15
elektronik ve yazılı ortamda siyasi rejim değişmeleri ve demokratikleşmeyle ilgili
çok değerli yabancı kaynakların Rusça tercümeleri sunulmaktadır. Post sosyalist
ülkelerin anayasa metinlerinin Rusça tercümeleri ve anayasal sürece ilişkin faydalı
kaynaklardan biri de www.constitution.garant.ru sitesinin sunduğu malzemedir.
Çalışmamız sırasındaki kaynak ve araştırmalarda terim kullanımı da üzerinde
durduğumuz konulardandır. Bildiğimiz gibi siyasi rejimlerini ele aldığımız eski
Sovyetler Birliği, Doğu ve Merkezi Avrupa ülkeleri önceler rejim itibariyle sosyalist
rejimli ülkeler olmuştur. Bu ülkelerle ilgili politika bilimi ve siyasal tarih
literatüründe post komünist, post-komünizm, post sosyalist, post sosyalizm, sosyalizm
sonrası veya eski sosyalist ülkeler gibi terimler kullanılmaktadır. Bizce Türkçenin
karakter ve kurallarını da dikkate aldığımız zaman bu terimler içinden en çok tercih
edilebilen terim sosyalizm sonrası ülkeler terimidir. Özelikle Batı literatüründe
kullanılan post komünizm (veya post komünist) terimlerinin kullanılmasının o kadar
da doğru olmadığını belirtmemiz gerekmektedir. Bir yönetim veya siyasal iktidar
anlamında komünist terimi kullanılabilir. Yani yöneticiler siyasal ve ideolojik
mensubiyetleri itibariyle birer komünisttirler. Fakat devlet veya siyasal sistem
anlamında komünizm terimini kullanmak yanlıştır. Nitekim eski Sovyet doktrini
komünizmin kurulduğunu hiçbir şekilde iddia etmemekte olup onu gelecekte
gerçekleştirilecek bir sistem olarak görmekteydi.
E. METOD
Her bir bilimsel çalışma belli bilimsel araştırma teknik ve metotlarına
dayanmaktadır. Bu anlamda tez çalışmamızın hazırlanmasında takip edeceğimiz
metodun önceden belirlenmesi temel bir şarttır. Bu metodu belirlerken öncelikle
“Sosyalizm Sonrası Ülkelerde Siyasal Rejim Değişmeleri” adlı çalışmamızın Genel
Kamu Hukuku dışında, Siyaset Bilimi, Siyaset Sosyolojisi, Siyasi Tarih gibi
alanlarda da değişik yönleriyle incelenebilecek bir konu olduğunu dikkatten
kaçırmamalıyız. Şunu vurgulamak gerekmektedir ki, siyaset bilimi, “siyasete ilişkin
düşüncel faaliyetleri inceleyen felsefe, tarih veya hukukun vesayetinden kurtularak,
bağımsız bir disiplin kimliyi kazanmayı başarmış” ise de, “ne felsefe, ne tarih, ne de
16
hukukla olan ilişkisi hiç kopmamıştır.”
63
Siyasal rejim, siyasal sistem, siyasal iktidar,
demokrasi, totalitarizm vs. gibi kavramların Siyaset Biliminin ana kavramları
arasında yer aldığını belirtmemiz gerekmektedir. Zaten Siyaset Bilimi Genel Kamu
Hukukunu ilgilendiren birçok problemlerin aydınlanmasına yardım etmektedir.
Örneğin, devletin hayati gelişmesini belirtmeğe, devletin bütünlüğü yönünden belli
kişilerin, iradi vasıfların rollerini göstermeğe yardımcı olur, özgürlük ve otorite
kavramlarından birine veya bunların uzlaşmasına dayanan yönetim biçimlerinin
meydana gelmesinde ve bunların birbirlerini takip etmesinde amil olan nedenleri
meydana çıkarır. Bunun dışında, devletin temel yetkilerinin birbirinden ayrılması
veya birleştirilmesi, hak ve özgürlüklerin korunması ile ilgili hususları da
aydınlatmaya yardımcı olur.
64
Böyle bir durumda, araştırmamızı Genel Kamu
Hukuku alanı içinde ele alacağımız için bu bilim dalının Siyaset Bilimi ile karşılıklı
ilişkisini ve inceleme alanının sınırlarını gözden geçirmemiz büyük önem
taşımaktadır.
Hukuk literatüründe Genel Kamu Hukukunun inceleme alanı
65
belirlenirken;
geçmişte ve günümüze toplum çerçevesinde oluşan DEVLET, İKTİDAR-KİŞİ HAK
ve ÖZGÜRLÜKLERİ ve EŞİTLİK kavramları, birbiriyle yakın ilişkisi açısından ele
alınıyor ve inceleme alanının sınırları ve konuları açıklanıyor. Burada bir yanda
devlet yapısı ve onun içindeki iktidar olgusu, öte yanda ise toplum içindeki bireyin
yeri, önemi, yetkileri, hak ve özgürlükleri bir bütünün iki parçası gibi kabul edilmiş
ve araştırma konusu olarak ele alınmıştır. Daha basite indirgersek; bir yanda devlet
ve onun motor gücü olan iktidar, öte yanda da toplum ve onu oluşturan bireylerin
davranışlarını düzenleyen hak ve özgürlükler yer almaktadır.
66
Eskiçağlardan ortaçağa, ortaçağdan yeniçağa, yeniçağdan günümüze kadar
uzanan ve yüzyılları kapsayan uzun zaman şeridi içinde fikir adamlarının toplumsal
yaşamın esasları, çeşitli yönetim sistemleri konusunda ortaya attıkları fikirler daha
sonralar “siyaset felsefesi” adlı disiplini oluşturmuştur. Bu bilim dalı etiketi altında
63
Gönenç L., " Siyaset Bilimi ve Anayasalar," AÜSBFakültesi Dergisi, Cilt: 53, Sayı:3, 1999, s. 96.
64
Okandan, R. G., Umumi Amme Hukuku, Fakülteler Matbaası, İstanbul, 1968, s. 17.
65
Bkz: Okandan, 1968, s. 1-24. Akad, M., “Genel Kamu Hukukunun Alanı ve Metodu Üzerine Bir
Araştırma”, M.Ü. Hukuk Fakültesi 10. Yıl Armağanı, İstanbul, 1993, s. 64 vd.. Akad, M., Genel
Kamu Hukuku, Genişletilmiş 2 Baskı, Der Yayınları, İstanbul, 2000, s. XII-XXVI. Akın, İlhan,
Kamu Hukuku, 7. Bası, Beta, İstanbul, 1993, s. XI-XIII.
66
Akad, M., 2000, s. 2.
17
toplanan siyasal fikirler ve siyaset teorileri uzun süre politika biliminin başlıca
konusunu ve temelini oluşturmuştur. Daha sonralar politika biliminin inceleme
alanına devlet ve hükümet başta olmakla onlarla ilgili “siyasi kurumlar” da dahil
edilmiştir.
67
Siyaset biliminin konusu üzerinde, bilim adamları arasında tam bir görüş
birliğinin varlığından söz etmek zor. Bazılarına göre konu yalnızca “devlet”le
sınırlıdır. Ama çoğunluk, daha geniş bir kavram olan “iktidar”dan hareket
etmektedir.
68
Siyasal iktidar “meşruluk” unsuru (yönetilenlerin rızasına dayanması)
ile “kapsayıcılık” ve “genellik” niteliğine (toplumun bütün üyeleri için geçerli oluşu)
sahip bir olgudur.
69
Siyaset bilimini, siyasal iktidar ile ilgili kurumların ve bu
kurumların oluşmasında ve işlemesinde rol oynayan davranışların bilimi olarak
tanımlayabiliriz. Böyle bir tanım, bir yandan siyaset biliminin günümüzde ilgilendiği
konuların tümünü kapsarken, öte yandan da oldukça belirgin bir sınır getirmektedir.
70
Genel Kamu Hukuku ve Siyaset bilimi dallarının her ikisinin inceleme
alanında siyasi iktidar olgusu merkezi bir figür olmasına rağmen bu bilim dallarının
her biri konuyu değişik şekilde incelemektedir. Burada esas olan, her ne kadar ortak
yönleri olsa bile her iki bilim dalının kendine özgü inceleme alanına ve metoduna
sahip olmasıdır. Bugün başka disiplinlerin konularını içermekten kurtulmuş bir
hukuk disiplini kimliğini ve görünümünü kazanmış modern Genel Kamu Hukukunun
konusu devleti veya siyasa iktidarı bir hukuksal yapı olarak incelemektedir.
Çalışmamasın konusunu içeren rejim değişikliklerini bir süreç ve olgu gibi
incelerken de Genel Kamu Hukuku disiplininin gereği olarak, konuya bir Anayasa
Hukuku açısından veya Siyaset Bilimi açısından yaklaşılmamasına özen
gösterilmelidir. Anayasa Hukuku varolan sorunsalı ortada olan normlara dayanarak
çözümlerken, Genel Kamu Hukuku temel ilkeler ve tercihleri esas alacaktır. Bu
zaman yalnızca devletin yapısının şekilsel ve hukuksal görünümünün yanı sıra,
devletin bir sosyal yapı olarak içerdiği karışık iktidar ilişkilerinin yarattığı dinamizm
ve hareketlilik üzerinde de duracaktır. Görüldüğü gibi sosyal bilimlerin
sınıflandırılması ve karşılıklı etkileşiminin mantığı ve felsefesi gereği Genel Kamu
67
Kapani, M., Ankara 2001, s. 22-23.
68
Kapani, M., 2001, s. 28-29. Kışlalı, A. T., Siyaset Bilimi, İmge Kitabevi, 9. Baskı, Ankara 2002, s.
18.
69
Kapani, M., 2001, s. 28.
70
Kışlalı, A.T., 2002, s. 19.
Dostları ilə paylaş: |