Cerrahi kongresi kongre biLİmsel programi ve biLDİRİ Özetleri



Yüklə 197,7 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə17/64
tarix14.06.2018
ölçüsü197,7 Kb.
#48721
1   ...   13   14   15   16   17   18   19   20   ...   64

 www.minimalinvazivjinekolojikcerrahi.org
21 - 25 Şubat 2018
Wyndham Grand İstanbul Levent • İstanbul
MİNİMAL İNVAZİV JİNEKOLOJİK
CERRAHİ KONGRESİ
VS-33 
Sezaryen skar defektinin laparoskopik onarımı: video olgu sunumu
Nadiye Koroglu, Berna Aslan Çetin
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi
AMAÇ: Sezaryen skar alanında görülen istmoselin laparoskopik olarak tedavisini tanımladık 
 
VAKA: 23 yaşında, daha önce 1 sezaryeni olan hasta adet sonrası lekelenme şikayeti ile 
polikliniğimize başvurdu. Yapılan transvajinal ultrasonografisinde sezaryen skar alanında 
30x10 mm lik bir defekt saptandı, defektin üzerindeki myometrial doku kalınlığı 2 mm idi. Ofis 
histeroskopide isthmik alanda geniş bir kese-gibi defekt alanı izlendi. Hastaya laparoskopik 
olarak istmosel ekzisyonu ve myometrial onarım ameliyatı yapıldı. 
Mesane sezaryen skar alanından mobilize edildi. Geniş istmosel defekti olduğundan bu hastanın 
defekti laparoskopik olarak görüldü ve soğuk makas kullanılarak defekt çıkarıldı. Tüm defekt 
kanlı, sağlıklı myometrium dokusu görülene kadar çıkarıldı. Kaviteye 3 nolu küret yerleştirilerek 
servikal kanal ve uterin kavite arasındaki devamlılık sağlandı. Myometrial onarım 0 vicryl 
sütürlerle tek kat aralıklı olarak kapatıldı. Son olarak mesane peritonu 2/0 sütürlerle sürekli olarak 
kapatıldı. Operasyon süresi 60 dk idi. Hasta postoperatif 1.günde taburcu edildi ve 1 hafta sonraki 
kontrolünde transvajinal ultrasonografide defekt alanı izlenmedi. 
 
SONUÇ: Özellikle residual myometrial dokusu aşırı incelmiş ve büyük sezaryen skar defekti olan 
semptomatik veya gebelik planlayan olgularda skar defektinin laparoskopik olarak onarımı tercih 
edilecek tedavi yöntemlerinden biridir.
 
Anahtar Kelimeler: istmosel, sezaryen skar defekti, laparoskopi
 
 
 


21 - 25 Şubat 2018
Wyndham Grand İstanbul Levent • İstanbul
MİNİMAL İNVAZİV JİNEKOLOJİK
CERRAHİ KONGRESİ
 www.minimalinvazivjinekolojikcerrahi.org
VS-34 
Laparoskopik Sakrokolpopeksi Sonrası Dehise Mesh Revizyonu
Gonca Coban Serbetcioglu
1
, Songül Alemdaroğlu
2
, Seda Yüksel Şimşek
2
, Hüsnü Çelik
2
1
Başkent Üniversitesi İzmir Zübeyde Hanım Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bilim Dalı,İzmir
2
Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum 
Bilim Dalı,Adana
AMAÇ: Laparoskopik sakrokopopeksi öyküsü sonrası nüks apikal polapsuslu vakada dehise eski 
meshin revizyonu
 
OLGU: 69 yaşında, multipar, BMI: 44.1 kg/m2 olan 3 yıl önce total uterin prolapsus nedeni 
ile kliniğimizde laparoksopik histerektomi ve sakrokolpopeksi uygulanmış olan hasta nüks 
prolapsus nedeniyle başvurmuş ve muayenede meshin dehise olduğu, POP-Q ya göre stage 4 
apikal prolapsus saptanmıştır. Hastaya laparoskopik sakrokolpopeksi revizyonu yapılmış. Eski 
prolen meshin tamamen peritonize olduğuintraoperatif olarak değerlendirilmiş ve mesh erezyon 
riskini azaltmak için mesh serbestleştirilerek revize edilmiştir. Hasta postop 6. Ayda POP-Q stage 
1 olarak takip edilmektedir.
Pelvik organ prolapsusunda en etkin cerrahi yöntem olan sakrolpopeksi1, laparoskopik/ 
robotik yöntemler ile yaygın olarak uygulanmaktadır. Uygulanan vaka sayısı, hastaların takip 
süreleri arttıkça intraoperatif komplikasyonlardan olan çekinceler geç dönem komplikasyonlara 
doğru yer değiştirmiştir. En sık gözlenen komplikasyon mesh erozyonu olmakla birlikte 
posterior kompartman defektinde anatomik başarısının daha düşük olduğuna dair veriler de 
yayınlanmıştır.2
 
SONUÇ: Yeri değişmiş bir meshin tamamen dokulardan ayrıştırılarak çıkarılması komplikasyon 
riskini artıran bir yöntemdir. Tamamen hastanın kendi dokuları ile kaplanmış olması hala prolen 
meshin boyut ve doku yapısını bozulmamış olması şartı ile tekrar güvenle kullanılabilir.
 
REF:
1- Maher C. Ve ark. Cochrane Database Syst Rev. 2010;4:
2- M. Kudous ve ark, Tunis Med. 2016 Feb;94(2):128-34
 
Anahtar Kelimeler: laparoskopik sakrokolpopeksi, mesh komplikasyonları, revizyon
 
 
 


 www.minimalinvazivjinekolojikcerrahi.org
21 - 25 Şubat 2018
Wyndham Grand İstanbul Levent • İstanbul
MİNİMAL İNVAZİV JİNEKOLOJİK
CERRAHİ KONGRESİ
VS-35 
Laparoskopik Sakrouterin Ligament Plikasyonu
Seda Yüksel Şimşek
1
, Songul Alemdaroğlu
1
, Gonca Çoban
2
, Hakan Kalaycı
1
, Şafak Yılmaz Baran
1

Hüsnü Çelik
1
1
Başkent Üniversitesi Adana Dr Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Hastanesi, Kadın hastalıkları 
ve Doğum ABD, Adana
2
Başkent Üniversitesi İzmir Zübeyde Hanım Uygulama Hastanesi, Kadın Hastalıkları ve Doğum 
ABD, İzmir
Uterin prolapsus olgusunda laparoskopik histerektomi sonrası sakrouterin ligamentin plikasyonu 
video sunumudur.
 
Anahtar Kelimeler: sakrouterin ligament plikasyonu, uterin prolapsus, vajen kaf prolapsus
 
 
 


21 - 25 Şubat 2018
Wyndham Grand İstanbul Levent • İstanbul
MİNİMAL İNVAZİV JİNEKOLOJİK
CERRAHİ KONGRESİ
 www.minimalinvazivjinekolojikcerrahi.org
VS-36 
Total Laparoskopik Histerektomi’ de alternatif manipülasyon yöntemi
Ulaş Fidan, Ramazan Erda Pay, Mustafa Ulubay, Seyit Temel Ceyhan
Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Gülhane Tıp Fakültesi, Kadın Hastalıkları ve Doğum AD.
Bilindiği üzere en sık uygulanan jinekolojik operasyonlardan olan histerektomi işlemi günümüz 
şartlarında artık daha minimal invaziv yöntemlerle yapılmaktadır. Sunacağımız bu vakamızda 
hastamız 47 yaşında 3 normal doğum öyküsü olup ek komorbid hastalığı yoktur geçirilmiş 
cerrahisi bulunmamaktadır.Kanama düzensizliği ve artışı şikayeti ile müracaat etmiş, anormal 
uterin kanama tanısıyla tetkikleri planlanmıştır. Yapılan kontrol TVUS de uterus anterior ve 
posteriorda intramural yaklaşık 3 cm lik myom nüvesi ve sağ ovaryan yaklaşık 5 cm lik kist 
izlenmiştir. Yapılan smear ve end bx maliginite yönünden negatif raporlanmış olup hastanın 
yapılan kontrol hemogramında hb 8.2 g/dl Htc: 26 izlenmiştir. Hastada semptom veren 
anemiye sekonder dispne şikayetlerleri mevcudiyeti nedeniyle de Hastaya preoperatif 2 ünite 
ES transfüzyonu sonrası histerektomi kararı verilmiştir. Hastaya Total Laparoskopik Histerektomi 
+ Bilateral Salpingooferektomi operasyonu başarıyla uygulanmıştır. Hastamız Postoperatif 2. 
günde şifayla taburcu edilmiştir. Vakamız sırasında ‘benim tekniğim’ adlı sunumlara katılımımızda 
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum kliniği olarak 
genel yaklaşımlarımızın bir derlemesini sunduk.Videomuzda da belirttiğimiz üzere öncelikle 
uterin manipulasyonu sağlıyoruz ki bunu servikal suturla da stabilizasyonu sağlıyoruz.Batına 
girişte veressle giriş tekniği uygulamaktayız ve özellikle histerektomi gibi vakalarda mümkünse 
supraumblikal giriş kullanıp daha panaromik görüntüleme sağlıyoruz.Sonrasında Öncelikle 
Histerektomi işlemi uyguluyoruz tuba ve over alınmasını kısmını sona bırakıyoruz bundaki 
amacımızda pelvik yan duvar üreter vb yapılara zarar riskinden kaçınmak, tuba ve overin cerrahi 
görüntü içine girerek görüntü sahasını kapatmasından kaçınmak. Diğer husus ise cuff seviyesinde 
uterusu ayırma işlemi sırasında posteior kolpotomi sonrası manipulatörün 180 ‘’ rotasyonu ile 
mesane hasarını minimalize ederek işlemimizi tamamlıyoruz.
 
Anahtar Kelimeler: Laparoskopik Histerektomi, Uterin manipulasyon, Supraumblikal Trokar Girişi 
 
 


Yüklə 197,7 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   13   14   15   16   17   18   19   20   ...   64




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə