Yerel Dış Politikanın temelleri 135
ların AB konusunu sahiplenmesi, AB olgusunun geniş kitleler tara-
fından benimsenmesinde tamamlayıcı rol oynayacaktır. Ancak yerel
yönetimler, AB sürecine aktif bir biçimde dâhil edildikleri ölçüde bu
rolde başarılı olurlar. Bunun için, AB kurumsal arenasındaki araç-
lar ve fırsatlar etkin kullanılmalıdır. Yerel yönetimler, proaktif bir
yaklaşım içerisinde işbirliği ve lobi çalışmaları ile ulusal düzeyin
eylemine katkıda bulunabileceklerdir. Ancak, AB sürecinde hâliha-
zırda Türk parlamenterlerinin, sivil toplumun ve iş dünyasının yarar-
landığı resmî ihtisas diyalog platformlarından Türk yerel yönetimleri
yararlanamamaktadır. Misalen, 1965 yılından bu yana Avrupa Eko-
nomik Topluluğu-AET/AB ve Türkiye Büyük Millet Meclisi arasında
kurulan Karma Parlamenter Komisyonu sayesinde milletvekilleri ve,
1995 yılından beri AB Ekonomik ve Sosyal Komite ile Türkiye ara-
sında kurulan Karma İstişare Komitesi sayesinde STK ve özel sektör
kuruluşları Avrupa’daki muadilleri ile diyaloglarını resmî
bir kulvar-
da yürütmektedir.
Buna mukabil, AB’nin kurumsal şemasında yerel yönetimlerin yet-
kili sesi konumunda olan AB Bölgeler Komitesi ile Türkiye arasında
bir Karma İstişare Komitesi (
Joint Consultative Committee) hâlâ kuru-
lamamıştır. Bölgeler Komitesi’nin, 1963 tarihli AET-Türkiye Ortaklık
Antlaşması’na dayanarak, 2005 yılından bu yana Karma İstişare Ko-
mitesi’nin kurulmasını Türkiye’ye teklif etmesine rağmen (CoR WGT,
2007), Türk yetkili makamları gerekli başvuruyu yapmamıştır. Bu du-
rumda yerel düzeyde KİK’in kurulmadığı tek aday ülkesi Türkiye’dir
72
,
zira Hırvatistan ve Makedonya KİK’ler oluşturulmuştur.
KİK’in eksikliği birçok olumsuzluklara kapı aralamaktadır. Misa-
len zaman zaman Bölgeler Komitesi’nde Türkiye ile ilgili olumsuz
değerlendirmeleri içeren belgelerin itirazsız ve engelsiz bir şekilde
kabul edilmesine yol açmaktadır. Misalen, 2010 yılı Nisan ayında
AB’ye Aday Ülkeler ve Genişleme ile ilgili kabul edilen Genişleme
Stratejisi Raporu (CdR 344/2009), Türkiye’de yerel yönetim alanında-
ki olumlu gelişmeleri göz ardı ederek, bazı sert ve yersiz eleştirilere
yer
vermektedir
73
.
72 Yerel yönetimler için KİK’nin kurulamamasının, daha önce değinilen siyasî-güvenlik ek-
senli kaygılardan dolayı merkezî idarenin gerekli girişimleri yapmamasından kaynaklandığı
sanılmaktadır.
73 Marmara Belediyeler Birliği söz konusu raporla ilgili mülahazalarını ikili ilişkiler kanalıyla
Bölgeler Komitesi’nin
ilgili yetkililerine iletmişti, ancak rapor mevcut haliyle kabul edilmişti.
Yerel Dış Politikanın temelleri 137
likleri ile ilgili ek sınırlamaların kaldırılması; yurtdışı ilişkileri ile ilgili
harcamalar ile ilgili daha açık ve elverişli düzenlemelerin yapılması
ve bu alandaki Sayıştay tarafından denetimin iyileştirilmesi gibi tek-
lifler geliştirilebilir. Bunlar ileride yapılacak çalışmalarda detayları ile
ele alınabilecektir. Ayrıca hâlihazırda MİBK’ya tâbi yerel yönetim bir-
liklerinin statüsüne dair daha esnek yeni bir modelin geliştirilmesi de,
yurtdışı ilişkilerine hareketlilik kazandıracaktır.
4.2.3. Bilimsel Destek
Tüm bu değişimlerin doğru ve verimli bir şekilde gerçekleşmesi
için siyaset dünyasına ve idareye sağlıklı bir bilgi ve fikir desteğinin
verilmesi gerekmektedir. Yerel yönetimin uluslararası boyutunun
kapsamı ve içeriği, dünyadaki eğilimler ve modeller, uluslararası
çalışmaların yerel yönetimler üzerindeki etkileri, yerel toplulukla-
rın bundan elde edeceği faydalar gibi hususlar üzerinde duracak
kapsamlı bilimsel çabalara ihtiyaç vardır. Derinlemesine akademik
araştırmaların yanı sıra ihtisas düşünce kuruluşlarının da bu alana
yönelik hazırlayacakları siyaset belgeleri (
policy papers), siyasî ve
idarî karar vericilere yol gösterici olacaktır.
Yerelin uluslararasılaşması, hem Türkiye’yi etkileyen hem de
Türkiye’nin başka ülkelerin tecrübelerinden öğrenebileceği ve ders
alabileceği bir olgudur. Ancak gerek yönetimde gerekse akadem-
yada bu konu üzerinde hakkıyla durulduğu maalesef söylenemez.
Türkiye’de bu alanda yapılmış bilimsel çalışmaların sayısı yetersiz-
dir. Yerel yönetim üzerine yazılar kitaplarda da, uluslararası boyut
veya yurtdışı ilişkileri ile ilgili bilgiler ya çok özettir ya da hiç yoktur.
Var olan sınırlı çalışmalarda ise yerel yönetimin uluslararasılaşması
olgusuna yaklaşımın bazen iki farkı uçta kaldığı görülmektedir: a) ye-
relin gelişen uluslararası aktör konumunu göz ardı veya ret eden ve
geleneksel katı ulus-devlet merkezli noktadan bakan yaklaşımlar ile,
b) yerel yönetimlerin uluslararası alanda en çetrefilli çatışmaları bile
çözme kabiliyeti ile neredeyse ulus-devletin alternatifi haline geldiği-
ni savunan (hayalperest) yaklaşımlar.
Buna mukabil, tez hazırlık aşamasında yabancı kaynaklarda yerel
yönetimlerin uluslararasılaşması ve bunların yurtdışı çalışmaları hak-
kında kaynakların önemli sayıya ve hacme ulaştıkları görülmüştür.