yarasını iyileştirdi; / [Baba, Oğul, Kutsal Ruh] adına toprak
tan alıyorum seni [1608],
Bu
bitkilerin gücü, prototiplerinin belirleyici kozmik anda
(m
illo tempore) Calvary Tepesi’nde keşfedilmiş olmalarına
atfedilir. Mesih'in yaralarını iyileştirerek kutsallık kazan
mışlardır. Toplanan bitkilerin gücü ancak onları toplayan kişi
bu ilk tedavi jestini tekrarlarsa geçerlidir. Bu nedenle eski bir
tılsım formülü şunları söylemektedir: "otları toplayıp İsa'nın
yaralarına süreceğiz... "55
Popüler Hıristiyan büyüsüne özgü bu formüller eski bir ge
leneği sürdürm ektedir. Örneğin, H indistan’da Kapithaka
(Feronia elephantum )
bitkisi cinsel iktidarsızlığı tedavi
eder, çünkü
ab origine Gandharva onu Varuna'ya erkekliğini
kazandırm ak için kullanm ıştır. Dolayısıyla,
bu bitkinin
ayinsel olarak toplanması, aslında, Gandharva’nın eylemi
nin bir tekrarıdır. "Seni Gandharva kazıp çıkardı erkekliği
ölmüş Varuna için, burada seni biz kazıp çıkartıyoruz, penisi
kaldıran bitki” (
A th arv a-V ed a, IV, 4, l ) . 56
Papyrus magicjue
de Paris'
deki uzun bir duada toplanan bitkinin olağandışı
statüsü belirtilm ektedir: "Seni Kronos ekti, Hera topladı,
Ammon sakladı, tsis bakıp büyüttü, Zeus yağmurlarla besledi;
sen Güneş ve çiğin rahm etiyle bü yüd ün..."
bitkilerle .
uğraşırken okunması önerilen bir duada böyle denmektedir.57
Tüm insani eylemlerin mitsel prototiplerini zikretmek hem
çok uzun hem de bu deneme için gereksiz olacaktır. Örneğin,
"yasa" ideası üzerine kurulu insani adaletin kozmik normlar
da göksel ve aşkın bir modeli olduğu (
tao, artha, rta, tzedek,
themis,
vb) o kadar iyi bilinmektedir
ki bunu vurgulamaya
hiç gerek yok. "tnsan sanatının yapıtlarının ilahi sanat ya
pıtlarının taklidi" olması (
A itareya Brahm ana, VI, 2
7)59 da.
Ananda K. Coomarasvvamy'nin çalışmalarının başarıyla gös
terdiği gibi59, arkaik estetiğin ana temalarında biridir. Biz
zat güzellik durumunun,
eudaim on ia'nın ilahi durumun bir
taklidi olduğunu gözlemlemek de ilginç olacaktır. Tabii, tan
rılar tarafından
in illo tempore gerçekleştirilen belirli eylem-
44
lerin (Diyonisos orjileri, vb.) tekrarının insan ruhunda ya
rattığı
çeşitli erıthousiasmos türleri de var: "Tanrıların Ettik
leri arasında, açıkça kutsanmış olan Tefekkür'e uygun olandır:
ve insanların tüm ettikleri içinde buna en yakın olan en büyük
mutluluk kapasitesine sahiptir” (Aristoteles,
N ikom akhe-
_
us'a Etik,
1178b, 21)60. "Tanrı'ya olabildiğince benzemek"
(Platon,
Theaetetus, 176 e);
"haec hominis est perfedio, simil-
ı
itudo Dei"
(St. Thomas Aquinas).
Şunu da eklememiz gerekiyor: geleneksel toplumlara göre
yaşamın tüm önemli eylemleri
ab origine tanrılar ya da kah
ramanlar tarafından vahyedilmiştir. İnsanın yaptığı bu örnek
ve paradigmatik jestleri
ad infinitum tekrarlamaktan ibaret
tir. Avustralya’nın Yuin kabilesi bugüne dek kullanageldikle-
ri
tüm araç gereç ve silahlan, özellikle onların yararlanması
için Daramulün'un, "Herşeyin Babası’"nın icat ettiğini bil
mektedirler. Aynı şekilde, Kumai kabilesi de bilir ki Mun-
gan-ngaua, Yüce Varlık onlara araç gereçler, tekneler, silah
' 1ar yapmasını, "bildikleri tüm zanaatleri" öğrenmek için za
manın başlangıcında, onların arasında, yeryüzünde yaşamış
t ı r 61 Yeni Gine’de bir çok mitosta uzun deniz yolculukları an
latılmaktadır, "ve böylece hem modern yolcular" hem de
"aşk, savaş, yağmur yağdırma, balık avlama, ya da her tür
den" diğer etkinlik için "örnek oluştururlar. ... [Mitos] inşaat
öncesi yapılacakları, cinsel ilişki tabusunu, vb. verir".
Denize
çıkan bir kaptan mitsel kahraman Aori’nin kişiliğine bürünür.
"Aori’nin giydiği varsayılan giysiyi giyer, yüzü siyaha bo
yanır ve (bir bakıma prematür bir şekilde) saçında Aori’nin
İviri’nin başmdan kopardığı aynı aşk’ı taşır. Bir platformun
üstünde danseder ve kollarını Aori’nin kanatları gibi açar ...
Bir adam, (ok ve yayla) balık avlamaya gittiği zamanlarda
Kivavia’nm ta kendisi olduğunu düşündüğünü söylemişti ba- /
na."62 Kivavia’nın rahmet ve yardımını istemiyordu; kendi
sini bu mitsel kahramanla özdeşleştiriyordu.
Aynı mitsel öncüller simgeciliği diğer ilkel kültürlerde de
bulunmaktadır. J. P. Harrington California’nın Karuk Kızıl-
45
derilileri hakkında şunlar yazıyor: "Karuklarm
y ap tığ ı her-
şey daha önce yapılmıştı, çünkü lkxareyav'ların nasıl zaman
larında örnekleri oluşturduğuna inanıyorlardı. Ikxareyavlar
Kızılderililer gelmeden önce Amerika’da yaşayan kavimdi.
Günümüz Karukları bu kelimeyi şimdi biraz tereddütle 'pren
sle r', 're isle r', 'm elek ler' g ib i terim lerle k arşılam a
eğilimindeler ... [Bu Ikxareyavlar...] Kanıklarla birlikte ya
şadıkları sürede tüm adetleri göstermiş ve başlatm ış, her
fırsatta 'insanlar böyle yapacak’ demişlerdir. Bu yapılanlar
ve deyişler hakan Karuk'un ilaç formüllerine zikredilmekte
d ir."63
Amerika'nın Kuzeybatısında görülen ve Marcel Mauss'un
bir çalışm asını ayırdığı64 garip
ayinsel ticaret sistem i -
p o tlaç- mitsel zamanlarda atalar tarafından başlatılan bir
uygulam anın tekrarından ibarettir. Bu örnekleri daha
çoğaltmak mümkün.65
46