T. C. İStanbul üNİversitesi sosyal biLİmler enstiTÜSÜ tarih ana biLİm dali



Yüklə 5,01 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə4/122
tarix16.11.2017
ölçüsü5,01 Kb.
#10591
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   122

KISALTMALAR 
 
A. 
e. 
  : 
Aynı eser  
A. Ü.   
 
: Ankara Üniversitesi 
A. y.           
 
: Yazara ait son zikredilen yer 
AKDTYK 
 
: Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu  
bs.             
 
: Baskı 
bkz.            
 
: Bakınız 
C.               
 
: Cilt 
Çev.           
 
: Çeviren 
d. n.                            : Dip Not 
DTCF           
: Dil, Tarih, Coğrafya Fakültesi 
Ed. By      
 
: Editör 
Ed. Fak.                      : Edebiyat Fakültesi 
F.                  
: Fragment 
GİM.          
 
: Gosudarstvennogo İstoriçeskogo Muzeya 
Haz.                            : Hazırlayan 
İ. Ü.              
: İstanbul Üniversitesi 
İzd.             
 
: İzdatelstvo  
KGU                          : Kazanskogo Gosudarstvennogo Universiteta  
KFAN        
 
: Kazanskiy Flial Akademiya Nauk 
MU               
: Moskovskogo Universiteta 
M. Ö.            
: Milattan Önce 
M. S.             
: Milattan Sonra 
Otv. Red.      
: Otvetstvennıy Redaktor 
p.                
 
: Page  
PSRL         
 
: Polnoe Sobranie Rossiskih Letopisey 
s.                   
: Sayfa, Stranitsa 
Say.            
 
: Sayı 
SSSR            
: Suyuz Sovetskih Sotsialistiçeskih Respublik  
T.                  
: Tom 
Tatknigoizdat  
: Tatarskoe Knijnoe İzdatelstvo 
 
xi


TDAV        
 
: Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı 
TTK              
: Türk Tarih Kurumu 
TYAK                        : Tatarskogo Yazıka i Kulturı 
v.b.                             : Ve Benzeri 
v.d.                             : Ve Diğerleri 
Vıp.               
: Vıpusk 
Yay. Haz.      
: Yayına Hazırlayan 
 
 
 
 
xii


GİRİŞ 
 
 
IX-X. yüzyıllar sınırlarında Doğu Avrupa’da kurulan ve 300 yılı  aşkın bir 
süre  İtil Nehri’nin orta akımının her iki tarafında uzanan verimli orman-bozkır 
kuşağında hüküm süren İtil Bulgar Devleti’nin tarihi Türkiye’de pek ilgi 
çekmemiştir
1
.  Hâlbuki Türk tarihinde derin izler bırakan bu devletin tarihi özellikle 
onların torunları olarak nitelendirebileceğimiz bugünkü Kazan Tatarları ve 
Rusya’daki araştırmacılar tarafından geniş bir şekilde incelenmiştir. Bundan dolayı 
bu konudaki araştırmalar genellikle Rusça olarak yayınlanmıştır. Araştırmamızın 
başlığını Rus kaynaklarına göre kısıtlamamızın başlıca sebebi de budur. Genel Türk 
Tarihi’nin diğer alanlarında da sıkça karşılaşılacağı üzere bu devletle alakalı yazılı 
kaynakların yetersizliği sorunun çözümünü oldukça zorlaştırmıştır. İtil Bulgarlarının 
tarihini ortaya çıkarmadan Rusya tarihini, Orta İtil bölgesinde yaşayan halkların 
tarihini hatta Altın Orda ve Kazan hanlıklarının tarihlerini de doğru bir şekilde 
öğrenmek mümkün olmasa gerketir. Bu yüzden İtil Bulgarlarının tarihi aşamaları ve 
maddi-manevi kültürleri araştırmacılar tarafından oldukça önemsenmiştir. 
Araştırmalar yazılı kaynakların kullanılması ve başta arkeoloji olmak üzere tarihe 
yardımcı diğer bilim dallarından faydalanılarak yürütülmüştür. Biz de yöntem olarak 
İtil Bulgarlarıyla ilgili kayıtlar içeren yazılı kaynaklarların verdiği bilgileri 
arkeolojik materyallerle destekleyerek sonuca ulaşmaya çalışacağız. Bu manada 
öncelikle İtil Bulgar Devleti’nin tarihini ortaya çıkarmak konusunda ehemmiyet arz 
eden yazılı ve arkeolojik kaynaklardan bahsederek işe başlamak doğru olacaktır.  
 
İtil Bulgarları esasen tarih yazıcılığı yapmışlarsa da onlardan kendi 
dönemlerine ait herhangi bir tarih eseri günümüze kadar ulaşamamıştır
2
. Bundan 
                                                 
1
İtil Bulgarlarıyla alakalı olarak bugüne kadar Türkiye’de Rus kaynakları pek kullanılmadan yalnızca 
bir yüksek lisans tezi hazırlanmıştır, İlyas Topsakal, “X-XII. Asır İdil (Volga) Bulgarları Tarihi ve 
İslamiyet”, Danışman: Prof. Dr. Mustafa Fayda, Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü 
İslam Tarihi ve Sanatları Ana Bilim Dalı, İstanbul, (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi), 2000. 
2
XI-XII. yüzyıllarda  İtil Bulgarları arasında tarihçiler ortaya çıkmaya başlamıştır. Onlardan biri 
“Tevarih-i Bulgar” eserini yazan Yakub İbn-i Numan’dı. Al-Garnati’nin sözlerine göre o 450 
yılında(1058/59) doğmuştur. Yakub İbn-i Numan Kur’an ve hadisleri yorumlayarak pek çok eser 
yazan ünlü Nişaburlu ilahiyatçı Ebü’l Mali Abdülmelik İbn-i Ebu Muhammed el-Cüveyni’nin (1028-
1086) takipçisiydi.  El-Cüveyni Irak’ta eğitim görmüş ve bir süre Bağdat’ta yaşamıştı. Mekke ve 
Medine’de dersler vermiş ve “İmam el-Harameyn” olarak adlandırılma şerefine sahip olmuş ünlü bir 
âlimdi. İtil Bulgar âlimi Yakub İbn-i Numan Horasan’a gelerek bu müderristen dersler almış ve onun 
 
1


dolayı diğer birçok Türk devletinin olduğu gibi İtil Bulgar Devleti’nin tarihinin 
öğrenilmesinde de tamamen onların çağdaşı olan başka halkların yazmış oldukları 
eserlerden faydalanmak zorunda kalınmaktadır.  
İtil Bulgarlarına ilişkin ilk bilgiler Arap-Fars coğrafya yazarları ve seyyahları 
tarafından verilmiştir. Bunlardan İtil Bulgarlarından ilk defa bahseden Fars kökenli 
yazar  İbn Rüsteh’dir. O, 903-913 yılları arasında yazdığı tahmin edilen “Kitab el-
a’lâk el-nefise” adlı ansiklopedik eserinde devletin kuruluş sürecinin başladığı IX. 
yüzyıl sonu ile X. yüzyılın hemen başında çoğunluğunu Müslüman olarak 
nitelendirdiği İtil Bulgarları hakkında değerli bilgiler vermiştir. Rus tarihçisi D. A. 
Hvolson  İbn Rüsteh’in bu önemli eserini geniş bir şekilde yorumlayarak Rusçaya 
çevirmiş ve henüz 1869 yılında S.Peterburg’da yayınlamıştır
3
. D. A. Hvolson 
kitabında İbn Rüsteh’in eserinden başka Britanya Müzesinde elde ettiği X. yüzyıla 
ait Arapça anonim el yazmasının ilk yayınını da yapmıştır. Literatüre “Macar 
Anonimi” olarak giren bu Arapça el yazmasında 970 yılı civarlarında Macaristan’a 
göç eden İtil Bulgar muhacirleri hakkında bilgiler verilmektedir
4
. Araştırmamızın 
ana kaynaklarından birini D. A. Hvolson’un bu çalışması oluşturmakla birlikte 
“Kitab el-a’lâk el-nefise”nin Türkçe tercümelerinden de faydalanılmıştır
5
.  
İtil Bulgarları denilince akla ilk gelen kaynak şüphesiz ki, İbn Fadlan’ın “el-
Rihle” (Seyahatnâme) adlı eseridir. Bu eser henüz Meşhed el yazması 
keşfedilmeden, XIII. yüzyıl Arap yazarı Yakut el-Hamavi’nin (ö. 1229) 
“Mu’cemu’l-büldân” adlı eserinde İbn Fadlan’dan aktardığı pasajlar dâhilinde 
bilinmekteydi. Bu paralelde Rus ve başka araştırmacılar henüz XIX. yüzyılın 
başlarında  İbn Fadlan’ın eserine yönelik çalışmalar yapmaya başlamışlardır. 
                                                                                                                                         
kitaplarını okuyarak kendini yetiştirmiştir. Yakub İbn-i Numan’la ilgili ilk bilgileri Ebu Hamid el-
Garnati’nin eserinden öğrenmekteyiz. Ebu Hamid el-Garnati Bulgar kadısı ve tarihçisi olarak tanıttığı 
Yakub İbn-i Numan’ın “Bulgar Tarihi” adlı eserinden İtil Bulgarlarının İslamiyeti kabulüyle alakalı 
bir pasaj aktarmaktadır, G. M. Devletşin,  Voljskaya Bulgariya: Duhovnaya Kultura 
Domongolskiy Period X-Naç. XIII vv., Kazan, Tatknigoizdat, 1990, s.138-139. 
3
D. A. Hvolson, İzvestiya O Hazarah, Burtasah, Bolgarah, Madyarah, Slavyanah i Russah Abu-
Ali Ahmeda Ben Omar İbn-Dasta, Po Rukopisi Britanskogo Muzeya v Pervıy Raz İzdal, Perevel i 
Obyasnil D. A. Hvolson, S. Peterburg, 1869. 
4
A. e., s.108-109. 
5
Ramazan  Şeşen,  İslam Coğrafyacılarına Göre Türkler ve Türk Ülkeleri, 2. bs., Ankara, 
AKDTYK TTK Yayınları, 2001, s.36-42; Müslüman Coğrafyacıların Gözüyle Ortaçağ’da 
Türkler, Der. ve Çev. Prof Dr. Yusuf Ziya Yörükhan, İstanbul, Gelenek Yayınları, 2004, s.279-301. 
 
2


Yüklə 5,01 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   122




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə