Yerel Dış Politikanın temelleri


  Yerel Dış Politikanın temelleri



Yüklə 2,67 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə35/50
tarix21.06.2018
ölçüsü2,67 Kb.
#50126
1   ...   31   32   33   34   35   36   37   38   ...   50

110  Yerel Dış Politikanın temelleri
onlarla  olan  gelir  eşitsizliğinin  azaltılmasına  fırsat  vermemek  gibi 
siyaset güdebilir. 
Ancak bazı durumlarda çatışmaları (yerelin mi, ulusalın mı millî 
menfaatlerle  çatıştığı  şekilde)  sınıflandırmak  kolay  olmayabilir,  zira 
bu çatışmanın sebebini farklı aktörler kendi konumlarından bakarak 
farklı  şekilde  değerlendirebilir.  Van  den  Berg  (2008)  çalışmasında 
1980 ve 1990’lı yıllarda Hollandalı belediyelerin yürüttükleri ulusla-
rarası çalışmalar hakkında yaptığı araştırmada, bu çalışmaların zaman 
zaman ulusal yönetim ile çatıştığını göz önünde sermektedir. Ancak 
bu noktada, belirli uluslararası meseleler karşısında millî menfaatleri 
asıl kimin ihlal ettiği hususu tartışılabilir. Yani o vakalarda, ulusal yö-
netimin yaklaşımının mı millî menfaatlere karşı olduğunu, yoksa yerel 
yönetimlerinkinin  mi  ulusal  çıkarları  göz  ardı  ettiği  sorusuna  hangi 
cihetten  bakıldığına  bağlı  olarak  farklı  cevaplar  verilebilir.  Misalen, 
1980’li  yıllarda  Soğuk  Savaş  döneminde  Hollanda  Hükümeti’nin 
ABD’nin  nükleer  füzelerini  kendi  topraklarında  yerleştirmesine  izin 
verme  kararına  karşı  çıkan  birçok  belediye,  “nükleer  silahsız  şehir” 
kampanyaları  yürütmek  suretiyle  ulusal  politikayı  protesto  etmiş, 
belediye  meclislerinde  (daha  sonra  ulusal  yönetimin  geçersiz  kıldı-
ğı) çeşitli kararlar almıştır. Bu durumda, nükleer silahları yerleştiren 
ve  Hollanda’yı  SSCB’nin  potansiyel  hedefi  haline  getiren  Hollanda 
Hükümeti’nin tutumunun mu millî menfaatleri göz ardı ettiği, yoksa 
NATO’nun bir toplu savunma stratejisine karşı çıkan belediyelerin mi 
millî menfaatlerle çeliştiği hususu tartışmaya açıktır.
Dış politika alanında ulusal-yerel görüş ayrılıklarının daha iyi anla-
şılması için, benzer bir kurgu Türkiye için güncel bir konuda yapılabilir. 
Misalen, Türkiye-Suriye krizinden dolayı mülteci göçü, ekonomik kayıp 
ve güvenlik gibi sorunlarla karşı karşıya gelen sınırdaki yerel yönetim-
lerin merkezî yönetimin Suriye politikasını eleştirmeleri, onunla çeliş-
meleri  veya  Suriyeli  yerel  yönetimlerle  barış  ve  diyalogun  tesisi  için 
şehirler diplomasisi gibi bir girişimde bulunmaları halinde, millî men-
faatler  açısından  hangi  taraf  haklı  görülebilecektir?  Sınırdaki  şehirleri 
Suriye’nin füze sisteminin potansiyel hedefi haline getiren hükümetin 
politikası mı, yoksa hükümetin Suriye’ye karşı gerekli gördüğü sert tu-
tumun yansımasını zayıflatan yerel yönetimlerin “ayrık sesleri”? Çelişki 
ve çatışma içeren durumlarda aktörlerin bakış açısına bağlı olarak aynı 
vakalar karşısında farklı değerlendirmeler ortaya çıkabilmektedir. 


Yerel Dış Politikanın temelleri   111
ABD  örneğinde  de,  eyalet  ve  yerel  yönetim  gibi  ulus-altı  yö-
netimlerin,  federal  dış  politikanın  bazı  tercihlerine  ahlâkî  saiklerle 
(nükleer karşıtı duruş, terörle mücadelede insan haklarının ihlaline 
karşı duruş, diktatörlüklere desteğe karşı duruş vb.) karşı çıkmaları 
ve ulusal dış politikayı eleştirmeleri, hatta protesto etmeleri yönünde 
birçok örnek mevcuttur (Blase, 2003:43,44). Çevre alanında da ben-
zer çatışma meydana gelebilmektedir. BM İklim Değişikliği Çerçeve 
Sözleşmesi kapsamında geliştirilen Kiyoto Protokolü’nü onaylama-
yan  zamanın  ABD  Hükümeti’nin  bu  tercihine  karşı  çıkan  Seattle 
Belediye Başkanı’nın başlattığı bir hareket neticesinde, Kiyoto Pro-
tokolü’nde öngörülen standartlar yüzlerce yerel yönetim tarafından 
fiilen  uygulanmaya  konmuştur  (Nijman,  2011:222).  Burada,  millî 
ekonominin gelişim hızı açısından Kiyoto’nun emisyon sınırlamala-
rına karşın çıkan ABD Hükümeti’nin mi millî menfaatleri koruduğu, 
yoksa vatandaşların ve gelecek nesillerin sağlıklı bir çevrede yaşama 
hakkını savunan yerel yönetimlerin mi millî menfaatlere hizmet et-
tikleri konusu tartışmaya açıktır.
3.3.2. Yerel-ulusal işbirliği ve koordinasyon rejimleri  
Bu  değerlendirmelerden  sonra,  ulusal  yönetimin  “gönüllü  mağ-
dur”  konumuna  tekrar  dönmekte  fayda  vardır.  Ulusal  yönetimin 
“mağduriyetinin”  mecazî  anlamda  dile  getirildiği  daha  önce  ifade 
edilmişti. Bu mağduriyet, ulusal yönetimin uluslararası alandaki tekel 
konumunun zayıflaması ve onun iradesi dışında, fakat yine de millî 
menfaatlerle çatışmayacak şekilde yerelin yurtdışı çalışmalarının ge-
lişmesi olarak ifade edilebilir (örtüşme ve ayrışma durumları). Çatış-
ma durumlarında ise, özellikle yerelin çatışması formülünde ulusal 
için mağduriyetin dozu artmaktadır. Yani mecazîden gerçek anlama 
doğru bir geçiş söz konusu, zira ulusal dış politikanın zedelenmesi 
söz konusu olabilmektedir.  
Dünyada demokratik ülkelerde dış politikada yerel-ulusal ilişkile-
rinin optimal şekilde seyretmesi için benimsenen üç farklı yaklaşım 
görülmektedir.  Örtüşmeyi  artırma,  ayrışmayı  azaltma  ve  çatışmayı 
önleme saikleriyle gelişen bu üç yaklaşım şöyle açıklanabilir: a) sınır-
layıcı rejim; b) serbest rejim; c) düzenleyici serbest rejim.


112  Yerel Dış Politikanın temelleri
a) Sınırlayıcı rejim
 
Demokratik düzenin belirli ölçüde geliştiği ve yerel yönetim-
lerin yurtdışı ilişkilerinde belirli ölçüde yetkilendirildiği, ancak 
merkezî yönetimin bu alanda oldukça önemli bir denetim ve 
düzenleme yetkisini koruduğu rejim türüdür. Bu rejimlerde, dış 
ilişkiler alanında yerelden ulusala doğru (tabandan-tavana) tek 
taraflı  bilgi  akışı  öngörülmüştür.  Ulusal  yönetim,  örtüşmenin 
teşviki ve ayrışmanın azaltılması üzerinde durmakta, çatışma-
nın önlenmesi hususunda ise tavizsiz bir politika izlemektedir. 
Bu ülkelerde yerel yönetimler, yurtdışı ilişkilerinde merkezî yö-
netimden önceden izin almak durumundadırlar. Ayrıca verilen 
yetkilerin  kapsamı  da  sınırlıdır.  Ulusal  yönetimin  dış  politika 
alanında yerel yönetimleri düzenli olarak bilgilendirmesi (yani 
tavandan tabana bilgi akışı) için bir sistem öngörülmemiştir. Bu 
yaklaşımın örneği olarak Türkiye incelenecektir. 
B) Serbest rejim
 
Gelişmiş demokratik düzene sahip olan, yerel yönetimlerin dış 
politikalarında  serbest  davranabildikleri  ve  ulusal  yönetimden 
izin alma mecburiyetinin bulunmadığı ülkelerin durumu serbest 
rejim şeklinde tanımlanabilir. Yerel özerkliğin güçlü olduğu ve 
yerel  yönetimlere  olan  güvenin  yüksek  olduğu  bu  ülkelerde, 
ulusal  yönetim  yerel  dış  politikanın  gelişmesi  ve  uygulanması 
konusuna müdahil olmamaktadır. Ancak yazılı olmayan bir tür 
“centilmenlik anlaşması” çerçevesinde bir yerel-ulusal mutaba-
katı söz konusudur. İki düzey arasında bilgi akışı ve koordinas-
yon ancak ihtiyaca göre, 
ad hoc bazda yapılmaktadır. Bunun 
örneği olarak İtalya ve İsveç’teki durum kısaca tanıtılacaktır. 
C) Düzenleyici Serbest rejim 
 
Düzenleyici serbest rejimler, serbest rejimlerden daha düzen-
li ve gelişmiş bir versiyon olduğu savunulabilir. Zira yerel dış 
politikanın, ulusal dış politikanın başarısı açısından önemli bir 
unsur olduğu yöndeki stratejik bir vizyona, bir “devlet idraki-
ne” dayanmaktadır. Bu rejimin özelliği, a) yerel yönetimlerin 
yurt dışı ilişkilerinde, öz kaynaklarından belirli ölçüde harcama 


Yüklə 2,67 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   31   32   33   34   35   36   37   38   ...   50




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə