Mövlana Cəlaləddin Rumidə qadın
13
XÜLASƏ
Mövlana
Cəlaləddin Ruminin əsərlərində, xüsusilə də onun şah əsəri olan Məs-
nəvidə qadınlara xüsusi qiymət verilmişdir. Belə ki, Mövlanaya görə qadın ilahi gö-
zəlliyin təcəlli etdiyi bir varlıqdır. Mövlana qadının həm metafiziki, həm də dünyəvi
mənada böyük dəyərə malik olduğunu irəli sürür. Lakin ona görə qadın kişidən daha
emosional varlıq olduğu üçün bəzi insani zəifliklərə də malikdir. Bu baxımdan Möv-
lana qadının
həm ilahi-ideal, həm də insani-real xüsusiyyətləri özündə cəm edən bir
varlıq olduğunu irəli sürür. Ruminin qadınlara qarşı müsbət mövqeyi ondan sonra
yaranmış Mövləviyyə təriqətində də davam etdirilmişdir.
RESUME
A special importance is attached to women in Mawlānā Jalāl ad-Dīn Rūmī`s
works, in particular, in his masterpiece
Masnavi. According to Mawlānā, women are
the manifestations of the Divine Beauty. Rūmī claims that women possess both
metaphysical and worldly values. However, for him, because women are more
emotional
than men, they have some human weaknesses as well. In this context,
according to Mawlānā, women possess both the ideal-divine and real-human
characteristics. This positive approach of Rūmī towards women, had impacts on the
Sufi order of Mawlāwiyya, which was later founded on the basis of his views.
РЕЗЮМЕ
В творчестве Мовлана Джалаладдин Руми, в частности, в его бессмертном
произведении «Маснави» женщине отводится особое место. По мнению Мов-
лана, женщина создание, в котором проявляется божественная красота. Мов-
лана пологает, что женщина обладает большой ценностью как с божественной,
так и со светской точки зрения. Однако, поскольку женщина эмоциональнее
мужчины, то ей присущи некоторые людские слабости. Мовлана считает, что
женщина вмещает в себя божественно идеальные и людские реальные
свойства. Положительное отношение Джалаладдин Руми к женщине было про-
должено в образовавшемся после него ордена «Мовлавиййа».
Çapa tövsiyə etdi:
akademik V.M.Məmmədəliyev
Hz. Peygamber'in gönderdiği seriyyelerin karakteristik özellikleri ve Sîfülbahr seriyyesi
15
HZ. PEYGAMBER'İN GÖNDERDİĞİ SERİYYELERİN
KARAKTERİSTİK ÖZELLİKLERİ VE SÎFÜLBAHR
SERİYYESİ
Yrd. Doç. Dr. Osman AYDINLI
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi
İslam Tarihi Bilim Dalı Öğretim Üyesi
Anahtar Kelimeler: Seriyye, Gazve, Cihad, Hz.
Muhammed, Ebu Ubeyde b.
el-Cerrah, Sîfülbahr
Key Words: Sariya, Ghazwa, Jihad, Prophet Muhammad, Abu Ubaidah ibn al-
Jarrah, Sifulbahr
Ключевые слова: Сэрийе; Газве; Джихад; Пророк Мухаммед; Абу Убейде
ибн аль-Джаррах; Сифульбахр.
GİRİŞ
Hz. Peygamber (s.a.v.)’in bizzat kendisinin katılarak komuta ettiği askerî ve
siyasî harekâtlar olan gazveleri ile kendisinin katılmayıp da sancağı ashabından
birisine teslim edip onun komutası altında gönderdiği askerî ve siyasî faaliyetler
olan seriyyeleri, fethedildiği sahaya nispetle tarihte en az insan kanının döküldüğü
ve en dikkat çekici askerî harekâtların başında gelmektedir. Biz bu makalemizde Hz.
Peygamber'in gazvelerinden daha çok onun gönderdiği seriyyeler ve bu seriyyelerin
karakteristik özellikleri ve gâyelerinden bahsederek bunlar
içinde enteresan olaylara
sahne olan Sîfülbahr (Habat) seriyyesinin gönderilme amacı ve gerçekleşme şekli
üzerinde duracağız. Gönderilen seriyyelerin tamamının sebepleri ve sayısı üzerinde
durmak böyle bir araştırmanın sınırlarını aşacağı için bunların daha çok genel
sebeplerinden bahsedeceğiz.
Sözlükte “gece yolculuğu yapmak veya yaptırmak, geceleyin yola çıkmak” an-
lamında serâ kökünden türeyen seriyye, “askerî birlik, silahlı tim, ordunun bir bölü-
ğü” manalarına gelir. Bu askerî birliklere görevlerinin gereği olarak çok defa gecele-
yin yol almaları, gizli hareket etmeleri ve baskın şeklinde harekât planı yürütmeleri
dolayısıyla seriyye denilmiştir. Terim olarak seriyye Hz. Peygamber'in bizzat katıl-
Osman Aydınlı
16
mayıp ashabından birinin kumandasında gönderdiği askerî birlikler anlamına gel-
mekle birlikte bunların hedef, harekât planları ve asker sayılarını Rasûlullâh (s.a.v.)
belirlemiştir
1
. Bununla birlikte Hz. Peygamber’in bizzat katılmadığı bir takım seriy-
yeler bazı kaynaklarda gazve
olarak isimlendirilmiştir
2.
Bu durum, bu seriyyelerin
özellikleri ve askerî harekâtın büyüklüğü ile ilgili de olabilir
3
. Ancak muahhar siyer
âlimlerinden Zürkânî’nin, ilk siyer ve megâzî alimlerinin bu iki tabirin kullanılışına
pek dikkat etmeyip bu iki kelimeyi birbiri yerine kullandıkları
4
tespiti dikkat çek-
mektedir. Zürkanî’nin ifade ettiği gibi, Rasûlulâh’ın katıldığı askerî ve siyasî hare-
ketlere “gazve”, kendisinin katılmayıp da ashabından birinin komutasında gönderdi-
ği askerî ve siyasî hareketlere “seriyye” denilmesinin
5
asıl
belirleyici tarif olduğunu
biz de benimsiyoruz.
A- Hz. Peygamber'in Gönderdiği Seriyyelerin Gayesi ve Karakteristik
Özellikleri
Müslümanlar tarafından hayatın bir çok alanında örnek alınan Hz. Peygamber'in
gazve ve seriyyeleri İslâm’ın ilk dönemlerinden itibaren çeşitli nedenlerle müslü-
manların yaptıkları savaşlara örneklik teşkil etmiştir. Başka bir ifadeyle Hz. Pey-
gamber’in askerî faaliyetleri daha sonraki dönemlerde müslümanların savaş telakki-
sini doğrudan etkilemiştir. Dolayısıyla gayri müslimlerin tutarsız ve mesnedsiz bir
çok iddialarına karşı İslâm âlimleri, asırlardan beri Hz. Peygamber’in askerî faaliyet-
lerini
çeşitli yönlerden incelemiş, onun bu konudaki uygulamalarını Kur’ân’da sa-
vaşla ilgili vazedilen prensiplerle karşılaştırmış ve her iki kaynakta belirtilen pren-
sipleri esas alarak İslâm’da cihadın sebep ve sonuçlarına yönelik kâideler manzume-
sini ortaya koymaya çalışmışlardır
6
.
1
Serdar Özdemir, “Seriyye”,
DİA, XXXVI, 565.
2
Mesela Mûte Seriyyesi ilk kaynakların bazılarında gazve (bkz. Vâkıdî,
Kitâbü’l-megâzî, II, 755; İbn
Hişâm,
es-Sîretü’n-nebeviyye, II, 373), bazılarında ise seriyye (bkz. İbn Sa‘d,
et-Tabakâtü’l-kübrâ, II,
128) olarak adlandırılmaktadır.
3
Nitekim Mûte gibi Bi’rimaûne ve Zâtüsselâsil gibi seriyyelere bazı kaynaklarda kelimenin sözlük
anlamından hareketle gazve adı verildiği gibi bunun, bu askerî harekâtların büyüklüğü ve özellikleri
ile ilgili olduğu da söylenebilir. Yine kaynaklarda seriyye karşılığında bazan “ba‘s” (göndermek, sev-
ketmek) teriminin kullanıldığı, ayrıca “vak’a”, “yevm” gibi kelimelerin
hem gazve hem de seriyye
için kullanıldığı görülür (Özdemir, “Seriyye”, s. 565).
4
Şerhu’l-mevâhibi’l-ledünniyye, II, 280.
5
A.g.e., II, 280.
6
Bu konuda gerek İslam âlimleri gerekse müsteşriklerin yaklaşımı ile ilgili bkz. Muhammed
Hamidullah,
Hazreti Peygamberin Savaşları, İstanbul 1991, s. 13-14; Elşad Mahmudov, “Sebep ve
Sonuçları Bağlamında Hz. Peygamber’in Savaşları (Gazve ve Seriyyeleri) Üzerine Bazı Notlar ve
İstatistikler”,
Bakı Dövlet Universiteti İlahiyat Fakültesinin Elmi Mecmuası, sa. 4, Sentyabr (Eylül)