Türk Dünyası Đncelemeleri Dergisi / Journal of Turkish World Studies



Yüklə 283,54 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə2/12
tarix22.07.2018
ölçüsü283,54 Kb.
#58347
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   12

                                                                                                               KAZAKLARIN İSTİKLAL MÜCADELESİ 

169 


minde oldukları zaman ordalara/cüzlere bölünmüş, birbirleriyle didişmişler dolayısıyla ülke-

leri işgal edilmiş, mal varlıkları gasp edilmiş, zenginlikleri talan edilmiş, insan güçleri sömü-

rülmüş; ülke insanları siyasî, sosyal  ve kimyasal çalışmalarda denek olarak kullanılmış, ba-

ğımsızlıklarını kaybetme noktasına gelmişlerdir. 

19. yüzyılın ortalarından 20. yüzyılın son çeyreğine kadar Kazakların bağımsız yaşa-

dıkları söylenemez. Çar I. Nikola, 1854’te yayımladığı bir fermanla, bütün Kazak toprakları-

nı Rusya’nın hâkimiyeti altına aldığını ilan eder. 1905 yılına kadar ülkenin işlenebilir arazi-

sinin yarısına tekabül eden 46.472.055 hektar arazi Rus göçmenlere dağıtılır.

1

 1893’ten itiba-



ren,  bilhassa  1905-1907  Devrimi yıllarında  Rusya  içlerinden  büyük göçler  hâlinde  438  bin 

Rus aile (yaklaşık 3 milyon Rus) getirilerek Kazakların elinden alınan arsa, mülk ve arazilere 

yerleştirilir.

2

 Kazakistan’ın en mümbit arazileri ve en önemli yerleşim yerleri Rusların eline 



geçer. Kazakistan’ın beşte biri askerî kışla, hava alanı ve poligonlarla kaplanır. Dünyanın en 

büyük  nükleer  deneme  poligonu  olan  Nevada  Poligonu  burada  kurulur.

3

  Ülkenin  stratejik 



yerlerine kurdukları askerî tesislere ve fabrikalara tamamen Ruslar yerleştirilir. Rusya içle-

rinde bulunan bazı sanayi tesisleri ve fabrikalar buraya nakledilir. Bu fabrikaların çevresinde 

onlarca Rus işçi kolonileri oluşturulur.

4

 



Ruslar,  hem  Çarlık  döneminde  hem  Sovyetler  Birliği  döneminde  Kazak  Türklerinin 

dinî, millî, siyasî, sosyal ve iktisadî hayatlarında büyük tasarruflar yaparlar. Bir taraftan dinî, 

millî,  siyasî  ve  sosyal  konularda  yasaklar  getirirken  diğer  taraftan  Kazakların  aleyhine  çok 

acımasız iktisadî kararlar alırlar. Ülke varlıkları sömürülür. Rus dili, kültürü hâkim kılınma-

ya  çalışılır.  Ruslar,  Kazak  Türklerini  var  eden  en  önemli  unsur  olan  Müslümanlığı  tesirsiz 

hâle getirmek için büyük gayret sarf ederler. İlminski’nin projesi ile Çarlık döneminde başla-

tılan Türkleri dilinden ve dininden uzaklaştırma çalışmaları Sovyetler Birliği döneminde de 

devam ettirilir.

5

 

Moskova adına Kazakistan’ın başında bulunan Goloşekin,



6

 Kazakistan’ın üzerinde kızıl 

balyoz  kesilir.  1925  yılında  başlattığı  Kazak  aydınlarını  ortadan  kaldırma  çalışmalarına 

                                                 

1

 Baymirza Hayit,  Türkistan Devletlerinin Millî Mücadeleleri Tarihi



Türkistan Devletlerinin Millî Mücadeleleri Tarihi

Türkistan Devletlerinin Millî Mücadeleleri Tarihi

Türkistan Devletlerinin Millî Mücadeleleri Tarihi, Türk Tarih Kurumu Ya-

yınları, Ankara, 1995, s. 162.

 

2

 Heyet, Kazahıstan, Azerbaycan Sovét Ensiklopédiyası II



Azerbaycan Sovét Ensiklopédiyası II

Azerbaycan Sovét Ensiklopédiyası II

Azerbaycan Sovét Ensiklopédiyası II, Bakı, 1978, s. 563. 

3

  Manas  K.  Kozıbayev  ve  Satar  F.  Majıtov,  “Kazakistan  Cumhuriyeti”,  Çev.  Aysem  Nauşaba-



yeva, Türkler

Türkler


Türkler

Türkler, Yeni Türkiye Yayınları, Ankara, 2002, s. 322. 

4

 Reşit Rahmeti Arat, “Kazakistan”, İslâm Ansiklopedisi



İslâm Ansiklopedisi

İslâm Ansiklopedisi

İslâm Ansiklopedisi, MEB Yayınları, İstanbul, 1997, s. 497. 

5

  Mekemtas  Mırzahmetov,  Kazak Kalay Orıstandırıldı



Kazak Kalay Orıstandırıldı

Kazak Kalay Orıstandırıldı

Kazak Kalay Orıstandırıldı, Atamura Yayınları, Almatı,  1993,  s.  3, 

57, 90. 


6

 Filip İsaevic Goloşekin (1876–1941), Acımasızlığı, merhametsizliği ve Türk düşmanlığı ile bi-

linen  ünlü  Rus  bürokratıdır.  Sovyetler  Birliği’nin  çok  çeşitli  yerlerinde  önemli  makamlarda 

bulunmuştur. Sibirya bölgesinde ve Türkistan’da askerî ve idarî görevler yapmıştır. 1925 yı-

lında Kazakistan devlet başkanlığına getirilmiştir. 1933 yılına kadar bu görevde kalmıştır. Ka-

zakistan aydınlarının % 80’inin öldürülmesi, aydınların eşlerine ve kızlarına toplama kampla-

rında yıllarca işkence yapılması onun döneminde olmuştur. 1930’lu yıllarda meydana getiri-

len ve halkın “Kızıl Kırgın” dediği katliâm da onun marifetiyle yapılmıştır. 




ALİ KAFKASYALI 

170


1930’lu yıllarda büyük hız verir. 3 milyon civarında insan siyasî suçlu sayılarak çeşitli çalış-

ma kamplarına gönderilir. 25 bin kişi idam edilir. Rus ve yerli işbirlikçi komünistler tarafın-

dan “vatan haini” suçlaması ile suçlanıp öldürülen veya sürgüne gönderilen siyasî suçluların 

eşleri,  anneleri ve kızları da kısa adı ALJİR olan (Akmolinski lager jen izmennikov rodinı) 

Vatan Hainlerinin Eşlerine Ait Akmola Özel Kampı’nda işkenceye tabi tutulurlar. Sadece bir 

yıl içerisinde 655’i hamile 2.103 kadın götürülür. Yapılan kötü muamele ve işkenceden bazı-

ları delirip ölür, bazıları sakat kalır

7



20.  yüzyılın  son  çeyreğine  gelindiğinde  onlarca  yıllık  mücadelenin  kazandırdığı  tec-

rübe  ve  can  havliyle  bağımsızlık  meşalesi  alevlendirilir  ve  milyonlarca  Kazak  Türkünün 

kollarında Kazak semalarına kaldırılır.  Öyle  bir kaldırılır ki, onu söndürmeyi ve indirmeyi 

büyük güçler göze alamazlar. Kazaklar, diğer Türk tayfalarında görüldüğü gibi, tarihî hayat-

larında pek çok ilgi çekici “olay”, “uygulama” ve “kahramanlarla” karşılaşmışlardır. Bazıları 

zafere, bazıları hezimete götürmüştür. Türk tayfaları içerisinde en fedakâr ve mücadeleci bir 

tayfa  olan  Kazakları,  hezimete  uğratan  ve  zafere  götüren  kahraman,  olay  ve  uygulamaları 

yeni kuşak Kazaklara, aynı zamanda diğer Türk tayfalarına güvenilir kaynaklardan sunmak 

gerekmektedir. Bu çalışma bu maksatla hazırlanmıştır. 

 

1. İlk



1. İlk

1. İlk


1. İlk Bağımsızlık Hareketleri ve Kazak Adının Alınışı

 Bağımsızlık Hareketleri ve Kazak Adının Alınışı

 Bağımsızlık Hareketleri ve Kazak Adının Alınışı

 Bağımsızlık Hareketleri ve Kazak Adının Alınışı    

Kazakların, “Kazak” adını alma ve bu ad altında ilk bağımsızlık hareketi yapmaları 15. 

yüzyılın  ortalarında  görülür.  Kazaklar,  diğer  Türk  tayfalarından  farklı  kimseler  değildir. 

Başka bir ifade ile Kazaklar

8

 bu coğrafyadan göç eden Türk kavimlerinin bakiyeleri ile son-



radan buraya gelen muhtelif Türk boylarının birleşmesi ile oluşmuş bir Türk topluluğudur. 

Kazak adını almadan önce Altınordu ve Timur devletlerinin  parçalanmasıyla Ural Dağları-

nın doğusunda Yayık ve İrtiş Nehirleri arasında kurulan Özbek Hanlığı’nın bünyesinde yer 

alır  ve  Özbek  adını  taşırlar.  Özbek  Hanlığı’nın  (1428-1462)  başında  bulunan  Ebül  Hayr 

Han’ın, Moğollarla yapılan savaşta dirayetsiz davranması ve Sir Derya boyundaki tayfaların 

yağmalanmasını  önleyememesi  sebebiyle  aynı  soydan,  yani  Cuci  soyundan  Canıbek  ve 

                                                 

7

 Armiyal Tasımbekov, Jan Davısı



Jan Davısı

Jan Davısı

Jan Davısı ALJİR Arhipelağı, Jalın Yayınları, Almatı, 1994, s. 21. 

8

  Bugünkü Kazakistan  coğrafyası asırlardan  beri  çeşitli  kavimlerin bilhassa Türk kavimlerinin 



geçit yeri olmuştur. Miladın ilk senelerinden itibaren Hunlar bölgenin sakinleri olarak görü-

lür  (Reşit  Rahmeti  Arat,  Kazakistan,  İslâm  Ansiklopedisi

İslâm  Ansiklopedisi

İslâm  Ansiklopedisi

İslâm  Ansiklopedisi,  MEB  Yayınları,  İstanbul,  1997,  s. 

48). İlk devlet yapılanması Türkler tarafından oluşturulur. 6. asrın ortalarından itibaren Türk 

hâkimiyetini ellerinde bulunduran Türk hanlıklarının yerini 8. asrın ilk yarısında Türkeşler, 

ikinci  yarısından  itibaren  ise  Karluklar  alır  (766-940).  Şehirleşme  ve  iktisadî  gelişmeler  bu 

dönemde olur. 8-10. asırlarda güney Kazakistan’da İslâm dini kabul görür. 10. ve 11. yüzyıl-

larda ülke Oğuzların hâkimiyetine girer. 10. asrın sonlarında Doğu Türkistan ve Yedisu böl-

gesinde  Karahanlılar  Devleti  kurulur.  12.  asrın  ilk  yarısında  Karakitaylar  devleti  görülür. 

1219-1221 yıllarında Moğolların işgaline uğrar. Moğol istilası Türk halklarını siyasî, sosyal ve 

ekonomik yönden çok  geri  bırakır. Moğol  hâkimiyeti müddetince önce Kızıl  Orda’nın daha 

sonra  Ak  Orda’nın  hâkimiyetinde  kalırlar 

(Heyet,  Kazahıstan,  Azerbaycan Sovét  Ensiklopé

Azerbaycan Sovét  Ensiklopé

Azerbaycan Sovét  Ensiklopé

Azerbaycan Sovét  Ensiklopé----

diyası II

diyası II

diyası II

diyası II, Bakı, 1978, s. 563

). 



Yüklə 283,54 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   12




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə