Uluslararasi sempozyumu



Yüklə 26,8 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə26/307
tarix11.09.2018
ölçüsü26,8 Mb.
#67808
1   ...   22   23   24   25   26   27   28   29   ...   307

78

Türklerde Ölüm Anlayışı (Ölüm Estetiği)

Yaşam, yaş, yaşlılık gibi aynı kökten gelen adlandırmalar, hayat anlamına 

gelen, yaşamın kökü olan yaş kökünden kaynaklanır. Türkçe’de yaş ıslak ya 

da nemli manasında kullanılmaktadır (Kaşgarlı, 2002:4 ). Burada dikkati çe-

ken konu yaş, ıslak,  nemli terimlerinin suyla ilgili olduğu ve hayatın su kay-

naklı olduğuna işaret etmesidir. Hayatı canlılığı işaret eden yaş aynı zamanda 

canlının özellikle insanın yaşamı boyunca kat ettiği yıllar ya da yaşama süre-

cidir. Yaş, insanın yaşam süresini belirtmesinin yanında onun canlı olduğunun 

da bir kanıtıdır. Yaşamının zıddı olarak görülen ölüm teriminin kök anlamının 

da suyla ilişkili olması, Türklerin ölüme bakış açılarının da bir göstergesidir. 

Ölüm, öl kökünden türetilmiştir. Öl kök fiili, ıslak, yaş anlamındadır.(Kaş-

garlı, 2002:4) Bu anlamların her birinin su kaynaklı olması, su yoluyla elde 

edilmesi, Ölmek fiilinin kök anlamının su olması, suyun da hayat anlamına 

gelmesi nedeniyle, ölümün anlamı hayat bulmak şeklinde ifade edilebilir. Bu 

nedenle Türkler için ölmek, yeni bir hayata geçmek şeklinde ifade edilmiştir.

Yine Türklerde ölüm terimi yerine kullanılan diğer adlandırmalara bakıl-

dığında, ölümün bir yok oluş değil, dünya değiştirme olduğu görülür.  

Ölüm yerine kullanılan “kaybolmak”, “yolunu kaybetmek”, “kuş gibi uçtu” 

(Roux,  1994:  213,  214)  gibi  diğer  kavramlar,  bir  yok  oluşu  değil  yeni  bir 

süreci işaret eder. Bu da ancak bir yer değiştirme olarak görülebilir.  Ayrıca 

yüksek seviyedeki insanlar için ölmek fiili yerine uç, uça-bar-mak, kergek bol 

fillerinin kullanıldığı bilinmektedir. Orhun yazıtlarında geçen “kanım kagan 

ança ilig törüg kazganıp uça barmış” (Babam hakan, öylece devleti [kurup] 

yasaları koyup vefat etmiş); “inim kül tigin özi ança kergek boltı, kanım ka-

gan uçdukda inim kültigin yiti yaşda kaltı” (Kardeşim Kul Tigin kendisi öy-



lece vefat etti. Babam hakan vefat etti. inde kardeşim Kul Tigin yedi yaşında 

kaldı.);  “kanım  kagan    uçdukda  özüm  sekiz  yaşda  kaltım”  (Babam hakan 

vefat ettiğinde ben sekiz yaşımda kaldım.) “eçim kagan uça bardı” (Amcam 

hakan vefat etti.) (Tekin, 1988:13,17, 41, 45) ifadeleri ölüm adlandırmala-

rında kullanılan yaygın ifadelerdir. Ruhun, bedeni bırakıp gezmeye gittiği-

ne inanıldığından, ölüm de gezmeye giden ruhun dönüş yolunu kaybetmesi 

olarak yorumlanmıştır. “Uçtu” kelimesiyle anlatılmak istenen, ruhun uçma 

yeteneğidir. Bunun la birlikte inanç sisteminde ruhu sembolize eden akdo-

ğan, sungur ve kartal gibi Tanrı’nın bulunduğu göğe çıkmak için uçmaktan 

başka yol olmadığından, “ruhun uçması” yani insanın ölmesi ifadeleri yay-

gın bir biçimde kullanılmıştır. Ölüm sonrası hayatın gökte devam edeceğine 

inanıldığından uçmanın gerekli ve kutsal bir amaç olduğu düşünülmektedir. 

Tanrının gökte olduğu, ve tanrı mekanının aynı zamanda cennet olarak kabul 

görüldüğü bu inançta; Ölen insanların göğe çıktıklarına ve gökte sanki can-



79

Ahmet Hakan YILMAZ 

lıların arasındaymış gibi yaşadıklarına, (Roux, 1999: 160) bir bakıma, boyut 

değiştirip cennette ulaştıklarına göre ölüm, insanın boyut değiştirerek yaşa-

masını sürdürmesinin ve ölümsüzlüğe ulaşmasının tek yoludur. Su kökünden 

gelen ölümün yine su gibi hayat anlamına geldiği düşünülecek olursa ölmek, 

canlılar arasından çekilerek bir üst hayata geçiş olarak yorumlanmıştır(Roux, 

1994:  213). Ayrıca  çok  sık  olarak  kullanılan  “kerkek  buldi  deyimi  (Roux, 

1999: 65) evrensel yasaya bağlı olarak “olması gereken yere gitti” anlamına 

gelmektedir. Türkler ölümden sonraki hayatı, yeryüzündeki hayatın bir ben-

zeri olarak kabul etmişlerdir(Roux 1999,170). Bu inanç nedeniyle, öte dün-

yada ihtiyaç duyulacak her şey mezarlara konulmuştur. Öte dünyada ihtiyaç 

duyulacak eşyalarla birlikte gömülmek, ölümden sonra bir hayatın olduğuna 

ilişkin en açık verilerden biri olduğu kabul edilebilir(Roux, 1999:172).

  İslam Öncesi Türk Sanatları

Türklerde ölüm düşüncesinin sanata etkisi İslam öncesi ve İslami dönem 

olmak üzere iki şekilde ele alınmaktadır. Ölüm ve sonrası ile ilgili inançlar 

Türk sanatına çeşitli eserler kazandırmıştır; kurganlar, balballar (dikilitaş ve 

heykeller), anıtkabirler (kümbet ve türbeler) bunlardan bazılarıdır (Aslana-

pa,1993: 34). Bir göçebe kültürünün izlerini taşıyan Türk Topluluklarının ha-

reket halinde oldukları halde, kalıcı olarak bıraktıkları nadir eserler ölenler 

için yapılan kurganlar ve mezarlardır. Bugün bilim dünyası, o zamanki atlı 

göçebe kültürünü, Türk topluluklarının yaşantılarını, inançlarını bu kurgan ve 

mezar bulgularından öğrenmektedir. Bu bulgular Hun Türklerinin inançları 

hakkında önemli bilgiler sunar. Ölen kişi ile birlikte birtakım eşyalarının da 

gömülmesi, öte dünyada yine onlara sahip olma duygusunun göstergesidir. 

Ölünün  eşyalarıyla  birlikte  gömülmesinin  üç  nedeni  olduğunu  Cazeneuve 

şöyle açıklamıştır: Ölünün ihtiyaç duyacağı nesneleri bulmasını sağla-

mak, yine ihtiyaç duyduğu şeyleri aramak için dünya ya geri gelmesini 

önlemek ve geride kalan canlıları ölünün murdar eşyalarına karşı ko-

rumak(Roux,1999:173). Bu nedenlerden ilki daha ön plana çıkmaktadır ki; 

öte dünya tasavvuru bu dünyadaki gibi bir yaşamı içerdiğinden, bu dünyada 

kullanılan araç ve gereçlerin, öte dünyada kullanılması için mezara konması 

gerekmektedir. 

Bu haliyle mezar, evrenin insan için özelleştirilmiş hali olarak 

kabul edilmiştir.

 Eski Türkçe’de mezar yerine kullanılan terimlerden birisi de  kereksür, 

kelimesidir. Mezar; Kırgız yuvası, Kırgız evi, Kırgız kemikleri, Kırgız cesedi 

deyimleriyle de ifade edilmektedir(Roux,1999: 230). Bununla birlikte yaygın 

kullanılan terimlerden birisi olan kurgan, mezar üzerine yapılan höyük (tepe) 




Yüklə 26,8 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   22   23   24   25   26   27   28   29   ...   307




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə