Sovyet tarih yazimi ve kazakistan tariHİNİn meseleleri



Yüklə 4,04 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə3/88
tarix06.05.2018
ölçüsü4,04 Kb.
#42953
növüYazi
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   88

KAZAKİSTAN TARİHİNİN MESELELERİ
11
ERMUKHAN BEKMAKHANOV VE SOVYET 
DÖNEMİNDE KAZAK TARİHİ ARAŞTIRMALARINDA 
İDEOLOJİK BASKI VE KISITLAMALAR
Prof. Dr. Abdulvahap Kara*
Sovyetler Birliği’nde tarihçiler Marksizm-Leninizm ideolojisinin sı-
nırları içinde çalışmak zorundaydılar. Bu sınırlara dikkat eden ve Sovyet 
ideolojisine hizmet eden tarihçi bilim adamlar teşvik edilip ödüller ve 
dereceler alırken, bunun aksine hareket edenlerin önü kesilir, hata ölüm 
ve Sibirya’da çalışma kamplarına sürgün gibi ağır sonuçları da olan 
çeşitli cezalara çarptırılırdı. Ancak, bazen, özellikle Stalin döneminde 
tarihçilerin tabi oldukları ideolojik alanlarda ani değişimler de oluyor-
du. Bu da tarihçilerin zor durumda kalmalarına ve hatta ağır cezalara 
çarptırılmalarına yol açabiliyordu. Bu konudaki en somut örneklerden 
birisi Kazak tarihçisi Ermukhan Bekmakhanov’tur. 
Bekmakhanov kendisini Sovyet yönetimiyle karşı karşıya getiren 
Çarlık Rusya’ya hegemonyasına karşı güçlü bir isyan hareketine öncülük 
eden son Kazak hanı Kenesarı Kasımoğlu hakkındaki çalışmasını rejimin 
istekleri doğrultusunda II. Dünya Savaşı sırasında yazmaya başlamış-
tı. Çünkü Stalin askerlere cesaret ve ruh vermesi amacıyla 1917 Ekim 
Devrimi öncesindeki milli kahramanların göklere çıkarılmasını istiyordu. 
Ancak, Bekmakhanov’un doktora tezini tamamlaması savaş sonrasına 
denk gelmişti. Bu dönemde ise Stalin daha önce kendisinin teşvik ettiği 
milli kahramanları kısıtlamaya ve yerine savaşın kazanılmasında Rus 
halkının rolünü ön plana çıkarmaya ve övmeye başlamıştı. Böylece 
Bekmakhanov Sovyet yönetiminin gösterdiği hedefler doğrultusunda 
1941’de yazmaya başladığı Kenesarı Han üzerine hazırladığı doktora 
tezi bittiği 1947’de Sovyet yönetimiyle çatışır hale gelmişti. Bu se-
beple onun suçunun ideolojiye aykırı olmak değil, tarihe bakışını ve 
metodolojisini Sovyet ideolojisinin değişim hızına ayak uyduramamak 
olduğu söylenebilir. Bekmakhanov’un savaş öncesi ideolojiye uygun 
olarak yazdıklarını değiştirmesi konusundaki baskılara direnmesi 25 
yıl Sibirya’ya sürgüne gönderilmesiyle sonuçlandı. 1953’te Stalin’in 
ölmesi ve yerine Stalin karşıtı politikalarıyla Khruşçev’in geçmesiyle 
Bekmukhanov affa uğrayarak ülkesine dönebildi.
Sovyetler Birliği’nde tarih yazıcılığı metot ve ideolojik hedefler açı-
sından her zaman istikrarlı olmamıştır. Dönem dönem Bekmakhanov’un 
olayında görüldüğü gibi değişikliklere uğramıştır. Biz bu tebliğimiz çerçe-
vesinde Bekmakhanov’un hayatıyla ilgili olarak tarihçilere yönelik baskı 
ve kısıtlamalar ile birlikte onlardaki bu değişimleri göstermeye çalışacağız.
* Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü


SOVYET TARİH YAZIMI VE
12
İktidara gelir gelmez tarihi bilimine kendi görüşleri doğrultusunda 
şekillendirmeye başlayan Bolşevikler Sovyet ideolojisini benimseme-
miş ve kendileri tarafından “burjuva aydını” olarak tabir edilen Çarlık 
Rusya döneminin tarihçilerine ilk yıllarda müsamaha ile yaklaştılar. 
Onlara bir ceza vermedikleri gibi tarihin tüm alanında çalışmalarına 
imkân verildiği görülmektedir. Onlar ders programları ve ders kitapları 
hazırladılar, arşivcilik ve müzecilik alanındaki tecrübelerini ortaya 
koydular. Çünkü yeni rejim kendi görüşleri doğrultusundaki tarihçileri 
henüz yetiştirememişti. İşçi ve köylü arasından yeni bir aydın ve tarihçi 
zümresi oluşturacakları 1930’lı yıllara kadar onlara yönelik herhangi 
bir cezalandırmaya gidilmedi.
1
Sovyet yönetimi, bu arada, kendi Marksist tarihçilerini yetiştirmek 
maksadıyla 1919 yılının başlarında Sosyal Bilimler Fakülteleri kurdu. Çarlık 
rejiminin tarih ve filoloji bölümlerini bu fakültelerin içine alarak kendi 
ideolojik kontrollerini etkinleştirmeyi amaçladı. Çarlık dönemi tarih eğitim 
sisteminde ağırlık Eskiçağ ve Ortaçağ tarihlerine verilmekte ve daha çok 
akademik araştırmalar üzerinde durulmaktaydı. Sovyetlerin ilk dönemiyle 
uygulanmaya başlayan sistemde ise sınıf mücadelesi, devrim hareketleri, 
toplumun sosyoekonomik gelişmişliği, Ekim Devrimi’nden sonra ortaya 
çıkan bazı problemler üzerinde durulmaktaydı. Eğitim ve araştırmalarda 
Marksizm-Leninizm teorisi ve metodolojisi esas alınmaktaydı.
Öte yandan Sovyetler Birliği’nin her bölgesinde Marksist-Leninist 
ideoloji doğrultusunda bilimsel çalışmalar yapacak ve yeni kurulan bilim 
kurumlarında görev yapacak öğretim üyesi ihtiyacını hızla karşılamak 
üzere 1921’de Kızıl Profesörler Enstitüsü kuruldu. Burada eğitim kısa 
sürede çok bilgi vermek esasına dayanıyor ve felsefe, siyasi ekonomi, 
ülke tarihi ve genel tarih dersleri veriliyordu. K. Marks’ın, F. Engels’in 
eserleri ders kitaplarını oluşturmaktaydı. Marks’ın Kapital eseri siyaset 
ekonomisi dersinin ana kitabıydı. Üç sene sonra enstitü ilk mezunlarını 
vermeye başladı. Bunlar arasında daha sonra Sovyetler Birliği tarih 
yazımında önemli isimler olan A. L. Sidorov, A. M. Pankratova, N. N. 
Vanag gibi tarihçiler de bulunmaktaydı. Bunlardan A. M. Pankratova 
1940’lı yıllarda Bekmakhanov’un doktora hocası olacak ve kendisine 
çok yardımlarda bulunacaktı. 1929 yılında Kızıl Profesörler Enstitüsü 
kapatıldı ve onun yerine Parti Tarihi Enstitüsü, Tarih Enstitüsü, Felsefe 
Enstitüsü ve Ekonomi Enstitüsü olarak dört enstitü kuruldu.
2
Böylece Sovyetler Birliği’nde Çarlık döneminden gelen eski ve Sov-
yet döneminde materyalist tarih anlayışıyla yetiştirilen yeni nesil 
1 Elnur Ağayev, Sovyet İdeoloji Çerçevesinde Türk Cumhuriyetlerinin Tarih Yazımı ve Tarih 
Eğitimi: Azerbaycan Örneği, Hacettepe Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü 
(Yayınlanmamış Doktora Tezi), Ankara 2006, s. 84-85.
2 Ağayev, s. 132-137.


Yüklə 4,04 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   88




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə