2
Yöntem:
a) Kavramsal Çerçeve: Söz konusu çalışma, başta Kur’an-ı Kerim ayetleri
olmak üzere, klasik ve modern
tefsirlerde yer alan yorumlara, cihad ve terör
kavramlarıyla ilgili sözlüklerdeki tanımlamalara, ve gerektiği ölçülerde güncel
çalışmalara dayandırılmıştır.
b)Varsayımlar: Bu çalışmanın neticesinde, Kur’an-ı Kerim’in cihad ve terör
kavramlarının birbiriyle ilişkili olup olmadığı sorgulanmış, aralarında
bir ilişki varsa
ne şekilde olduğu, yoksa bu kavramların ne şekilde birbirlerinden ayrıldığı açık bir
şekilde ortaya konulmuştur.
c)Kapsam ve Sınırlılıklar: Çalışmamızla ilgili yoğunlukla, Kur’an ayetleri,
tefsirler, hadisler ve sözlüklerden faydalanılmış, yeterli ölçülerde güncel eserlerden
de yararlanılmıştır.
d)Veri Toplama Tekniği: Çalışma hazırlanırken konumuzla ilgili yapılan
çalışmalara başvurulmuştur. Tüm safhalarda gerek konunun incelenmesi gerekse
materyalin toplanması açısından başta tez danışmanı ve kütüphane kaynaklarına
müracaat edilmiştir.
4
I. CİHADIN ANLAM VE MAHİYETİ
A. Bir Kavram Olarak Cihad
Cihad lügatte, (cehede), (yechedü), (cehden veya cühden) kökünden gelmiştir,
cehede fiilinin mastarı el-cühdü damme ile veya fetha ile olup vus’at (güç) veya takat
manasına gelir. El-cühdü olduğu zaman vus’at veya takat manasına
1
, el-cehdü
olduğu zaman meşakkat manasına gelir. El-cehd olduğu zaman en son had manasına
da kullanılır. Cihad kavramının kök fiili olan ‘ cehd ve cühd ’, her türlü çabayı sarf
etmek ve gayreti göstermek anlamlarına gelir.
2
Lügatte cihad; insanın iyi şeylere nail olması veya kötülükleri def etmesi için var
gücüyle bütün takatini sarf etmesi manasına gelir.
3
İslami
değerlerin yükselmesi, korunması ve yayılması için her türlü çalışma da
bulunmak, uğraşmak, gayret sarf etmek ve bu yolda sıcak ve soğuk savaşa girmektir.
Daha da açık bir ifade ile Allah (c.c.) tarafından kullarına verilmiş olan bedenî, malî
ve zihnî kuvvetleri Allah yolunda kullanmak, o yolda feda etmektir. İnanan
kimselerin maddi-manevi bütün varlığını Allah yolunda ortaya koyarak görünen
düşmana karşı, şeytana karşı ve nefse karşı yapılan mal, can, dil ve kalp ile yapılan
her türlü mücadele ‘cihad’dır.
4
1
Tevbe Suresi, 9/79, ayet-i kerimede cühd kelimesi bu anlamda kullanılmıştır; Razi, Fahruddin,
Tefsir-i Kebir, (çev. Suat Yıldırım, Lütfullah Cebeci, Sadık Kılıç, C. Sadık Doğru), Akçağ Yay.
1988
,
XII/108; Celalüddin, Abdurrahman İbn Ebi Bekr Suyuti,
Tefsir’ul Celaleyn lil- Kur’an’il-Azim,
Salah Bilici Kitabevi,Ist. trsz. , I/175; Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır,
Hak Dini Kur’an Dili, Azim
Dağıtım, İst. tsz. , IV/386.
2
Ezheri, Ebu Mansur Muhammed b. Ahmet,
Tehzibu’l-Luğa, (Tah. Abdusselam Harun), Kahire, trsz,
VI/37-38; Cevheri, İsmail b. Hammad,
es-Sihah fi’l-Luğa, (Tah. Ahmet Abdulgaffar Attar), Mısır,
1956, I/458; İsfahani, Rağıb,
el-Müfredat fi Ğarib’l-Kur’an, Beyrut, trsz, s. 101.
3
İbn-i Manzur,
Lisanü’l-Arab, III/133-134, Daru-Sadr, Beyrut, 1955 ; Feyruzabadi, Mecdudddin
Muhammed b. Yakub ,
Kamusü’l-Muhit, Kahire,1933, I/286; Ahmet b.
Muhammed,
el-Garibeyni fil-
Kur’ani ve’l-Hadis, 1999, Şam, Cihad Mad. c. 1.
4
Cevziyye, İbn Kayyum,
Zadu’l-Me’ad fi Hedy-i Hayri’l-Ibad, Beyrut, 1992, III/9-11; Isfahani, a.g.e.
, s. 101;
Şamil İslam Ansiklopedisi, cihad mad., Dergah Ofset, ist. 2000, I/394 ;
TDV İslam
Ansiklopedisi, cihad mad.
5
İslam’ın yanlış anlaşılan kavramlarından biri de cihad emridir. Özellikle Batılı
araştırmacılar (bazı müfessirlerin cihad kavramına yüklediği anlama bakarak)
5
cihadın salt bir saldırı (savaş) olduğunu, İslam’ın bu saldırı yoluyla yayıldığını,
Müslümanların saldırı anlamında ki cihad emrine uyarak başka ülkeleri işgal
ettiklerini ısrarlı bir şekilde iddia ediyorlar. Bu anlamda Batılı araştırmacılar,
yazarlar ‘cihad’ın Müslümanlar tarafından saldırı amacıyla kullanıldığını ve bunu da
“holywar ” yani kutsal savaş şeklinde anladıklarını ifade ediyorlar.
6
Ancak cihad fiili insanları ne dine zorlayarak sokmak, onları inanç noktasında
zorlamak ne de toprak işgal etmek amacıyla yapılan bir fiil değildir.
Çünkü dileyen
iman eder, dileyen inkâr eder, çünkü hak ile batıl açık bir şekilde ortaya çıkmıştır.
Cihad, işte bu noktadan sonra insanlara Hakkı anlatmak ve insanların gerçeği
görmelerini engelleyen perdeleri kaldırmak, bu perdeleri ortaya koyan kimselerle
mücadele etmektir. Yoksa inanç kalp işidir ve bu nokta da kimseye zorlama
yapılamaz.
7
Şu ayet-i kerime bu noktaya açık bir şekilde işaret etmektedir:
ْﻢُﻬﱡﻠُآ ِضْرَﻷا ﻲِﻓ ﻦَﻣ َﻦَﻣﻵ َﻚﱡﺑَر ءﺎَﺷ ْﻮَﻟَو
ﻰﱠﺘَﺣ َسﺎﱠﻨﻟا ُﻩِﺮْﻜُﺗ َﺖﻧَﺄَﻓَأ ًﺎﻌﻴِﻤَﺟ
َﻦﻴِﻨِﻣْﺆُﻣ ْاﻮُﻧﻮُﻜَﻳ
“ Eğer Rabbin dileseydi, yeryüzünde bulunanların hepsi iman ederdi.
Öyle ise
sen, iman etmeleri için insanları zorluyor musun?”
8
Görüldüğü gibi amaç ne şekilde olursa olsun insanları iman etmeleri için
zorlamak değildir. Bu sebeple cihad sadece ve sadece insanların akıllarının ve
kalplerinin önüne konan engelleri ortadan kaldırarak gerçeği görmelerini sağlamak,
eğer ki bu güzel bir şekilde mümkün olmuyorsa en son çare olarak kötülük
5
Taberi, Ebu Cafer Muhammed b. Cerir,
Camiu’l-Beyan an Te’vili’l-Kur’an isimli kitabında, Bakara
218. Ayet-i kerimedeki, cahedu kelimesini, katelu ve harabu yani savaşırlar,
muharabe ederler
şeklinde ifade etmiştir. Özelllikle bu şekilde ki beyanlar Kur’an’ın temel kavramlarından biri olan
cihad kavramını, anlam bakımından kısırlaştırmış ve yanlış anlamalara sebep olmuştur.
6
Mevdudi-Seyyid Kutup,
İslam’da Cihad, s.101. ; Ece, Hüseyin K. ,
İslam’ın Temel Kavramları,
cihad mad. ; “Batılı kaynaklarda cihad kavramı şu şekilde tanımlanmaktadır: ji-had, je-had; A reliqius
war againts infidels or Mohammedan heretics ; also, any bitter war or crusade for u principle or
belief.(
Websters new international dictionary of the english language, c.1. , ji-had mad. London,
1934.) ; A reliqius war of Mohammedans againts unbelievers in İslam,
inculcated as a duty by the
Koran and traditions, a war to the death. ( William Little, H. W. Fowler, J. Coulson. ,
The Shorter
Oxford English Dictionary, c.1. , jihad mad. C.T. ONIONS, Oxford, 1959.)”.
7
Elmalılı, a.g.e. , II/164.
8
Yunus Suresi, 10/99.