11
структурный) bir yaklaşım geliştirirken, dilin sistemi ve yapısı ile dilsel
değerlendirme gibi genel dilbilim bölümlerini kullanmaktadır. Deyimbilimin
kapsamı o denli karmaşık ve özeldir ki, onun incelenmesine yönelik çalışmalar
yukarıda bahsedilen alanların yeni verilerle zenginleştirilmesine de olanak
tanımaktadır.
Deyimbilim deyimdeki birimlerin (фразеологическая единица) yapısında
bulunan sözcüklerin uğradığı değişimler hakkındaki bilgilerle leksikolojiyi
zenginleştirmekte, deyimlerin var olan ve bağımsız stilistik özellikleri hakkındaki
bilgilerle ise sözcüksel stilistiği genişletmekte ve ayrıca genel dilbilimin birçok
alanına ek bilgiler vermektedir. Deyimsel malzemenin analizi ülkelerin dil bilgisi
açısından çok önemlidir. Buna rağmen deyimsel bilgiler, dilbiliminin diğer
alanlarında çok az kullanılmaktadır. Ancak deyimsel malzemenin E. M. Vereşçagin
ve V. G. Kostomarov’un “Dil ve Kültür” isimli kitabında çok geniş ölçüde
kullanıldığı gerçeği sevindirici bir olay olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu kitapta
yazarlar “bazı deyimler kendi semantiği tarafından ya çağdaş dil anlayışı açısından
eşzamanlı olarak ya da prototip-sözcük öbeğinin ulusal kültürü ile ilişkili oluşundan
dolayı art zamanlı olarak bir ulusal-kültür ögesi içermektedir.
”
4
diye
belirtmektedirler.
Son yirmi yıllık dönem içerisinde deyimbilim dilbilimi içerisinde büyük bir
bölüm olarak gelişmiştir: deyimbilime ve onun birçok konusuna ilişkin olarak
binlerce çalışma yapılmıştır. Buna rağmen, yine de, deyimbilimin konusunun net
olarak belirlenmesi ya da en azından özelliklerini ve çeşitlerini sıralayarak deyim
4
E.M.Vereşçagin, V.G. Kostomarov, Yazık i kultura: Lingvostranovedeniye v prepodavanii russkovo
yazıka kak inostrannogo, Moskva, 1983, s.88
12
biriminin (фразеологическая единица) açık tanımının yapılması hemen hemen
imkânsızdır. Çünkü deyim biriminin ne olduğu konusunda yazarların fikirleri çok
farklılık göstermektedir. Aşağıda bu konuya detaylı olarak değineceğiz.
13
1.2 Deyimbilimin konusu ve anlamı konusundaki görüşlerin iki boyutu
Dilbilimin bir dalı olan deyimbilimin kapsamına, deyimin temel özelliklerinin
belirlendiği deyim sınıflandırma ölçütünün incelenmesi, dilin özel birimleri olarak
deyimlerin anlam konusunun çözümlenmesi ve ayrıca deyimlerin konuşma dilindeki
fonksiyonu ve bunların oluşum süreçlerinin tespit edilmesi gibi konular girmektedir.
Deyim bilim hakkında çok sayıda ayrıntılı çalışma yapılmış olmasına rağmen şu ana
kadar deyimin ne olduğu ve Rus dilindeki deyimlerin nasıl bir boyuta sahip olduğu
konularında farklı bakış açıları ortaya çıkmıştır. Bilim adamlarının Rus dilinde
kullanılan deyimlerle ilgili olarak verdikleri listeler birbirinden o denli farklıdır ki,
her biri araştırma konusu oluşturacak, birbirine taban tabana zıt, hatta birbirini
reddeden görüşlerdir. Ayrıca mevcut kavramlar hakkında kullanılan bilimsel
terminolojide de görüş ayrılıkları vardır. Bunun nedeni “deyimbilim” (frazeoloji)
teriminin görevleri, amaçları ve esas içeriğinin anlaşılmasındaki belirsizlikle ve
ayrıca Rus dilindeki deyimlerin semantik bitişikliği (семантическая слитность)
açısından yeterince somut ve tek bir sınıflandırma sisteminin olmayışıyla
açıklanabilir. Rus dilbilimciler arasında V.V. Vinogradov’un sınıflandırma sistemi
(bunun üzerine yapılan netleştirmeler ve ilavelerle) en yaygın kullanılan sistemdir.
Ancak V.V. Vinogradov’dan sonra Rus deyimsel sisteminde pek çok konu henüz
yeni incelenmeye başlanmıştır. Aşağıda deyimbilim hakkındaki görüşleri
özetleyeceğiz.
Çağdaş dilbiliminde iki araştırma yöntemi benimsenmiştir. Birinci yöntemin
çıkış noktası sözcüklerden oluşan, yani doğası itibariyle sözcük öbeği olan dilin bir
birimi olduğudur. Bu durumda bazı bilim adamları, aralarındaki niteliksel
14
farklılıklara bakılmaksızın belirli bir dilde fiilen mümkün olabilen tüm somut sözcük
öbeklerinin deyimbiliminin konusuna girdiği görüşünü öne sürmüşlerdir. Örneğin;
Kopılenko aşağıdaki düşüncesini bizlerle şöyle paylaşmaktadır: “Deyimbilim her
şeyi kapsar... “serbest” sözcük öbekleri olarak tanımlananlar dahil olmak üzere
belirli bir dilde var olan tüm sözcük birimini (лексема) de.
”
5
Diğer taraftan bu eğilimin sınırları içinde deyimbilimin konusuna sadece
konuşma dilinde var olan deyimlerin içinden kendine has farklı özellikleriyle
diğerlerinden ayrılan bazı sınıfların ve sözcük öbeği gruplarının girdiği kabul
edilmektedir. Buna bağlı olarak bu tür sözcük öbeklerinin belirlenmesinde hangi
özelliklerin hesaba katılacağı ve böylece ortak farklılık gösterenlerin nasıl
gruplandırılacağı belirlenir. Ve sadece bu “farklı” sözcük öbekleri deyim olarak
tanımlanabilir. Kavram koşullarına ve buna bağlı olarak da sınırlamaya
bakılmaksızın genel olarak deyimbilim aşağıdaki şekilde tanımlanmaktadır:
a)
Sözcüğün “geniş” anlamıyla kendi içinde tamamen yeniden
algılanmış sözcük öbekleri ve tamamen algılanmamış sözcük-ögeleri olan sözcük
öbeklerini kapsayan bir bilimidir. Deyimbilimin kapsam ve içeriğini bu şekilde
tanımlayanlar V. L. Arhangelskiy, O. S. Ahmanova ve N. M. Şanskiy dir.
b)
Sözcüğün “dar” anlamıyla kendi içinde sadece yeniden tam
algılanmış sözcük öbeklerini içeren bir bilimidir. Deyimbilimin kapsam ve içeriğini
bu şekilde yansıtan çalışmaları V. P. Jukov, A.V. Jukov ve Yu.P. Salodub
yapmışlardır.
5
M.N. Kopılenko, Z.D. Popova, Oçerki po obşçey frazeologii, Voronej, VGU, 1972, s. 81–82
Dostları ilə paylaş: |