27
6. Türk
Tıbbi Onkoloji
Kongresi
Araştırmalara Bakış ve İstatistik Kursu
İnsanlardaki bir hastalığın veya yaralanmanın tedavisi, şiddetinin
azaltılması veya önlenmesi amacıyla herhangi bir ilacın, tıbbi veya
cerrahi bir işlemin, tıbbi cihazın veya başka bir girişimin test edilme-
sine “klinik araştırma” adı verilmektedir. Araştırıcının başlattığı çalış-
malar, çoğunlukla hasta kanında (serum, plazma veya hücrelerde)
bazı parametrelerin ölçülmesi şeklindeyse de, “klinik araştırmalar”
denildiği zaman genellikle “ilaç araştırmaları” anlaşılmaktadır. “Klinik
araştırmalar yönetmelikleri” de ağırlıklı olarak ilaç araştırmalarının
temel kurallarını belirlemektedir.
İLAÇ ARAŞTIRMALARI İLE İLGİLİ YASAL DÜZENLEMELER
Ülkemizde bu konudaki ilk yasal düzenleme olan Tıbbi Deontoloji
Nizamnamesi (Tüzüğü) 19.02.1960’ta yayınlanmış ve halen yürürlük-
tedir. Bu Tüzüğün onuncu maddesinde klinik araştırmanın etik yönü
tanımlanmaktadır: “Araştırma yapmakta olan tabip ve diş tabibi, bul-
duğu teşhis ve tedavi usulünü yeter derecede tecrübe ederek faydalı
olduğuna veya zararlı neticeler tevlit etmeyeceğine kanaat getirme-
dikçe, tatbik veya tavsiye edemez. Ancak, yeter derecede tecrübe
edilmemiş yeni bir keşfin tatbikatı sırasında alınacak tedbirler hakkın-
da ilgililerin dikkatini celbetmek ve henüz tecrübe safhasında olduğu-
nu ilave etmek şartıyla, bu keşfi tavsiye edebilir” denilmektedir. Fakat
yine bu tüzüğün 11. Maddesinde ise hekimin yapacağı müdahaleye
ciddi bir sınırlama getirilmektedir. Ancak 1960 yılında var olmayan
“klinik araştırma etik kurulları”, 1993’den beri ülkemizde mevcuttur.
Ülkemizde klinik araştırmalar konusundaki ilk resmi düzenlemeler
ise 29 Ocak 1993 yılında “İlaç Araştırmaları Yönetmeliği”nin yayınlan-
masıyla başlatılmıştır. Üç yıl kadar sonra da “İyi Klinik Uygulamalar”(İ-
KU) Kılavuzu 29 Aralık 1995’de Resmi Gazete’de yayınlanarak IKU
prensipleri tamamlanmıştır. İlk yönetmeliğin yayınlanmasından 15 yıl
sonra hazırlanan ikinci “Klinik Araştırmalar Hakkında Yönetmelik”, 23
Aralık 2008 de yayınlanmış ve 1993’te yayınlanan “İlaç Araştırmaları
Yönetmeliği” hükümsüz kalmıştır. “Araştırıcı İlaç Firmaları Derneğin-
den”(AİFD), Tıp Fakültelerinin ilgili bilim dallarından defalarca görüş-
ler alınan ve “Sağlık Bakanlığı Merkez Etik Kurul Üyeleri ve Bakanlık
Bürokratlarının” üzerinde defalarca çalıştığı bu Yönetmelik, Avrupa
Parlamentosu’nun “2001/20/EC ve 2005/28/EC” doğrultusunda ha-
zırlanmıştı. Aralık 2008 yönetmeliğinde, daha önceki yönetmelikte
bulunmayan bazı kavramlar yer alıyordu. Üniversiteler ve araştırma
hastanelerindeki etik kurullar kaldırılmış, onun yerine “bölge etik ku-
rulları” tanımlanmıştı. Sağlık Bakanlığında da “Danışma Kurulu” oluş-
turulacaktı. İlk yönetmeliğe göre (1993), bir klinik araştırma yerel etik
kuruldan geçtikten sonra merkez etik kurulda görüşülerek, merkez
etik kurulun onayından sonra aktif olabiliyordu. İkinci yönetmelikte
(2008) ise, etik kurul ve Bakanlığa (İlaç Eczacılık Genel Müdürlüğün-
deki Danışma Kuruluna) eş zamanlı olarak başvurulabiliyordu. Ayrıca,
ilaç araştırmaları için Ayrıca, Etik Kurulun Görev ve Yetkileri arasında
“Faz IV çalışmalar sigorta kapsamı dışındadır” denilmekte ve bu yö-
netmeliğin “araştırıcının başlatacağı faz IV araştırmaların” yapılmasını
kolaylaştıracağı düşünülmekteydi. Yine aynı amaca yönelik olarak,
23 Aralık 2008 de yayınlanan “Klinik Araştırmalar Hakkında Yönetme-
liğin” Tanımlar” kısmında, “ticari olmayan klinik araştırmalar” dikkati
çekmekteydi. Daha önce İKU Kılavuzunda da olmayan bu tanım “4
April 2001 European Parliament Directive”’de verilen “non-commer-
cial clinical trial” karşılığı olarak bizim yönetmeliğimizde yer almış ve
“araştırıcının başlatacağı” bazı araştırmaların yapılabilmesine olanak
sağlayacak gibi görünmekteydi.
Aralık 2008’de yayınlanan yönetmeliğin kısa bir süre içinde – bir ka-
nun dayanağı olmadığı gerekçesiyle - “hükümsüz” kalması sonu-
cunda, ülkemiz bir yıla yakın süre “Etik Kurulsuz” ve “Klinik Araştır-
ma Yönetmeliği olmadan” kalmış ve nihayet 6 Nisan 2011’de “Klinik
Araştırmalar Hakkında Kanunun yayınlanmasından 4 ay sonra da 19
Ağustos 2011’de yayınlanan bir yönetmelikte “Bölge Etik Kurulları”
ortadan kaldırılarak, 1993 yönetmeliğinde olduğu gibi “Üniversite
Hastaneleri ile Eğitim ve Araştırma Hastanelerinde” etik kurullar ta-
nımlanmıştı. Anacak, bu yönetmelikte 3 türlü etik kurul tanımlanmıştı
(1. İlaç Araştırmaları Etik Kurulu, 2. Biyoyararlanım-Biyoeşdeğerlik
Çalışmaları Etik Kurulu, 3. İlaç Dışı Araştırmalar Etik Kurulu). Bu
üçüncü yönetmeliğe (2011) göre de, bir klinik araştırma için etik kurul
KLİNİK ARAŞTIRMALAR yÖNETMELİKLERİ
Prof. Dr. ahMEt DEMirkaZık
ankara ünivErsitEsi tıP fakültEsi tıBBi onkoloji BiliM dalı