T. C. Ankara üNİversitesi sosyal biLİmler enstiTÜSÜ felsefe ve din biLİmleri (Dİnler tariHİ) anabiLİm dali



Yüklə 0,68 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə11/31
tarix22.10.2018
ölçüsü0,68 Mb.
#75424
1   ...   7   8   9   10   11   12   13   14   ...   31

 
28
hiç günah işlemez, kıskanç değildir, zıtlıklardan azadedir, artık tamamen özgürdür ve 
onun bütün fiilleri yok olmuştur. Aynı kitabın V. bölümünün 7- 29 arasındaki 
cümlelerinde ise, kurtuluşa ulaşmış kişinin, nilüfer çiçeklerinin suyun üstünde 
durduğu halde sudan etkilenmediği gibi, yaptığı fiillerden etkilenmeyeceği 
belirtilmiştir. Böyle bir kişi yaptığı  işlerden bir karşılık beklemez, o, huzura 
erişmiştir; en üst kasttan kast dışına kadar bütün insanlara ve hayvanlara eşit gözle 
bakar; Brahman gibi tarafsızdır, bu yüzden de onunla bir olur. Bu kişi Brahma- 
niravanayı kazanan kişi olarak nitelendirilmiştir. 
95
 
Kurtulan kişinin işlediği eylemlerden etkilenmeyeceği yukarıda belirtilmişti. 
Bu durumda insanın yeniden doğuşuna sebep olan eylemlerin yani karmanın, ne 
olacağı sorusu akla gelmektedir. Kurtulan kişi artık karma ile bağlarını koparmıştır.  
Kişinin bedeni yapılan fiillerden etkilense de, esas olarak ruh, bu fiillerden 
etkilenmez.  İnsanın önceki hayatında yaptığı fiiller, iki şekilde özetlenebilir. 
Birincisi, geçmiş yaşamda yapılan ve sonuçları şu anki hayatta ortaya çıkan fiillerdir. 
İkincisi ise yine geçmiş yaşamda yapılmış, ancak sonuçları bir sonraki yaşamda 
ortaya çıkacak olan fiillerdir. Bunlar dışında bir üçüncüsü daha vardır ki, bu insanın 
kurtuluşa ulaştıktan sonra yaptığı fiillerdir. Bunlar herhangi bir arzu ve tutku sonucu 
yapılmadığı için kişinin bu fiillerin sonuçlarıyla ilgili herhangi bir sorumluluğu 
bulunmamaktadır.
96
 Bu tasnif şöyle bir örnekle anlatılmaktadır: Elinde oku ve yayı, 
sırtında ok çantası ile geyik avına giden bir avcı, gördüğü bir şeye, onun geyik 
olduğunu düşünerek bir ok atar. Sonucun kesin olması için bir ok daha atacaktır ki, 
hedef aldığı şeyin bir insan olduğunu fark eder ve pişman olur. Ancak attığı oku geri 
                                                 
95
 Kaya, s. 40-41,  43-45. 
96
Nikhilananda, s. 68-69; Ayrıca bkz. Yitik, Karma Tenasüh, s. 50-51; Aydın, s. 163-165.  


 
29
döndürme şansı yoktur. İşte, yaydan fırlamış olan ok, kişinin hâlihazırdaki hayatını 
belirleyen karmasıdır. Hedefe doğrultulan ok, kurtuluştan sonraki davranışlar ve ok 
çantasında fırlatılmamış duran oklar ise, kişinin henüz sonuçları ortaya çıkmamış 
olan eylemleridir.
97
 
Kurtuluş anlayışını bu şekilde ele aldıktan sonra Hinduizm’e göre bu hale 
ulaşmayı sağlayan, bunu kolaylaştıran yolların neler olduğuna bakabiliriz. 
 
2-
 
Hinduizm’de Kurtuluşa Götüren Yollar 
Kurtuluşun bir Hindu için ne kadar önemli olduğunu yukarıda ifade etmiştik. 
Hinduizm’de kurtuluş kadar kurtuluşa ulaşmakta takip edilecek yol da önemlidir. 
Kişinin takip ettiği yola bağlı olarak kurtuluşu elde etmesinin daha kolay veya daha 
zor olacağı veya kurtuluş için takip edilecek yolun, kişinin içinde bulunduğu sosyal 
statüye göre farklılık gösterebileceği belirtilmiştir.  
Hinduizm’de kurtuluşa giden yolları ifade etmekte “marga” veya “yoga” 
kelimelerinin kullanılmış olduğunu gözlemlemekteyiz. Bu kelimelerden ilki olan 
marga, takip edilecek yol anlamına gelmektedir ve bu kelimenin ilk kez Maitri 
Upanişad’da kullanıldığı belirtilmektedir.
98
 İkinci olarak kullanılan yoga kelimesi ise 
Hinduizm ve diğer Hint kökenli dinler için oldukça önemli bir kavramdır. Yoganın 
Sanskritçe birleştirmek, bağlamak anlamına gelen “yuj” veya “joug” kökünden 
türediği
99
 ve egzersiz, disiplin gibi anlamlara geldiği belirtilmektedir.
100
 Yoga esas 
                                                 
97
 Nikhilananda, s. 68-69. 
98
 Aydın, s. 119. 
99
 Tümer- Küçük, s. 68. 
100
 Aydın, s. 119; Nikhilananda, s. 116-117. 


 
30
olarak insanın içindeki öz ile yüce ruhun birleşmesini ve bu birleşmenin yollarını 
ifade etmektedir.
101
 
Hinduizm’de genel olarak kişiyi kurtuluşa götüren üç yoldan söz edilmektedir. 
Bunlar karma-marga (amel yolu), jnana-marga (bilgi yolu) ve bhakti- marga (aşk 
yolu) dır. Şimdi bunları tek tek ele alacağız. 
a)
 
Karma-Marga  
Yukarıda belirttiğimiz gibi marga, yol anlamına gelmektedir. Karmanın ise fiil, 
yapılan iş anlamına geldiğini açıklamıştık. Böylece karma-marga, amel yolu 
anlamına gelmektedir. Bu yol insanın amelleri, yani fiilleriyle kurtuluşa ulaşmasını 
ifade etmektedir. 
Vedik dönemde karma- marga, kurban ibadeti olarak karşımıza çıkmaktadır. 
Daha önce de belirttiğimiz gibi, kurban o dönemin en önemli ibadeti olarak 
görülmüştür. Tanrıların, hayatlarını kurbanlar sayesinde devam ettirdiklerine 
inanılmış ve kurbanlar karşılığında insanlar, sağlık, uzun ömür, mal ve evlatlar 
vermeleri için tanrılara dua etmişlerdir. Nitekim Vedalar’da bunun örneklerine 
rastlanmakta ve “Tereyağı burada, senin verdiklerin nerede?” gibi ifadeler yer 
almaktadır.
102
 Vedik dönemin kurtuluş anlayışı, büyük ölçüde dünyadaki düzenin 
bozulmamasına dayandırılmıştır. Bu düzenin devamı da ancak kurban törenlerinin 
tam olarak, hakkıyla yerine getirilmesine bağlanmıştır.
103
  
Vedalar’dan sonra Brahmanalar’ın kurban hakkındaki yorumları sonucunda 
tapas, yani riyazet, kurban töreni ile aynı seviyede görülmeye başlanmıştır. Bu 
                                                 
101
 Nikhilananda, s. 116-117. 
102
 Schimmel, s. 102. 
103
 Aydın, s. 125. 


 
31
bağlamda tanrıların sadece kurbanla değil, riyazet ile de memnun edilebileceğine 
inanılmıştır. Riyazet burada bir içsel kurban olarak görülmüştür. Mesela, nefesin 
tutulmasıyla gerçekleşen riyazet, kurbandan bile üstün kabul edilmiştir.
104
 Bu durum 
daha sonra yaygınlaşacak olan yoga uygulamalarının ve çileci uygulamaların 
temelini oluşturmuştur.
105
   
Brahmanalar’da karma kavramı, ritüelleri ve onların faydalı sonuçlarını ifade 
etmek için kullanılmıştır. Her yapılan ritüel, bir sonuca sebep olmuş ve böylece bir 
sebep sonuç dizisi meydana gelmiştir. Bu durum kurban ibadetinin kurtarıcılığı 
üzerinde şüpheler ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Kurban ibadetinin doğal sonucu
ruhların ölümden sonra kurbanların karşılığı olarak, gökte mutluluğu elde etmesidir. 
Ancak insanın yapmış olduğu diğer davranışların karşılığını nerede ve nasıl alacağı 
sorusunun gündeme gelmesine engel olunamamıştır. Bu sorun bağlamında ruhun 
ölümden sonra yeniden bedenlenmesi inancı ortaya çıkmış ve bu düşünce 
Upanişadlar’a damgasını vuran başlıca inanç olmuştur.
106
  
Bu düşünce değişikliğinin sonucu olarak Upanişadlar’da kurban ibadetinden 
genel olarak olumsuz bir şekilde bahsedilmiştir. Kurban ile insanın kurtuluşu elde 
edemeyeceği,  sadece ölümden sonra ruhların, atalarının ruhlarının bulunduğu yere 
gidip tekrar yeryüzüne döneceği belirtilmiştir. Kurbandan başka üstün bir 
ibadet/eylem bulunmadığını düşünenlerin de benzer şekilde, sundukları kurbanların 
karşılığını gördükten sonra yeryüzünde yeniden bedenlenecekleri bildirilmiştir. 
Ayrıca Upanişadlar’da bilgi olmadan yapılan kurban ibadetinin hiçbir işe 
                                                 
104
 Eliade, C. I, s. 286-287. 
105
 Eliade, C. I, s. 290. 
106
 Eliade, C. I, s. 291-292. 


Yüklə 0,68 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   7   8   9   10   11   12   13   14   ...   31




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə