49
kurmuşlardır. 1747–1810 yılları arasında bu bölgede yaşayan Arallı Özbekler ile
Karakalpaklar arasında hem siyasî hem de ticarî anlamda sıkı ilişkiler oluşmuştur. Bu
dönemde onların oluşturduğu siyasî güç dolayısıyla Amuderya Nehri’nin aşağı
taraflarıyla, Yanıderya Nehri arası “Karakalpak Yurdu” olarak tanımlanmıştır. Hatta
Arallı Özbekler ve Karakalpaklar birleşerek Çimbay şehri merkez olmak üzere bir
Aral Hanlığı kurmuşlardır. Aral Hanlığı’nın başkanlığını da Şahtemir Han yapmıştır.
Bu birlik XVIII. yüzyılın sonlarına kadar sağlam bir şekilde devam etmiştir. Bu
dönemde Şahtemir Handan başka Maman Bey, Orınbay Bey, Begis, Mırcık (Mirza
Muhammed), Esengeldi Bey, Aydost Bey gibi beyler de Karakalpaklara başkanlık
etmiştir. Arallı Özbeklerin hâkimi olarak da Töre Bey gösterilmiştir.
50
BİRİNCİ BÖLÜM
ÇARLIK RUSYASI DÖNEMİNDE KARAKALPAK TÜRKLERİ VE
KARAKALPAKİSTAN TARİHİ
(1873–1917)
A- Çarlık Rusyası’nın Hive Hanlığı’nı İşgal Etmesi ve Karakalpakların
Rusya’ya Bağlanması
1- Hive Hanlığı ve Hanlıkta Yaşayan Karakalpakların Rusya’ya
Bağlanmadan Önceki Genel Durumu
a- Coğrafî Konum
XIX. yüzyıla ait belgelere göre Hive Hanlığı toprakları kuzeyde Emba Nehri
ve Aral Gölü’nün kuzeyi ile Sırderya boylarına; doğuda Kızılkum Çölü ve
Amuderya’nın Kabaklı adı verilen bölgesini içine aldıktan sonra Çarçuy’a; güneyde
ise Kabaklı’dan başlayarak İran’ın kuzey bölgelerine kadar uzanmaktaydı. Hanlığın
batı ve kuzey sınırı Üstyurt Platosu ile komşuydu.
137
Hive Hanlığı’nın merkezi Hive
şehriydi. Hive’de iki adet saray, on yedi adet cami ve yirmi iki adet medrese
bulunmaktaydı.
138
Hive şehrinden başka belli başlı büyük şehirleri ise şunlardı:
Hazarasp, Hanka, Yeni Ürgenç, Karaman, Koşköpir, Kazavat, Şavat, Çağatay,
Ambar, Ket, Taşauz, Gürlen, Kıtay, Mangıt, Hocaeli ve Mangıt. Bunların yanında;
Pintyak, Karamazı, Dürmen, Yaman-Uygur, Uygur, Yumuri, Kıpçak, Kızılhoca,
Devletkaran, Karahoca, Kutlu Murat, Kılıçbay, Toprakkala, Maldcengel, İlgeldi,
Özbekyan, Burçak, Bigavat, Hanavat, Kuyuktaş, Viyravat, Şeyhkala, Taşkala,
Sargeli, Pernahos, Astano, Yanı-Arıl, Kırıbyab, Bişyab, Aladşa, Şiriyaz, Nayman,
Kıyat-tavan, Kıyat-Adilbek, Çaydur, İkdır, Bildum-saz, Biderhent, Gurdca, Sayat,
Altın, Taşavlis, Tayke, Badiya, Yayumud, Karaözek, Aldiyarişan, Akseyid, Yanlı,
Hocaterep, Burahan, Busgumen, Bizir, Kentalabulyak, Göne Ürgenç, Borı,
Zeyrençinik, Geldemyan, İnak, Şorahan, Güldürsün, Dumankala, Ovliya, Baçkır vb.
gibi küçük şehirler de bulunmaktaydı. Hanlığın tarım ve içme suyunu temin ettiği
137
Tsentralnyj Gosudarstvennyj Voenno-Istoricheskij Arkhiv Respubliki Rossi (TGVİA RF) (Rusya
Federasyonu Merkezî Devlet-Askerî-Tarihî Arşiv), fond: VUA, dosya: 19252, s. 1–41.
138
TGVİA RF, fond: VUA, dosya: 6950, s. 135–184.
51
kanallar ise; Palvan, Kazavat, Şavat, Yarmış, Gürlen, Kılıçbay, Arna, Suvoli, İnak,
Mayhor ve Yeltezerhan idi.
139
Resim 20: Hocaeli bölgesinin eski yerleşim yeri. Hocaeli–1996. (Fotoğraf: Salih Yılmaz)
Hive Hanlığı’nı oluşturan önemli şehirler hakkında o denemde Harezm’e
gönderilen Rus casuslarının yazdıkları raporlardan da önemli bilgiler edinmekteyiz.
Örneğin, Hive Hanlığı’nı stratejik bakımdan araştıran bir Rus askerî görevlisi Hive
hakkında şunları yazmıştır: “Hive Hanlığı ve Hive, askerî ve stratejik bakımdan
oldukça kolay fethedilebilecek bir yerde yerleşmiştir. Fakat yine de ağır bir saldırı
yapmak gerekmektedir.”
140
Rusya, 1873 yılında Hive Hanlığı’na saldırı yapmadan
önce birçok araştırmacıyı buralara göndermiş; fakat Hive Hanlığı’nı çevreleyen geniş
çölleri hesaba katmadığından 1717 yılında Bekoviç başkanlığında ve 1839 yılında
Perovskiy başkanlığında düzenlediği saldırılarda başarısız olmuştur. Bu
başarısızlıklar üzerine yeni araştırma grupları görevlendirilmiştir. 1741’de Hive’ye
gönderilen Muravin’in başkanlığındaki gezi grubu bunlardan biridir. 1841 yılında
139
TGVİA RF, fond: VUA, dosya:19252, s. 1–41.
140
TGVİA RF, fond: VUA, dosya:6787, s.1–38; İvan Vasileviç Pogorelskiy,
Oçerki ekonomiçeskoy i
politiçeskoy istorii hivinskogo hanstva kontsta XIX i naçala XX v.v. (XIX. Yüzyılın Sonu XX.
Yüzyılın Başında Hive Hanlığı’nın Ekonomik ve Siyasî Tarihine Dair Denemeler), Leningrad 1968,
s. 13.
52
Sırderya’dan Amuderya’ya kadar olan bölümü Nikiforov araştırmıştır. Sırderya
Nehri’nin aşağı akıntısından Buhara’ya kadar giden yol ve önemli merkezler 1820–
1821 yılları arasında Negri ve Meyindor, 1834 yılında Haniberger ve Demzon, 1841–
1842 yılları arasında Butenov, Hanikov ve Leman tarafından araştırılmıştır. Rus
araştırmacılar dışında diğer devletlerin ajanları da bu yollardan geçerek kendi
ülkeleri için raporlar hazırlamışlardır.
Ruslar, Hive Hanlığı’na yapacakları saldırı öncesinde Sırderya’nın
akıntısında kurulu karargâhlar ile Amuderya’yı birleştiren yolları, 1867 yılından
başlayarak 1873 yılına kadar yeniden araştırmıştır. Ayrıca askerî sefer için önem
taşıyan su yolları da unutulmamıştır. Örneğin Rus askerî araştırmacıları su yolları
hakkında şunları yazmışlardır: “Amuderya’nın stratejik durumu çok önemlidir. Aral
Gölü ile Sırderya ve Amuderya nehirleri dikkat edilmesi gereken su yollarıdır.”
141
Ruslar herhangi bir saldırıda hanlık içerisinde bulunan kalelerin durumu hakkında
1873 yılına ait belgelere göre şunları belirlemiştir:
• Konırat Kalesi: Deryanın sol yakasında kurulmuştur. Kaleyi çeviren
duvarlar fazla yüksek değildir. Duvarları çevreleyen kuyular ise derin
değildir.
• Hocaeli Kalesi: Bu kale oldukça kötü durumdadır. Amuderya’nın sol
yakasına yakın bir yerde kurulmuştur. Kalenin çevresi tamamen suyla
çevrilidir. Ayrıca çevresinde bağlar bulunmaktadır.
• Kıpçak Kalesi: Amuderya’nın sol yakasına yakın bir yerde kurulmuştur.
Duvarların etrafındaki kuyular fazla derin değildirler. Kalenin duvarları
yıkılmak üzeredir. Bu duvarlardan içeriye kolayca girilebilir. Ayrıca şehri
su altında bırakmak da mümkündür.
• Mangıt Kalesi: Bu kale oldukça büyüktür. Amuderya’dan 12 km uzaklıkta
bir kuyu etrafında kurulmuştur.
• Gürlen Kalesi: Bu kale Kıpçak’tan daha büyüktür. Amuderya’nın sol
yakasında, deryadan 2,5–3 km uzaklıkta kurulmuştur. Kale, duvarlarla
141
TGVİA RF, fond: VUA, dosya:6787, s. 1–38.