çıkardılar. Siyasi ve sosyal haklarını almak ve
kendilerini korumak için teşkilatlar kurdular.
Dobruca bőlgesinde tűrkçe gazete ve dergiler, ancak
Osmanlı’nın bőlgeden çeklimesinden sonra, yani
1880’li yıllarda yayınlanmaya başladı. “Dobruca”
gazetesi dışında, “Haraket”, “Sadakat”, “Tan”, “Tuna”,
“Emel”, “Mektep ve Aile”, “Bora” gibi gazete ve dergi
çıkarılmıştır.
Evliya Çelebi „Seyahatname”sinde bildirdiğine gőre
XVII yy-da tűrklerin en eski yerleşim yer olan
Babadağı Műslűman Medresesi (1900-1901 őğretim
yılında Mecidiye’ye taşınmıştır) ise 1610 yılında eğtim
ve őğretime başladı”.
1911 yılında Mecidiye Műslűman Semineri Mezunları
Derneği kuruldu. 1948’deki Koműnist Eğtim
Reformundan sonra Seminer bir kenara bırakılıp
gereken őnem verilmediği gibi bu tarihten sonra
medresenin faaliyeti sık, sık kesintiye uğratıldı. 1965
tarhinde ise tamamen kapatılmıştır. Seminer mezunları
tűrk-tatar topluluğunu sosyal hayatına aktif bir şekilde
katılmışlardır. Mezuniyet diplomaları, medrese me-
zunlarına iman olma, Tűrkçe őğretmeni olma gibi
hakları veriyordu. Medrese mezunları normal lise
mezunları ile aynı haklara’da sahiptiler. Bazı mezunlar
tahsillerine devam ederek doktor, hekim, műhendis,
edebiyatçı, gazeteci, őğretmen oldular. Mecidiye
Medresesi mezunlarından Mehmet Niyazi-şair, gazeteci
ve űnlű őğretmenlerinden birisidir, Ismail Ziyaettin –
muhendis, şair, yazar, sőzlűk ve okul kitapları yazarı,
folklorist ve imam. İbrahim Temo, doktor, sosyal
haklar için műcadele eden savaşcı ve Evrensel
Romence-Tűrkçe Sőzlűğű (1930) yazarı; Yusuf İsa
Halim, şair, gazeteci; 1935-1948 yılları arasındaki
Tatar topluluğunun manevi lideri – Necip Hacı Fazıl,
Azaplar Kőyűndeki Tatar Kűltűr Birliği’nin kurucusu,
205
şair ve tiyatro oyun yazarı olan Necip H. Fazıl, Stalin
tarafından fikirlerinden dolayı, şehit edilmişti. Medrese
bunlar gibi űnlű şahsiyetler yetiştirmiştir.
Dobruca bőlgesindeki bir çok koyler ve şehirler
tűrkçe isimleri taşıyor: Mecidiye, Kara Murat,
Endekkarakűy, Tuzla, Hasanca, Başpınar, Mahmudiye,
Kalaica, Tatlıcak vs. Mecidiye eski adı Karasu, Osmanlı
Padişahı Sultan Abdűlmecid tarafından 1856’da şehire
dőnűştűrűlen Mecidiye’nin tam ortasında aynı yıl inşa
edilmiş Abdűlmecid camii boy gősteriyor. 57 bin
nűfusun, 10 bin tűrk ve tatar soydaşlardan oluşan
Mecidiye, bőlgede műslűmanların en yoğun yaşadığı
şehir konumunda.
Bűtűn tűrk ve tatar nufusu Romanya coğrafiyasında
yaklaşık 60 bin cıvarındadır, yoğunlukla Dobruca
Bőlgesinde yaşamaktadırlar.
Dobruca’nın tarihi eski olan geleneksel bir bőlgedir.
Bőlgede yaşayan tűm etnik gruplar aralarındaki dil ve
din farklıklarına rağmen, Bűyűk Romanya ideallerini
benimsemişler, kendi kűltűr, ekonomik ve siyasi
istekleriyle gőrműşlerdir.
Romanya’da yaşayan Tűrk ve Tatarların
şimdiki durumu
1989 - yılında Romanya’nın demokrasiyle geçmesiyle
birlikte başta romen halkı olmak űzere, bőlgede
yaşayan tűrkler’de rahat nefes aldılar. Eski
őzgűrlűklerine ineden kavuştular. Romanya yasalar
cevresinde her tűr kűltűrel, dini ve eğtim faaliyetleri
yapılmaktadır.
Romanya, azınlıklara tanınan haklar bakımından son
derece ileri durumdadır. Romanya Anayasasının 6.
maddesiyle milli Azınlıklara dil, din, Kűltűr ve etnik
őzelliklerini ifade etme ve koruma hakkı tanınmış;
kanunlar çerçevesinde kendi dillerini ve dinlerini
206
őğrenebilmeleri, ana dilinde eğtim yapabilmemiz
serbest bırakılmıştır. Romanya’nın birliğine ve bű-
tűnlűğűne sadık, problemsiz bir azın-lık olarak
varlıklarını sűrdűren tűrkler, kurduğu birliklere
kendilerine tanınan anayasal haklarından yararlan-
maya çalışmaktadır.
29 aralık 1989’da Romanya Demokrat Tűrk
Műslűman Birliği kuruldu. Bu birliktelik kısa bir sűre
sonra; birliğin Romanya Műslűman Tatar Tűrklerin
Demokrat Birliği ve Romanya Demokrat Tűrk Birliği
olarak kurdular.
Romanya Hűkűmeti Azınlıklar Departmanı tarafından
desteklenen Birlikler en fazla proje gerçekleştiren
kurumlardandır.
Romanya parlamentosunda birliklerimizi iki milletve-
kili temsil ediyor (biri tatar birliği, diğeri tűrk birliği ta-
rafından).
Tatar Birliğini genç millletvekili Aledin Amet, temsil
etmektedir. Kendisinden en őnemli hizmeti Kırım
Őzerk Anayasasının kabul tarihini (13 aralık)-
Romanya’daki tatarlar için Milli Bayram olarak kabul
edilmesi olmuştur ve yasa ile kabul edilen ödül
özellikle şair, gazeteci Mehmet Niyazi’nin ismiyle
adlandırıldı. Çünkü o tatarların önde gelen temelcilerin
biridir.
Hep milletvekilimizin çalışmalarında őnemli yer
almakta, ilk defa Romanyada’ki bir okul, tatar şehidin
adını taşıyőr. 17 eylűl 2007 tarihinde, Mangaliya’ya
bağlı, Azaplar kőyűndeki ilkőğretm okuluna Necip Haci
Fazıl ismi atanmıştır.
Milli şairimiz M.Niyazinin ve ulu őnderimiz Atatűrkűn
bűstű T.C. Bűrkreş Bűyukelciliğinin desteği, RMTTDB
Mecidiye şubesinin çalışmaları ile 2006 yılında Mecidiye
Merkez Parkına konunmuştur. Bűstlerin dikilmesine
207
bűyűk katkıda bulunan Mecidiye Belediyesi ve Tűrk ış
Adamları’dır.
Birliklerin yayın organları
Romanya Műslűman Tatar Tűrklerin Demokrat Birliği,
Tatarca-Tűrkçe-Romence űç periyodik yayına sahiptir,
„Karadeniz”, „Caş, „Kadınlar Dűnyası”. Bu gazeteler ve
dergiler cemaatin dűzenli olarak haber alma ve kendi
kűltűrűne ait unsurların őğrenme hatırlamada çők
őnemli rollar gőrűyőr. “Karadeniz” 18. yılına girdi ve
Kőstence’de cıkarılmakta devam ediyor. Bűyűk ebatta,
sekiz sayfa olarak çikarılmaktadır. Gazetenin sol űst
kőşesinde, Ismail Gaspıralı’nın „Dilde, Fikirde, Işte
Birlik” sőzű yer almaktadır. Orta kısımında ise
RMTTDB’nin yayın organı “Karadeniz” yazısı ile
Romanya, Tatar ve Tűrk bayraklarına yer
verilmektedir.
“Caş” 1998 yılında Romanya’da yaşayan tatar
gençlerin yayın organı hayatına başlamıştır. 2007
itibarıyle 100. sayısı cıkarıldı, bu vesile ile gazete, 10
sayfalık dergi şeklinde yayınlanmaya başladı.
Tamamen derleme haber ve bilgilerden oluşmaktadır.
„Kadınlar Dűnyası” 7. yayın yılına girdi, Tatar ve Tűrk
kadınların yayın organı hayatına başlamıştır. 2007
itibrıyle 12 sayfalık dergi şeklinde yayınlanıyor.
RDTB-nin yayın organı, aylık „Hakses” dergisidir. Hep
Kőstence’de cıkarılmaktadır. Dergi 1989 yılında yayın
hayatına geçti. Çoçuklar sayfası, din kőşesi, haber
bulunmaktadır.
Tatar ve Tűrk Birlikleri diğer tarafından her yıl yeni
kitaplar yayinlayarak Dobruca’da edebi bir literatűr
meydana gelmesi için esaslı bir hizmet gőrűyőr. Aynı
zamanda iki Birliklerin tűzűklerin maddelerinde
soydaşlarımızın hakların korumaktır.
208
“Tuna Mektupları” aylık bir dergidir, kendi deyimiye
kűltűr, sanat ve fikir dergisidir. Tűrk Birliği’nin Galaţi
şubesinin bir yayını olarak 2000 yılında çıkmaya
başlamıştır. Derginin sahibi „Aşağı Tuna Araştırma,
Geliştirme, Eğtim ve Kűltűr Merkezi” adına sahibi
Gűlten Abdulah’tır.
Dergi yaklaşık 30 sayfadır.
Romanya da Din Hizmetleri
Romanya genel Műftűsű Kőstence’de faaliyet
gősteriyőr. Ilahiyat Eğtimini Tűrkiye’de tamamlayan
Muurat Yusuf gőrev yapıyőr. Genç Műftű cemaatin Din
hizmetlerini en iyi şekilde yűrűmesi için gayret
gősteriyőr. Tűrkiye, Romanya Műslűmanlarının din
hizmetlerine őnemli katkılar sağlıyőr. Bazı restorasyon
ve inşaat faaliyetlerine katkıda bulunuyor. Ayrıca
Kőstence Hűnkar Camii, Mecidiye Abdűlmecid camii ve
Babadağ Gazi Ali Paşa Camilerine Tűrkiye’den kadrolu
imamlar gőnderiliyőr.
Romanya da Tűrkçe őğretimi
Eski Mecidiye Műslűman Medresesi, 13 Temmuz
1995 tarihinde Romanya-Tűrkiye arasında imzalanan
protokolle, Atatűrk Ilahiyat ve Petagoji Lisesi’ne
dőnűştűrűldű. 2003 yılından Atatűrk Ilahiyat ve
Petagoji Lisesi- Ulusal koleji adını aldı ve Tatar, Tűrk
topluluğuna mensup ve Romanya’nın değişik
şehirlerinden gelen őğrenciler, Tűrkçe ana dili eğtimi
yanındaki diğer disiplinlerde çağdaş metotlarla ve
modern teknolojiyle verilmektedir.
Ilk őğretim okullarda birinci sınıflardan itibaren,
çoçuklar konuşma dilini őgremeye başlıyor. Dobruca
209
bőlgesinde bűtűn ilk ve orta okullarda tűrkçe eğtim
verilmektedir.
Eğtim ve Kűltűrel faaliyetlerine Anadolu ve tatar
tűrkleri kaldıkları yerden ettiler. Eskiden olduğu gibi
şimdi de Romen Devleti’nin birer sadık vatandaşları
olarak hayatlarını sűrdűrmektedir.
Romanya’da Azınlıklar durumu
Yeni bir űlkede yaşıyoruz. Űlkenin bűyűk
menfaatlerini azınlıklarını menfaatlerinden, ayırı
dűşűnűlemez Romanya’da yasayan azınlıklar, temel
insan hak ve őzgűrlűklerine serbest dűşűnce, haysiyet
ve kişiliğini oluşturmasına imkân sağlayan, çok partili,
demokrat, sosyal ve hukuk devleti olan Romanya
Devleti’ni bir parçasıdır. Bűtűn bu yűce değerler
devletçe garanti altında alınmıştır.
Romanya’da sayısı 19 olan azınlıktan, őnce Tatar
Tűrkleri başta olmak űzere, son 30 yıl romen dilinin
sayesinde bilim ve tekniğin tűm dallarında bűyűk
başarılar elde etmeleriyle, atom fiziki araştırmaları,
atom santralları műhendislerinden, romen dili ve
edebiyatının őnder uzmanları olarak, romenlerde akıl
ders vermekle kendilerini tanıtmaları ve yűksek
tahsillilik açısından Romanya nűfus oranına gőre ilk
safta bulunmaktadır.
Bu gerçekler bir yandan, diğer yandan Romanya
Devleti’nin azınlıklara karşı oldukça olumlu tutumından
dolayı, Romanya Hűkűmeti nezdinde ayrıca 1997
seçiminden sonra, azınlıkların temsilcilerinden oluşan
bir Millî Azınlıklar Konseyi’nin kurulmasına karar
kılınmıştır. Her ayda bir kere hűkűmetle biraraya
gelerek, son zamanlarda bűyűk başarılar elde etmiştir.
Millî Azınlıklar Koruma Dairesi’nin yőnetimi altında
Romanya Milli Azınlıklarının dilinin, tarihini, ge-
210
leneklerini ve etnografiyasını araştırmak amaçıyla
Enstitűtű’nun kurulması.
Herhangi bir biçimde olursa olsun, kendi vatanları
olan diğer Tűrk Cumhuriyetleri ve topluluklardan farklı
olarak, biz , Balkan tűrkleri, biri şu anda ekmek vatanı,
őtekisi ise hafızalarımızdan hiçbir vakit silinmeyecek
olan gőnűl vatanlarımız dediğimiz Tűrkiye ve Kırım
(őzerk cumh.) gibi vatanlara sahip bir Tűrk toplumunu
oluşturmaktayız.
Kaynak:
1. Nuredin İbram „Dobruca’daki műslűman topluluğu
manevi hayatından sayfalar” ExPonto yayın evi Kőstence
1999;
2.Nedret Ali Mahmut „Romanya Tűrk-Tatar edebiyatı”
Europolis yayın evi Kőstence 2000;
3.Ali Aksu” Romanya Tűrklerinde kűltűrel durum ve
mektep ve aile mecmuası” Sivas 2002 ;
4. Ekrem Hakkı” Avrupa’da Osmanlı mimari eserler”,
Istanbul 2000;
5. Műstecib Űlkusal” Kırım yolunda bir őműr”, Ankara
1995, s.273
211
İÇƏRİK
AZƏRBAYCAN
Aygün HƏSƏNOĞLU
Almas Yıldırım poeziyasında Qafqaz motivləri......3
Prof. Dr. Elçin İSGƏNDƏRZADƏ
İnsan taleyinin ən canlı tablosu .......................14
Hafiz HACXALIL
İsmayil Şıxlının əsərlərində milli ideologiya........17
Hülya MƏMMƏDLİ
Əxilik və onun Azərbaycandakı izləri.................26
Dr. Mehman AĞAYEV
Azərbaycan Türkiyə mətbuatının gözü ilə
(1918-1922-ci illər).........................................32
Dr. Mərziyyə NƏCƏFOVA
Azərbaycan ədəbiyyatşünaslığına yeni baxış........42
Namiq HACIHEYDƏRLİ
Bizə necə şeir lazımdır.....................................52
“Göy Tanrı” və ya Qutsal Bitik.......................54
Oktay HACIMUSALI
Dəyanət Osmanlı şeirlərində
sözün daşıdığı fikir yükü..................................56
Dr. Rəsmiyyə SABİR
Dərdlərin kitabı...............................................61
BOLQARISTAN
Rafet ULUTÜRK
Bulgaristan türklerinin tarihi.............................65
QAZAXISTAN
Dr. Bahut ABJAT
Doğu masallları ve destanlarındakı “Resme
aşık olma” motifinin etimolojik özellikleri...........76
212
Doç. dr. B. ABİLHAYIROVA
Kazak milli sanatı ve milli dünyagörüşü.............81
Canat RISOVA
Kazak topraklarındakı misyoner okulların faali-
yetleri (XIX yy)................................................84
Cazira MOLDANOVA
Kazak türkçesindeki yabancı kelime ve
sözlükler ........................................................88
Dr. Kalibek İbirayımcanov (TURDIQAZIULI)
XIX yy’da Kazak topraklarında türk halklarını
ruslaştırma siyaseti ve rus okulları.....................92
Kazakistanda XIX yy’in sonu ve XX yy’in
başındakı ruslaştırma siyaseti sonucunda
alfabenin deyiştirilmesi.....................................97
K.E. JÜZEYEVA
Kazakistan’da milli el sanatı vasıtasıyla
estetik eğitimin önemi.....................................102
Dr. Manet BEYENOVA
Türk dünyası: Mağcan ve Feyzullah bey............106
Dr. Suluşaş BEKMIRZA
Muhtar Auezovun “Hankene”
trajedisindeki kenesari şahsiyeti.......................112
KƏRKÜK (İRAQ)
Şemsettin KUZEÇİ
Hoyrat demek Kerkük demektir........................117
Mehmet Haşim SALİHİ
Resmiyye Sabirin edebi kişiliği .........................123
KKTC
Dr. Erhan ARIKLI
Mankurt kavramı, Cengiz Aytmatov ve Atatürk. .126
213
TATARISTAN
Yard. Doç. Dr. Çulpan Zaripova (ÇETİN)
Alimcan İbrahimovun eserlerinde tatar
türklerinin kültürel değerleri.............................131
TÜRKİYƏ
Duygu Karahasanoğlu
Hüseyin Cavid, tarihi şahsiyetler.....................157
Fatih Erbay
Halid Said Hocayevin “Yeni elifba yollarında
eski duygu ve hatiralarim” kitabı hakkında.....167
Dr. Yakup Dəliöməroğlu
Qazaxların istiqlal arzusu..............................173
RUMINİYA
Gülşen İsmail
Romanya’da yaşayan tatar türklerinin
eğitim - kültür ve dil birliği..........................178
214
Document Outline - Kenesarı’yı dünya zevkinden, zenginlikten bezdiren, amansız bir mücadeleye iteleyen hangi güçtür? İlan ettiği savaş neyin uğrunadır? Auezov trajedisi bu sorulara net cevap vermektedir. Mücadele eden sadece kahraman değil, aynı zamanda, doğru yol arayışındaki insanın umudu, toplumun kaderidir. Bundan dolayı “Han Kene” trajedisi Auezov’un klasik eserleri arasında önemli bir yere sahiptir.
- KƏRKÜK (İRAQ)
- Şemsettin KÜZECİ
Dostları ilə paylaş: |