Selçuk İletişim, 7, 3, 2012
46
1. LİTERATÜR DEĞERLENDİRMESİ
RTÜK
ve
MEB’in
işbirliği
sonucunda
uygulamaya
konan
ilköğretimde
medya
okuryazarlığı eğitimi projesi; uygulamayı
değerlendirerek eğitimin yeterli ve yetersiz
yanları konusunda bilimsel bilgi edinmek
böylece
program
ve
uygulamaların
geliştirilmesine ve/veya eğiticileri ve aileleri de
içerecek
şekilde
genişletilmesine
katkıda
bulunmak isteyen araştırmacıların ilgi alanı
içinde yer almaya başlamıştır. Bu bağlamda
Deveci ve Çengelci (2008), 20 sosyal bilgiler
öğretmen adayı ile gerçekleştirdiği görüşmeyle
sosyal bilgiler öğretmen adaylarının medya
okuryazarlığına bakışını değerlendirmiş; Özsoy
(2010) ise araştırmasını “Türkiye’de kentli
çekirdek ailelerin medya okuryazarı olabilirliği
üzerine” kurgulamıştır. Özsoy, yetişkinlere
yönelik geliştirilecek medya okuryazarlığı
eğitim
programına
katkı
sağlayabilecek
araştırmasında
“ailelerin
sınırlı da
olsa
içeriklere müdahil olma potansiyellerinden
hareketle medyayı okuyabilme, bir anlamda
medya okuryazarı olabilmelerinin” mümkün
olduğunu belirtmektedir (2010: 57–58). Aynı
şekilde; Kalan da, okulöncesinden başlayarak
çocukların korunması ve medya okuryazarı
olmalarının temellerinin
atılabilmesi
için
ebeveynlerinin medya okuryazarı olmalarının
gerekliliğini vurgulamaktadır (Kalan 2010: 72).
İlköğretimde medya okuryazarlığı eğitimi pro-
jesi ile ilgili asıl üzerinde durulması gereken
araştırmalar medya okuryazarlığı eğitimini
alanlar üzerinde yapılan araştırmalardır. Cevat
Elma ve arkadaşları tarafından yapılan “İlköğ-
retim 7. Sınıf Öğrencilerinin Medya ve Medya
Okuryazarlığı Dersine İlişkin Tutumları” baş-
lıklı araştırma ile öğrencilerin özellikle daha iyi
bir medya okuryazarı olma, medyayı ve ilettiği
mesajları eleştirel bir gözle inceleme konusun-
da “gereken etkinin tam anlamıyla hissedilme-
diğini ve yoğun biçimde yaşanmadığını ifade
ettikleri belirlenmiştir” (2009: 111). Araştırma,
elde edilen verilere dayanarak, medya okurya-
zarlığı dersinin verimli bir şekilde uygulana-
bilmesine yönelik önerileri de içermektedir.
Kayseri Sümer İlköğretim Okulu’ndan toplam
iki yüz öğrencinin medya okuryazarlığı kavra-
mı bağlamında medyayı kullanmaya yönelik
tutumlarını belirlemeye çalışan Fisun Akşit ve
Berna Dönmez, araştırmalarında (2011: 44–
45), televizyonun araştırmaya katılan öğrenci-
ler tarafından en çok takip edilen kitle iletişim
aracı olduğu, öğrencilerin medyayı ve medya
ürünlerini bilinçli olarak tüketmedikleri sonu-
cuna ulaşmıştır. Akşit ve Dönmez’e göre bu
sonuç medya okuryazarlığı dersinin daha erken
yaşlarda öğrencilere verilmesi ve bu konuda
ailelerin de bilinçlendirilmesi gerekliliğini ön
plana çıkarmaktadır.
2. YÖNTEM
2.1.Araştırmanın Uygulanması ve Örneklem
Bu
araştırma,
bilgilerin
sağlanması
ve
kullanılması yönünden betimleyici araştırma
karakterini
taşımaktadır.
Araştırmanın
parametrik bir inceleme olarak inşa edilmesi,
temsili örneklem alınmasını gerektirmektedir.
Çalışmada
araştırma
nüfusu,
2009–2010
eğitim-öğretim yılında Kayseri’de Melikgazi
ve Kocasinan merkez ilçelerinde öğrenim
gören 6–7 ve 8. sınıf öğrencileri olarak
tanımlanmıştır.
İl
Milli
Eğitim
Müdürlüğü’nden alınan bilgilere göre Kayseri
merkez ilçelerinde medya okuryazarlığı dersini
alan 6539 öğrenci, almayan 37801 öğrenci
olmak
üzere
toplam
44340
öğrenci
bulunmaktadır. % 95 güvenirlik seviyesi ve
0.05 anlamlılık düzeyinde dersi alan ve
almayan 1000’er kişilik örneklem büyüklüğü
ana nüfusu rahatlıkla temsil edebilmektedir
(Kurtuluş 1998: 236; Ural ve Kılıç 2006: 49).
Çalışmanın en önemli sınırlılığı, medya
okuryazarlığı dersinin tüm Türkiye genelinde
uygulanmasına rağmen araştırmanın sadece
Kayseri ilinde yapılmasıdır. Ancak bu çalışma,
konuyla ilgili olarak Türkiye çapında yapılacak
ardıl
araştırmalara
örnek
oluşturabilir.
Çalışmada, Kayseri’de medya okuryazarlığı
dersini alan ilköğretim öğrencilerinin medya
izleme
alışkanlıklarının
dersi
almayan
öğrencilere
göre
farklılık
içerdiği
varsayımından hareket edilmektedir.
2.2. Veri Toplama Araçları
Araştırmada, amaca uygun bir biçimde
geliştirilen anket formu kullanılarak veri
toplanmıştır. Anket formu üç ana bölümden ve
33 sorudan oluşmaktadır. Birinci bölümde,
medya izleme sıklıklarını belirlemeye yönelik
1 “hiçbir zaman”ı, 5 “her zaman”ı ifade eden
beşli likert ölçeğine uygun sorulara yer
Medya Okuryazarlığını Alan ve Almayan İlköğretim… (42-54)
47
verilmiştir. İkinci bölümde, medya izleme
nedenleri; 1 “hiç katılmıyorum”u, 5 “kesinlikle
katılıyorum”u ifade eden beşli likert ölçeği
kullanılarak tespit edilmiştir. Son bölümde ise
öğrencilerin sosyo-demografik özelliklerini
belirlemeye yönelik kategorik sorulara yer
verilmiştir.
Anket formunun hazırlanmasında, Kayseri’de
medya
okuryazarlığı
dersini
veren
öğretmenlerin görüşleri de dikkate alınmış; bu
amaçla
Erciyes
Üniversitesi
İletişim
Fakültesi’nde söz konusu öğretmenlerle bir
toplantı yapılmıştır. Hazırlanan anket formu
sahada uygulanmadan önce yüzey geçerliliği
için uzman kişilere gösterilmiş, onların
önerileri doğrultusunda gerekli düzeltmeler
yapılmıştır. Daha sonra 50 kişi üzerinde ön-
teste tabi tutularak son kontrolleri yapılmış ve
uygulamaya hazır hale getirilmiştir.
2.3.Verilerin Analizi ve Kullanılan Testler
Alan araştırması, 17–28 Mayıs 2010 tarihleri
arasında
araştırmaya
katılan
öğrencilerin
okullarına gidilerek yüz yüze görüşme yoluyla
gerçekleştirilmiştir. Elde edilen veriler, SPSS
17.0 İstatistik Programı kullanılarak elektronik
ortamda işlenmiştir. Verilerin analizinde,
araştırmaya
katılanların
demografik
özelliklerini, medya okuryazarlığı dersini
alanlarla almayanlar arasındaki farklılıkları
belirlemek amacıyla karşılaştırmalı frekans
dağılımları, ki-kare ve t testi analizleri
kullanılmıştır.
3. BULGULAR ve YORUM
Araştırmada, öncelikle medya okuryazarlığı
dersini
alan
ve
almayan
öğrencilerin
demografik özelliklerine, daha sonra medya
okuryazarlığı dersine göre medya izleme
alışkanlıkları arasında fark olup olmadığına
ilişkin bulgulara yer verilmiştir.
3.1. Araştırmaya Katılan Öğrencilerin
Demografik Özellikleri
3.1.1. Öğrencilerin Cinsiyet İtibariyle Da-
ğılımı
Araştırmaya medya okuryazarlığı dersini alan
1194, almayan 1087 olmak üzere toplam 2281
ilköğretim
öğrencisi
katılmıştır.
Medya
okuryazarlığı dersini alan 10 öğrenci ile dersi
almayan 21 öğrenci cinsiyetle ilgili soruyu
cevaplamamıştır.
Tablo 1. Öğrencilerin Cinsiyet İtibariyle Dağılımı
Cinsiyet
MOY Dersini
Alanlar
MOY Dersini
Almayanlar
Toplam
Kız
585 (%49,4)
536 (%50,3)
1121 (%49,8)
Erkek
599 (%50,6)
530 (%49,7)
1129 (%50,2)
TOPLAM
1184 (%100)
1066 (%100)
2250 (%100)
Cinsiyet dağılımı incelendiğinde (Tablo 1)
araştırmaya
katılanların
%49,8’inin
kız;
%50,2’sinin ise erkek olduğu ve medya
okuryazarlığı dersini alan ve almayan her iki
öğrenci
grubunun
da
cinsiyet
dağılımı
açısından benzerlik taşıdığı görülmektedir.
3.1.2. Öğrencilerin Sınıflarına Göre Dağı-
lımları
Araştırmaya katılan öğrencilerin sınıflara göre
dağılımları Tablo 2’de gösterilmektedir. Buna
göre öğrencilerin %36,5’i 6. sınıfta, %32,8’i 7.
sınıfta, %30,7’si ise 8. sınıfta öğrenim
görmektedir.
Tablo 2. Öğrencilerin Sınıf İtibariyle Dağılımları
Sınıflar
MOY Dersini
Alanlar
MOY Dersini
Almayanlar
Toplam
6. Sınıf
429 (%36,2)
392 (%36,8)
821 (%36,5)
7. Sınıf
400 (%33,8)
338 (%31,7)
738 (%32,8)
8. Sınıf
356 (%30,0)
335 (%31,5)
691 (%30,7)
TOPLAM
1185 (%100)
1065 (%100)
2250 (%100)
Dostları ilə paylaş: |