Yerel Dış Politikanın temelleri 111
ABD örneğinde de, eyalet ve yerel yönetim gibi ulus-altı yö-
netimlerin, federal dış politikanın bazı tercihlerine ahlâkî saiklerle
(nükleer karşıtı duruş, terörle mücadelede insan haklarının ihlaline
karşı duruş, diktatörlüklere desteğe karşı duruş vb.) karşı çıkmaları
ve ulusal dış politikayı eleştirmeleri, hatta protesto etmeleri yönünde
birçok örnek mevcuttur (Blase, 2003:43,44). Çevre alanında da ben-
zer çatışma meydana gelebilmektedir. BM İklim Değişikliği Çerçeve
Sözleşmesi kapsamında geliştirilen Kiyoto Protokolü’nü onaylama-
yan zamanın ABD Hükümeti’nin bu tercihine karşı çıkan Seattle
Belediye Başkanı’nın başlattığı bir hareket neticesinde, Kiyoto Pro-
tokolü’nde öngörülen standartlar yüzlerce yerel yönetim tarafından
fiilen uygulanmaya konmuştur (Nijman, 2011:222). Burada, millî
ekonominin gelişim hızı açısından Kiyoto’nun emisyon sınırlamala-
rına karşın çıkan ABD Hükümeti’nin mi millî menfaatleri koruduğu,
yoksa vatandaşların ve gelecek nesillerin sağlıklı bir çevrede yaşama
hakkını savunan yerel yönetimlerin mi millî menfaatlere hizmet et-
tikleri konusu tartışmaya açıktır.
3.3.2. Yerel-ulusal işbirliği ve koordinasyon rejimleri
Bu değerlendirmelerden sonra, ulusal yönetimin “gönüllü mağ-
dur” konumuna tekrar dönmekte fayda vardır. Ulusal yönetimin
“mağduriyetinin” mecazî anlamda dile getirildiği daha önce ifade
edilmişti. Bu mağduriyet, ulusal yönetimin uluslararası alandaki tekel
konumunun zayıflaması ve onun iradesi dışında, fakat yine de millî
menfaatlerle çatışmayacak şekilde yerelin yurtdışı çalışmalarının ge-
lişmesi olarak ifade edilebilir (örtüşme ve ayrışma durumları). Çatış-
ma durumlarında ise, özellikle yerelin çatışması formülünde ulusal
için mağduriyetin dozu artmaktadır. Yani mecazîden gerçek anlama
doğru bir geçiş söz konusu, zira ulusal dış politikanın zedelenmesi
söz konusu olabilmektedir.
Dünyada demokratik ülkelerde dış politikada yerel-ulusal ilişkile-
rinin optimal şekilde seyretmesi için benimsenen üç farklı yaklaşım
görülmektedir. Örtüşmeyi artırma, ayrışmayı azaltma ve çatışmayı
önleme saikleriyle gelişen bu üç yaklaşım şöyle açıklanabilir: a) sınır-
layıcı rejim; b)
serbest rejim; c) düzenleyici serbest rejim.
112 Yerel Dış Politikanın temelleri
a) Sınırlayıcı rejim
Demokratik düzenin belirli ölçüde geliştiği ve yerel yönetim-
lerin yurtdışı ilişkilerinde belirli ölçüde yetkilendirildiği, ancak
merkezî yönetimin bu alanda oldukça önemli bir denetim ve
düzenleme yetkisini koruduğu rejim türüdür. Bu rejimlerde, dış
ilişkiler alanında yerelden ulusala doğru (tabandan-tavana) tek
taraflı bilgi akışı öngörülmüştür. Ulusal yönetim, örtüşmenin
teşviki ve ayrışmanın azaltılması üzerinde durmakta, çatışma-
nın önlenmesi hususunda ise tavizsiz bir politika izlemektedir.
Bu ülkelerde yerel yönetimler, yurtdışı ilişkilerinde merkezî yö-
netimden önceden izin almak durumundadırlar. Ayrıca verilen
yetkilerin kapsamı da sınırlıdır. Ulusal yönetimin dış politika
alanında yerel yönetimleri düzenli olarak bilgilendirmesi (yani
tavandan tabana bilgi akışı) için bir sistem öngörülmemiştir. Bu
yaklaşımın örneği olarak Türkiye incelenecektir.
B) Serbest rejim
Gelişmiş demokratik düzene sahip olan, yerel yönetimlerin dış
politikalarında serbest davranabildikleri ve ulusal yönetimden
izin alma mecburiyetinin bulunmadığı ülkelerin durumu serbest
rejim şeklinde tanımlanabilir. Yerel özerkliğin güçlü olduğu ve
yerel yönetimlere olan güvenin yüksek olduğu bu ülkelerde,
ulusal yönetim yerel dış politikanın gelişmesi ve uygulanması
konusuna müdahil olmamaktadır. Ancak yazılı olmayan bir tür
“centilmenlik anlaşması” çerçevesinde bir yerel-ulusal mutaba-
katı söz konusudur. İki düzey arasında bilgi akışı ve koordinas-
yon ancak ihtiyaca göre,
ad hoc bazda yapılmaktadır. Bunun
örneği olarak İtalya ve İsveç’teki durum kısaca tanıtılacaktır.
C) Düzenleyici Serbest rejim
Düzenleyici serbest rejimler, serbest rejimlerden daha düzen-
li ve gelişmiş bir versiyon olduğu savunulabilir. Zira yerel dış
politikanın, ulusal dış politikanın başarısı açısından önemli bir
unsur olduğu yöndeki stratejik bir vizyona, bir “devlet idraki-
ne” dayanmaktadır. Bu rejimin özelliği, a) yerel yönetimlerin
yurt dışı ilişkilerinde, öz kaynaklarından belirli ölçüde harcama