Əsgər Rəsulov



Yüklə 5,01 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə19/60
tarix06.05.2018
ölçüsü5,01 Kb.
#42880
1   ...   15   16   17   18   19   20   21   22   ...   60

 
 
45 
değildirler, onlar her zaman üslup bakımından markalanmışlardır.  
Edebi
   dil,  tıp  dili  gibi,  hukuk  dili  gibi,  matematik  dili  gibi  hususi  bir  dildir. 
Bunları  anlamak  icin  her  bir  ihtisasa  ait  hususi  bir  kulture  ihtiyac
   vardır.  Yazı  dili 
(mesela  alelade  bir  mektubun  dili)  musterek  dildir  ve  bir  ihtisasın  ifadesi  deg
 ildir. 
Edebi
   dil,  bir  milletin  konuşma  dili  ve  yazı  dili  teşekkül  ettikten  sonra  kültur  dili 
diyebileceğimiz  bir  söyleyis
   zemininde  daha  fazla  hissedilen,  bir  tarafı  ile  itibari  ve 
uçucu,  bir  tarafı  ile  hayatın  gerçek  değerleriyle  kaynaşan  estetik  ve  orijinal  bir  ifade 
yoludur.   
Edebi
   dil,  yazı  dili  içinde  takip  edilmekle  ve  zaman  zaman  yazı  dili  anlamıyla 
kullanılmakla beraber, ondan farklı bir terimdir.   
Edebi
   dil  terimi,  edebiyat  eserlerinde  görülen  dildir.  Mecazların  kullanılması; 
kelimeler  arasında  olusan  ozel  iliskinin  (konteksin,  bağlamın)  varlığı  ve  orijinal 
anlatımın bulunması, edebi
  dilin temel özelliklerini teşkil eder.  
Sanatsal  üsluplu  metin  bir  sıra  belirtilerine  göre  tüm  diğer  metinlerle  karşı 
koyulabilir: 
-metinler, üretici ve gönderene göre aşağıdakilere ayrılıyor: 
1. doğal (gerçekliğin hakiki parçasını  yansıtıyor ve onu daha fazla veya daha az 
doğrulukla canlandırıyor) – bu resmi ve ilmi üslüpta olan metinlerdir;  
2.  uyarlanmış  (sanatsal  metin  gerçekliği  yazarın  dünyaya  bakış  açısından  tasvir 
ediyor, örneğin,  bu, sanatsal zaman ve sanatsal uzayın  hakiki zaman ve hakiki uzayla 
uygun düşmemesinde yansıyor); 
-  yorumlama derecesine göre (yani  yorumlayış  olasılığına göre): resmi metin  tek 
anlamlı  yorumlanabilir,  ilmi  metin  çeşitli  türde  yorumlanabilir  (en  fazla  2-3 
yorumlayış); sanatsal metin farklı türde yorumlanabilme olasılığına sahiptir (hatta  aynı 
insan tarafından bile); 
-  Komünikasyon  partnerleri  bakımından  metinler  monolojik  (resmi  dil,  ilmi  dil, 
coğu  zaman  halk  dili)  ve  diyalojiğe  (konuşma  üslubunda  olan  metinler)  ayrılıyor. 
Sanatsal  üslupta  dil  örgütlerinin  her  iki  biçimi  etkileşiyor  ve  çok  da  organik 
etkileşiyorlar. Sanatsal nesrin araştırmacılarından biri V.V.Odintsov: “Sanatsal metinde 
iki  temel  biçim  vardır:  yazar  anlatımı,  biçim  bakımından  genellikle  monolog,  ve 
kahramanların diyaloğu” yazıyordu (Vasilyeviç 1973: 43) .  
Tabii ki daha karmaşık ilişkiler de vardır: yazarın ve kahramanın tasarısı arasında 
ara tasarı da oluşabilir – anlatanın tasarısı. Bu halde sanki anlatım objektifliği bozuluyor 
ve  biçim  değişiyor,  çünkü  anlatan  üslup  bakımından  ayrılabilir.  Sık  sık  anlatım 
öznelciliği  denilen  olay  ortaya  çıkıyor.  Yazar  anlatması  kahramanın  düşüncelerinin 
dolaysız aktarılması ile birleşebilir, kişinin dil biçimleri koyuluyor (örneğin: konuşma-
halk diline özgü öğeler, anlatımsal yapılar), yani edebi kurallara uymama ve b.  
Edebi
   dilde  kullanılan  kelimelerin  anlam  daireleri  sınırsızdır:  Gercek  anlam, 
mecaz anlam, terim anlam, esanlam, yakın anlam, uzak anlam gibi daireler, edebi
  dilin 
özel sırası, bağlamları arasına yerleşiverir. Dil kullanılırken, bir millete, bir bolgeye, bir 
gruba  veya  sahsa  ait  özel  ve  orijinal  terkipler,  orijinal  buluşlar  ve  ufuklar,  bu  anlam 
dairelerini olusturuverir.  
        Ay kanar, sevda akar bir dag
  
        Bir dag
  kendini delerse (Hilmi Yavuz) 
 
Gibi  bir ornekte kelimelerin anlam dairelerini anlayabilmek icin, divan edebiyatı 
geleneginin  Yeni  Turk  Edebiyatı’na  aksederken  ne  gibi  değis
 iklikler  yaşadığından  bir 
nebze olsun haberdar olmak gerekir.  
Orta  Asya’dan  beri  devam  eden  edebiyatımızda,  divan  edebiyatı,  tasavvuf 
edebiyatı  ve  halk  edebiyatı  gibi  inceleme  kollarına  ayrılırken  maalesef  uslup 


 
 
46 
incelemelerine çok az yer verilmiştir. Gelenekli Türk edebiyatının dunya capında buyuk 
sanatcıları ve onların yazdıgı buyuk eserleri vardır ama bu eserleri inceleyecek saglam 
bir üslup metodu yaygınlasmamıştır.   
Gerek  klasik  edebiyatımızın  ve  gerekse  Yeni  Türk  Edebiyatı’nın  örnekleri 
gostermektedir ki, uslup calısmasında su hususlar onem kazanmaktadır: Kelime seçimi; 
kelimelerin  harfleri  ve  sesleri;  kelimelerin  sıralanması;  kelime  turleri;  kelimelere 
yuklenen ozel anlamlar; kelimelerin baglamı; anlatım teknikleri, anlatım tutumu, takdim 
ozellikleri; çagrısım ve imaj teknikleri; kullanılan ifade turleri ve ifade yolları; gramer 
ozellikleri;  cumle  kurulusları;  kok,  ek  gibi  yapılar;  konunun  ele  alınıs
   bicimi;  tema; 
olusan  bakıs
   acıları;  etkilenilen  kultur  ve  medeniyet  dairesi;  etkilenilen  edebiyat 
akımları;  kabul  edilen  edebi
   kuramlar;  sanatçının  çevresi;  sanatcının  mizacı,  birikimi, 
dünya  görüşu
 ,  ilgi  merkezleri;  edebi   türler;  nazım  şekilleri  ve  nazım  türleri,  edebi  
sanatlar;  vezin,  kafiye  redif,  aliterasyon,  asonans  gibi  muzika
   ve  ritmik  tercihler; 
istatistik  ölcumler  ve  degerlendirmeler;  edebi
   eseri  amac ,  mahiyet  ve  fonksiyon 
acılarından  inceleyen  degerlendirme  kriterleri;  eserin,  edebiyat  tarihi  icinde  deger-
lendirilmesi... vb.   
 Fonksiyonel-üslup  belirtilerine  göre  sanatsal  metin  özel  estetik  işleve  sahiptir, 
alacak  olanın  estetik  tertibatını  etkileme  işlevi.  Sanatsal  metnin  önemli  özelliği 
imgesellik  ve  betimlemedir.  Yazar  kendi  evrenle  ilgili  hislerini,  duygularını, 
düşüncelerini  dil  araçlarıyla  ifade  ediyor.  Y.M.  Lomtan  çok  net  belirtmiştir:  “Dilde 
biçimsel  olan  tüm  öğeler  sanatsal  dilde  ek  anlam  alarak  imgesel  nitelik  edinebilirler” 
(Mixayloviç 
1970: 79)  
Edebi
   eseri  üslup  yönüyle  inceleyebilmek  icin  esere,  yukarıdaki  birikimlerin 
bizim  mizacımıza  aktarılabilmesi  yönüyle  yaklasmak  da  bir  tercih  olarak 
benimsenebilir. Eserin üslubu ile imtizac
  edememis  bir uslup incelemecisinin hali, sıcak 
yaz  gününde  deniz  resminin  yanında  serinlemeye  calısan  adamaı  andırır.  Bir  edebiyat 
ogrencisi, kendi sahsında buldugu orijinal tavır ve tercihleri, hem baska insanlarla hem 
de  tarihte  yasamıs
   insanlarla  ve  uslup  incelemesi  yaptıgı  eserin  sanatkarıyla 
karsılastırmalıdır.  Bu  tur  bir  mukayese,  sanatcının  uslubunu  cozumlerken  faydalı 
olacaktır. Bu sayededir ki, edebi
  metnin üslup çalışması, şahsa aittir. Sanatsal metnin bir 
diğer  özelliği  de  içinde  biçim  kategorileri  ve  içerme  kategorilerinin  karşılıklı 
bağlanması ve karşılıklı koşullanmasıdır. 
Sanatsal Üslubun Temel Özellikleri.   
Şairin  özel  olarak  kullandığı  kelimeler,  hem  ses  ve  çağrısım  ve  hem  de  anlam 
olarak  algılanır.  Ses,  bir  muteharrik  etkidir.  Sanatcının  mizacıyla,  kelime  ve  kelime 
grubuna  yüklediği  anlam  ve  mecazlarla  birleşen  ritm  ve  melodi  değeri,  üslubun 
zeminini oluşturur.  
Kelimelerin  türleri,  cümle  içindeki  öge  görevleri,  tamlayan  ve  tamlanan  olarak 
kullanıldıgı  kelime  grupları,  kısaca  gramer  bilgilerinin  diger  unsurları  ile  beslenen  bu 
zemin, o eserin ve o sanatcının üslubuna ait sezgiye dayalı hükumler ortaya çıkarmaya 
yarar.  Bu  hükümler,  farklı  araştırıcılar  tarafından  desteklenip  ortak  kararlara  doğru  o 
sanatçıyı  müsterek  kabullerle  vasıflandırdıktan  sonra  kesin  uslup  bilgisine  ulasılabilir. 
Mana,  uslubu  destekler.  Belki  de  siirin  ustun  bir  idrak  isteyen  algılama  melekesi  bu 
kabil desteklerle kazanılabilir.  
1. Sanatsal üslubun diline dil araçları takımının üslup karışıklığı niteliği özgüdür 
(dil araçları terkibi farklı üslupların birimlerini, konuşma sözcüklerini, yazara özel yeni 
sözcükleri, yabancı sözcükleri ve b. içeriyor) 
2.  Yazarın  katılmasını  sağladığı  tüm  dil  araçları  onun  sanatsal  tasarısıyla 
gerekçelendirilmiştir. 
3. Sanatsal-imgesel somutlaştırma sanatsal üslubun özel kategorisi olarak belirtil-


Yüklə 5,01 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   15   16   17   18   19   20   21   22   ...   60




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə