T. C. İStanbul üNİversitesi sosyal biLİmler enstiTÜSÜ tarih ana biLİm dali



Yüklə 5,01 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə24/122
tarix16.11.2017
ölçüsü5,01 Kb.
#10591
1   ...   20   21   22   23   24   25   26   27   ...   122

rastlanan koyun kemikleri bulunmuştur. Bu mezarlığın da Bolşe-Tarhan ve 
Kaybelsk Mezarlığıyla birlikte aynı dönemde yani VIII. yüzyılda Bulgarlarca 
bırakıldığı tahmin edilmektedir
159

Bolşe-Tarhan ve Kaybelsk tipi mezarlıklarının defin geleneği ve malzeme 
demirbaşı Güney-Doğu Avrupa Saltovo-Mayatsk
160
 kadim eserleri arasında en 
yakın benzerlerini bulmaktadır. Doğu Avrupa bozkırlarında oluşan Saltovo-Mayatsk 
arkeolojik kültürü Hazar Kağanlığı’nın nüfusu olan Bulgarlar, Alanlar, Savirler ve 
diğer Türk boyları tarafınca bırakılmıştır
161
.  Bu manada Don çevresi ve Azak 
yanında, Kuzey Kafkasya’da ve Kırım’da, Dnyester’de ve Tuna’da yerleşik çok 
sayıdaki eser öz Bulgarlara aittir. Erken eserleri Bolşe-Tarhan tipi mezarlıklarca 
temsil edilen Saltovo-Mayatsk kültürünün Orta İtil varyantı etnik açıdan da 
Bulgarlar ile bağlantılıyken onlar da Kama yanı-Ural yanı (Ugor-Fin) nüfusunun 
belirli kültürel etkisini hissetmiştir.  İncelenen zamanda Orta İtil’de ve Kama’nın 
aşağı kesimlerinde Bulgar Türklerinden etnik olarak farklı olan boylar da göçebe 
olarak yaşamıştır. Panoniya’ya hareket eden kadim Macarlar tarafınca bırakılan 
Bolşetigansk Mezarlığı bunun en güzel örneğidir
162

Bu mezarlığın materyalleri E. A. Halikov tarafından yayınlanmıştır
163
. Bu 
mezarlığın definleri 50-95 cm derinliğinde dikdörtgen mezar kuyularına 
yerleştirilmiş olup bunların çoğunun başları batıya yöneltilmiştir. Kemik altlarında 
tabut kalıntıları, keçe parçaları, kaba dokuma, akağaç kabuğu tespit edilmiştir. 
                                                 
159
E. K. Maksimov, “Nahodka Rannebolgarskih Pogrebeniy Bliz Saratova”, İz  İstorii Rannih 
Bulgar, Kazan, İzd. KFAN SSSR, 1981, s.108-110. 
160
Saltovo-Mayatsk kültürü Bulgarların da dâhil oldukları Hazar Kağanlığı hâkimiyetindeki göçebe 
Türkleri temsil eden arkeolojik kültürdür. Bu kültür VIII-IX. yüzyıllarda Azak yanı ve Don 
çevresindeki bozkır ve orman-bozkır kuşağında yerleşen ve yarı göçebe olarak yaşayan Bulgarlar 
tarafından bırakılmıştır. Adı ise Ukrayna’nın Harkov bölgesinde ortaya çıkarılan  çok sayıda 
arkeolojik kalıntıları da kapsayacak şekilde Mayatsk şehri buluntuları ile Saltovo katakomb 
mezarlıklarından gelmektedir,  S. A. Pletneva, “Vostoçnoevropeyskie Stepi vo Vtoroy Polovine VIII-
X v.: Saltovo-Mayatskaya Kultura”, Stepi Evrazii v Epohu Srednevekovya, Otv. Red. S. A. 
Pletneva, Moskova, İzd. Nauka, 1981, s.62; ayrıca bkz.:  Bahaeddin Ögel, İslamiyetten Önce Türk 
Kültür Tarihi Orta Asya Kaynak ve Buluntularına Göre, 5. bs., Ankara, AKDTYK TTK 
Yayınları, 2003, s.243.  
161
Pletneva, Ot Koçeviy K Gorodam, s.188. 
162
Rıza Bagautdinov, Huzin Fayaz, “Rannie Bulgarı Na Sredney Volge”,  İstoriya Tatar S 
Drevneyşih Vremen v Semi Tomah Tom II Voljskaya Bulgariya i Velikaya Step, Kazan, İzd. 
Ruhil, 2006, s.120. 
163
E. A. Halikov, “Bolşe-Tiganskiy Mogilnik”, Sovyetskaya Arheologiya, No:2, 1976, s.158-178. 
 
52


Bulgarlardan farklı olarak ateşe tapma durumu kabirlerde dağılmış kömür ve kül 
olarak tespit edilmiştir
164
.  
Definlerin birçoğunda beraberinde at kafatası, ayak kemikleri ve iskeletin 
kuyruk kısmı kompleksi mevcutmuş. Fakat Bolşetiganlıların defin ritüelinin 
Bulgarların defin ritüelinden en önemli farkı göz yerine gümüş eklerle dikilmiş 
dokuma ya da deriden yüz kaplamalarının yani maskelerin kullanılmasıdır
165

Törenin bu elemanı hiç kuşkusuz Ugor dünyası ile bağlantılı olup Tuna’daki kadim 
Macar eserlerinde yakın paralellerini bulmaktadır
166

Bolşe-Tigan Mezarlığı’nda bulunan küçük boydaki kil kaplar genelde 
çanağımsı olup, silindirik ağız kısımlı ve yuvarlak diplidir, elle kilden 
hazırlanmışlardır, kum ya da organik madde katkılıdırlar. Küçük tarağımsı baskı 
damgadan, ince kesme çizgilerden ibaret süslü ve karmaşık kompozisyonla, boğaz 
kısmı ile gövdenin üst kısmında kısa kesiklerle süslüdürler
167
. Bu tür keramik 
Güney Ural’ın Kuşnarenkovsk kültüründe çok yaygındır
168
.  
                                                
Bu verilerden de anlaşılacağı üzere VIII. yüzyılın ortaları ile IX. yüzyıl 
arasında Azak yanı ve Don çevresinden Orta İtil’e gelen Bulgar boyları aynı 
sıralarda Güney Ural bölgesinden gelmiş olan kadim Ugor-Macarlarla belli bir 
 
164
Kazakov, Kultura Ranney Voljskoy Bolgarii, s.61. 
165
A. e. 
166
Bagautdinov, Huzin,, Rannie Bulgarı Na Sredney Volge, s.121. 
167
Kazakov, Kultura Ranney Voljskoy Bolgarii, s.61. 
168
Halikov,  Bolşe-Tiganskiy Mogilnik, s.174; Kuşnarenkovsk kültür taşıyıcıları muhtemelen Gök-
Türk Kağanlığı’nın kurulduğu dönemde onların hâkimiyetine girmekten kaçarak VI. yüzyılın ikinci 
yarısında güney Ural bölgesinin batısında ortaya çıkmışlardır. VIII. yüzyılda  İk ve Beloy nehirleri 
arasında meskûn oldukları düşünülmektedir. Kuşnarenkovsk kültürünün son aşaması olarak Bolşe-
Tigansk Mezarlığı gösterilmektedir. Birçok araştırmacı onları Ugor göçebeleriyle 
özdeşleştirmektedir. E. A. Halikov ve A. H. Halikov ise bu kültürün Ugor menşeli kadim Macarlar 
tarafından oluşturulduğu düşünülmektedir ki, onlar Peçeneklerin saldırılarından kaçarak Orta İtil 
bölgesine gelmişler ve burada oluşmakta olan İtil Bulgar halkının etnogenezine katkıda 
bulunmuşlardır, E. P. Kazakov, “Kuşnarenkovskaya Kultura”, Oçerki Po Arheologii Tatarstana
Kazan, İzd. Şkola, 2001, s.119-122; I. Fodor’a göre X. yüzyıl Macar kalıntıları ile Karpat havzasının 
doğusundaki tüm Doğu Avrupa’daki Tankeev tipi kalıntılar arasında çok yakın benzerlikler 
mevcuttur. Fodor benzerlikler konusunda şu açıklamaları yapmıştır: İlk Macarların birçoğu Ural’ın 
batısında yaşamışlardır, VI. yüzyılda da muhtemelen Başkırdistan’da yaşamaktaydılar.  İtil 
Bulgarlarıyla Macarlar arasındaki yoğun ilişki 750’lerde İtil Bulgarının kuzey kısımlarından göç 
edenler Kuybişev’e ulaştığında başlamıştır ve VIII. yüzyılın sonunda Macarlar güneye göç edince 
bitmiştir. Fodor münasebetleri şöyle özetlemektedir: “Muhtemelen Macarların ve Bulgarların yavaş 
yavaş olan karışımı ve kültürel etkileşimi IX-X. yüzyıllarda büyüyen “Macar Özellikleri” ile Bulgar 
mezarlarında yansıtılmıştır”, I. Fodor, “On Magyar-Bulgar-Turkish Contacts”, Chuvash Studies, Ed. 
By. A. Rona-Tas, Budapest, 1982, p.51; Zimonyi, The Origins Of The Volga Bulgars, p.79. 
 
53


Yüklə 5,01 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   20   21   22   23   24   25   26   27   ...   122




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə