87 Sevinç, Mehmedoğlu / İnançsızlığa Yönelmede Çevresel ve Entelektüel Faktörlerin Etkisi Öz



Yüklə 255,91 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə8/12
tarix06.05.2018
ölçüsü255,91 Kb.
#42521
1   ...   4   5   6   7   8   9   10   11   12

102

İnsan & Toplum

lığa yönelme konusunda bundan daha çok etkilenmektedir. Katılımcının cinsiyetine göre

hangi ebeveynin daha dindar olduğuna bakıldığında, kadınlarda ve erkeklerde annenin 

babaya göre daha dindar olduğu bulunmuştur. Fakat kadınlarda anne dindarlığı (2,55) erkek-

lerde anne dindarlığına (2,86) göre daha düşüktür (d=,25). Aynı şekilde kadınlarda babanın 

dindarlığı (2,09), erkeklerde babanın dindarlığına göre (2,62) daha düşüktür (d=,42). 

Tablo 10. 

Mülakata Katılanların Anne-Babalarının Dine Yaklaşımları

Anne

%

Baba



%

Toplam


%

Dindar değil / Dinsiz / 

İnançsız

15,63


27,59

21,31


Spiritüel

3,13


6,90

4,91


Öylesine inanır

31,25


17,24

24,59


Dindar/İnançlı

50,00


48,28

49,18


Toplam

100


100

100


Mülakatta katılımcılara, anneniz ve babanız din-inanç-inançsızlık konusuna nasıl bakmak-

tadır diye sorulmuştur. Verilen cevaplar analiz edilip kategorilendirildiğinde yukarıdaki gibi 

bir tablo elde edilmiştir (Tablo 10). Buna göre anne babasının dindar olmadığını, dinsiz 

olduğunu veya inançsız olduğunu söyleyenlerin oranı toplamda %21’dir. Katılımcıların 

yarısı ise anne babasının dindar veya inançlı olduğunu belirtmiştir. Dikkat çeken veri ise bu 

kişilerin ebeveynlerinin dine ve inanca bakışını “öylesine inanıyor” şeklinde tanımlamasıdır. 

Bu kişiler, anne babasının sosyal baskıdan ötürü, geleneksel olarak, kültürel olarak veya 

öylesine bir dini kimlik taşıdığını ve dinin onların yaşamında hiçbir anlam ifade etmediğini 

belirtmektedir. Bir katılımcı ebeveyninin durumunu şöyle özetlemektedir: “dindarlık ona 

çok fazla geliyor, ama inançsızlığa da cesaret edemiyor.” Katılımcıların, yaklaşık yarısının 

anne babası öylesine inanan, dindar olmayan, dinsiz veya inançsız bireylerdir. Elde edilen 

bulgular, inançsızlığa yönelmede anne babanın inançsız olmasının veya dine ilgisiz olması-

nın ne derece büyük etkiye sahip olduğunu göstermektedir. 

Wilson ve Sherkat’ın (1994) yaptığı araştırma, ebeveynlerin, çocuklarının inanç konusunda 

kendilerine benzemesini istediklerini göstermiştir (s. 150). Buna göre, dindar anne-babaların 

çocuklarının ileriki yaşlarda dindar olma ihtimali daha yüksekken, çocuklukta dinden uzak 

veya çok az dindar bir aile ortamında bulunmak ileriki yaşlarda dinden uzaklaşmaya neden 

olabilmektedir (Hunsberger ve Altemeyer, 2006, s. 42; Hunsberger, 1983, s. 26; Brinkerhoff 

ve Mackie, 1993, s. 244; Baker ve Smith, 2009, s. 720). Anne-babanın dindarlıklarının ayrı ayrı 

ileriki yaşlarda dinden çıkmaya etki düzeyleri araştırıldığında, annenin dindarlığının, çocu-

ğun dindar kalmasında daha etkin rol oynadığı bulunmuştur (Voas ve McAndrew, 2012, s. 

34; Hunsberger ve Brown, 1984, s. 247). Eğer baba dinsiz ise çocukların dinsiz olma oranı 

%17, eğer anne dinsiz ise bu oran %50 ve eğer her iki ebeveyn de dinsizse bu oran %84’tür 

(Zuckerman, 2009, s. 958). Voas ve McAndrew’nun (2012) araştırmalarına göre, anne dindar, 

baba dinsiz olduğunda kız çocuklar erkeklere göre daha dindardır. Ama baba dindar, anne 

dinsiz olduğunda ise erkek çocuklar daha dindardır. Bu durum, çocuğun aynı cinsiyetteki 

ebeveynin dindarlığından daha çok etkilendiğini göstermektedir. 



103

Sevinç, Mehmedoğlu / İnançsızlığa Yönelmede Çevresel ve Entelektüel Faktörlerin Etkisi

Peki sonradan inançsız olanlar dindar ebeveynleriyle daha olumsuz bir ilişkiye mi sahiptir? 

Bu sorunun cevabını bulabilmek için, sonradan inançsız olanların EDEİ puanları ve anne-

babalarının dindarlık düzeyleri karşılaştırılmıştır.

Tablo 11. 

SİO’nun Dindar Ebeveynle İlişki Düzeyi

Ebeveyn Dindarlığı

EDEİ


M

SD

d



Düşük (2-1 puan)

3,30


0,89

0,298


Yüksek (5-4 puan)

3,04


0,85

Tablo 11’de görüldüğü gibi, sonradan inançsız olanlarda, anne-baba dindar ise daha 

düşük EDEİ puanı (3,04) alınmaktadır. Yani, sonradan inançsız olanlar, ergenlik döneminde, 

anne-babaları dindarsa kendileriyle daha fazla problem yaşamışlardır. Aynı olgu, mülakat 

verilerinde de incelenmiştir. Mülakat verilerinden hareketle inançsız bireylerin, dindar veya 

dindar olmayan ebeveynlerle nasıl bir ilişkileri olduğu araştırılmıştır. İnançsızlar, anne baba 

dindarsa, onunla daha iyi bir ilişki mi kurmaktalar, yoksa daha kötü mü? Birey inançsız ise ve 

anne-babasıyla arası iyiyse, anne-babasının inançsız olduğu öngörülebilir mi? Bu sorulara 

cevap vermek için Tablo 12’de görüldüğü üzere veriler analiz edilmiştir. 

Tablo 12. 

Mülakata Katılanların Dindar Ebeveynleriyle İlişki Düzeyleri

Ebeveynin 

dindarlık düzeyi

Ebeveyn

Ebeveynle İlişki



M

SD

d



Yüksek  

(5-4 puan)

Anne

3,33


1,155

0,54


Baba

2,50


1,803

Ebeveyn Ort

2,91

Düşük 


(2 – 1 puan)

Anne


4,09

0,668


0,98

Baba


3,00

1,414


Ebeveyn Ort

3,54


Yukarıdaki tabloda görüldüğü gibi, inançsızlar, anne-babaları dindar ise onlarla daha zayıf 

(2,91) ve anne-babaları dindar değilse daha güçlü (3,54) ilişki kurmaktadırlar. İnançsızlar, 

dindar olmayan anne ile daha iyi (4,09) ve dindar olmayan baba ile normal (3,33) bir ilişki 

içindedir. İnançsızların, dindar olsun olmasın, anneye nazaran baba ile daha kötü bir ilişki-

leri olduğu görülmektedir. Baba dindar ise bu ilişkinin düzeyi çok daha düşmektedir (2,5). 

Görüldüğü gibi, anne-baba inançsız ise iyi aile ilişkileri, anne-baba inançlı ise zayıf veya kötü 

aile ilişkileri ortaya çıkmaktadır. İnançsızların özellikle babalarıyla ilişkilerinde problem oldu-

ğu görülmektedir. İnançsızlığa yönelmiş birey, anne-babası dindar değilse, onların olumlu 

tesiri altındadır diyebiliriz. Ama anne-babayla ilişki iyi değilse, olumsuz bir tesir altındadır ve 

reaksiyoner olarak inançsızlığa yönelebilir. 




Yüklə 255,91 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   4   5   6   7   8   9   10   11   12




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə