36
önerisiyle gerçekle tirilmi tir; ancak ne bu karar
ne de ailelerin yaptı ı eyle ilgili yasal bir yetki
bulunmamaktadır. Yetkili makamların faal
i birli i
olmadan
böyle
bir
eyin
yapılamayaca ından hareketle, bu davada
spanya’nın 5. Madde hükümlerini ihlâl etti ine
karar verilmi tir. 5. Madde hükümlerine aykırı
bir ekilde ki inin özgürlü ünden mahrum
edilmesiyle neticelenecek hiçbir özel eyleme
kamu görevlilerince müsaade edilmemesi
gerekir. Kamu mercileri de hiçbir zaman özel
ki ileri, gerçekle tirmeleri yasaklanmı olan
fiillere te vik etmemelidir.
36
Deniza ırı fiiller
36
A HM ayrıca, 10 Mayıs 2001 tarihli Kıbrıs-Türkiye
davasında, Devlet namına bir kamu merciinin özel ki ilerin
di er ki i/ki ilerin haklarını ihlâl etmelerine göz yumması
ya da müsamaha göstermesi halinde, söz konusu kamu
merciinin Sözle me hükümleri çerçevesinde yetkisi
dahilinde sorumlu tutulaca ını vurgulamı tır. Ancak bu
davada bu tür bir göz yumma ya da müsamaha gösterme
oldu u tespit edilememi tir.
Avrupa nsan Hakları Sözle mesine taraf
olan bir Devlet, Sözle menin 1. Maddesine göre
yetki alanı dahilinde herkesin hak ve
özgürlüklerini güvence altına aldı ını taahhüt
eder;
söz
konusu
Devlet,
yetkisini
kullanabilece i her yerde, uluslararası hukuka
göre tanınan ya da anayasasıyla belirlenmi
sınırları
dahilinde
herhangi
bir
yerde
gerçekle tirdi i fiillerde bu fiillerle ilgili yasal bir
dayanak bulunmasından ba ımsız olarak, bu
taahhütle ba lı kalacaktır.
Avrupa nsan Hakları Mahkemesinin
Loizidou-Türkiye
37
davası kararında net bir
ekilde ortaya koydu u gibi, Sözle menin amacı
itibarıyla yetki alanı bir Taraf
Devletin kendi
topraklarıyla sınırlı de ildir. Dolayısıyla, bir
Taraf Devlet yetkililerinin etkisi ba ka bir yerde
ortaya çıkan fiilleri ya da ihmalleri neticesinde de
Taraf
Devlet sorumlu tutulabilir. Özellikle, bu
37
18 Aralık 1996.
37
davada da görüldü ü üzere, bir ba ka Devletin
sınırları dahilinde bir Taraf
Devlet tarafından
gerçekle tirilen bir askerî harekât, di er Devlet
sınırları içinde belli bir bölgeyi Taraf
Devletin
etkin bir ekilde kontrol altına almı olması, o
bölgenin Taraf
Devletin yetki alanı dahilinde
oldu u ve dolayısıyla o bölgede de Sözle me
hükümleri çerçevesinde ki ilerin hak ve
özgürlüklerini güvence altına almakla yükümlü
oldu unu kanıtlamak için yeterlidir.
Bu sonuç, Kıbrıs-Türkiye davasında da
görülmektedir.
Bu
davada
ihtilâf
aynı
sebeplerden kaynaklanmaktadır: bir askerî
harekât neticesinde ortaya çıkan i gal sebebiyle,
bir Âkit Taraf, söz konusu topraklarda
Sözle meden do an yükümlülüklerini yerine
getiremez duruma gelmi tir. Bu toprakların
Türkiye’nin
yetki
alanına
girdi inin
dü ünülmemesi, o bölgede ya ayan ki ilerin
insan
hakları
güvencesi
sisteminden
faydalanmalarıyla ilgili bir bo luk ortaya
çıkmasına yol açar.
Yetki alanı kavramının olayın özüne
inmeye yönelik bu tür gerçekçi bir yakla ımla ele
alınması, 5. Madde hükümlerinin her zaman, her
tür özgürlükten mahrumiyet uygulamasında
dikkate alınması gerekti i anlamına gelir.
Dolayısıyla, 5. Madde hükümleri, örne in kolluk
kuvvetlerinin bir ba ka ülkeye giderek
yargılanmak ya da cezasını çekmek üzere bir
ki iyi kendi ülkelerine getirmeleri halinde de
uygulanacaktır.
Örne in,
zanlının
Saint
Vincent’te bir askerî uçakta Fransız polisine
teslim edildi i Reinette-Fransa
38
davasında, 5.
Madde
hükümlerinin
dikkate
alınması
gerekmi tir. Fransız polisine teslim edildikten
sonra ba vuru sahibinin özgürlü ünden mahrum
edilmi olması, her ne kadar teslim etme i lemi
Saint Vincent’te de gerçekle mi olsa, Fransız
makamlarının yetkisi dahilinde cereyan etmi
oldu u için 5. Madde uyarınca Fransa idaresinin
yetki alanına girmektedir.
38
63 DR 189 (1989) (davanın kabul edildi ine dair karar).
38
Bir ki inin yasadı ı yollarla yakalandı ı
ya da kaçırıldı ı durumlarda da – cezaî
yargılamaya tâbi tutulmasını sa lamak ya da bir
çocu un ebeveynlerinden birine teslim edilmesi
amacıyla ya da bu tür bir fiilin Devlet makamları
tarafından
herhangi
ba ka
bir
amaçla
gerçekle tirildi i ya da bir ekilde Devlet
makamlarına atfedilebilece i hallerde de – 5.
Madde hükümleri uygulanır. Ayrıca, Kıbrıs-
Türkiye davasında görüldü ü gibi, bir ba ka ülke
topraklarında gerçekle tirilen askerî bir harekât
esnasında ortaya çıkan herhangi bir özgürlükten
mahrumiyet uygulamasında da 5. Madde
hükümleri uygulanır. Bu davada Avrupa nsan
Hakları
Mahkemesinin
Kıbrıs
tarafından
suçlanan Türkiye’nin gerçekle tirdi i askerî
harekâtta 5. Madde hükümlerini ihlâl etmedi ine
karar vermesinin tek sebebi, Kıbrıs’ın, söz
konusu harekât esnasında Kıbrıs Rum
toplumundan hiç kimsenin fiilen alıkoyuldu u
iddiasında bulunmamı olmasıdır.
Dostları ilə paylaş: |