6
/ Ortadoğu'da Türkmenler (Irak-Ġran-Suriye) Sempozyumu
Arapların eski ataları oldukları iddia edilen ve uzun zaman
Mezopotamya topraklarında hükümran olan Akkadlar, M. Ö. 2150 yıllarında
Ġran yaylasında yaĢayan Gutiler
12
tarafından yıkıldı. Tarihsel belgelere göre
onlar (Akkadlar), devletlerinin kuruluĢundan yıkılıĢına kadar baĢta Anadolu
olmak üzere, Ġran ve Mısır memleketlerinin bütün zenginlikleri
sömürmüĢlerdir
13
. Akkad kralı Sargon‟un doğu ve batıdaki fetihleri çok geniĢ
toprakları kapsıyordu. Çivi yazılı metinlere göre, bu hükümdar, Atu (Hît)
14
ve
Mari (Ġpek tepesi), Erz (Amanoz) dağları, Toros (GümüĢ) dağları, Cübeyl
15
Ģehrinin limanı Yarmutî ve Eblâ Ģehri (Suriye‟nin kuzeyinde yer alan Mardih
tepesi)‟ni içine alan geniĢ toprakları egemenliği altına almıĢtı. Hatta
Ahnaton‟un baĢkenti Tellü‟l-„Amarna‟da ortaya çıkarılan çivi yazılı bir
metinde, bir hükümdarın zulmünden Ģikayet eden bazı tacirleri kurtarmak
maksadıyla Akkadlı Sargon‟un Anadolu‟daki BureĢ Hunda Ģehrine kadar
ulaĢtığı anlatılmaktadır
16
. Ancak A. Wodual, Babil büyücülük edebiyatında,
“Dünyanın Dört KöĢesinin Kralı” olarak tanıtılan Büyük Sargon‟un
12
Büyük Larousse Sözlük ve Ansiklopedisi‟nde Gutiler Ģöyle tanıtılır: “Zagros dağlarından
güneye inerek, Ġ. Ö. XXII. Yüzyılda Mezopotamya‟nın bir bölümünde (bugün yaklaĢık Luristan) yaĢamıĢ
bir halktır. Akkad kralı ġarkali-Ģarri‟ye yenilen Gutiler, bu imparatorluğun yıkılmasından sonra (Ġ. Ö.
2160‟a doğru) Mezopotamya‟yı paylaĢan krallıklardan birini (Gutium) kurdular. Mezopotamya‟yı yakıp
yıkan ve tüm bölgeyi yıldıran bu krallık, Uruk kralı Utuhegal‟e yenilerek ortadan kalktı (Ġ. Ö. 2118).
Günümüzde böyle bir halk yoktur, ama adı Mezopotamya‟nın Kuzey Doğusundaki dağlarda
yaĢamaktadır.”. Bkz.
Komsiyon, Büyük Larousse Sözlük ve Ansiklopedisi, Ġstanbul, (Trz.), c. IX, s.
4808.
13
Ekrem MemiĢ, “Orta Doğu‟da Türklerin Varlığı TartıĢmaları”, c. I, s. 640.
14
ġehri kuran ve bu adını koyan kiĢinin Hît b. es-Sebendâ (veya el-Belendâ) b. Mâlik b.
Du‟r b. Buveyb b. „Ankâ b. Meyden b. Ġbrahim (A.S.) olduğu söylenmektedir. Yakut el-
Hamevî, burayı, Bağdat‟a bağlı, Enbar Ģehri ile Fırat üzerinde yer alan bol hurma ağaçlarına
ve geniĢ nimetlere sahip bir belde olarak tanıtmaktadır. H. 16. yılda Sa‟d b. Ebî Vakkâs‟ın
gönderdiği ordu tarafından fethedildi. Ünlü Türk asıllı muhaddis Abdullah b. Mübârek‟in
mezarı buradadır. Seyfüddevle Sadaka b. Mezyed2in Ģairi Ebu Abdullah Muhammed b.
Halife es-Sinbesî‟nin bir kasîdesinde tanıttığı Hît Ģehrine dair bir beyitte Ģöyle denilir: Birisi
Hît ve çevresine gitsin de orada köylerini ve köĢklerini görsün. Bkz. Yakut el-Hamevî, c.5, s.
421.
15
Beyrut‟un doğusunda sekiz fersahlık bir mesafede yer alan bir Ģehir olup Yezîd b. Ebu
Süfyân tarafından fethedilmiĢtir. Burası, H. 596 yılında haçlıların eline geçene kadar
Müslümanların egemenliğinde kaldı. 583 yılında Sahaddin Eyyûbî tarafından yeniden
fethedildi, ancak 593 yılında bu hükümdarın korunması için Ģehre yerleĢtirdiği Kürtler
tarafından para karĢılığında satılarak terk edilmiĢtir. Yakut kendi zamanında, “Ģu anda burası
frenklerin elindedir” ifadesini kullanmaktadır. Bkz. Yakut el-Hamevî, c. II, s. 109.
16
Fazıl Abdulvâhid Ali, es-Someriyyûn ve‟l-Ekediyyûn, el-„Ġrâk fi‟t-Târih, Bağdad, 1983, s.
76.
Ortadoğu'da Türkmenler (Irak-Ġran-Suriye) Sempozyumu
/ 7
fetihlerinin çok geniĢ toprakları kapsadığını ileri sürmektedir. Bu yazara göre,
bu kral, Doğuda Sind nehri vadisinden batıdaki Britanya adalarına kadar
uzanıyordu. Bu haliyle onun ele geçirdiği topraklar, Makedonyalı Büyük
Ġskender‟in fethettiği topraklardan daha geniĢti. Dolayısıyla da bu Babil kralı,
“Dünyanın Ġmparatoru” unvanını hakkediyordu
17
.
Akkadlardan sonra, Ġran‟daki Zağros dağlarının eteklerinde yaĢayan ve
son derece savaĢçı bir kavim olan Gutiler, yaklaĢık olarak bir yüzyıl (M. Ö.
2150-2050) boyunca Mezopotamya bölgesini yönettiler
18
. Gutiler devletinin
bölgedeki egemenliği, M. Ö. 2120 yılında Akkad kralı Otu-Hikkal ile Guti
kralı Turikan (Tirikan) arasında meydan gelen savaĢın Gutiler aleyhine
sonuçlanması ile son bulmuĢtur
19
.
Aslında Gutilerin Mezopotamya bölgesindeki egemenliği özellikle
Akkad Ģehirlerinde kendini göstermekteydi. Bu nedenle de bu dönemde
Sümer Ģehirlerinin halkları siyasî ve ticarî yönden toleranslı bir
durumdaydılar
20
. Bu durumu, Sümerlerle Gutilerin aynı kökene dayanan yakın
akrabalığı ile değerlendirmek mümkündür. Nitekim, Eskiçağ tarihçilerimizden
Prof. Dr. Ekrem MemiĢ‟in de belirttiği gibi, Gutiler ya da Gutlar diye
adlandırılan bu kavmin (Gut=Guz=Oğuz) Oğuzlar oldukları görüĢü yaygınlık
kazanmıĢtır. Örneğin bu fikri savunanlardan biri de “Orta Asya Kadim
Tarihinin Esas Meseleleri” baĢlığını taĢıyan bir bildiri sahibi olan, Prof. Dr.
Benna Landsberger‟dir. Bu tarihçi, Oğuz Türklerinin tarihini günümüzden
4200 yıl öncesine kadar geriye götürmektedir
21
.
Bu tarihsel savı
destekleyen bir hususta, M.Ö. 2. binyılın baĢlarından
itibaren Musul-Kerkük bölgesinde yaĢadıkları Asur belgelerinde ifade edilen
Turukkular
22
ın ve M. Ö. 1677-1100 yılları arasında Mezopotamya‟da III. Babil
17
Bkz. A. Wodual, el-Usûlü‟s-Sümeriyye li‟l-Hadâreti‟l-Mısriyye, (Arp. Çev. Züheyr Ramazan),
Amman, 1999, s. 41-44.
18
Ekrem MemiĢ, c. I, s. 640.
19
Fazıl Abdulvâhid Ali, s. 79-80.
20
Aynı eser, s. 78.
21
Ekrem MemiĢ, c. I, s. 640.
22
Günümüz Irak ve Suriye sınırına yakın bir yerde, Fırat nehrinin batı yakasında, Fransız
arkeologların yapmıĢ oldukları kazı sonucunda eski Mari Ģehrinin çar arĢivi ortaya
çıkarılmıĢtır. Çivi yazısıyla yazılmıĢ kil tabletlerdeki metinler, yirmi yıl sonra 1950 yılından
itibaren Georgies Dosssin tarafından Louvre Müzesi haberlerinde seriler halinde
yayımlanmıĢtır. Anılan metinlerin yirmi tanesinde Turukku boy ismi geçmektedir. Bu adın
Türklerle ilgili olduğunu söyleyen ilk bilim adamı H. Z. KoĢay olmuĢtur. Bu bilim adamı,
turukku sözünün geçtiği satırları, 1982 yılında BükreĢ‟te yayımlanan bir bültende tanıtmıĢtır.