Kitab-konfrans doc



Yüklə 1,91 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə26/97
tarix11.07.2018
ölçüsü1,91 Mb.
#55128
1   ...   22   23   24   25   26   27   28   29   ...   97

 
 
AMEA FOLKLOR İNSTİTUTU 
 
AMEA  A.A.BAKIXANOV adına  TARİX İNSTİTUTU 
 
 
FOLKLOR VƏ TARİXİMİZ 
Respublika Elmi Konfransı 
 
59 
59 
Bazı  tarihi  şahsiyetler  ölümlerinden  sonra  halk  tarafından  menkabevi  olaylarla 
örülü bir inancın oluşturduğu mitoslaştırılmış bir kimliğe sokulur. Türk kültüründe buna 
benzer  örnekler  az  değildir.  Köroğlu  ve  Kiziroğlu,  İnce  Memmed,  Katır  Memmed, 
Kaçak Nebi, Deli Ali örneklerinde olduğu gibi İran Türk kültürü içerisinde bir zamanlar 
Hurremi  Hareketi’nin  lideri  olarak  adlandırılan  Babek  benzer  bir  paralellik  gösterir. 
Uzak dönemlerin olayları ise halkın hafızasında nesilden nesile aktarılarak zaman içinde 
değişik edebi anlatım yollarıyla folklor ürününe dönüştüğü gibi, yan kültürlerin etkisiyle 
real  bir  şahsiyet  konumundan  uzaklaştırılarak  tarihin  gizemli  havasında  mitsel 
söylemlere  dönüşürler.  Kültürel  zenginliklerin  simgesel  olarak  bir  şahsiyette  ortaya 
konması tarihi bir perspektifin oluşturulması kadar aynı zamanda söz konusu kültüre ait 
folklorik  unsurları  da  beraberinde  oluşturur  ki,  bu  bağlamda  tarih  folklor  adına  bir 
kaynağa  dönüşüverir.    Bazı  tarihi  şahsiyetler  ölümlerinden  sonra  halk  tarafından 
menkabevi  olaylarla  örülü  bir  inanç  halesi  ile  kuşatılıyorlar.  Örneğin,  Şehname’de 
Türkleri  yenen  büyük  hükümdar  sayılan  Feridun’un  ve  onun  kahramanı  Rüstem’  in 
isminin  bu  ülkede  çocuklara  verilmesine  (6,111-118)
 
benzer  şekilde  Babek  adının  da 
İran  Türkleri  arasında  sıkça  benimsendiğini  görmekteyiz.  Türk  halk  edebiyatı  ve 
folklorunun  çok  zengin  olması  ve  göçebe  kökenlerinden  dolayı  Türklerin  çok  farklı 
milletlerle kaynaşmış bulunması bu konuya  Türk tarihçiliğinde biraz daha  fazla önem 
verilmesini  gerekli  kılmaktadır.  Özellikle  yakın  tarihte  siyasi  nedenlerle  örtbas  edilen 
bazı bilgilerin bugün halk arasında yaşadığı kabul edilirse, meramımız daha iyi anlaşılır. 
Üstelik çok okumadığı gibi çok yazmayan bir halk geleneğine sahip oluşumuz dikkate 
alınırsa, birçok bilginin halkın içinde anı veya bir edebi-folklorik tür olarak yaşadığı ve 
kayıtlara  geçmediği  kolayca  anlaşılabilir.  Her  zümre  kendi  tarihine  belge  hazırlar  ve 
kendi  tarihini  yazar.  Devlet  ve  iktidarlar  kendi  tarihleri  için  belge  depolarken,  halkın 
tarihi de, büyük oranda kayıtlara geçmemiş olan bu tür sözlü ürünlerde saklıdır.  
Halkın  tarihi  veya  sosyal  tarih  bütün  boyutlarıyla  araştırılırken,  halk  arasında 
yaşayan ve halkın zihniyetini taşıyan bu tür sözlü ve yazılı edebiyat ürünleri elbette 
daha  iyi  değerlendirilecektir.  Bu  hem  metodoloji  açısından  gereklidir,  hem  de  -
sosyal  tarihin  yanı  sıra  kültür  tarihi  için  vazgeçilmez,  olmazsa  olmaz  türünden  bir 
şeydir. Bu konuyu tamamlayan diğer bir alan da sözlü tarih çalışmalarıdır. 
Günümüzde  İran  coğrafyasında  1946  yılında  başveren  Milli  Hükümet  kurma 
çalışmaları sırasında  ve günümüzdeki siyasi faaliyet ve teşkilatlanmalarda “Babek” 
adına  gönüllüler  grubunun  oluşturulması,  erkek  çocuklara  Babek  adının  verilmesi, 
Babek’in tarihe düşmüş olan kahramanlıklarının sonucudur. Ortaya çıkmış olan bu 
durum  doğrudan  İran  türk  folklorunu  da  etkilemekte  ve  zenginleşmesine  katkı 
sağlamaktadır.  Türk  destan  kahramanı  temsil  ettiği  Türk  toplumun  akıl  danıştığı 
bilge  tipi  önemli  bir  yardımcı  kahramandır.  Meşhur  dede  Korkut  Destanı’ndaki 
başkahraman Dede Korkut’ta olduğu gibi topluma yön verir, manevi enerjisine güç 
katar.  Şamanist  destanlarda  motifler  kahramanın  dışında  olsa  da  onun  kişiliğinin 
tamamlayıcı nitelikte olmasına rağmen özgün çağdaş destanlarda yer alan motiflerin 
destan kahramanının ideolojisi ve ülküsü dışında olmasını düşünmek olası değildir. 
PDF created with pdfFactory Pro trial version 
www.pdffactory.com


 
 
AMEA FOLKLOR İNSTİTUTU 
 
AMEA  A.A.BAKIXANOV adına  TARİX İNSTİTUTU 
 
 
FOLKLOR VƏ TARİXİMİZ 
Respublika Elmi Konfransı 
 
60 
60 
Zira  destan  kahramanları  fiziksel  olduğu  kadar,  ruhsal  açıdan  da  derin  bir  kişiliğe 
sahiptirler.  Destan  kahramanı  cesaret  ve  gücü  esasında  mücadele  yapar.  Bu  güç 
esasında  maneviyatla  ilintilidir.  Bu  nedenle  destan  kahramanları  kişilikleri  ve 
davranışları  ile  kendi  ülküsünün  peşinde  koşar.  Onlar  kişisel  tutkuların  üstünde 
topluma  mal  olmuş  kişilerdir.  Kahramanlar  ait  oldukları  milletlerin  sembolü 
konumunda  olduklarında  ülküsü  peşinde  çekinmeden  her  türlü  mücadeleye  girer, 
kaçmak  ya  da  af  dilemek  gibi  olumsuz  bir  davranışa  itibar  etmez.  Zamanın 
acımasızlığı ve ağır yoruculuğunun getirdiği yıpranma karşısında kahramanın ayakta 
kalabilmek  ya da ağır durumlarda bir çıkış  yolu bulabilmek için kıvrak bir zekâya, 
üstün bir yeteneğe sahip olması gerekmektedir.  
Özel adlar, bir  halkın kültürel  ve tarihî gelenekleriyle doğrudan ilintilidir. Bu 
nedenle  halkın  gönlünde  taht  kurmayı  başaran  kahraman  ait  olduğu  toplumun 
maneviyat  dünyasında  silinmez  bir  yer  ettiği  için  temsil  ettiği  halk  çocuklarının 
şerefli, ünlü, mert ve cesur insan olmaları dileğiyle kendi çocuklarına kahramanının 
adını verir. Büyük Rus araştırmacısı V. V. Radloff, Türklerde kişi adlarının seçimine 
büyük önem verildiğinin altını çizerek “halkın eski inanışlarına göre, ismin insanın 
bütün kaderini değiştirebilecek sihirli bir gücü var olduğunu” belirtir.
 
(11, 519)
 
Buna 
Dede Korkut Destan’ında  yer alan 12 boyda pek çok örnek vardır. Milli bir kimlik 
kazanmış olan kahraman Türk kültürünün, Türk düşünce hayatının, Türk tarihinin ve 
Türk  halkiyatın  da  ortak  unsurudur.  Bu  nedenle  Anadolu  ve  Azerbaycan 
coğrafyasında  Dede  Korkut  Destanlarının  yaratıcıları  olan  boy  beylerinin  ve 
alplarının  isimlerini  sıkça  görmekteyiz.  “Adlandırma  insanın  değer  verme,  ciddiye 
alma gibi duygularının da bir  yansımasıdır. Nesneleri birbirinden ayıran en önemli 
şey,  adlarıdır.  Ad,  bir  kimseyi,  bir  şeyi  anlatmaya,  tanımlamaya,  açıklamaya, 
bildirmeye yarayan söz, isim
 
anlamındadır.”
 
(14, 19)
 
 
Bu  bağlamda  benzer  şekilde  İran  coğrafyasında  yıllardır  sürdürülen  özgürlük 
mücadelesine  Babek’in  sembol  olması  nedeniyle  Karadağ’ın  zirvesi  sayılan  tepeye 
(kaleye) Babek adı verilmiştir. Edebi literatüre “Babek Kalesi” şeklinde geçmiş olan 
bu yer adı tarihçi M. Tagı Zehtabi ve bir grup öğrenci arkadaşı tarafından siyasi bir 
simgeye dönüştürülerek İran kültürü içerisinde bir güç merkezi konumunu almıştır.  
1999  yılından  başlayarak  Güney  Azerbaycan  halkı  her  yıl  burada  özgürlük, 
demokrasi adına yürüyüşler düzenleyir, mitingler yapılır. Bu hareket kısa bir zaman 
sonra  medeni  hakların  elde  edilmesi  gayreti  olmaktan  çıkarılarak  doğrudan  siyasal 
bir  çizgiye  taşınmıştır.  Bunun  sonucunda  da  Babek  Kalesi  yürüyüşü  mahiyet 
bakımından dünya kamuoyunun ilgisini üzerine çekmede önemli bir rol oynamıştır. 
Böylece  siyasi  bir  kimliğin  ifadesi  olan  milli  kahraman  Babek  adına  yapılan 
çalışmaların  siyasi  bir  boyut  kazanması  doğal  bir  durumdur.  Bu  ise  aynı  zamanda 
İran  Türk  edebiyatında  oluşturulacak  milli  şuurun  genç  dimağlara  aktarılmasında 
folklorun derin gücünden yararlanılacaktır. 
İran  Türklerinin  kültürleri  içerisinde  ant  içme  de  yaygındır.  Toprağa,  ateşe, 
çöreğe  ant  içmenin  yoğun  bir  kutsallık  taşımasının  yanında  kan  üzerine  de  ant 
PDF created with pdfFactory Pro trial version 
www.pdffactory.com


Yüklə 1,91 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   22   23   24   25   26   27   28   29   ...   97




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə