Commitment without borde ers antisemitizmi Önleme ve Holokost Eğitimi Kılavuzu



Yüklə 27,26 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə26/37
tarix14.05.2018
ölçüsü27,26 Kb.
#43553
1   ...   22   23   24   25   26   27   28   29   ...   37

64
UYGULAMA
Katılımcıların bu eğitimlere dair görüşleri nasıl oluyor?
ŞENSEVER 
Özellikle eğitimciler bizim yaptığımız eğitimle- 
rin metodolojisini çok beğeniyorlar. Çünkü Türkiye‘de eğitim çok kuru  
ve ezbere dayalı. AFH bu konuda oldukça uzman bir kuruluş. Çok 
uzun yıllardır, otuzun üzerinde ülkede benzer çalışmalar yaptıkları 
için etkili metotlar geliştirmişler.
Bir de Türkiye‘de Holokost eğitimi olmadığı için her sefe-
rinde yeni şeyler öğreniyor insanlar. Örneğin Türkiye‘nin rolüne dair 
bilgilerle karşılaştıklarında çok çarpıcı bir şekilde etkileniyor katılım-
cılar ve bunu da ifade ediyorlar.
Öğretmenlere ve okullara ulaşma hususuna değindiniz ama onun 
dışında en çok zorlandığınız noktalar neler oldu?
ŞENSEVER
 Eğitim yapacağımız salon bulmak bizi bayağı 
zorluyor.  Bütçemiz  çok  fazla  değil.  Otellerin  konferans  salonlarını 
kiralayacak kadar bütçemiz yok. Mesela Ankara‘da ve İzmir‘de fo-
toğraf sanatçıları derneklerinin mekanlarını kullandık. Diyarbakır‘da 
daha şanslıydık, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi bize belediye bina- 
sında yer tahsis etmişti.
Bugüne  kadar  çok  değerli  ve  donanımlı  iki  eğitmenimiz 
vardı. Bunun yanı sıra ABD Holokost Anma Müzesi‘nden ve AFH’den 
eğitmenler çalışmalarımıza katkı sağlıyor. Şimdi uzun vadede kendi 
eğitmenlerimizi yetiştirip, özellikle gençlerden oluşan yerel eğitmen 
kadrosu oluşturmak istiyoruz. 
Bu çalışmalardan dolayı hedef haline geldiğiniz oldu mu? Özellikle 
İstanbul dışına çıkıp farklı illere gittiğinizde? 
ŞENSEVER 
Aslında  Diyarbakır  dışında  metropollerdeydik. 
Oralarda sıkıntı olmadı pek. Ama bir iki kere Akit gibi gazetelerde aley-
himize yazılar yazıldı. “Bunlar Yahudi lobilerinin uzantıları vs.” diye.  
Bayağı ağır kelimeler de kullanarak tabii. Ben DurDe‘nin kurucula- 
rındanım, bu tür şeylere alışığız. “Hainler listesi”ne çok girip çıkıyo- 
ruz, ama siyasetin biraz daha uzağında olan insanları biraz tedirgin 
edebiliyor bu tür haberler. 
Hiç beklemediğiniz durumlarla karşılaştınız mı? 
ŞENSEVER
 Gösterilen ilgi, yüzlerce kişinin eğitim ve etkin- 
liklere katılım için kayıt yaptırması, salonlara sığmıyor olmamız me- 
sela. DurDe ve SEHAK 2016 yılı Mart ayında üst üste iki gün Holo-
kost’la ilgili etkinlikler düzenledi ve orada toplamda 300’ün üzerin-
de bir katılım oldu. 
Sürpriz değil, ama benim hoşuma giden bir örnek verebili-
rim. Özellikle SEHAK‘ın etkinliğine Musevi cemaatinden çok sayıda 
insan katıldı. Musevi Cemaati de etkinliği duyurdu. Yine Ulus Mu-
sevi Lisesi’nde Anne Frank sergisi açılması ve yaptığımız çalışmalar 
konusunda bir sunum yapmamız için teklif okuldan geldi. 
Alman Lisesi‘ndeki sergi de bizim Amsterdam‘da eğittiğimiz bir ho-
canın inisiyatifiyle gerçekleşti. 
Eklemek istediğiniz bir şey var mı?
ŞENSEVER 
Son yıllarda Ankara‘da üniversitelerde, devletin  
de resmi olarak katılım gösterdiği anma törenleri düzenleniyor. An-
cak Holokost anması konusundaki tutum, Türkiye’nin dış politikasına  
endeksli. Meselenin insani boyutu söz konusu değil. Nitekim Türki- 
ye, antisemitizmin en güçlü olduğu ülkelerden biri ve kamu görevli-
leri bu konuda en ufak bir adım atmadıkları gibi, sık sık antisemit 
söylemlerde bulunuyor.
Türkiye‘de bu arada yüz bin civarında dernek var, ama bun- 
ların sadece yüzde 1,5–2’si insan hakları ve hak savunuculuğu ala- 
nında çalışıyor. Bunların içinde de bu konuda faaliyet gösteren nere-
deyse bir avuç kurum var. Bu tür çalışmaların sivil toplum alanında 
daha çok yaygınlaştırılması ve güçlendirilmesi gerekiyor.

Juliane: “Gezinin son derece önemli bir 
yönü, Türk ortaklarımızın, Holokost eğiti- 
minin hükümet tarafından Ermeni soy-
kırımını inkar ya da Türkiye’yi demokratik 
devletler topluluğu içinde medeni, demok- 
ratik bir ülke olarak göstermek amacıyla 
kullanıldığını çok kere işaret etmesiydi.” 


65
UYGULAMA
“All is One” – Türk Öğrencilerin 
Auschwitz Ziyareti Üzerine  
James Macmillan ile Görüşme
SÖYLEŞİ 
Öndercan Muti


66
UYGULAMA
Adapazarı Enka Okulları’ndaki projeyi anlatabilir misiniz? 
JAMES MACMILLAN
 Holokost Eğitimi projemizin adı “All is 
One” [Hepimiz Biriz] çünkü amacımız tüm farklılıklara karşın hepi-
mizin  eşit  olduğunu  anlatmak.  Katılmak  isteyen  öğrencilerin  önce 
projeye katılma isteklerini açıkladıkları bir yazı yazma yükümlülüğü 
var.  2016’da  katılımcıların  iki  de  film  -“Schindler’in  Listesi”  ve 
“Piyanist”- izleme, eleştirme ve onlar hakkındaki görüşlerini belirtme 
zorunluluğu vardı. Eğitim programı tam bir ders yılı sürüyor, atölyeler 
haftada bir, normal okul saatinden sonra oluyor. 
Ek olarak öğrenciler, Polonya’daki yerler ve kentler konusun- 
da araştırma da yapıyor. Oradaki Holokost öncesi ve sırasındaki ya- 
şam hakkında bilgiler kazanıp hemen arkasından öğrenci arkadaş- 
larına ulaştıkları sonuçları sunuyorlar. Eğitim yılı sırasında öğrenciler 
İstanbul’da  da  iki  sinagogu  ziyaret  ediyorlar.  Yahudi  cemaatinin  li-
der ve mensuplarıyla buluşuyorlar. Öğrencilerimizi kaynak buldukça 
Krakov ve Auschwitz’e götürüyoruz. İlk kez Türkiye liselerinden Yahu- 
di olmayan bir öğrenci grubu Auschwitz gezisine ve Şoa ile ilgili bir 
eğitim programına katıldı. 
Şimdiye kadar Kadir Has Üniversitesi, Ankara Üniversitesi, 
Enka İstanbul ve tabii ki okulumuzda sunumlar gerçekleştirdik. Son 
hafta Ulus Musevi Lisesi’nde bir sergi yapıldı.
Yöntemlerden  söz  edebilir  misiniz?  Çocuklara  Holokost  konusu 
nasıl öğretilir? 
MACMILLAN 
Genel olarak Holokost’un ne olduğunu ve di-
ğer  soykırımlardan  nasıl  farklılaştığını  anlatmakla  başlarım.  Ardın-
dan Avrupa Yahudiliği konusuna girerim, Ortaçağ’dan gelen tarihleri, 
ne yaptıkları ve yapmadıklarına; yavaş yavaş da savaş öncesi Avrupa 
konusuna giriş yaparım. Bilgiler, Yad Vashem zamanımdaki notlar 
ve derslerden ve onların video dersleri de içeren web sitesindendir. 
Öğrencilere o zaman Batı Avrupa’da yaşayan Yahudilerin resimlerini 
gösteririm ama ilk başta onların dini aidiyetlerinden söz etmem. 
Gündelik  hayat  nesnelerini  gösteren  kartpostallar  kullanı- 
rım (Yad Vashem bunlara “Yol Gösterici” der). Öğrenciler bunlardan 
bir tanesini seçer ve sonra niye tam da bu nesnenin resmedilmiş ol-
duğunu, Holokost’la ne ilgisinin olduğu ya da olabileceğini tartışırız. 
Sonra ders 1933 tarihine, Almanya’da çıkan Yahudilere karşı yasa-
lara, 1935 Olimpiyat Oyunları’na ve en sonunda 1939’daki savaş 
başlangıcına  kadar  ilerler.  Böylelikle,  öğrenciler  yavaşça  ama  çok 
yavaşça örüntüler ve Alman Yahudilerinin gördükleri zararlarla ilgili 
bilgiler edinirler. Sonra “getto” konusuna geliriz, “Nihai Çözüm”ün 
uygulanışına,  Rusya’da  ve  kamplardaki  kıyımlara.  Kamp  ziyaretle-
rinden hemen önce orada olanlarla, görecekleri ile ilgili ayrıntılı ders 
üniteleri işlenir. Bunlara ek olarak öğrenciler Yad Vashem sayfaların-
dan zamanın tanıklarının anlatımlarını izlerler, ki bu çok önemlidir 
çünkü bu sayede öğrenciler olanları ve kurbanları, yüzüyle ve adıyla 
belli bir insanın acılarıyla bağlantılanma olanağı bulur.
Ortaokuldan ya da 9. sınıftan (14–16 yaş arası) değil de 
bu eğitim programı için yeterli olgunluğa sahip 10. ya da 11. sınıf-
tan öğrencilerimden seçim yaparım. 
Normalde  Yad-Vashem-web  sitesini,  oradan  satın  alınan 
ya  da  hediye  gelen  kitapları  kullanırım  [“Thinking  History”  (Holo- 
caust  Educational  Trust)  kısımlarını,  “Auschwitz  Album”ünü  (Yad 
Vashem basımı) -oldukça travmatik olan- “Auschwitz”i (Alman filmi/  
Uwe Bol’un belgeseli), “Through Our Eyes”ı (Çocukların gözünden 
Holokost, Yad Vashem), fotoğraflarla birlikte “Savaş Öncesi Yahudi-
lerin Yaşamı”nı (Holocaust Educational Trust)] ve öğrenciler evlerin-
de “Turkish Passport” filmini izlerler. 
Çocuklar Auschwitz’de tam bir gün geçirmeden önce on-
ları Krakov’da bir sabah gezintisine çıkarırım, öğleden sonra Yahudi 
mahallesinden bir  turla sinagoglara, “Schindler’in Listesi” nin filme 
çekildiği  bir  mekana  ve  de  Schindler’in  fabrikasına  gideriz.  Sonra 
akşam onlar video günlüklerini çeker ve Auschwitz ziyaretinden neler 
bekledikleri üzerine konuşurlar. Ziyaretten sonra otele getirilirler ki,  
olaylar henüz “taze” iken orada hızla yeni bir video kaydı daha yap- 
sınlar. Ondan sonra öğrenciler serbest zamanda rahat bir atmosfer- 
de sohbet edip dinlenebilirler. Gördüklerini sunum haline getirip bir 
daha  üzerinden  geçerek  deneyimlediklerinin  sarsıntısıyla  daha  iyi 
baş edebilir ve onu atlatmayı başarabilirler. Döndükten sonraki haf-
talarda sunumlar ve grup konuşmalarının olması çok önemlidir. 


Yüklə 27,26 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   22   23   24   25   26   27   28   29   ...   37




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə