T c ankara üNİversitesi sosyal biLİmler enstiTÜSÜ Sİyaset biLMİ
Yüklə 0,94 Mb. Pdf görüntüsü
|
47 (İslami takvimin ilk ayı) Srinagar’da resmi olarak kurulmuş olan Müslümanların Birleşik Cephesi (MBC) bayrağı altında örgütlenmiş olanlar da vardı (Swami, 2007, s. 76). Cephe, özgürlük yanlısı örgütlerin bir ittifakıydı ve içerisinde Jamaat-i-İslami hakim bir konumdaydı. MBC’nin esas amacı seçimlerde NC-Kongre ittifakına karşı mücadele etmekti (Bose, 2003, s. 45). Hem NC, hem de MBC için seçimler kendi siyasi konumları için bir nevi referendum özelliği taşıyordu (Swami, 2007, s. 59). Müslümanların Birleşik Cephesi (MBC) ‘gerçekte hiç bir birleştirici ideolojiye sahip olmayan, ‘öfkelerini Abdullah’ın aileye dayalı yönetimi, hükümetin yozlaşması ve ekonomik gelişmemişlikten çıkartan eğitimli gençlik, okuma yazması olmayan işçi sınıfından insanlar ve çiftçilerden oluşan’ farklı grupların kendiliğinden oluşmuş bir ‘geçici birliği’ydi (Bose, 2003, s. 48). MBC bayrağı altnda toplanan önde giden esas gruplar Jamaat-i-Islami, Qazi Nisar’ın öncülük ettiği Ummat-i- Islami ve Molvi Abass Ansari’nin Anjuman-i-Itehed-ul-Muslimeen’iydi. MBC’nin diğer bileşenleri İslamcı Öğrenciler Çevresi, Müslüman Eğitim Vakfı, Müslüman Refah Grubu, Islami Jamiat-i-Tulba, Idara-i-Tahqiqat’dı. Kadrolarının çoğunluğunu Kaşmir gençliği oluşturuyordu, bunların bir çoğu zengin köylülerden veya bağ- bostan sahibi sınıflardan veya zengin iş çevrelerinden geliyorlardı (Behera, 2007, s. 47). 1987 meclis seçimleri yaklaştıkça içlerinde Abdul Gani Lone’nin Halkın Konferans ve Gulam Mohammad Shah’ın Awami Ulusal Konferansı’nın da olduğu bir çok grup da MBC’ye katıldı. Burada Mirwaiz Molvi Farooq’un Awami Eylem Komitesi’nin MBC’nin bir parçası olmadığını söylemek önemlidir zira kendisi önceki seçimlerde Dr. Farooq Abdullah (halk arasında Çifte Farooq Uzlaşması olarak da bilinir) ile işbirliği yapmıştı. Uzlaşma’nın bu seçimler sırasında bile sürdüğüne dair yaygın bir inanış vardır. 48 MBC’nin Vadi’de popülaritesi gittikçe arttı ve kendisinin seçim sembolü olan Hokka ve Kalem her ailenin mottosu oldu. Bir MBC militanı ve şimdi JKLF lideri olan Yasin Malik ‘MBC ideolojisi her bir evde, her bir kuytuda ve eyaletin her bir köşesinde tartışılıyordu. Sokaklar Cephe’nin yeşil bayraklarıyla kaplanmıştı’ demektedir (Yasin Malik’le, JKLF Genel Başkanı, kişisel görüşme, Srinagar, 29 Temmuz 2015). MBC’nin popülaritesi hakkında Khem Lata Wakhloo, Kaşmir Pandit toplumunun (Kaşmir’deki Hintliler) önde gelen bir NC üyesi, şunları söylemektedir ‘1987’de insanların dudaklarından sadece tek bir ses dökülüyordu, bu da seçtiğimiz bir partiyi, halkın arzularını karşılayacak ve şikayetlerine kulak verecek bir partiyi, bu demokraside iktidara getireceğizdi’ (Wakhlu, 1992, s. 321). 23 Mart 1987’de düzenlenen seçimlere katılım yaklaşık %75’di, bu, eyalet düzeyinde bir rekordu, Vadi’de ise katışım yaklaşık %80’di (Schofield, 2004, s. 137). Bununla birlikte, seçimlere kitleler hileli gözüyle baktılar. Seçimlerin manipüle edildiği bölgelerde muhalefet adaylarının tuttuğu, seçimi takip etmekle görevli insanlar tutuklanmış ve polis ve aynı zamanda Ulusal Konferans adayları tarafından dövülmüşlerdi (Puri, 1981, s. 53). Bu seçimlerde Ulusal Konferans 38, koalisyon ortağı Kongre 28, Bhartiya Janata Partisi (Hindistan Halk Partisi) 2 ve Bağımsızlar 4 sandalye kazanırken MBC sadece sandalye kazanabilmiş ve buna karşın kullanılan oyların %30’unu almıştı. Aslında bürokrasi ve istihbarat kurumlarında Ulusal Konferans-Kongre’nin seçimlere hile karıştırdığı yönünde ortak bir konsensus mevcuttu. Popüler bir dergide yayınlanan bir gözlemci raporu oy verme işlemi esnasında ve akabinde oyların sayılması sırasında işin içine çeşitli hilelerin karıştırıldığını yazmıştı. Bunlar “bütün Vadi’de hileleri ve fiziksel şiddeti”, ‘bütün oy kutularının NC lehine damgalanmasını’, ‘NC çetelerinin bir çok vatandaşı 49 gecekondulardan kaçırmasını’, ‘basitçe oy kullandırmamayı’, ve hükümetin atadığı denetçilerin ‘muhalefet adaylarının öne geçtiğini görür görmez oy sayımını durdurmasını’ içeriyordu. Bu esnada, idare göz göre göre NC-Kongre ittifakı için çalışıyordu ve ‘polis hiç bir şikayeti dinlemiyordu.’ Seçimler üzerine olan rapor ayrıca seçimlerin açık bir biçimde hileli olduğunu söylüyordu. Tavleen Singh “hilenin açık’ olduğunu belirtiyordu, örneğin Abdul Gani Lone’nin geleneksel kalesi olan Handwara bölgesinde 26 Mart tarihinde sayım başlar başlamaz, Lone’nin sayım görevlileri polis tarafından sayımın yapıldığı yerin dışına atıldılar (Singh, 1995, s. 102). Seçimlere hile karışması üzerine yorum yapan I. K. Gujral (sonrasında Hindistan Başbakanı oldu) şunları söylemişti, “Kongre bakanlarının bir tanesinden ‘ayrılıkçıların ulusal çıkarlara zarar vermemeleri için dışarıda tutuldukları zaman hile yapmakta ne gibi bir sakınca var ki’ dediğini duymak şaşırtıcı olmuştu” (The Times of India, 1986). 1987 seçimlerindeki geniş çaplı hileler Kaşmir’in Hindistan Birliği ile olan ilişkilerinde kırılma noktası olarak görülmektedir. MBC’nin liderlerin birisi olan Dr. Qazi Nisar’a göre, “Hindistan anayasasına inanıyorum. Bizim gibi insanlar İslam’ı kullanarak oy almaya ne kadar süre daha edebilir ki? Bizim daha somut bir şeyler yapabildiğimizi göstermemiz lazım, ancak bu gibi şeyler insanalrın basitçe anayasaya olan inançlarını kaybetmelerine yol açıyor.” Benzer şekilde, MBC’nin kurulmasından sonra ayrılıkçı kampa dönen bir Hindistan yanlısı olan Halkın Konferansı’nın genel başkanı olan Abdul Gani Lone de umutsuzluk içinde şunları söylüyordu, ‘Eğer insanların oy kullanmasına izin verilmezse, insanlar sıkıntılarını millet karşıtı duygulara dönüştürmekten başka ne yapabilirler’ (India Today, 1987, ss. 76-78). Kaşmirlilerin ortak tepkisini Srinagar’da şok içerisindeki bir avukat ve Yüklə 0,94 Mb. Dostları ilə paylaş:
|