Microsoft Word içindekiler doc



Yüklə 2,39 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə54/110
tarix28.08.2018
ölçüsü2,39 Mb.
#65015
1   ...   50   51   52   53   54   55   56   57   ...   110

Dede Korkut Metinleri Üzerinde Yeni Düzeltmeler (2) 
99 
 Drs.76b.13-77a.1: 
“Ķara (1) bıyıġın yėdi yėrde eŋsesinde dügen,” 
 
Metinde görülen aliterasyon (ķa-) da bu tamirin gerekliliğini gösteriyor. 
Drs.33a.12 (ME 62.12) yüzinden ŧudaġından 
→ yüzinde ŧudaġında 
“…otuz yėdi ķalǾa beginüŋ maĥbūb ķızlarını çalup  
(12) bir bir boynın ķucan,  
yüzinde ŧudaġında öpen 
Eylik (13) Ķoca oġlı Alp E[v]ren çapar yėtdi,” 
Yukarıdaki cümlede geçen ve metinde ﻩﺪﻨﻏاﺪﻄ  ﻩﺪﻨﺰﻮﻴ  şeklinde yazılmış olan kelimeler
araştırmacılar tarafından şu şekilde okunmuştur: 
“yüzünde dudağında” (Gökyay 1973: 29.3) 
“yüzinde ŧudağında” (Ergin 1989: 62.12) 
“yüzinden ŧudaġından” (Tezcan 2000, Özçelik 2005) 
Yukarıdaki okumalardan Ergin’in okuyuşunun doğru olduğu anlaşılıyor. Çünkü, burada bulunma 
durumu eki (+dA) çıkma durumu eki (+dAn) yerine kullanılmıştır. Dede Korkut’ta isim durum eklerinin 
birbiri yerine kullanılışları için bk. Özçelik 2005: Drs.11a.1, Drs.11a.2, Drs.12b.8, Drs.24a.7-10, 
Drs.68a.5, Drs.75b.8-9, Drs.76b.3, Drs.130a.9-10, Drs.141a.3 notları. 
Drs.33b.2 (ME 63.2) Çıkma durumu ekinin (+dAn) birliktelik fonksiyonunda kullanılışı: arı 
śudan: arı su ile 
Drs.33b.2: “Arı śudan ābdest aldılar, aġ alınların (3) yėre ķodılar” 
Ergin ve Gökyay, yukarıdaki cümleyi “Arı sudan abdest aldılar” (Ergin 1971: 49, Gökyay 1995: 
53) şeklinde tercüme etmişlerdir. Bence, bu cümlede çıkma durumu eki (+dAn), birliktelik fonksiyonunda 
kullanılmıştır ve bu nedenle cümlenin doğru tercümesi“Arı suyla abdest aldılar”  şeklinde olmalıdır. 
Aynı tercüme, başka yerlerde geçen şu beş örnek için de geçerlidir: 
Drs.62a.3: “Ķalın (3) Oġuz begleri, arı śudan abdest aldılar” 
Drs.68a.3: “Arı [śudan] abdest aldı, (4) aġ alnın yėre ķodı” 
Drs.75b.10: “Ķoŋur atından yėre ėndi, aķup gėden arı śudan abdest (11) aldı” 
Drs.77b.13: “Arı śudan abdest aldılar, iki rekǾat namaz ķıldılar,” 
Drs.98b.6: “…arı śudan (7) abdest aldı, aġ alnını yėre ķodı” 
Drs.40a.12 (ME 76.12) mize (< bize) (konuşma taklidi örneği: bize yerine mize
“Mere dāyeler, bu ķavat oġlı ķavat ﻩﺰﻤ mize erlikmi (13) gösterür?” 


Sadettin Özçelik 
100 
Dede Korkut’ta birinci çokluk kişi zamiri, 73 yerde biz  şeklinde geçer. (bk. DKKII: 54) Oysa 
yukarıdaki cümlede geçen ve metindeki yazılışı gösterilmiş olan mize, biz zamirinin yönelme durumu eki 
almış şekli olup m-’li söylenmiştir.  
Beyrek, avını takip ederken Banı Çiçek’in otağına yaklaşır; bu sırada kendisini uzaktan gören 
Banı Çiçek, dadılarına yukarıdaki cümleyle seslenir. Bu cümlede biz zamirinin miz şeklinde kullanılmış 
olması, anlatıcı ozan tarafından kahramanın alaycı tutumunu yansıtma ve taklit amacıyla yapılmıştır. Bu 
örnek dışında, yine alay etme, aşağılama ve taklit amacıyla kullanılmış olan benzer örnekler için bk. 
Drs.126b.9 ve Drs.139a.3 notları. 
Drs.98a.1 (ME 192.1) ebçin 
→ ebçin[li] 
 
“ﻦﮃﭽﺒا Ebçin ķara ŧonlı, gök demürli (2) altı yüz kāfir seçdi.” 
 Yukarıdaki cümlede geçen ve metindeki yazılışı gösterilen kelimeyi Ergin, için okumuş ve “gizli, 
gizlice, içten, saklı olarak, belli etmeden” (DDKII: 148) şeklinde anlamlandırmıştır. Gökyay da aynı 
şekilde okumuş (DKK: 92.19) ve anlamıştır. Tezcan ise, kelimeyi ebçin okumuş ve yazdığı notta 
kelimenin ‘zırh’ olarak anlaşılması gerektiğini tespit etmiştir (DKON: 245). Ben de Tezcan’ın görüşünü 
doğru kabul ederek kelimeyi ebçin
3
 okumuştum. 
 Ancak, 
yukarıdaki cümlede tekfurun seçtiği  ‘altı yüz k
ā
fir’in sıfatları 
ķara  ŧ
onlı, gök demürli 
şeklinde sayılıyor. Ayrıca, Türkçede ebçin
  ķara  ŧ
onlı gibi bir yapıdan söz edilemez. Bu nedenle ebçin 
kelimesinin de sıfat yapım eki almış haliyle, yani ebçinli şeklinde kullanılmış olması gerekir. 
Öncelikle Dede Korkut’ta yukarıdaki cümleye çok benzeyen; içinde aynı yapıda sıfatlar 
kullanılmış ve aynı seslerle aliterasyon yapılmış olan şu cümlelere dikkat çekmek istiyorum: 
Drs.14b.4-5: “Ķara ŧonlu, azġun dįn (5) kāfirlere bir oġul aldurduŋısa dėgil maŋa!” 
Drs.21a.2-4: “Yėdi biŋ  ķaftanınuŋ ardı  yırtuħlu, (3) yarımından  ķara  śaçlu,  śası  dįn, dįn 
düşmeni, alaca atlu (4) kāfir bindi, yılġadı.” 
Drs.65b.10-12: “on altı biŋ ip üz-(11)-engili, kėçe börkli, azġun dįnli, ķızġun dilli kāfir (12) çıķa 
geldi.” 
Drs.144b.12-145a.1: “Ķazan (13) gördikim leşker öŋince bir aġ boz atlu, aġ Ǿalemlü [egni] bek 
demür (1) ŧonlu [yigit] Oġuzuŋ öŋince geldi,” 
Ayrıca, şu benzer cümlelerde de aynı yapıdaki sıfatlar kullanılmıştır: 
Drs.65a.8: “Ķoŋur atın çekdürdi (8) buŧun bindi, üç yüz muraśśaǾ ŧonlu yigit śayladı” 
 Drs.129a.13: 
“Üç 
yüz 
śay cıdalu yigit bunuŋ yanına cemǾ oldı” 
Yazıcı, yukarıdaki cümlede +li ekini yazmayı unutmuş olmalıdır. Nitekim, Dede Korkut’ta aynı 
ek, üç yerde daha unutulmuş, yazılmamıştır:  
Drs.38b.11“Bāzirgānlar geldi dėyü babası sevindi. Çetir[li]
4
 otaġ, ala śayvan dikdürdi” 
                                                 
3
 Ebçin kelimesi, ayrıca Drs.91a.9, 97b.10, 97b.11, 98a.1’de de geçer. 
4
 Bu tespit Semih Tezcan’a aittir. Bk. DKON: 157-158. 


Yüklə 2,39 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   50   51   52   53   54   55   56   57   ...   110




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə