Ölmeyi Reddeden Kral



Yüklə 0,54 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə10/80
tarix18.06.2018
ölçüsü0,54 Mb.
#49351
növüYazı
1   ...   6   7   8   9   10   11   12   13   ...   80

Zecharia Sitchin 
"Abgal," dedi Astra. Ürperdi ve daha birçok kelime söyle­
di ama anlaşılmazdı. 
"Abgal kimdi?" diye sordu Eli. "Onu hatırlıyorsun." 
"Abgal  Gök Gemileri'nin kaptanıydı. Herkes bilir bunu," 
dedi Astra, kıkırdayarak. 
"Ah, evet," diye onayladı Eli. "Bir uzay gemisi pilotu. Utu, 
onun komutanıydı; öyle değil mi?" 
"Bana uçmayı o öğretti ... Ve başka şeyleri de," dedi Astra, 
kıkır kıkır gülerek. 
"Sina Yanmadası'nda bir uzay limanı vardı; kısıtlı bölge ... 

zamanlar  adı Tilmun' du,  Roket  Gemileri  Bölgesi...  Anlat 
bana, Astra." 
Kadın, sandalyesinde kıpırdandı. "İniş Bölgesi, Sedir Dağı'n 
daydı," dedi yavaşça. 
Eli özellikle bir slaytı aradı ve bulunca ekrana yansıttı. Üç 
geniş bacaklı, küre biçiminde bir cismi gösteriyordu. Alt kıs­
mından soğanı andıran bir çıkıntı sarkıyordu ve diyaframın­
da göze benzeyen açıklıklar sıralanmıştı. 
"Ürdün  Nehri'nin  doğu  kıyısındaki  bir  arkeolojik  böl­
geden,  yedi  bin  yıllık bir duvar resmi,"  dedi.  "Bir gök küre, 
bir  gök  gemisi.  Dünya'nın  göklerinde  gezinmek  için.  İniş 
Uölgesi'ne gitmek için." 
Durakladı;  ama  Astra,  sessizdi.  "Gılgamış,"  diye  devam 
etti 
Eli. "İniş Bölgesi' ne gitti. İştar, onu orada gördü ... Bir tab­
let vardı. .. " 
"Abgal bir Gir' e kumanda ediyordu," diye vurguladı Astra. 
"Ama  elbette,"  diye yanıtladı Eli.  Kuyruğundan  dalgalar 
halinde  alevler  yükselen  bir  roket  gemisinin  çizimlerini  ek­
randa  göstererek  slayt  değiştirdi.  Örneklerin  birinde  roket 
gemisi,  ana gövdesine eklenmiş sivri bir üst bölümle resme­
dilmişti.  Diğerinde  üst  modül  ayrılmış ve  roket gemisinden 
uzaklaşır biçimde gösterilmişti. 
37 


Ölmeyi Reddeden Kral 
"İşte;  gir,  burada,"  dedi.  "Dünya'ya  inmeye  ve  yörünge­
deki uzay gemisiyle yeniden birleşmek üzere kalkmaya yara­
yan bir mekik görevi görüyordu ... Abgal seni bir Gir' in içinde 
yukarıya götürdü, değil mi?" 
"Nibiru göz alıcı bir yıldız gibi görünüyordu," dedi Astra. 
"Tablet," diye konuşmayı yönlendirdi Eli. "Tableti hahrlı­
yor musun?" 
Astra inledi. Eli,  ona bakmaya gitti.  Gözleri açık olsa bile 
bakışları boştu. Adam onu alnından öptü. 
"Kader Tabletleri, Astra," dedi tatlı bir ses tonuyla. "Sana 
bunu bölüm bölüm göstereceğim. 
Hatırlayacaksın! 
Hatırlamak 
zorundasın! 
Yaşamımız buna bağlı!" 
Slayt  projektörüne  geri  döndü  ve  daha  önce  gösterdiği, 
diske benzer cismin fotoğrafını yeniden ekrana yansıttı. 
"Kader Tableti," dedi. "Hatırlamak zorundasın!" 
Kadın, yerinde rahatsızca kıpırdandı. "Bu, farklı," dedi so­
nunda. "Aynı görünmüyor." 
"Aman  Tanrım!"  Eli  haykırdı. 
"Hatırlıyorsun!" 
Slaytları 
değiştirerek,  cismin  üzerindeki  geometrik  biçimleri  ve  çivi 
yazısını netleştiren bir çizim ekrana getirdi. 
"Yönler," dedi Eli. "Yönleri tanıyor musun?" 
"Bu, Gök Yazısı değil," dedi Astra. "Bu, dünyevi." 
"Ama elbette," dedi Eli ona. "Ne kadar da haklısın ... Sana 
gösterdiğim cisim kilden yapılmış; arkeologların bulduğu bir 
replika. Şu anda British Museum' da tutuluyor. Yazı, replikayı 
üreten tarafından eski  Erekçe çivi yazısına  dönüştürülmüş ... 
Gök Yazısı değil;  ama  talimatları okuyabilmeyi olanaklı  kıl­
mış ... Burada; daha fazlasını göstereyim sana." 
Ekrana  tabletin,  yanında  yedi  nokta  bulunan  açılı  bir 
çizgiyle  birleştirilmiş  iki  üçgen  çi!-ili  bir  bölümünün  yakın 
planını  yansıttı.  İkinci  üçgenin  kenarında  dört  nokta  daha 
vardı. 
38 


Zecharia Sitchin 
"Tanrı Enlil gezegenlerden geçti," dedi Eli. "Çizgi boyun­
ca 
sıralanan  yedi  noktanın  altındaki  yazı  böyle  söylüyor ... 
' Nibiru' dan  Dünya' ya uzanan  rotadaki yedi  gezegen.'  Önce 
l 'lüton'la karşılaşıldı; ardından Neptün ve Uranüs ikilisi; son­
ra 
dev Satürn ve Jüpiter. Nibiru' dan gelirken Mars, alhncıydı. 
Ve Dünya, yedinciydi. Ötede Ay, Venüs ve Merkür uzanıyor­
du; son olarak Güneş ... Nibiru'nun on ikinci üyesi olduğu bir 
güneş sisteminde." 
Astra tepki vermedi. 
"Bölümün  alt  kenarı  boyunca  yazılanlar,"  diye  devam 
l'tti Eli,  "Sümerce 'Roket,  Roket,  Karaya Oturma,  Dağ,  Dağ' 
ve eğimli kenarı boyunca 'Yüksek,  Yüksek,  Yüksek,  Yüksek, 
Buhar-Bulutu,  Buhar-Bulutu  Yok' ... Eğimli  çember  boyunca 
' !\.yarla' talimatı altı kez yineleniyor ve gökcisimlerinin adları 
veriliyor; ancak orada tablet, bu bölümün okunmasını engel­
ll•yecek  şekilde  zarar  görmüş...  Bu  talimatlar  neydi,  Astra? 
l latırlayabiliyor musun?" 
"Enlil  Nibiru' dan  geldi,"  diye  rüyadaymış  gibi  yanıtladı 
i\.stra. "Orası Anu'nun yetki alanıydı." 
"Evet!  Evet!"  dedi  Eli.  Sesinde  heyecan  vardı.  "Bunların 
hepsini biliyoruz. Sen tablete odaklan. Hahrlamak zorunda­
s ın!"  Kolu  seyirdi  ve  onu  sabitlemek  için  diğer  eliyle  tuttu. 
Terlemeye başladı. Ekrana, tabletin başka bir bölümünün ya­
kın planını getirdi. 
"Buna odaklan,  Astra,"  dedi. "Bu,  tabletin sekiz  bölümü­

ün  ikincisinin  yakın  planı.  Kötü  şekilde  aşınmışsa  da  'Al', 
' Fırlat' ve 'Tamamlandı' sözcükleri okunabiliyor." 
Astra sessiz kaldı. Adam slayt değiştirdi. "Tuhaf şekillerin 
ve  oklu  çizginin  olduğu  bu  bölümde,  'Rehberlik  Eden Jüpi­
ll'r 
Gezegeni' yazısı var.  İki takımyıldızının  adı da yazılmış: 
' 1  
kizler ve Boğa'.  Bunun ne anlama geldiğini tabii ki hahrla­

abilirsin, Astra!" 
39 


Yüklə 0,54 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   6   7   8   9   10   11   12   13   ...   80




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə