30
Bir siyasi iktidar biçimi toplumun çoğunluğunca meşru olmaktan çıkmış ve
gene çoğunluğun inançlarına uygun bir iktidar biçimi henüz oluşmamışsa, siyasi
bunalım kaçınılmazdır. Bu genellikle, geçiş dönemini yaşayan toplumlarda ortaya
çıkar.
128
Meşruiyetin birbiriyle iç içe geçmiş; sosyal yapı, kültürel değerler, siyasi
hedefler, ideolojik söylem ve yönetim tarzı gibi öğeleri arasında uyuşmazlık ve
çatışmalar meşruiyet krizini ortaya çıkarır. Meşruiyet krizi zamanı bireylerin
kendilerini ne ölçüde siyasal ve toplumsal bütünlüğün bir parçası saydıklarını
sorgularken, siyasi iktidar açısından bu kriz iktidarın toplumsal ilke ve değerlere
yabancılaşmasında ifade olunur. Bu yabancılaşma bireylerin ve toplumun da siyasi
iktidara yabancılaşmasına yol açar.
129
Toplumda, vatandaşların büyük çoğunluğu tarafından paylaşılan bir meşruluk
anlayışı yerine, birden fazla meşruluk inancı arasında bir çatışma başladığı zaman,
temel anlaşmada bir çatlama meydana gelir. Çatışma ve “temel anlaşma yokluğu”
(disensus) barışçı yollardan giderilmezse, sosyal gerilim sonunda bir patlama, ihtilal
veya iç savaşa kadar gidebilir.
130
Gerçek anlamda bir ihtilal ortamının varlığından söz edebilmek için aşağıdaki
faktörlerin bir araya bulunması gerekmektedir:
a) Sosyal yapıda ve sosyal güçler dengesinde köklü bir değişimin meydana
gelmesi b) bu değişimin beraberinde mevcut meşruluk anlayışına alternatif
oluşturabilecek yeni bir meşruluk anlayışını (ideolojisini) getirmesi c) yeni meşruluk
meşruluk” ve “yüksek meşruluk” gösteren sistemler olarak iki gruba ayırabiliriz. Düşük meşruiyetli
rejimler ciddi bir bunalımla karşılaştıkları zaman çözülme ve çökme tehlikesine maruzdurlar.
Ayrıca halkın desteğinden yoksun oldukları için daha çok fizik zorlama gücüne dayanmak
zorunluluğun duyarlar. “Yüksek meşruluk” derecesine sahip sistemler ise daha istikrarlıdırlar. Bu
sistemler normal olarak toplum üyelerinden geniş destek gördükleri için, bunalım dönemlerini bile
büyük sarsıntıya uğramaksızın atlatabilirler.Kapani, M., 2001, s. 86, 96.
128
Kışlalı, A.T., Siyaset Bilimi, 9. Baskı, İmge Kitapevi, Ankara, 2002, s. 123.
129
Meşruiyet krizi, bir siyasi iktidarın varolma ve varlığını devam ettirme üzerinde kurduğu ilke ve
değerlerinin, toplum tarafından kabul edilmemesi veya kazanılmış toplumsal rızanın zamanla
zayıflaması anlamına gelen bir siyasal rejim sorunudur. Bu sorunun bir ucunda, siyasi iktidardan
özgürlük beklentileri olan birey; diğer ucunda siyasal iktidardan kendi inanç, gelenek ve kültürüyle
uyumlu davranışlar bekleyen toplum; bir başka ucunda ise bireylerin ve toplumun bu beklentilerine
makul, adil, sürekli ve meşru cevaplar üretemeyen siyasi iktidar vardır. Siyaset, 2003, s. 60,63.
130
Kapani, M., 2001, s. 87.
31
inancının toplumdaki temel anlaşmayı bölebilecek ölçüde yaygınlaşması d) bu
bölünmenin barışçı yollardan yeni bir uzlaşma ile giderilememesi.
131
Siyasi iktidarların meşruiyeti elinde bulundurdukları gücü ne şekilde
kullandıklarına da bağlıdır. Bir siyasi iktidar ne kadar az güce dayanırsa, o kadar
meşru olacaktır. Bununla birlikte, siyasi iktidarlar ne kadar zora başvurursa
saygınlığını, meşruluğunu ve otoritesini de o ölçüde kaybedecekler.
132
Diktatörlükler,
şiddet ve baskı yöntemlerine başvurmaktan çekinmeyen katı ve otoriter rejimler,
meşruluk temelinin zayıf olması nedeniyle, ayakta kalabilmek için çıplak kuvvete
dayanmak zorunluluğundadırlar.
133
Fakat iktidarı sağlamak için kullanılan kuvvet ne
kadar büyük olsa da belli bir süre sonra zayıflamaya başlar. “Kamu vicdanında
tutunmayan, saygı görmeyen, inanılmayan bir iktidar uzun süre kendisini, sırf fiziki
kuvvetle, ayakta tutamaz.”
134
Siyasi istikrarın veya rejimin varlığını teminat altına almaya yardımcı olan
meşruiyet olgusu ortadan kalkınca, bunun sonucu muhtemelen ya bastırma yoluna
gitme ya da geniş kapsamlı bir siyasi değişim olacaktır.
135
Meşruiyet krizi sadece otoriter veya totaliter siyasi sistemlere ait bir sorun
değildir. Demokratik sistemlerde de meşruiyet krizi çok ciddi boyutlarda ortaya
çıkmaktadır. Özellikle, demokratik seçimlerle iktidara gelen faşist rejimleri bu
krizlere verilen en iyi örneklerdir.
136
3. Siyasi Rejim ve Siyasi Sistem
Siyasi sistem kavramı Siyaset Biliminin önemli kategorilerinden birisidir.
137
Siyaset sistemi aynı zamanda Genel Kamu Hukukunun önemli kavramlarından
biridir. Nitekim kamu hukuku toplumun siyasi sisteminin işleyişi sırasında meydana
gelen ilişkileri araştırır. Siyasi sistem kavramı Batıda sosyoloji ve siyaset bilimi
131
Kapani, M., 2001, s. 88.
132
Öztekin, A., 2003, s. 11-12.
133
Kapani, M., 2001, s. 85.
134
Daver, B., 1968, s. 104.
135
Heywood, A., 2006, s. 312.
136
Siyaset (Editör:Mümtaz’er Türköne), Lotus, Ankara, 2003, s. 62.
137
Siyasi sistemlerin siyaset bilimi açısından kapsamlı analizi işin bkz.: Анохин, М.Г.,
Политические системы: адаптация, динамика, устойчивость, М. 1996.
32
alanlarında sistem yaklaşımı ile ilgili olarak ortaya çıkmıştır. 20. yüzyılın üçüncü
yarısında T. Parsons toplumsal (sosyal) sistem konseptini işleyip hazırlamıştır.
138
“Sistem” kavramı sosyal bilimlere biyoloji ve kibernetik biliminden
getirilmiş, ilk defa sosyolojide T. Parsons, siyaset biliminde ise D. Easton tarafından
kullanılmıştır.
139
T. Parsons, M. Levi tarafından ileri sürülmüş kuramları geliştiren
D. Easton 50’li yılların başlarında siyasi sistem kuramını geliştirmiştir.
140
Siyasi
sistem Sovyet kamu hukuku ve siyaset biliminde 1960-1970’li yıllarda araştırma
konusu olmuş, 1977 SSCB Anayasasında “Siyasi Sistem”
adlı bölüm dahil
edilmiştir.
141
En genel tanımı ile sistem birbirlerine karşılıklı bağımlılıkları bulunan ve
karşılıklı ilişkiler içinde olan nesneler dizisidir.
142
Çoğu zaman “rejim” kavramı “sistem” kavramıyla eşleştirilir. Siyaset
Bilimde D. Easton tarafından işlenip hazırlanmış “sistem” kuramına göre, siyaset,
siyasi süreç, ihtiva ettikleri olanak ve hedefleri gerçekleştirmek olanağına sahip
subjektlerin dinamik bir bütünüdür.
143
Siyasi rejimlerin ve siyasi sistemlerin
sınıflandırılması birbiriyle sıkı bağlıdır. Şöyle ki demokratik siyasi sistemde
demokratik rejim, otoriter ve totaliter siyasi sistemlerde otoriter ve totaliter siyasi
rejimler hakimdir.
144
Sistem ve rejimle ilgili değişik tanımların olmasına rağmen, bu iki kavram
arasında mantıksal bir bağlantının olduğu istisna edilemez: siyasi rejim toplumda
siyasi sistemin verimli işleyişinin sağlanma usulüdür, siyasi kurumların faaliyeti için
138
Parsons, T., The Social System, 2nd ed. Gtencoe (III.), 1959.
139
Соловьев, А.И., Политология: политическая теория политические технологии, Аспект
Пресс, Москва, 2000, с. 160. Elektronik versiyon için (tam metin) RF Political Education Group
www.politeducation.ru,
140
Easton, D., The Political Systems, NewYork, 1953.
141
Bkz.: Бурлацкий, Ф.М., Ленин. Государство. Политика. М. 1970. Бурлацкий, Ф.М., Галкин,
А.А., Социология. Политика. Международные отношения, М. 1974. Топорник, Б.Н.,
Политическая система социализма, М. 1972. Тихомиров, Ю.А., «Социализм и
политическая власть», Советское государство и право. 1974. № 5. с. 11-19. Разумович, Н.Н.,
«Политическая организация и политическая система общества», Советское государство и
право, 1975. № 1. с. 105-109.
142
Öztekin, A., 2003, s. 201.
143
Easton, D., “The Analysis of Political Systems”, Comparative Politics, Notes and Readings, (Ed.
R.C. Macridis, B.E. Brown) Homewood, 1961.
144
Кудрявцев, Ю. А., 2002, c. 195-205
Dostları ilə paylaş: |