Microsoft Word 16-K\375zmaz doc



Yüklə 289,51 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə7/13
tarix29.11.2017
ölçüsü289,51 Kb.
#13154
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   ...   13

Kriminolojide Yeni Yönelimler… 

 317


2.5.

  Pearson ve Weiner: Kavramsal Tümleşik Model 

Kavramsal tümleşik kuramlar içerisinde en kapsamlı modellerden biri de, Pearson 

ve  Weiner  (1985)  tarafından  geliştirilmiş  olan  kuramdır.  Bu  model,  mikro-sosyal 

süreçlerle  ilintili  unsurlar  ile  makro-sosyal  yapı  faktörlerinin  ve  geri  denetim  veya 

davranışsal  sonuç  etkenlerinin  bir  araya  getirilmesi  ile  oluşturulmuştur.  Kavramsal 

tümleşik  modelinin  temelinde,  sosyal  öğrenme  kuramı  vardır.  Pearson  ve  Weiner’in 

geliştirdikleri tümleşik sosyal öğrenme modelinin diğer bir özelliği de, suç ve suçluluğun 

hem bireysel hem de bireysel olmayan faktörlerini uzlaştırmaya çalışmasıdır. Pearson ve 

Weiner,  sosyal  öğrenme  kuramından  hareketle  suç  ve  suçluluğa  ilişkin  sekiz  değişken 

veya faktörü analiz etmektedirler. Bu değişkenlerden altısı  kriminal davranışı önceleyen  

unsurlarla  ilintili  iken,  diğer  iki  unsur  da    suç  sonrası  meydana  gelen  ve  geri  denetime 

ilişkin  faktörlerdir.  Suçu  önceleyen  faktörler  şunlardır:  1.  Yararlılık  (ödül  ve  ceza),  2. 

Davranışsal beceri (taklit ve pekiştirme yoluyla suç işlemeği öğrenme teknikleri) 3. Suç 

işlemek  için  elverişli  fırsatların  olduğuna  ilişkin  göstergelerin  varlığı,  4.  Davranışsal 

kaynaklar (behavioral resources), 5.Hedefe kestirme yollardan varılmasına ilişkin kurallar 

(rules of expedience) (ödülleri maksimize etmek için öğrenilen yol göstericiler, olumsuz 

müeyyidelerden  kaçınma  ve  başarılı  bir  biçimde  rolleri  taklit  etme),  6.    Ahlak  kuralları 

(bir  davranışın  doğru  veya  yanlış  olduğunu  gösteren  kurallar).  Geri  denetime  ilişkin  

faktörler ise şunlardır: 1. Fayda/yararlılık algılaması (suç davranışı sonucunda elde edilen 

ödüller ve cezalar), 2. Bilgi kazanımları (gelecekte davranışın tekrarlanması durumunda  

karar vermede kullanmaya yarayan bilgi) (Akers, 1999:210; Barak, 1998:200-201) 

Pearson  ve  Weiner  bu  suçluluk  modelinde;  sosyal  öğrenme,  ayırıcı  birleşenler, 

olumsuz  etiketleme,  sosyal  kontrol,  caydırıcılık,  ekonomik  unsurlar,  rutin  eylemler, 

nötrleştirme, görece yoksulluk/gerilim, kültür çatışması ve marksist-eleştirel gibi bazı suç 

teorilerine ait kavramları veya değişkenleri yeni bir suçluluk modelinde bir uzlaştırmaya 

çalışmışlardır (Barak, 1998:200-201).  

Pearson  ve  Weiner,  yukarıda  belirtilen  kuramlara  ait  temel  kavramları,  bu  sekiz 

genel  kavramlarla  birlikte  nasıl  ele  aldıklarını  da  göstermeye  çalışmaktadırlar.  Örneğin 

onlar,  sosyal  bağ  (social  bonding)  kuramına  ait    olan  “ötekilere  bağlılık”  (attachment) 

kavramının  suçluların  taklit  edilmesinde  etkili  olduğunu  ve  bu  durumunun  da  duygusal 

tatminliğin oluşumunda, suçun pozitif yarar kaynaklarını teşkil ettiğini belirtmektedirler. 

Caydırıcı  ve  rasyonel  tercih  teorilerinden  elde  edilen  kavramlar  ise;  fayda  arzusu, 

fırsatçılığa  ilişkin  kurallar,  elverişli  fırsatlara  ilişkin  göstergeler,  yarar  algısı  ve  bilgi 

kazanma  kavramları  altında  ele  alınabilir.  Meşru  olmayan  araçların  ve  fırsatların 

yetersizliğine  olan  uyum  kavramlarını  kullanan  gerilim  kuramı  ise;  faydacıl  arzu, 



F.Ü.Sosyal Bilimler Dergisi 2006 16 (1)  

  318


fırsatçılık veya kestirmeye ilişkin kurallar ve uygun fırsatlara ait gösterge kavramları ile 

birleştirilmiştir.  Sonuç  olarak  onlar  makro-düzeye  ilişkin  kavramları;  faydaların, 

fırsatların,  önlemlerin  ve  ahlak  kurallarının  üretimi  ve  dağıtımının  sosyo-kültürel 

kaynakları olarak çerçevelendirirler (Akers,1999: 211). 

Barak’a  göre,  bu  kuram  büyük  ölçüde  yüzeysel  olmasına  rağmen,  çok  sayıda 

teorilere ait kavramları/faktörleri bütünleştirmesinin; bu modelin etkili, dinamik ve tutarlı 

olmasını sağlamıştır. Ancak, bu kuramın test edilmesi oldukça güçtür (Barak, 1998:201) .  

2.6  Krohn: Sosyal Ağ Kuramı 

Krohn’un geliştirdiği suç modelinin temel kuramsal kaynaklarını, sosyal öğrenme 

ve bağlantı kuramı  oluşturmaktadır. Sosyal ağ kuramı, sosyal ağın yapısal nitelikleri ile 

etkileşimsel  süreçleri  birbirine  bağlayan  bir  entegre  kuramı  niteliği  taşımaktadır.  Ancak 

Krohn,  sosyal  ağ  kuramının,  tam  bir  entegre  kuramı  olmaktan  çok  teoriler  arasında 

“köprü  görevini”  yerine  getiren  bir  teori  niteliğinde  olduğunu  belirtmektedir  (Akers, 

1999:214). 

Krohn,  sosyal  ağ  çözümlemelerinin;  Simmel’in  çalışmaları,  Moreno’un 

sosyometrik  analizleri  ile  kültürel  antropoloji  çalışmalarından  esinlendiğini 

belirtmektedir.  Krohn,  geliştirdiği  kuramsal  yaklaşımının  ise;  bireyleri  ve  grupları 

geleneksel  bir  sosyal  düzen  içerisinde  tutan  ve  onları  toplumsal  yapı  ile  bütünleştiren 

sosyal  faktörleri  analiz  ettiği    Durkheim’in  geleneğini  izlediğini  belirtmektedir  (Krohn, 

1986:581-582).  

Sosyal ağ, çok sayıda aktörler dizisini gerektirmektedir. Yani sosyal ağ, bireylerin 

veya grupların çok sayıda ilişki biçimini tanımlamaktadır. Bu nedenle kişisel bir ağ;  aile, 

arkadaşlık, kilise ve okul gibi bireylerin çok sayıda ilişkiler dizisini içermektedir. Sosyal 

ağ kavramını analiz eden araştırmacılar özellikle, sosyal ağa katılımın bireysel davranışı 

sınırlayan  önemli  bir  unsur  olduğuna  dikkat  çekmektedirler.  Sosyal  kontrol  teorisi  ile 

tutarlı  bir  biçimde  “bir  sosyal  ağ  bireysel  davranışı  sınırlandırır…….ve  onların  ağ 

ilişkilerinin  sürekliliği  ile  tutarlı  bir  biçimde  davranışın  gerçekleşme  olasılığı 

artmaktadır”  şeklinde  belirtilen  bu  yaklaşım,  aynı  zamanda  Krohn’un  modelinin  önemli 

bir varsayımını oluşturmaktadır (Krohn, 1986: 582-583; Akers, 1999:214).    

Krohn,  sosyal  ağların  yapısal  nitelikleri  olarak    çok  katlılık  (multiplexity)  ve 

yoğunluk (density) gibi iki temel kavramı analiz etmektedir. O, “çok katlılık” kavramı ile 

iki  veya  daha  fazla  insanın  müşterekliğine  dayalı  olarak  ortaya  çıkan  çok  sayıda  ilişki 

biçimlerine  veya  bağlamlara  gönderme  yapmaktadır.  Örneğin;  iki  çocuğun  arkadaş 

olmaları, aynı yerleşim yerlerinde yaşamaları, aynı kiliseye gitmeleri, aynı izci grubunda 



Yüklə 289,51 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   ...   13




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə