66
Geçmişten Geleceğe Hoca Ahmed Yesevî
Nitekim, yüksek eğitim kurullarının Filoloji bölümlerinde Ahmet Yesevî
hikmetleri diğer Özbek divan şairlerinin şiirleriyle kıyaslanarak analiz edil-
mektedir.
Zira, Ali Şir Nevâi Yesevî’yi tanımlarken şöyle yazmaktadır:
Türk piri kibi alemdin etekni silking,
Dostdin gayri temannai visal eylemengiz.
Yani, Türk eri gibi bu alemden etek silkiniz ve Dosttan başkasının visalini
istemeyiniz.
Yahya Kemal Fuat Köprülüzade’ye ‘‘Ahmet Yesevî kim? Mirasının sırrı ne-
dir? Bunu iyice inceleyiniz. Işte o zaman milletimizin ilkelerini orada bulacak-
sınız’’, derken Yesevî’nin gelişigüzel zât olmadığını bir kez hatırlatmaktadır.
Özbekistan bağımsızlığı yıllarında Özbekistan’da Ahmet Yesevî’nin hik-
metlerini yayımlama ve Özbek halkının istifadesine sunma çalışmaları hız
kazandı. Bu alanda Prof. Dr. Ibrahim Hakkulov, Prof. Dr. Necmeddin Kami-
lov, Dr. Sayfeddin Rafiddinov ve Doç. Dr. Nadirhan Hasanovların çalışmaları
dikkate şayandır.
1993 yılında Doç. Dr. Nadirhan Hasanov’un Türkiye’de Yessevişinaslık adlı
kitabı yayımlandı. Nadirhan Hasanov bu kitapçığında Türkiye’deki Yesevî
konusunda araştırma yapan birçok Türk bilim adamıyla yaptığı demeçleri bir
kitapçık hâline getirerek yayımladı ki bu Özbek bilim adamlarının kardeş ül-
kedeki meslektaşlarının Ahmet Yesevî hakkındaki görüşlerinden, çalışmala-
rından haberdar olma imkânını sağladı.
3
Konuşmayı hazırlarken Safiye Selma Hançer’in TDV tarafından yayım-
lanan
4
romanın Özbekçe tercümesi de bendenizin önsözüyle yayımlanmak
üzereydi.
Vahdet yani birlik duygusu – dünyadaki en kudretli ve zeval bulamayan
duygudur. Yegane bir meslek, itikad ve dünya görüşü etrafından binlerce in-
sanları birleştirmek ve halis, hayırlı işlere yönlendirmek için ilk önce işte bu
duyguyu oluşturmak gerekmektedir. Ahmet Yesevî hem tarikat kurucusu,
hem yazar, hem mürşid-i kamil olarak işte bu cihanşümül vazifeyi yerine ge-
tirebildi.
3
Nadirhan Hasanov, Turkiyada Yassaviyşunaslık, Taşkent 2005.
4
‘Su ve Ateş’ (Hoca Ahmet Yesevî), Roman, TDV Yayınları, Ankara 2014.
Geçmişten Geleceğe Hoca Ahmed Yesevî
67
Rivayete göre pervaneler şem’in mahiyetini incelemek üzere sırayla gön-
derilmişler. Ancak getirilen haberlerin hiç birisi onları tatmin etmemiş. Niha-
yet, pervanelerden birisi şem’in etrafında dolana dolana kendini ateşe atmış
ve yanıvermiş. Şem’in mahiyetini anlayabilen yalnız o pervane olmuş.
Nitekim, Ahmet Yesevî de aşk alevinin gerçek pervanesi, aşkın mahiyetine
erişmiş aşık mürşid idi.
Onun:
Şem’ini arayıp şagird oldum pervaneye,
Yanıp yanıp, ahgar olup uçtum işte, –
mısraları da aynen şu hakikatın bir ifadesidir.
Konuşmamızı ‘Sultanül Arifin’, ‘Pir-i Türkistani’ Hoca Ahmet Yesevî’nin
şu hikmetiyle bitirmeyi uygun bulduk:
Hakka aşık bolub aydı Kul Hoca Ahmad,
Sıdkı birlan eşitganga yüz ming rahmat.
Duo kılay kormagaysen rancu mihnat,
Akil erseng bir söz bilan eda kıldım.
KAYNAKÇA
Güzel, Abdurahman, Yassaviyning ‘Faqrnoma’sı, Navröz Nashriyoti, Toshkent 2014.
Akademik Lise ve Kolejler için Edebiyat, “Okutuvçi” Yayınevi, Taşkent 2012.
Hakkul, Ibrahim - Hasan, Nadirhan, Hoca Ahmet Yesevî Devoni Hikmat, Taşkent 2006.
Rahmanov, Nasimhan, Özbek Mümtaz Edebiyatı Numüneleri, Üniversite Filoloji Fa-
kültesi Talebeleri için, Taşkent 2012.
Baltabayev, Hamidullah, İslam Tasavvufu Menbaları, Taşkent 2013.
Hasanov, Nadirhan, Turkiyada Yassaviyşunaslık, Taşkent 2005.
Ahmet Yesevî Felsefesi
Adnan ÖMERUSTAOĞLU*
Türk Islam tarihinde, hem Doğu Türkleri hem Kuzey Türkleri hem de Batı
Türkleri arasında çok geniş bir coğrafyada tesirini gösteren tasavvufi Türk
kültürünün en başta gelen gönül mimarlarından olan Hoca Ahmed Yesevî,
etkilediği coğrafya ile bugün buhran içindeki Türk ve Islam âleminin geleceği
açısından büyük önem taşımaktadır.
Ahmet Yesevî’nin Divan-ı Hikmet adlı eseri, Yusuf Hac Hacib’in, Kutadgu Bi-
lig (Mutluluk Veren Bilgi ya da Devlet Olma Bilgisi) adlı eseri ve Edib Ahmed
Yükneki’nin Atabetü’l Hakayık (Gerçeklerin Eşiği) adlı eserlerine bakıldığında,
bizim medeniyetimiz için X. yüzyıl, XI. yüzyıl ve XII. yüzyıl, bir sıçrama, ay-
dınlanma dönemi olarak kabul edilebilir. Türkistan’dan (Orta Asya) doğan bu
ışık bütün Türk Dünyası’nı aydınlatmıştır. ‘Gazi dervişler’, ‘Erenler’, ‘Baba-
lar’, Hacı Bektaş-ı Veli, Taptuk Emre, Yunus Emre, Sarı Saltuk ve daha birçok
gönül eri, bu akan Yesevî nehrinin kollarıdır. Onların fikri mesaileri, düşünce
ve yaşayışları, mücadeleleri Büyük Selçuklu, Anadolu Selçukluları, Osmanlı
Devleti gibi siyasal organizasyonların oluşmasına etki etmiştir. Ilim, irfan,
medeniyet ve devlet bu kaynaktan beslenmiştir. Bu kaynak en yalın ifade ile
erdemli bir yaşamı önermektedir. Bunun sırrı da haddi bilmedir. Aslında bu
haddi bilme, Antik Yunan’da da, Sokrates’te de vardır. Hikmet yolcuları hangi
medeniyet çevresinde olursa olsun, aslında aynı yolun yolcularıdır.
Ahmet Yesevî’nin XII. yüzyıldaki mesajının XXI. yüzyılda bir karşılığı var.
Bu mesajın temeli; hakikat yolunda olma, haddini bilme, gönül kazanma, öte-
kileştirmeme, kul hakkına riayet etme, yaratılmışı ve yaratanı sevme, bencil
olmama, cehalet ile mücadele etme vb. Bu mesajın her bir alt başlığından yeni
bir medeniyet inşa etmek mümkündür. Insanlığın bugün ihtiyacı olan bu de-
*
Prof. Dr., Biruni Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Eğitim Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi,
aomerustaoglu@biruni.edu.tr
Dostları ilə paylaş: |