Upanishadlar’in hint kutsal metinleri arasindaki yeri ve önemi



Yüklə 1,03 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə59/64
tarix30.10.2018
ölçüsü1,03 Mb.
#76453
1   ...   56   57   58   59   60   61   62   63   64

 
 
167
Brahman’ın “ağzından”, kşatriyalar “kollarından”, vaisyalar “midesinden”, sudralar 
da “ayaklarından” yaratılmıştır.
378
 
Vedalar döneminde kast anlayışı katı kurallarla belirlenmişti. Kastlar arasında 
gidip gelme söz konusu değildi. Kişinin mevcut hayatında çalışarak bulunduğu kast 
sınıfını değiştirme imkânı yoktu. Her sınıf mensubu üzerine düşen vazifesini 
kusursuz ve eksiksiz bir biçimde yerine getirmek zorundaydı. Özellikle ilk iki kast 
otorite ve statü itibariyle diğerlerinden daha üstün konumda tutulurdu. Diğer 
kastlarda doğanların bu hayatta bekleyebilecekleri tek şey, yeniden dünyaya 
gelişlerinde bir üst kastta doğarak kurtuluşa bir basamak daha yaklaşabilmekti. 
Yeniden doğuşta bir üst kastta olabilmenin şartı da bulunduğu kast sınıfının 
kendisine yüklemiş olduğu vazifeleri eksiksiz yerine getirmekti. Ebedi kurtuluş 
sadece “brahmin” kastı için geçerliydi. Bu tür anlayışlardan da çıkarılacağı üzere 
Hinduizmin ilk dönemlerinde kast sisteminin doğurduğu sınıf farklılıkları ve 
kuralları katı bir biçimde uygulanmıştır. 
Upanishadlar döneminde ise kast anlayışı eski katılığından ve kuralcı 
yapısından biraz da olsa kurtulmuştur. Bu doğrultuda söz konusu metinlerde kastla 
ilgili eski geleneğe ters düşen bir takım uygulamaların ve ifadelerin yer aldığı 
görülür. Vedalar’da dînî bilginin bütünüyle brahman kastının tekelinde olmasına 
karşın, Upanishadlar’daki din bilginlerinden birçoğu kşatriya (soylular, savaşçılar) 
kastına mensuptur. Brahmanlar’ın zaman zaman Kshatriyalar’ın dizinin dibine 
oturarak onlardan ders aldıkları görülür.
379
 Bu dönemde Satyakama örneğindeki gibi, 
                                                 
378
 Rigveda, X, xc, 12. 
379
 Bu duruma örnek olarak, Gargya adında bir Brahman’ın Acataşatru adında bir Kshatriya’dan 
Brahman üzerine bilgi aldığını görüyoruz. Burada her ne kadar böyle bir durum doğal karşılanmasa da 
netice de bir alt kast sınıfı tarafından Brahman’a ders verdiği görülür. Bkz. Brihadaranyaka 
Upanishad, II, I.15; Yine bir Brahman olan Gatama’nın asker sınıfına mensup Pravahana Caibali 


 
 
168
babası ve soyu sopu belli olmayan çocuklar da öğrenci olarak kabul edilir.
380
 Bütün 
bunlar Upanishad kast anlayışının, önceki döneme nazaran farklılıklar ihtiva ettiğinin 
göstergesidir. 
Upanishad düşüncesine göre Brahmanlar, Kshatriyalar ve bütün varlıklar öz 
(Atman) olduğundan bunlar arasında bir denge vardır. Benzer şekilde hangi statüde 
olunursa olunsun önemli olan Atman’ı sevmektir. Bir kimse Atman’ı sevdiği zaman 
değerli olur. Yoksa her hangi bir zümreye mensup olması, onu kıymetli hale 
getirmez.
381
 Görüldüğü üzere Upanishadlar Atman’ı merkez konumuna getirerek kast 
sistemindeki sınıf farkını kısmen de olsa değiştirmeye çalışmışlardır.  
Upanishad kast tasavvurunun daha rahat anlaşılması adına kutsal metinleri iyi 
bilen ünlü Gargya Balaki ile Kaşi Kralı Acataatru’nun karşılıklı diyaloglarına 
değinmek yerinde olacaktır. Buna göre Brahman olan Balaki, Brahman’ı anlatmak 
üzere kralın yanına gelir. Balaki’nin yüce varlık olarak öne sürdüğü  şeylere kral 
karşılık vererek bunların aslında yüce varlık olmadığını ispatlar. Sonunda Balaki 
bildiğim her şey bu kadar diyerek susar. Kral da ona öne sürdüğü  şeyleri yaratan 
yüce varlığın Brahman olduğunu bildirir. Bunun üzerine Balaki Kral’a öğrenci olur 
ve ondan Brahman’ı  öğrenir.
382
 Burada da Brahmanların otoritesi devre dışı 
bırakılmış durumdadır. Ayrıca bu durum, katı ve değişmez kuralları bulunan kast 
anlayışının yumuşadığını da göstermektedir. Upanishadlar’da kurtuluş için gerekli 
olan  şart herhangi bir sınıfa mensup olmak değildir. Mevcut yaşamında belli 
                                                                                                                                          
adında bir Kshatriya’ya öğrenci olduğu ve ondan ders aldığı ifade edilir. Bkz., Kauşatiki Upanishad, 
IV.19.  
380
 Bkz., Candokya Upanishad, IV, 1-3. 
381
 Brihadaranyaka Upanishad, II,4,6; 5,6. 
382
 Bkz., Kauşatiki Upanishad, IV.19; Benzer bir durum Brahman olan Şakayanya ile Kral Brihadratha 
arasında da geçer. Bkz., Maitri Upanishad, I.2. 


 
 
169
koşulları yerine getirerek ve bir takım yöntemleri takip ederek brahman bilgisini 
idrak edebilen herkes kurtuluşa (moksha) ulaşabilir. 
Upanishad kast anlayışını ortaya koymak amacıyla sözü edilen metinlerin 
kadına verdiği değere işaret etmek yerinde olacaktır. Upanishadlar’da kadını 
yücelten ifadeler bulunur. Bu ifadeler önceki kast geleneğinde hakim olan 
düşünceyle pek örtüşmemektedir. Zira Upanishad öncesi kast anlayışında, kadınlar 
tamamen saf dışı edilmiştir. Kadınların erkeklerle bir tutulmaları söz konusu bile 
değildir. Upanishad öncesi mevcut inanca göre, kadının bir sonraki yaşamda 
kurtuluşa erebilmesi şöyle dursun bir üst kastta dahi doğması mümkün değildir. 
Kadın üzerine düşen görevleri eksiksiz yerine getirmek zorundadır.  Ancak bu 
şekilde bir sonraki yaşamında erkek olarak yeniden doğabilmeyi umabilir. Dinsel 
temellere dayandırıldığından hem alt kasta mensup olanlar hem de kadınlar bu 
inanışa ciddi bir tepki göstermemişlerdir. Böylelikle kadın anlayışı konusunda 
günümüze kadar sürüp gelen kalıcı bir toplum düzeni oluşmuştur.
383
 Upanishad 
öncesi durum böyleyken Upanishadlar’da kadınların en itibarlı  uğraş olan teolojik 
tartışmalara bile katıldığı görülür. Bu durum, hem kadınlara verilen değeri hem de 
kadınların sosyal statüdeki yerini açıkça göstermektedir. 
Vedalar’da dinsel bakımdan hiçbir etkinliği olmayan kadınlar, 
Upanishadlar’da dinsel bilgiyi öğrenme açısından erkeklerle eşit düzeyde tutulur. 
Örneğin, din bilgini olan Yacnavalkya ile karısı Maitriye arasında geçen konuşmada 
bu durum görülür. Bir gün karısı kocasına: “Efendim, bu dünya bütün zenginliğiyle 
benim olsa bu beni ölümsüz kılar mı?”  şeklinde bir soru sorar. Kocası bu soruya 
“hayır” diye cevap verir ve zenginlikte ölümsüzlüğe dair bir umudun olmadığını 
                                                 
383
 Patrick Olivelle, Upanishads, s. 22; Bkz., Güngören, s. 20-21. 


Yüklə 1,03 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   56   57   58   59   60   61   62   63   64




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə