flim ve birikim ›fl›¤›nda radyo dalgala-
r› oldu¤u düflünülmüfltür. Son y›llar-
da, lazer teknolojilerinin ve k›sa-za-
manl› atma (pulslama) tekniklerinin
geliflmesiyle, optik (k›z›lötesi, görünür
ve morötesi ayr›fl›m bölgeleri) kanal›-
n›n da etkin bir haberleflmede kullan›-
labilece¤i ortaya konmufl durumda.
Radyo ve Optik SET‹ çal›flmalar› ilgili
kutuda özetlenmifltir.
Dünya d›fl› canl›larda haberleflme
çabalar›nda, bafll›ca 2 seçenek bulunu-
yor: Y›ld›zlar› ‘dinlemek’ (yani haber
‘alabilmek’ ya da haber ‘beklemek’) ya
da y›ld›zlarca ‘dinlenmek’ (haber ‘ile-
tmek’).
Y›ld›zlar› Dinlemek
fiimdiye kadar yürütülen ‘y›ld›zlar›
dinleme’ olarak özetlenebilecek SET‹
çal›flmalar›nda, 15 m ile 300 m aras›n-
da anten çaplar›, 600 MHz ile 100
GHz aras›nda çeflitli radyo frekanslar›
1,5 miliHertz (0.0015 Hz) ile 30 kilo-
Hertz (30.000 Hz) aras›nda frekans
çözümlemeleri olan radyo teleskop ve
al›c› sistemleri kullan›ld›. Arama stra-
tejileri de, daha çok ‘hedef-seçimli ara-
ma’ fleklinde, konumu iyi bilinen, Gü-
nefl’e yak›n ve astrofiziksel olarak Gü-
nefl türünden y›ld›zlar› hedefliyordu.
Çal›flmalarda daha az kullan›lan ikinci
tür arama stratejisi olan ‘(hedef seçim-
siz) uzay taramas›’ ise, seçilen bir böl-
genin tamam›n›n eksiksiz ‘dinlenmesi’
temelindedir ve ancak SET‹ çal›flmala-
r›n›n otomatik hale getirildi¤i 1980’li
y›llar sonras›nda baz› çal›flmalarda uy-
gulanmaya baflland›.
Özellikle 1980’lerin ikinci yar›s›n-
dan sonra NASA’nin bir SETI Araflt›r-
ma Enstitüsü kurmas›, uzun fizibilite
çal›flmalar› sonras›nda “Yüksek Çö-
zümlemeli Mikrodalga Uzay Taramas›
(High Resolution Microwave Survey,
HRMS)” projesini bafllatmas›, çal›flma-
lar aç›s›ndan önemli bir evre’nin bafl-
lang›c› oldu. HRMS’nin odak noktas›,
32 milyon farkl› radyo frekans›n› ayn›
anda tarama gücünde, çok ileri bir
radyo al›c›s›n›n gelifltirilmesi ve SET‹
amaçl› olarak hizmete konmas›. Bu
sistem, 12 Ekim 1992’de (Amerika’n›n
Kolomb taraf›ndan keflfinin 500 y›l›na
adanarak) çal›flmaya bafllad›. NASA’ca
planlanan çal›flman›n temel gözlem
program›, hem ‘hedef-seçimli arama
‘hem de, bir süre içinde bütün gökyü-
zünü belli bir duyarl›l›kla taram›fl ol-
may› hedefleyen ‘uzay taramas›’ ola-
rak belirlenmiflti. Hedef-seçimli tara-
mada, güneflin 80 ›fl›k y›l› ya da daha
yak›n›nda olup spektrumlar›nda yük-
sek atom numaral› elementler içeren
‘Topluluk I’ grubu aras›ndaki F, G, K
s›n›f› (Günefl ve özellik olarak Günefl’e
en yak›n di¤er iki s›n›f y›ld›z) tek y›l-
d›zlar› hedeflemiflti. Bunlar›n say›s›
800 kadar olup her y›ld›z 5 dakikadan
15 dakikaya kadar de¤iflen sürelerde,
Samanyolu içinde radyo gürültüsü-
nün en düflük oldu¤u 1 ile 3 GHz fre-
kanslar aras›ndaki bant üzerinde izle-
necekti. Bu arama, 18 cm (OH çizgisi),
21 cm (H çizgisi), ‘su olu¤u’ bölgesi
(18-21 cm aras›) gibi ‘sihirli’ ve özel
önemi olan frekanslar› içermekte. Ka-
bul edilen uzay taramas› stratejisinin
hedefiyse, 7 y›ll›k bir plan içinde, her
iki yar› kürede birden fazla radyo te-
leskopu kullanarak, bütün gökyüzünü
1-10 GHz frekans aral›¤›nda, teleskop-
lar›n çözme gücü büyüklü¤ündeki
bölgeleri 1 saniye süreyle gözlemekti.
Hem hedef seçimli tarama, hem de
uzay taramas›, bütünüyle otomatik ve
bilgisayar kontrolunda. Tarama s›ra-
s›nda dikkate de¤er sinyaller bulundu-
¤unda, araflt›r›c›lar otomatikman uya-
r›lmakta.
NASA’n›n HRMS adl› genifl kap-
saml› SET‹ program›, tamamlanama-
dan ABD Kongresi taraf›ndan 1 y›l
sonra kesildi. Ancak, ayn› proje bir sü-
re sonra, özel kiflilerin ve SET‹ merak-
l›lar›n›n maddi ve manevi katk›lar›yla
17
Ocak 2003
B‹L‹M
ve
TEKN‹K
Setiathome projesi kapsam›nda
milyonlarca ev bilgisayar›,
Arecibo ve di¤er
radyoteleskoplarla elde edilen
sinyalleri tarayarak, ak›ll›
uygarl›klar›n varl›¤›na iflaret
edebilecek, sürekli tekrarlanan
bir “mesaj” ar›yorlar (üstte).
Uzaydan “gönderilmifl” bir
sinyalin, yandaki görüntüde
oldu¤u gibi hafifçe e¤ik bir
çizgi fleklinde ortaya ç›kmas›
gerekiyor. Görüntüde her
noktac›k belirli bir frekans
(yatay eksen) ve zamanda
(dikey eksen) bir radyo
enerjisini temsil ediyor.
Saç›lm›fl noktac›klar “parazit”
artalan gürültüsü, düz çizgiyse
tekrarlanan düzenli bir sinyali
temsil ediyor. Çizgi, Dünya’nin
kendi etraf›ndaki dönüflü
frekans› sapt›rd›¤›ndan, yat›k
olarak izlenebilecek. Bu
görüntüde yay›n, bir uzay gemisinden geliyor. Ancak, uzay gemisi bize ait: fiimdilerde Günefl’e Dünya’dan
73 kat uzakta bulunan Pioneer 10 uzay arac›.
tekrar hayata geçirildi. Proje-
nin daha sonraki ad› Phoenix
(Anka kuflu; küllerinden tek-
rar canlanan efsanevi kufl)
olup, daha önce tan›mlanan
program› daha yavafl flekilde
gerçeklefltirme hedefinde. ‹lk
kapanma öncesi taramalarda
elde edilen ‘umut verici’ 50
kadar hedef tekrar ve öncelik-
le gözlenme durumunda.
Y›ld›zlarca
‘Dinlenmek’
Öteki y›ld›zlar› dinlemenin,
bir de Dünya d›fl› Ak›ll› Yara-
t›klar (E.T.’ler) taraf›ndan
‘dinlenmek’ yan› var. Bunun
da yine ‘hedef-belirli dinlet-
mek’ ve ‘hedef-belirsiz dinlet-
mek’ gibi iki farkl› türü söz
konusu. ‹lk türden, bizim do¤-
rudan mesaj gönderip kendi-
mizi ‘dinletmek’ yolundaki ça-
balar›m›z çok fazla de¤il. Bu-
nun en iyi bilinen ve belki de
tek örne¤i, 1974’te, halen Cor-
nell Üniversitesi’nce iflletilen
Porto Riko’daki 300 metrelik
Arecibo Radyo Teleskopu kul-
lan›larak yap›lan ve Herkül Ta-
k›my›ld›z› bölgesindeki m13
küresel y›ld›zlar kümesine 3
dakika süreyle gönderilen me-
saj. 21 cm radyo dalga boyun-
da bir sinyaller dizisi olarak
haz›rlanan sinyal, defalarca
tekrarlanan 1679 adet 1 ve
0’lar (sinyal olarak: var-
yok’lar) dizisi. Bu sinyal
18
Ocak 2003
B‹L‹M
ve
TEKN‹K
NASA Ames Research Center bünyesinde ku-
rulan ‘NASA Astrobiology Institute’ adl› birim,
bir çekirdek sekreterya d›fl›nda, farkl› kurulufllar-
da çal›flan konularla ilgili uzmanlar›, geliflen ‹n-
ternet ve haberleflme olanaklar›yla birbirine fonk-
siyonel flekilde ba¤lamak ve oluflturmay› hedefle-
di¤i gruplar›, bir çat› alt›nda toplamak yerine, bu-
lunduklar› kurulufllarda maddi flekilde destekle-
yerek programlar›n› sürdürme karar› ald›.
NAI’nin flu 3 temel soruya yan›t arayan program-
lar gelifltirmesi öngörülmekte:
- Yaflam nas›l bafllad› ve geliflti ? (Biz nereden
geliyoruz?)
- Yaflam evrende baflka yerlerde de var m›?
(Evrende yaln›z m›y›z?)
- Yaflam›n yeryüzünde ve ötesinde gelece¤i
ne? (Uzayda nereye gidiyoruz?)
Bu çok genel sorular›n kolayca yan›tlanmas›-
n› kimse beklemiyor. Ancak, bu yolda, uzmanla-
r›n kat›l›mlar›yla haz›rlanm›fl olan bir ‘yol harita-
s›’ çal›flmalar›n teknik içeri¤ini belirlemede yar-
d›mc› olmakta. Bu haritan›n takibi ve yaflama ge-
çirilmesinde göz önüne al›nacak genel bir ‘çal›fl-
ma ilkeleri’ listesi de oluflturulmufl bulunuyor.
Buna göre,
-Çok-disiplinlilik: Astrobiyoloji çok-disiplinli
bir u¤rafl olarak ele al›nmal›d›r. Örne¤in, yer, ya-
flam ve uzay bilimleri yan›nda, mikrobiyoloji,
ekoloji, moleküler biyoloji, paleontoloji, kimya...
bu disiplinlerden ilk akla gelenleri. Astrobiyoloji-
nin amaçlar›na, farkl› birikim ve uzmanl›k alanla-
r›ndan gelen bilimcilerin oluflturaca¤› sentezle
daha çabuk ulafl›labilece¤i aç›k.
-Gezegen ortamlar›n› koruma: Yer d›fl›nda ya-
flam› araflt›r›rken, ve ilk elde, örne¤in, Mars’a
yeryüzündeki yaflam› tafl›ma planlar› yaparken,
bu (ve di¤er her) gezegenin kendi ekosistemini
korumaya özen göstermeliyiz. Bu programlar›n
etik ve bilimsel ilkelerden sapmas›na karfl› gerek-
li duyarl›klar içinde olmal›y›z. Bunun bir yandan
dünyam›za yabanc› yaflam formlar›n›n getirilme-
siyle kendi gezegenimizdeki yaflam› tehlikeye at-
ma olas›l›¤›na karfl› dikkatli olmay›, di¤er yan-
dan, baflka dünyalar› yeryüzü yaflam› için uygun
duruma getirme (‘terra-forming: dünyalaflt›rma)
amaçl›, iklim ve yüzey koflullar›n› de¤ifltirme ça-
l›flmalar›n›n bütün yönleriyle ele al›nmas›n› ge-
rektirdi¤inin bilincinde olmal›y›z.
-Toplumsal sorumluluk: Astrobiyoloji çal›flma-
lar›n›n laboratuvar duvarlar› ötesinde de, dünya-
m›z toplumlar› üzerinde derin etkileri olaca¤› ve
sonuçlar›n toplumsal sorumluluklar gerektirece¤i
gözönünde tutulmal›, ekonomik, çevresel, sa¤l›k-
sal, dinsel, ahlaki, politik ve e¤itsel de¤erlendir-
meler için uygun ortamlar düflünülmeli.
-Herkese aç›k olma ve e¤itim: Evrende yafla-
m›n varl›¤›n› araflt›rma çal›flmalar›n›n, bilimciler
d›fl›nda da genifl merak uyand›ran bir konu oldu-
¤u unutulmamal›. Genel kamuoyu kadar, her yafl-
tan ‘ö¤renciler’ için, yaflam›n kökenine ve
evrende yayg›nl›¤›na iliflkin soru ve sorunlar bir
ilgi kayna¤›. Astrobiyoloji, bu nedenle, toplumun
gözleri önünde ve herkese aç›k flekilde yürütül-
meli, sonuçlar kadar keflif ve araflt›rma heyecan›,
e¤itim kurumlar› ve medya arac›l›¤›yla genifl
flekilde paylafl›lmal›. Sorular ve yan›tlar›, sadece
bir avuç araflt›r›c› için de¤il, herkes için önemli.
Bu genel çal›flma ilkeleri ›fl›¤›nda 1996-1999
y›llar› aras›nda, 400den fazla bilimcinin, çeflitli
toplant›lar, çal›fltaylar ve di¤er flekildeki katk›la-
r›yla, bir ‘yol haritas›’ haz›rlanm›fl bulunuyor. Bu
harita, geliflmekte olan astrobiyoloji biliminin içe-
ri¤ini oluflturma çabalar›n›n, do¤ufl evresinde
katk›da bulunan bilim adamlar›n›n bak›fl›yla, k›sa
bir özeti olarak kabul edilebilir.
Yol haritas›ndaki önemli bilimsel amaçlara
ulaflmada ele al›nan çal›flma konular›ysa flunlar:
1.Yeryüzünde yaflam nas›l bafllad›?
2.Maddenin canl› sistemlere dönüflmesindeki
genel ilkeler neler?
3.Yaflam›n molekül düzeyinde, organizma dü-
zeyinde ve ekolojik düzeyde evrimi hangi evrele-
re sahip?
4.Yeryüzü yaflam-küresiyle (biyosfer) Dünya’-
n›n ortak-evrimini nas›l anlayabiliriz?
5.Di¤er dünyalarda yaflam için benzer çevre-
sel koflullar oluflturman›n s›n›rlar› neler?
6.Bir gezegeni yaflanabilir yapan koflullar ne-
ler ve bu dünyalar evrende ne kadar yayg›n?
7.Di¤er dünyalar üzerindeki yaflam›n imzalar›
neler ve bunlar nas›l tan›nabilir?
8.Günefl Sistemi’nde, özellikle Mars ve Euro-
pa’da halen yaflam var m›? ya da geçmiflte var
m›yd›?
9.Var olan ekosistemler, insan yaflam süresi-
ne iliflkin olarak çevresel de¤iflimlere nas›l tepki
verirler?
10. Yeryüzündeki yaflam›n uzaydaki ve di¤er
gezegenlerdeki koflullara tepkisini anlayabilir mi-
yiz?
Yol haritas›n› doldurmas› beklenen bilimsel
çal›flmalar için düzenlenen bu ‘öncelikli amaç ve
çal›flma alanlar›’ listesindeki her konu için belir-
lenen daha ayr›nt›l› aç›klamalar ve bu konularla
ilgili logo-amblemler, yukarda verilen nasa site-
sinden takip edilebilir. Burada özetlenen astrobi-
yoloji tan›m ve içeri¤i durgun ya da mümkün tek
yol demek de¤ildir. Bu bilim dal›n›n gelece¤i, ça-
l›flmalara kat›lan bilimcilerin kiflisel tercihleri ka-
dar bunlar›n bilim ve dünya kamuoyunca alg›lan-
mas›na göre flekillenecektir. fiimdiden bir dizi
üniversitede astrobiyoloji ve ilgili disiplinlerde ye-
ni dersler, lisansüstü programlar, yeni konferans-
lar ve dergiler ortaya ç›km›fl bulunuyor. Bu u¤ra-
fla omuz vermek ve bu yeni disiplinin do¤ufluna
tan›kl›k etmek ayr›cal›¤›, tüm ilgilenenlere aç›k!
NASA Astrobiyoloji Enstitüsü, NAI
.
Arecibo’dan M13 Küresel Kümesi’ne 1974’te gönderilen mesaj›n deflifre
edilmifl flekli.
1-10 aras›
say›lar
Say› bafllar›
iflareti
H, C, N, O,
P’nin atom
numaralar›
DNA
nükleotidlerine
giren 12 baz
ve flekerin
formülü
(H, C, N, O, P)
DNA’n›n çift
sarmal›
‹nsan profili
‹nsan›n boyu
bilgisi
(
λ
cinsinden)
Yeryüzündeki
insan nüfusu
Günefl Sistemi
(Dünyam›z,
insana do¤ru
kayd›r›lm›fl)
Mesaj›
gönderen
Arecibo
Teleskopu
Teleskopun
yar›çap›
DNA’daki
nükleotidlerin
say›s›
(~4 milyar)
24.000 y›l sonra 200.000 kadar y›ld›za
sahip bu kümeye ulaflacak ve o anda,
bu dalga boyunda Günefl yönüne bak-
makta olan, (varsa) Dünya d›fl› canl›-
lar, Günefl’in radyo parlakl›¤›n›n 3 da-
kika süreyle her zamankinden 10 mil-
yon kat artt›¤›n› fark edecekler! Gön-
derilen mesajsa, her biri 23 karakter
(1 ya da 0) içeren 73 sat›r olarak dizil-
di¤inde, Günefl Sitemi, yerdeki yaflam,
insan›n yaklafl›k görüntüsü, boyu vs
hakk›nda bilgiler içermekte. 23 ve
73’se 1679’un her ikisi de asal olan 2
çarpan›. Bu mesaj, m13’lülerin temel
matematik bildi¤ini varsaymakta!
Hedef-belirsiz dinlemeler konusun-
da, zaten bir fley yapmam›za gerek
yok. Radyoyla haberleflmenin bafllad›-
¤› 1920’lerden beri, Dünyam›z ›fl›k h›-
z›yla geniflleyen bir radyo halesi olufl-
turmaya bafllam›fl bulunuyor. Bu hale,
bugün 75 ›fl›k y›l›na kadar geniflledi.
Bu çevre içinde yeteri kadar ak›ll› ya-
rat›klar, (e¤er varsa) belki bizim radyo
ve TV programlar›m›z› izliyor ve yapt›-
¤›m›z kimi tuhafl›klara gülüyorlard›r.
Kim bilir?
Bu program ‘NASA Astrobiology
Institute’ (NASA Astrobiyoloji Enstitü-
sü) adl› yeni kurulufl taraf›ndan yürü-
tülmektedir. NAI hakk›nda özet bilgi-
ler ilgili kutuda sunulmaktad›r.
P r o f . D r . M e h m e t E m i n Ö z e l
Çanakkale 18Mart Üniversitesi, Astrofizik
Araflt›rma Merkezi, Çanakkale
(Bolu A‹BÜ'den izinli)
Kaynaklar
‘Search for Life in the Universe’, D. Goldsmith ve T.Owen, 1992,
2. bask›, Addison-Wesley
‘Astronomi ve Uzay Bilimleri’, orta ö¤retim kurumlar› için ders
kitab›, Z. Aslan, C.Ayd›n, O.Demircan, H.K›rb›y›k, E.Derman,
1996, Tek›fl›k Yay›nc›l›k-Ankara, bölüm 3,4,5.
‘Evrenin K›sa Tarihi’, J.Silk, Murat Alev çevirisi, TÜB‹TAK Popü-
ler Bilim Kitaplar›, no 46.
‘Ça¤dafl Astrofizik’, M.E.Özel, TUB‹TAK, Bilim Teknik Nisan
1991.
‘Kuflbak›fl› Evren’, M.E. Özel, TÜB‹TAK, Bilim Teknik, May›s
1991.
‘‹lk Üç Dakika’, S.Weinberg. (1976); Z.Ayd›n, Z.Aslan çeviri-
si, 1995, TÜB‹TAK Popüler Bilim Kitaplar›, no 11.
‘Gökyüzünü Tan›yal›m’, M.E.Özel, T.Saygaç, TÜB‹TAK Popü-
ler Bilim Kitaplar›, no 47, 1997.
‘Double Helix’, F.Crick; ‘‹kili Sarmal’, TÜB‹TAK Popüler Bi-
lim Kitaplar›, no 2.
‘fiafl›rtan Varsay›m’, F.Crick, TÜB‹TAK Popüler Bilim Kitapla-
r›, no 43.
‘Hayat›n Kökleri’, TÜB‹TAK Popüler Bilim Kitaplar›, no 1.
‘The Search for Extraterrestrial Life’, yage, bölüm 7-10, s.
153-250.
‘Mind from Matter’, M.Delbrück, 1986. Blackwell Scientific
Publ.
‘Vital Dust’, C.de Duve, 1995, Basic Books, Harper Collins
Publ.
‘Blind Watchmaker’, R.Dawkins, 1986, W.W.Norton and Co.,
‘Kör Saatçi’, TUB‹TAK popüler bilim kitaplar›, 2002.
‘Darwin ve Beagle Serüveni’, TÜB‹TAK Popüler Bilim Kitapla-
r›, no 40.
‘Life in the Universe’, S.Weinberg, Scientific American,
Oct.1994: S.Özveren çevirisi: ‘Evrende Hayat Nas›l Baflla-
d›?’, CBT, say› 516, s.6-7, 8.2.1997.
‘Cosmos’, C.Sagan, ‘Kozmos’, R.Aflç›o¤lu çevirisi, Alt›n Ki-
taplar Yay›nevi.
‘Dragons of Eden’, C.Sagan: ‘Cennetin Ejderleri’, e Yay›nevi
‘Baflka Dünyalar, Baflka Canl›lar’, ‹.Bu¤dayc›, TÜB‹TAK Po-
püler Bilim Kitaplar›, no 341. Nisan 1996, s. 34-41.
‘Yerötesi yaflam› arama (SETI)’, M.E.Özel, ‘Orta ö¤retimde
temel bilimler’ simpozyumu, 1-2 Kas›m 1997, ‹stanbul.
‘The Search for Extraterrestrial Life’ yage, 1992, bölüm 21,
sayfa 505-519.
‘Fizikte baz› felsefi sorunlar’, M.E.Özel, TÜB‹TAK Bilim Tek-
nik, say› 342 (May›s 1996), s. 28-33.
‘Baflka Dünyalar, Baflka Canl›lar’, ‹.Bu¤dayc›, TÜB‹TAK Bilim
Teknik, say› 341. (Nisan 1996), s. 34-41.
‘Kozmik Ba¤lant›’, C.Sagan; çev. M.Dinçer, 1986, e-yay›nlar›.
19
Ocak 2003
B‹L‹M
ve
TEKN‹K
Son iki y›l, son bin adet
Dergilerini tak›m
halinde tutmak
isteyenler için
kutular›,
indeksleri ve
ekleriyle
birlikte
Bilgi de
De¤erli
Bir Hediye!
TÜB‹TAK Kitap Sat›fl Bürosu: Atatürk Bulvar› No: 221 06100 Kavakl›dere Ankara Tel: (0312) 427 33 21 Faks: (0312) 427 13 36
Siparifl ‹çin: (0312) 427 32 46
Dostları ilə paylaş: |