47
Karl Marks
Kapital I
oranlardaki baþka metalarla deðiþiliyor. Bu durumda, buðdayýn, bir deðil
birçok deðiþim oraný var demektir. Ama, x kadar ayakkabý boyasý, y
kadar ipek ya da z kadar altýn vb. hep bir quarter buðdayýn deðiþim-
deðerini temsil ettiklerinden, x kadar ayakkabý boyasýnýn, y kadar ipeðin,
z kadar altýnýn vb. Deðiþim-deðeri olarak, ya birbirlerinin yerlerini alabil-
meleri, ya da birbirlerine eþit olmalarý gerekir. Bunun için, birincisi:
belli bir metaýn geçerli deðiþim-deðerleri eþit bir þeyi ifade eder; ikinci-
si: deðiþim-deðeri, genellikle yalnýzca bir anlatým biçimi, metada bulu-
nan, ama ondan ayýrdedilebilen görüngüsel (phenomenal) bir biçimdir.
Örneðin, buðday ve demir gibi iki meta alalým. Bunlarýn arasýn-
daki deðiþim oraný ne olursa olsun, bu daima belli bir miktar buðdayý,
bir miktar demire eþit kýlan bir denklemle gösterilebilir: diyelim, 1 quar-
ter buðday = x ton demir olsun. Bu denklem bize ne anlatýr? Bu denk-
lem, bize, iki farklý þeyde, bir quarter buðday ile x ton demirde, her
ikisinde de eþit miktarlarda ortak bir þeyin var olduðunu anlatýr. Öyleyse
bu iki þeyin, ne biri ne de ötekisi olmayan üçüncü bir þeye eþit olmasý
gerekir. Bunun için de, bunlarýn herbirinin, deðiþim-deðeri olarak, bu
üçüncü þeye indirgenebilir olmasý gerekir.
Basit bir geometrik örnek bunu aydýnlatacaktýr. Çokgenlerin alan-
larýný hesaplamak ve karþýlaþtýrmak için, bunlarý üçgenlere ayýrýrýz. Ama
üçgenin alaný, onun görünen biçiminden tamamen farklý bir þeyle, yani
tabaný ile yüksekliðinin çarpýmýnýn yarýsý ile ifade edilir. Ayný þekilde,
metalarýn deðiþim-deðerlerinin de
[sayfa 51]
kendilerinde az ya da çok
miktarda bulunan ortak terimlerle ifade edilebilmesi gerekir.
Bu ortak þey, metalarýn geometrik, kimyasal ya da baþka bir
doðal özelliði olamaz. Bu gibi özellikler, ancak onlara bir yarallýlýk saðla-
dýklarý, onlarý kullaným-deðeri haline getirdikleri zaman bizim için önemli
olurlar. Ama metalarýn deðiþimi, kuþkusuz, kullaným-deðerinden tama-
men soyutlanarak karakterize edilen bir iþtir. Öyleyse, bir kullaným-de-
ðeri, ancak yeterli miktarda olmak kaydýyla, bir baþka kullaným-deðerin-
den farksýzdýr. Ya da, yaþlý Barbonun dediði gibi, De-ðerleri eþitse, bir
tür eþya, hemen hemen baþka bir tür eþyadýr. Eþit deðerdeki þeyler ara-
sýnda fark ya da ayrýlýk yoktur. ... Yüz pound deðerindeki kurþun ya da
demir, yüz pound deðerindeki gümüþ ya da altýn kadar deðerlidir.
8
Kullaným-deðeri olarak metalar, her þeyden önce birbirinden farklý nitelik-
lerdir; ama deðiþim-deðerleri olarak yalnýzca farklý miktarlardýr ve do-
layýsýyla zerre kadar kullaným-deðeri içermezler.
Demek ki, metalarýn kullaným-deðerini bir yana býrakýrsak, geri-
7
Hiç bir þey yaratýlýþýnda deðere sahip deðildir. (N. Barbon, l.c.. s. 6.), ya da Butlerin söy-
lediði gibi.
Bir þeyin deðeri
Getireceði þey kadardýr.
8
One sort of wares are as good as another, if the values be equal. There is no difference
or distinction in things of equal value.... An hundred pounds worth of lead or iron, is of as great
value as one hundred pounds worth of silver or gold. N. Barbon, l.c., s. 53 ve 7.
48
Karl Marks
Kapital I
ye ortak tek bir özellikleri, emek ürünleri olmalarý özelliði kalýr. Ancak,
emek ürününün kendisi bile elimizde bir deðiþikliðe uðramýþtýr. Emek
ürününü, kullaným-deðerinden soyutlarsak, ayný zamanda, onu kulla-
ným-deðeri yapan maddi öðelerden ve biçimlerden de soyutlamýþ oluruz;
artýk o, masa, ev, iplik ya da herhangi yararlý bir þey deðildir. Maddi bir
þey olarak varlýðý, yokolmuþtur. Ve artýk kendisine, bir doðramacýnýn,
duvarcýnýn, eðiricinin ya da baþka türden belirli bir üretici emeðin ürünü
olarak bakýlamaz. Ürünlerin yararlý nitelikleri ile birlikte, hem bunlarda
þekillenmiþ çeþit çeþit emeðin yararlý niteliðini, hem de bu emeðin so-
mut biçimlerini yoketmiþ oluruz; hepsinde ortak olandan baþka bir þey
kalmamýþtýr; hepsi de tek ve ayný tür emeðe, soyut insan emeðine in-
dirgenmiþtir.
Þimdi de bu ürünlerin herbirinden arta kalan þeyi alalým; bu,
herbirinde, ayný düþsel bir gerçekten, türdeþ insan emeðinin salt billurlaþ-
masýndan, harcanýþ biçimi ne olursa olsun, harcanmýþ emek-gücünden
ibarettir. Bütün bu þeyler, þimdi bize þunu anlatýyorlar: bunlarýn üretimleri
sýrasýnda, insan emek-gücü harcanmýþtýr,
[sayfa 52]
ve bunlarda insan eme-
ði cisimleþmiþtir. Hepsinde ortak olan bu toplumsal özün kristalleri olarak
bakýldýðýnda, bunlar Deðerdir.
Metalar deðiþildikleri zaman bunlarýn deðiþim-deðerlerinin ken-
disini, kullaným-deðerlerinden tamamen baðýmsýz bir þey olarak ortaya
koyduðunu görmüþtük. Ama bunlarýn kullaným-deðerini soyutlarsak, ge-
riye yukarda açýklandýðý gibi, Deðer kalýr. Bunun için, metalar deðiþildikle-
rinde, kendisini, deðiþim-deðeri olarak ortaya koyan ortak öz, onlarýn
deðeridir. Ýncelememiz ilerledikçe, deðiþim-deðerinin, içersinde meta-
larýn deðerinin kendisini gösterebildiði ya da ifade edilebildiði tek biçim
olduðu görülecektir. Bununla birlikte, þimdilik, deðerin niteliðini onun
biçiminden baðýmsýz olarak ele almak zorundayýz.
Bir kullaným-deðeri ya da yararlý bir madde, bu nedenle, ancak,
içersinde soyut insan emeðinin somutlaþtýðý ya da maddeleþtiði için bir
deðere sahiptir. Peki öyleyse bu deðerin büyüklüðü nasýl ölçülecek?
Besbelli ki, malýn içerdiði, deðer yaratýcý özün, yani emeðin niceliðiyle
ölçülür. Emeðin niceliði, onun süresiyle ölçülür, ve emek-zamanýnýn
ölçütü de hafta, gün ve saat olarak ifade edilir.
Bazýlarý, bir metaýn deðeri, onun için harcanan emeðin niceliðiyle
belirlendiðine göre, iþçi ne kadar tembel ya da beceriksiz olursa, metaýn
üretimi için o kadar fazla zaman gerekeceðinden, onun metaýnýn o ka-
dar deðerli olacaðýný sanabilirler. Oysa, deðerin özünü oluþturan emek,
türdeþ insan emeðidir, bir biçimli (uniform) emek-gücü harcamasýdýr.
Bir toplumun, ürettiði tüm metalarýn toplam deðerinde somutlaþan top-
lam emek-gücü birçok tek tek birimlerden meydana gelmekle birlikte,
burada, türdeþ insan emek-gücü kitlesi olarak kabul edilir. Bu birimlerin
herbiri, toplumsal ortalama emek-gücü niteliðini taþýdýklarý ve bu nitelik-
leri ile etkili olduklarý sürece, birbirlerinin aynýdýr; yani bir metaýn üretimi