Altın standartıdır. İkinci Dünya Savaşı sonrasından 1973’e kadar uluslarası para sistemi olarak uygulanan Bretton Woods Sistemi



Yüklə 1,43 Mb.
səhifə9/17
tarix20.09.2018
ölçüsü1,43 Mb.
#69376
1   ...   5   6   7   8   9   10   11   12   ...   17

Uluslararası mali alanda beklenen panik ise 1931 yılında “Credit Anstalt” adlı bir Viyana ticaret bankasının iflasa sürüklenmesi üzerine başlamıştır. Hemen tüm Avrupa ülkelerinde yabancı alacaklılar, kısa süreli alacaklarını geri çekmek için bankalara akın ettiler. Alman Merkez Bankası bu durumda ülkenin altın ve döviz rezervlerinin tükenmesini önlemek için, “kambiyo denetimi” uygulamaya başlamıştır. Bu uygulamayı birçok kuzey ve doğu avrupa ülkesi de takip etmiştir. Böylece, 1930lara gelindiğinde ülkeler birer ikişer altın standardını terk etmiş bulunuyorlardı. İngiltere altın standardından 1931de, ABD ise 1933de ayrılmıştır. Altın standardı işlevini yitirdikten sonra ulusal paraları birbirine dönüştürebilme imkanı kalmamıştı. Bu durum ülkeleri, uluslararası ödemelerde iki taraflı (bilateral) anlaşmalar yapmaya zorlamış ve böylece dünyada varolan çok taraflı denkleştirme mekanizması ortadan kalkmıştı. Bu gelişmelerin neticesinde dünya ticareti ciddi bir darboğaza girmişti.



İrdelenmesi gereken bir nokta ise, para alanları ve para blokları adı verilen mali gruplaşmaların bu dönemde ortaya çıktığı gerçeğidir. Örneğin, İngiltere altın standardından ayrıldıktan sonra sterlinin değerini serbest bırakmıştır. Buna istinaden parasındaki aşırı dalgalanmayı önlemek için piyasaya yapacağı müdahaleleri desteklemek için “İngiliz Kambiyo Denkleştirme Fonu” (Exchange Equalization Fund) kurmuştur. Bu fonun görevi günümüzdeki merkez bankalarının yaptıklarına benzer şekilde, serbest piyasada, sterlin karşılığında yabancı paralar alıp satarak ulusal paranın istikrarını sağlamaktı. Altın standardının yıkılmasından sonra, çoğunluğu eski İngiliz sömürgelerinden oluşan bir grup ülke, ulusal paralarını sterline bağlamıştır. İngiltere de parasındaki aşırı dalgalanmayı önleyerek bu ülkeleri zarara uğratmaktan kaçınıyordu. Sonuç olarak, sözü edilen ülkeler İngiltere’nin önderliğinde bir “sterlin sahası” ortaya çıkmıştır.

  • İrdelenmesi gereken bir nokta ise, para alanları ve para blokları adı verilen mali gruplaşmaların bu dönemde ortaya çıktığı gerçeğidir. Örneğin, İngiltere altın standardından ayrıldıktan sonra sterlinin değerini serbest bırakmıştır. Buna istinaden parasındaki aşırı dalgalanmayı önlemek için piyasaya yapacağı müdahaleleri desteklemek için “İngiliz Kambiyo Denkleştirme Fonu” (Exchange Equalization Fund) kurmuştur. Bu fonun görevi günümüzdeki merkez bankalarının yaptıklarına benzer şekilde, serbest piyasada, sterlin karşılığında yabancı paralar alıp satarak ulusal paranın istikrarını sağlamaktı. Altın standardının yıkılmasından sonra, çoğunluğu eski İngiliz sömürgelerinden oluşan bir grup ülke, ulusal paralarını sterline bağlamıştır. İngiltere de parasındaki aşırı dalgalanmayı önleyerek bu ülkeleri zarara uğratmaktan kaçınıyordu. Sonuç olarak, sözü edilen ülkeler İngiltere’nin önderliğinde bir “sterlin sahası” ortaya çıkmıştır.



Sterlin sahasının merkezi Londra idi. Bu gruba bağlı ülkeler dış rezervlerini çoğunlukla sterlin olarak Londra’da tutuyorlardı. Bölge içi ticarette ödemeler, Londra’daki bu rezervlerin kullanılması ile göreceli biçimde serbestçe yapılabiliyordu. Fakat sterlin alanının dışındaki ülkelerle ticaret, sıkı kambiyo denetimi ve yoğun ithal kısıtlamalarına tabi tutulmaktaydı. Fransa’nın önderliğinde de ufak bir grup ülke (İsviçre, Belçika ve Hollanda) ulusal paralarını altına bağlı olarak sürdürmüşlerdir. Bu ülkeleri de altın bloku olarak sayabiliriz. Fakat ödemeler birçok kısıtlamaya tabi tutuluyordu. Nitekim, söz konusu dönemde büyük dış ödeme açıklarını önleyebilmek için Fransa, ithalatta kota sistemini uygulamaya koymuştu. Almanya önderliğindeki çoğunluğu az gelişmiş ülkelerden oluşan geniş bir grup ise, kambiyo denetimi uygulamasına başlamışlardır. (Türkiye dahil)

  • Sterlin sahasının merkezi Londra idi. Bu gruba bağlı ülkeler dış rezervlerini çoğunlukla sterlin olarak Londra’da tutuyorlardı. Bölge içi ticarette ödemeler, Londra’daki bu rezervlerin kullanılması ile göreceli biçimde serbestçe yapılabiliyordu. Fakat sterlin alanının dışındaki ülkelerle ticaret, sıkı kambiyo denetimi ve yoğun ithal kısıtlamalarına tabi tutulmaktaydı. Fransa’nın önderliğinde de ufak bir grup ülke (İsviçre, Belçika ve Hollanda) ulusal paralarını altına bağlı olarak sürdürmüşlerdir. Bu ülkeleri de altın bloku olarak sayabiliriz. Fakat ödemeler birçok kısıtlamaya tabi tutuluyordu. Nitekim, söz konusu dönemde büyük dış ödeme açıklarını önleyebilmek için Fransa, ithalatta kota sistemini uygulamaya koymuştu. Almanya önderliğindeki çoğunluğu az gelişmiş ülkelerden oluşan geniş bir grup ise, kambiyo denetimi uygulamasına başlamışlardır. (Türkiye dahil)



ABD’ye gelirsek, bu ülke serbest dalgalanmaya bıraktığı doların bir miktar değer yitirmesine izin verdikten, 31 Ocak 1934 te 1 ons altın: 35$ olarak dolar değeri belirlenmiştir. Bu tarihte saptanan resmi dolar fiyatında 1971 yılı Aralık ayına kadar doların devalüasyonuna kadar bir değişme yapılmamıştır. Özetle söylenebilir ki, İkinci Dünya Savaşı’nın öncesinde, uluslararası mali alan tam bir karışıklık içinde bulunmaktaydı. Evrensel altın standardı yıkılmış ve onun yerine üstte ifade edilen birbirinden ilgisiz başlıca üç para bloku oluşmuştu.

  • ABD’ye gelirsek, bu ülke serbest dalgalanmaya bıraktığı doların bir miktar değer yitirmesine izin verdikten, 31 Ocak 1934 te 1 ons altın: 35$ olarak dolar değeri belirlenmiştir. Bu tarihte saptanan resmi dolar fiyatında 1971 yılı Aralık ayına kadar doların devalüasyonuna kadar bir değişme yapılmamıştır. Özetle söylenebilir ki, İkinci Dünya Savaşı’nın öncesinde, uluslararası mali alan tam bir karışıklık içinde bulunmaktaydı. Evrensel altın standardı yıkılmış ve onun yerine üstte ifade edilen birbirinden ilgisiz başlıca üç para bloku oluşmuştu.




Yüklə 1,43 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   5   6   7   8   9   10   11   12   ...   17




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə