T. C. Kara harp okulu savunma bġLĠmlerġ enstġTÜSÜ GÜvenlġk bġLĠmlerġ anabġLĠm dali



Yüklə 5,01 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə46/117
tarix15.03.2018
ölçüsü5,01 Kb.
#32422
1   ...   42   43   44   45   46   47   48   49   ...   117

 
106 
 
dağıtık bir özellik taĢımaktadır. Otoriter bir davranıĢ biçimi görülmez.  DüĢ
ük 
güç mesafesine sahip kültürlerde, 
iç politikada iletiĢim daha fazla, iç çatıĢma 
daha azdır (Hofstede
 
ve diğerleri
, 201
0; Kartarı, 2013
). 
 
Her iki güç mesafesi arasında temel farklılıklar mevcuttur (Hofstede ve 
diğerleri,  2010:67
-
83).  Örneğin,  yüksek  güç
  mesafesine  sahip  kültürlerde 
insanlar  arasındaki  eĢitsizlikler  fazladır  ve  bu  durum  kabul  edilebilir 
görülmektedir.  Bununla  birlikte  düĢük  güç  mesafesine  sahip  kültürlerde  ise 
eĢitsizlikler az seviyededir, eĢitsizlik kabul edilebilir bir durum değildir. Diğer 
taraftan  yüksek  güç  mesafesine  sahip  kültürlerde  güç  tek  elde  toplanırken, 
düĢük  güç  mesafesine  sahip  kültürlerde  ise  dağıtık  yapıdadır.  Ġki  güç 
mesafesindeki  farklılıkları  ortaya  koyan  örnekleri  çoğaltmak  mümkündür 
(Tablo-14).    
Tablo-14 : Yüksek ve 
DüĢük 
Güç Mesafesine Sahip Kültürler 
Arasındaki
  
 
 
Temel Farklılıklar (Hofstede ve diğerleri, 2010:67
-83) 
Yüksek Güç Mesafesi 
DüĢük Güç Mesafesi
 
Ġnsanlar arasındaki eĢitsizlikler beklenen bir 
durumdur 
EĢitsizlikler en az durumdadır
 
Güç tek elde toplanmıĢtır
 
Güç dağıtık bir yapıdadır
 
Bireyler arasındaki iliĢkiler bağımlıdır
 
Bireyler arasındaki iliĢkiler bağımsızdır
 
Otoriter yaklaĢım vardır
 
Daha az otorite vardır
 
Ast-
üst iliĢkileri hiyerarĢik ve bağımlıdır
 
Ast-üst 
iliĢkileri daha düĢük seviyededir
 
En üst ile en alt arasında maaĢ farkı fazladır
 
En üst ile en alt arasında maaĢ farkı çok 
yoktur 
Yetenek, refah, güç ve statü bir aradadır
 
Yetenek, refah, güç ve statünün bir arada 
olma Ģartı yoktur
 
Orta sınıfın az olduğu çoğunlukla fakir 
ülkeler 
Orta sınıfın
 
çoğunlukta olduğu çoğunlukla 
zengin ülkeler 
Güçlü olanlar ayrıcalıklara sahiptir
 
Herkes eĢit haklara sahip olmalıdır
 
Güç, aileye, arkadaĢlara, karizma ve güç 
kullanabilme yeteneğine sahiptir
 
Güç, resmi 
pozisyona, uzmanlığa ve 
yeteneğe bağlıdır
 
 
Politik sistemi değiĢtirmenin yolu
, tepedeki 
insanları değiĢtirmektir
 
Politik sistemi değiĢtirmenin yolu kuralları 
değiĢtirmektir
 


 
107 
 
Ġç politikada daha az iletiĢim, daha çok 
çatıĢma vardır
 
Ġç politikada daha az Ģiddet, daha çok 
iletiĢim vardır
 
Otokratik ve oligarĢik hükümetler vardır
 
Çoğulcu hükümetler çoğunluğun oyuyla 
belirlenir 
 
Hofstede
‟nin 
güç  mesafesi  indeksinde,  yüksek  güç  mesafesinde 
Malezya, 
76  ülke  içerisinde  104  puanla  ilk  sırada  yer  alırken  11  puanl

Avusturya 
son  sırada  yer  almıĢtır.  Türkiye,  bu  sıralamada  66  puanla  32
-
33‟üncü sırada yüksek güç mesafesi sergileyen bir kültür olarak belirlenmiĢtir 
(Hofstede ve diğerleri, 2010:57
-59). 
 
Gaub (2010:87) tarafından NATO ülkelerine iliĢkin yapılan 
güç mesafesi 
çalıĢması
nda,  Türkiye,  Yunanistan,  Fransa  ve  Belçika  yüksek  güç 
mesafesine, 
ABD,  Ġngiltere,  Almanya,  Norveç  ve  Danimarka 
ise 
düĢük  güç 
mesafesine  sahip  ülkeler 
arasında  gösterilmiĢtir

Gaub‟a  göre  b
u  durum, 
NATO  içerisinde  kültürel  sorunlar
ın  yaĢanmasına  neden  olabilecek  kadar 
önemli bir sorundur.  
 
 
 
(b)   Bireycilik - Toplulukçuluk  
 
 
 
 
Hofstede  tarafından,  “ben,  siz  ve  onlar”  olarak 
tanımlanan  bireyci  ve  toplulukçu  kültürler
de,  bireyin  rolü  ile  toplumun 
rollerinin  farklılıkları  ortaya  konulm
u
Ģtur
 
(Hofstede  ve  diğerleri,  2010:  89). 
Sığrı ve Topçu'ya (2012:218) göre b
ireycilik
, Ģahısların kendilerini ön planda 
tuttu
ğu, toplulukçuluk ise sosyal iliĢkilerin daha yoğun görüldüğü, kiĢilerin ait 
oldukları  grupları  (akrabalık,  etnik  köken,  aĢiret  vb
.) 
diğer  gruplardan  farklı 
görmesiyle 
ortaya çıkan davranıĢ Ģekli olarak tanımlanmaktadır.
  
 
Hofstede 
ve  arkadaĢlarına  göre 
(2010) 
göre  bazı  kültürlerde  grubun 
veya  toplumun  çıkarları,  bireylerin  çıkarlarından  daha  ön  plandadır
.  Bu  tür 
kültürlerde, 
kiĢiler  arası  bağlar  oldukça  sıkıdır.  Bireyci  kültürlerde  ise  bu 
bağların gevĢek olduğu
nu söylemek mümkündür. 
 
 
 
 
I. 
Bireyci Kültürler  
 
 
 
 
 
Bireyci  kültürlerde,  birey  ön  plandadır. 
Bireyciler, 
görevi birinci öncelikli, insan iliĢkilerini ise ikinci öncelikli olarak 
görmektedir. 
Bireyci  kültür  içerisindeki  insanlar,  sosyal  çevreden  uzaktır  ve  sadece 


 
108 
 
kendilerini  düĢünürler.  Her  bireyin  kendine  özgü  bir  yaĢam  biçimi  vardır  ve 
b
ireyin çıkarları
, to
plumun çıkarlarından 
daha önce gelmektedir (Hofstede ve 
diğerleri, 2010; Kartarı, 2013:65, 
Gürbüz ve Bingöl, 2007:73)  
 
Güç, bireyin kendisindedir. 
Bireyci kültürlerde “biz”
 
kavramı yerine “ben” 
kavramı  geliĢmiĢtir. 
Bireyci  kültürlerde  genellikle 
çocuklar  belirli  bir  yaĢa 
gelince  aileden  ayrılıklar  ve  kendi  baĢlarına  bir  yaĢam  sürerler.
  Bireyci 
kültürlerde  iletiĢim

konuĢma  üzerine  yoğunlaĢmıĢtır  ve  insanlar,  konuĢarak 
iletiĢim 
kurmak isterler 
(Hofstede ve diğerleri, 2010:
107

109). 
 
 
 
 
II. 
Toplulukçu Kültürler  
 
 
 
 
 
Toplulukçu kültürlerde, insan iliĢkileri ve toplumun 
çıkarları  ön  planda  tutulmaktadır.  Bu  tür  toplumlarda
,  aile,  örgüt  ve  kurum 
bağları  oldukça  sıkıdır,  toplumun  ihtiyaçları  ve  istekleri  birincil  önceliklidir. 
Toplulukçu kültürlerde, i
nsanların kimlikleri ait oldukları gruba dayanmaktadır. 
Ortak  çıkarlar

bireysel  çıkarların  önündedir,  kiĢilerin  özel  hayatları  grup 
tarafından  kontrol  altındadır.  Aileler

toplumun  temel  taĢı  olarak  kabul 
edilmektedir.  Toplulukçu  kültürler,  ç
oğulcu  bir  aile  yapısı
na,  b
ir  baĢka 
ifadeyle, 
çekirdek aile yapısından ziyade, büyükbaba, babaanne, amca, hala 
gibi  aile  büyüklerinin  de  yaĢadığı  kalabalık  aile  yapısı
na  sahiptir.  Bu  tür 
kültürlerin  temelini  “biz”  anlayıĢı  oluĢturmaktadır  (Hofstede  ve  diğerleri, 
2010:9
1).  Toplulukçu  kültürlerde  insan  iliĢkileri
,  görevden  öncelikli 
tutulmaktadır. Bu kültürlerde bireyler arasındaki iliĢki, doğumdan ölüm
e kadar 
süren bir bağlılıkla devam etmektedir. 
 
 
Toplulukçu kültürlerde toplumsal baskı ön plandadır. Bu baskının temel 
d
ayanağı

utanma  duygusunun  yaratılmasıdır.  Bu  tip  kültürlerde  birey, 
toplumun kararlarına uyar ve sıkı bir toplumsal örüntü içerisindedir. Ġnsanlar 
kendi  grupları  ile  diğerlerini  ayrı  tutma eğilimi  içerisindedir  ve  kendi  grupları 
içerisindeki  bireyler  koru
nup  kollanmaktadır.  Ayrıca  bireylerin  davranıĢları 
toplumsal baskı yoluyla denetlenmektedir (Korkmaz,
 2009:41).   
   
Bireyci  ve  toplulukçu  kültürler  arasında  temel  farklılıklar  mevcuttur 
(Tablo-
15).  Örneğin;  bireyci  kültürlerde  "ben"  duygusu  ön  planda  iken, 
toplulukçu  kültürlerde  "biz"  duygusunun  daha  önemli  olduğu  söylenebilir. 


Yüklə 5,01 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   42   43   44   45   46   47   48   49   ...   117




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə