Əsgər Rəsulov



Yüklə 5,01 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə20/60
tarix06.05.2018
ölçüsü5,01 Kb.
#42880
1   ...   16   17   18   19   20   21   22   23   ...   60

 
 
47 
mektedir–güvenilir  iletişim,  insanların  karşılıklı  teması,  bilgi  akratma  aracı  olarak 
hizmet etmeye görevlendirilen dilin sistem olarak üniversel niteliği . 
Somutlaştırma,  konuşan  veya  yazarın  belirli  dili,  onun  dilbilgisel,  fonetik  kural-
larını,  sözcük  anlamını  ve  onların  temel  kullanma  kurallarını  bilerek,  bu  dilin  soyut 
kategorileriyle kendi ifade etmesi gereken düşüncelerinin hakiki içeriğini altlamasından 
oluşuyor.  
    Konuşma  dilinde  konuşma  somutlaştırmasına  dilsel  araçların  yanısıra  sözsüz 
araçlar (mimik, el işareti) da katılıyorlar. Buna gayri biçimsel konuşma temasına özgü 
durumluluk  yardım  etmektedir;  televizyon  dilinde  dilsel  somutlaştırma  birçok  şeyde 
betimleme sırasına dayanıyor. 
Sanatsal  edebiyat  dilinde  sanatsal-imgesel  dilsel  somutlaştırma  tam  da  sanatsal 
dilin nitelikçe özel vasfıdır. 
Konuşma kullanılagelen tonalitedeki metinlerde ise şahsın belirli eylemleri sadece 
tespit  ediliyor,  onların  cisimsel-mantıken  veya  denotatif  içeriği  iletiliyor.  Sanatsal-
imgesel  dilsel  somutlaştırmanın  özgüllüğü  aşağıdaki  metin  parçalarında  su  isminin 
kullanım karşılaştırmasında tetkik ediliyordur. 
Böylece farklı üslupların metin parçalarını kıyaslarken dilsel somutlaşmanın farklı 
yönleri ve nitelikleri meydana çıkıyor (Gorbanevski 2000: 120).  
4.  Sanatsal  metnin  tonalitesi  onun  içerdiği  tüm  dilsel  araçların  bütünlüğüyle 
oluşuyor: duygusal anlatımlı, kelime ve deyimsel, sözdizimsel.  
Sanat  eseri  metinlerinde  farklı  dilbilimsel  düzeylerin  dil  birimlerinin  anlatımlı 
duygusal oranı - edebiyat dilinde dil araçlarının örgütlenmesinin bir başka özgül kate-
gorisidir. 
5.  Bazı  bilim  adamları  edebiyat  dilinin  özelliklerinden  birinin  normalara  bağlı 
olmamasını    saysalar  da,  sanatsal  metinde  dil  araçlarının  örgütlenmesi,  seçimi  ve 
örgütleme  prensipleri  edebi  kurallara  yönlendirilmiştir.  Gerçekten,  sade  dil  kuralı 
kavramı (“doğru/yalnış”) edebiyat diline uygulanamaz. Edebiyat dilinde imgesel fikrin 
gerçekleştirilmesi  için  çalışan,  pratik  dilin  iletişim  işlevi  için  estetik  dönüştürme  aracı 
olarak  hizmet  eden  her  şey,  kurallı  olmaktadır.  Tabii  ki,  bu,  sanat  eserinin  dilsel 
biçiminin  eleştirme  dışında  olması  anlamına  gelmez.  Asıl  sanat  değerini  sözde  sanat 
eserinden her zaman ayırmak gerekir.  
Sanatsal  metinlerin  kurallara  yönlendirilmiş  olması,  örneğin,  herkesin 
anlamayacağı  olaylarda  (diyalektik,  argo,  argo,  mesleki  kelimeler,  özel  terimler, 
barbarizmler,  ekzotizmler),  edebi  kurallardan  dilbilgisel,  fonetik  aykırılar  sanatsal 
metinlerde  genelde  esasen  aydınlanma,  anlamsal  içeriğinin  ve  üslup  görevinin 
saptanması  amacıyla açıklanmasında ifadesini buluyor (Samoyloviç 1922: 15). 
Türk edebiyatında (sosyo-politik konulu yazıların düzyazısında olduğu gibi) edebi 
kurallara  uygun  olmayan  dil  öğelerinin  okuyucuya  açıklama  yöntemleri  oluşmuştur: 
dolaysız  yazar  yorumlarından  anlatmanın  özel  örgütlenmesine  kadar;  bu  zaman    hem 
normatif  olmayan  nitelik,  hem  de  verilmiş  kelimenin,  deyimin  veya  biçimin  anlamı, 
küçük metin parçasından netleşiyor 
6. Sanatsal eserin dil yapısının ayırdedici özelliği betimleme anlatımlı araçlarla  – 
değişmece ve söz sanatı - sunulmaktadır. 
Bilindiği gibi, değişmece ve söz sanatı edebi dilin diğer fonksiyonel üsluplarında 
da kullanılmaktadır. Bununla birlikle, edebiyat dilinde değişmece ve söz sanatı sanatsal 
metnin  genel  imgesel  sisteminin  organik  bileşeniyse,  dilin  estetik  işlevinin  uygulan-
masına  katılması  da  dahil,  bu  zaman,  dileyim,  halk  dilinde  veya  konuşma  dilinde 
betimleme  anlatımlı  araçlar  metnin,  onun  parçasının  veya  günlük  diyalog  karşılığının 
etkileme gücünü artırma yöntemi olarak hizmet etmektedir (Vostokov 1831: 5) 
7. Sanat eserinin üslubunun özelliği, içinde yazarın kişiliğinin dolaysız yansıması 


 
 
48 
olarak  değil,  onun  kendisine  özgün  hulûlu  gibi  ortaya  çıkan,  “yazar  (“anlatıcı”) 
imgesi”dir.  Söz,  sözdizimsel  yapı,  idafenin  tonlama  deseni  seçimi  anlatımın  tüm 
tonunu,  sanat  eserinin  kendine  özgün  üslup  oluşunu  belirleyen  dilsel  “yazar  imgesi” 
(veya “anlatan imgesi”)nin oluşturulmasına hizmet etmektedir.  
Türk edebi dili tarihinde edebiyat dilinin özel yeri vardır.  Edebiyat dili edebi dilin 
gelişmesini,  güncel  edebi  kuralların  sıkılaştırılmasını  çok  etkiliyor.  Yüksek  okulda 
üslupbilim  öğrenimi  hem  kuramsal,  hem  de  pratik  hedefler  gütmektedir.  Bu  dersin 
pratik anlamı şüphesizdir, - insanın genel kültürünün parçası  olan konuşma kültürünün  
yükseltilmesi gelecek belgeciler için çok önemlidir.   
“Türk  dilinin  pratik  ve  fonksiyonel  üslupbilimi”  kursunun  hedefi  ve  görevi 
öğrencilerde dil sezgisi oluşturmak, dil olgularını düzgün değerlendirmeyi öğretmek  ve 
üslup  araçlarını  içeriklerine,  bildirişim  alanı  ve  koşuluna  göre  seçmek,  pratik 
üslupbilimin  temel  kavramları  ve  kategorileriyle  ve  dil  araçlarının  fonetik,  leksikoloji 
deyimsel  ve  morfoloji  sözdizimsel  üslup  nitelikleriyle  öğrencileri  tanıştırmaktır. 
Belgeciler  metnin  üslup  türdeşliğinin  doğru  çıkmayan  ihlallarını  farketmeli  ve 
düzeltebilmeliler,  kendi  düşüncelerini  ifade  etmek  için  dil  birimlerini  olabildiğince 
doğru  seçmeliler.  Bu  –  esasen  pratik  –  yatkınlıklar  yalnız  kursun  teoritik  temellerini 
öğrendikten  sonra  ulaşılabilinir.  Öğrenci  hazırlamanın  özelliklerini  göz  önüne  alarak, 
yardımcı  ders  kitabında  üslupbilimin  iki  bölümünün  –  pratik  ve  fonksiyonel  – 
niteliklerinin  verilmesini  amaca  uygun  buluyoruz.  Bu  zaman  asıl  pratik  üslupbilim 
sorunlarına  daha  çok  dikkat  gösteriliyor.Yüksek  okul  üslupbilim  kursunun  söylenilen 
doğrultulara özel dikkatinin amaca uygunluğu, öğrencilerin rus dilinin üslup kaynakları 
ve  üslup  eşanlamlığıyla  da  ilgili  bilgileri,  diğer  dersler  alarken  öğrendikleriyle 
belirtiliyor. Verilmiş yardımcı ders kitabının diğer üslupbilim yardımcı ders kitapları ve 
ders  kitaplarından  farkı  bu  konularda  ders  literatürlerinde  yazarların  genelde  “Pratik 
üslupbilim” ve “Fonksiyonel üslupbilim”i ayrı incellemesidir. Pratik üslupbilim aslında 
dil  kültürüyle  bitişiyor,  çünkü  bu,  amacı  ayrı  dil  araçlarının  uygulanması  kurallarıyla 
tanıştırmak olan, uygulamalı derstir. 
Fonksiyonel  üslupbilim  dilin  ulaşım  görevlerine  göre  işleme  yasalarını 
araştırıyor  ve  fonksiyonel  üslupların  konuşma  düzgünlüğünü  ve  fonksiyonel  üslupsal 
çeşitlerini  de  öğreniyor.  Önerilen  yardımcı  ders  kitabında  genel  üslupbilimin  her  iki 
doğrultuları da karşılıklı bağlantılı sunulmuştur.  
Edebi  dil  üslupları  en  çok  onların  kelime  terkibi  analizi  esasında  kıyaslanıyor, 
çünkü onların farklılıkları asıl kelime hazinesinde belirgin halde kendini gösteriyorlar. 
Sözlerin belirli konuşma üslubuna bağlanması bir çok sözün kelime anlamının cisimsel-
mantıken içeriğinden başka üslubi renge de sahip olmasıyla açıklanıyor. 
   
KAYNAKÇA  
 
1.
 
GORBANEVSKİ, M.  -  KARAULOV,  Y.   –  V.  ŞAKLEİN: Ne  govori şerşavım 
yazıkom.  O  naruşeniyah  norm  literaturnoy  reçi  (Düzgün  konuşma  özelliyi. 
Sanatsal uslubun bozulması: Moskova 2000, SMİ yayınları. 
2.
 
MİXAYLOVİÇ,  Lomtan:    Struktura  xudojestvennoqo  teksta 
(Sanatsal  uslubun 
özelliği):  Moskova 1970.  
3.
 
SAMOYLOVİÇ,  Aleksandr:  Nekotorıye  dopolneniya  k  klassifikaçii  tureçkix 
yazıkov (Türk dillerinin sınıflandırılması üzerine): Peterburq 1922 
4.
 
VASİLYEVİÇ, Viktor:  Biçimsel halka analizi performansları: Moskova 1973. 
5.
 
VOSTOKOV,  Aleksandr:  Russkaya  grammatika  (Rus  dilinin  qrameri):  Sank-
Peterburq1831. 
   


Yüklə 5,01 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   16   17   18   19   20   21   22   23   ...   60




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə