kullanılmaktadır:
Söz söylemek, konuşmak; kavgaya başlamak, hiddet göstermek, taşmak.
Bunun yanı sıra Azerbaycan ve Türkiye Türkçeleri söz varlığında söz
konusu eşsesli deyimin, birleşenleri sözdizimsel paralellerle gerçekleşen
‘Ağzını açıb gözünü yummaq’ ve ‘Açtı ağzını yumdu gözünü’
deyimbilimsel kavuşma varyantları da bulunmaktadır.
Ağız-ağıza vermәk: var. Hep birlikte konuşmak, ağız ağıza
vermek.
Ağızbir etmәk (elәmәk): var. Ağız/söz bir/birliği etmek.
Ağız burmaq: var. Dudak bükmek.
Ağız-burnunu büzüşdürmәk (turşutmaq): var. Dudak bükmek;
ağız burun ekşitip çehre etmek.
Ağız-burnunu düzәltmәk: var. Çeki düzen vermek.
Ağız-burnunu әymәk//ağız-burun әymәk: var. Ağız burun ekşitip
çehre etmek.
Ağız-burnunu әzişdirmәk: var. Ağzını burnunu dağıtmak.
Ağız-burnunu ovmaq: var. Ağzını çarşamba pazarına çevirmek.
Ağız büzmәk (büzüşdürmәk): var. Dudak bükmek.
Ağız deyәni qulaq eşitmir: var. Ağzından çıkanı/çıkan sözü kulağı
duymamak/işitmemek.
Ağızdolusu danışmaq (demәk): açık. Kendine güvenerek, kibirli
kibirli konuşmak.
382
Ağız әymәk: açık. Taklit etmek; öykünmek.
Ağız lәzzәti ilә yemәk: açık. Ağız tadıyla yemek.
Ağız sözü: var. Boş laf.
Ağızdan ağıza (ağızlarda) dolaşmaq: kar. Ağızdan ağıza
dolaşmak.
Ağızdan ağıza düşmәk (köçmәk): var. Dile düşmek.
Ağızdan bilmәk: var. Ezbere bilmek.
Ağızdan boş: var. Boş boğaz/geveze.
Ağızdan iti (diri): var. Çenesi kuvvetli.
Ağızdan olmaq: açık. Konuşmaktan yorulmak.
Ağızlarını bir yerә yığmaq: var. Sözbirliği etmek, ağız birliği
etmek.
Ağla batmaq; ağla batmamaq: var. Akla sığmak/sığmamak.
Ağla gәlmәk: var. Akla gelmek.
Ağla sığmaq. Bu mәsәlә heç ağlıma sığmır: kar. Akla sığmak: Bu
mesele hiç aklıma sığmıyor.
Ağlar günә qalmaq (düşmәk): kar. Acınacak duruma düşmek.
Ağlar günә qoymaq: kar. Acınılacaq duruma düşürmek.
Ağlı ala qayada (ala talada): var. Aklı başından bir karış yukarı
veya yukarıda.
Ağlı azmaq: var. Aklını kaçırmak/kaybetmek.
Ağlı başdan çıxarmaq: var. Aklını başından almak; aklını çalmak;
(birinin ) aklını çelmek.
Ağlı başına gәlmәk: kar. Aklı başına gelmek.
Ağlı başında (olmaq): kar. Aklı başında (olmak):
Ağlı başından getmәk (uçmaq, çıxmaq): kar. Aklı başından
gitmek.
Ağlı kәsmәmәk: kar. Aklı kesmemek.
Ağlı çaşmaq: Bkz. Ağlı azmak.
Ağlı getmәk: Bkz. Ağlı başından getmәk.
Ağlı kәsmәk; ağlı kәsmәmәk; uşaqdır ağlı kәsmir!: kar. Aklı
kesmek; aklı kesmemek: Çocuktur yapar, henüz aklı kesmez!
Ağlı qaçmaq: Bkz. Ağlı azmaq.
Ağlı özünә getmәk: var. Kendi bildiğini okumak.
Ağlı uçmaq: Bkz. Ağlı başından getmәk.
Ağlı yerindә olmamaq: Bkz. Ağlı azmaq.
Ağlın çoxluğundan: var. Sivri akıllı.
383
Ağlına (ağlına-başına) vurmaq: açık. Ölçüp biçmek; bir işe
girişmeden önce tüm olasılıkları düşünmek ve değerlendirmek.
Ağlına batmaq; ağlına batmamaq. Heç ağlıma batmır: var. Akla
sığmak veya sığmamak.
Ağlına dua yaz! (yazdır!): açık. Hocaya git de sana akıl öğretsin.
Ağlına gәlmәk; ağlına gәlmәmәk. kar. Bu heç ağlıma gәlmәdi:
Aklına gelmek, aklına gelmemek. Bu hiç aklıma gelmedi.
Ağlına gәtirmәk; ağlına gәtirmәmәk: kar. Aklına getirmek; aklına
getirmemek.
Ağlına güç vermәk; ağlına güç vermәmәk: var. Kafayı
kullanmak; kafayı kullanmamak.
Ağlına sığışdıra bilmәmәk. Bunu heç ağlıma sığışdıra bilmirәm:
kar. Aklına sığdıramamak. Bunu aklıma hiç sığdıramıyorum.
Ağlına yatmaq; ağlına yatmamaq: kar. Aklına yatmak; aklına
yatmamak.
Ağlını aparmaq: var. Aklını başından almak.
Ağlını azdırmaq (aşırmaq): var. Aklını karıştırmak.
Ağlını başına qoymaq: açık. Aklını başına almak, toplamak veya
aklını başına devşirmek.
Ağlını başına yığdırmaq: açık. Aklını başına devşirmek.
Ağlını başına yığmaq (toplamaq): var. Aklına başına
almak/dermek/toplamak.
Ağlını başından almaq (aparmaq): kar. Aklını başından almak.
Ağlını cәm etmәk (cәmlәşdirmәk): Bkz. Ağlını başına yığmaq.
Ağlını itirmәk: var. Aklını kaçırmak/kaybetmek/oynatmak.
Ağlını külәk aparıb: var. Başında kavak yeli/yelleri esmek. Henüz
başında kavak yelleri estiği için ne demek istediğimizi anlamıyor.
Ağnağaz üyütmәk: açık. Boş boğazlık etmek, boş yere
konuşmak.
Ağrım ürәyinә! ağrısı ürәyinә!: açık. Allah belanı versin.
Ağrımayan başına saqqız (sarımsaq) bağlamaq: var. Ağrısız başa
sakız yapıştırmak.
Ağrımaz başına dәsmal bağlamaq (çalmaq): var. Ağrısız başa
kaşbastı bağlamak.
Ağrımaz başını bәlaya salmaq: var. Ağrımaz başını derde
sokmak.
Ağrın alım! ağrın mәnә gәlsin!: var. Kurban olayım, ağrın bana
geçsin!
Dostları ilə paylaş: |