aktif değillerdir (örneğin Kızıl dirilerin dilleridir )
Ergatif – bu gruptaki diller çok farklı cümle yapısına sahiptir. Tümcenin temel
öğesi - eyleyici ve eylem bu eyleyici üzerinde gerçekleşir. Eğer cümlede
eylemin kimin tarafından gerçekleştiği belirtilmiş ise, o tümcenin ikincil
öğesidir ve alıcı adını taşır. Alıcı ergatif hal alır ( örneğin Lazca )
Akuzatif – dillerin soyut anlamını aktarmanın en yüksek noktası. Cümle dizimi
temelinde özne- nesne ilişkisi. Fiiller geçişli ve geçişsiz gruplara ayrılırlar
(Türkçe )
24
Tablo 9.
Klimov’un İçerikli dil sınıflandırması
24
Panfilov, K, ‘ Osnovı kontensivnoy tipologii’ , makale,
Klimov, G, ‘Printsıpı kontensivnoy
tipologii’ , Мoskova, 1983.
17
1.3 Safhasal Dil Sınıflandırmasının Tarihçesi
İçerikli dil sınıflandırması dilin Biçimbilimsel yönünü veya diğer bir söyleyişle
dilin teknik tarafını hiç dikkate almamaktadır, Biçimbilimsel sınıflandırma ise dildeki
anlam yükümü gerektiği gibi incelememektedir. Son yıllarda tüm bu eksikleri görerek
dilbilimcilikte dil sınıflandırması alanında yeni bir sınıflandırma boy göstermektedir.
Bu dil sınıflandırılmasına Safhasal Dil Sınıflandırılması diyebiliriz.
Bu sınıflandırmanın ana hedefi - yukarıda bahsedilen Biçimbilimsel dil
sınıflandırılmasıyla İçerikli dil sınıflandırılmasını birleştirip her iki tipolojide de
bulunan eksikleri gidermektir. Safhasal Dil Sınıflandırılması bir dili gelişim açısından
incelemektedir ve bulunduğu safhaya göre gruplara ayırmaktadır. Bu sınıflandırma
başlangıç noktası olarak yansız yalınlayan dil türünü veya safhasını almaktadır. Buna
paralel olarak bu türden ergatif ve nominatif dil durumları gelişmektedir. Bu gelişim
biçimbirimlerin gelişimiyle orantılıdır, böylece eklemeli, büküm-eklemeli ve bükümlü
türler ortaya çıkmaktadır. Safhasal Dil Sınıflandırması açısından dil türlerinin
birleşmesi, farklı türlerin farklı sınıf türüne gelişerek geçmesi, sınıflar arası dil
türlerinin var olabilmesi kabul edilir bir durumdur. Bu sınıflandırma her tür farklı alt
türlerden oluşmaktadır. Çok yeni ve yeterince araştırma yapılmadığından dilbilimcilik
alanında henüz dil sınıflandırılması olarak yerini alamamıştır, fakat bir dilin
tanımlamasında son zamanlarda sıkça kullanılan bir yöntemdir. Safha dil
sınıflandırılmasının prensipleri ileride daha detaylı anlatılacaktır.
25
25
Panfilov, K, ‘ Stadialnaya tipologiçeskaya klassifikatsıya yazıkov: opıt postroyeniya’ , makale,
www.erlang.com.ru/euskara
18
2. BÖLÜM
BİÇİMBİLİMSEL, İÇERİKLİ VE SAFHASAL DİL SINIFLANDIRMALARI
ARASINDAKİ BAĞLANTI
Biçimbilimsel ve İçerikli dil sınıflandırmalarını birbirinden ayırmak yanlıştır
bir yaklaşımdır. Bu iki dil sınıflandırması ancak birlikte kullandıklarında bir dilin
tanımlaması eksiksiz yapılabilir. Örnek olarak Eleseev’in Finceye verdiği tanımlamayı
alabiliriz ‘Nominatif türünden bükümlülük özelliklerini taşıyan eklemeli bir dildir’.
26
Biçimbilimsel, İçerikli ve Safhasal Dil Sınıflandırılmalarının birbiriyle bağlantısını
görebilmemiz için dil tipolojisine bütün yöntemler açısından bakalım.
2.1.İçerikli dil sınıflandırılması açısından bir bakış
Rus Dilbilimcisi Klimov nötr dil sınıfının özelliklerinin yalınlayan diller
sınıfının karakteristikleri ile örtüştüğünü görmüştür. Aynı zamanda sınıfsal dil
grubunun da eklemeli dillerin arasında yer alabileceğini de kaydetmiştir, örneğin
Bantu dilleri gibi. Bazen İçerikli sınıflandırma yönteminde nominatif veya ergatif
gruplarına ayrılan diller, Biçimbilimsel sınıflandırma yöntemiyle bükümlü, eklemeli
veya yalınlayan dil gruplarına yerleşmektedir. Bunları görerek Klimov ikilem içinde
kalarak şunları söylemiştir: ‘ dil sınıflandırılması için bu yöntemleri karıştırmak çok
26
Panfilov, K, ‘ Stadialnaya tipologiçeskaya klassifikatsıya yazıkov: opıt postroyeniya’ ,
Eliseev, Y, ‘Fin Dilinin Kısa Gramer Tasviri’
19
faydalı olmayabilir’. Fakat başka bir safhasal dil sınıflandırması ile ilgili yaptığı
çalışmasında bu yöntemlerin kesiştiğini ve ortaya harmanlanmış bir dil
tanımlamasının çıktığını kabul etmektedir.
2.2 Biçimbilimsel dil sınıflandırma açısından bir bakış
İlk bakışta yalınlayan veya gövde yalınlayan dillerin sadece nötr dil
sınıfında bulunduklarını görebiliyoruz. Bu tür dillere hızlı yüzeysel bir bakış
attığımızda bile bu dillerde biçimbirimlerin bulunmadığını, geniş çapta sözdizimi
değişimi yaşandığını, sıfat sınıfının bulunmadığını ve sıfat yerine niteleyici fiillerin
kullanıldığını görebiliyoruz.
27
Aktif ve ergatif dillerin çoğu zaman eklemeli dillerin arasında yer aldıkları
bir gerçektir. Eğer aktif dillerin biçimbilimsel yönü ( özellikle ad) yalınlayan veya
gövde yalınlayan dillere yakınsa, ergatif diller kısmen olsa bile büküme sahiplerdir,
örneğin Dağıstan dili. Nominatif diller ise hem eklemeli, hem büküm eklemeli, hem
de sadece bükümlü diller sınıfına girmektedirler. Bazı nominatif dillerin biçimbilimsel
yapısının gövde yalınlamasını da yapabildiğini görebiliyoruz. Tüm bunları göz önünde
bulundurarak nominatif dillerin Biçimbilimsel Sınıflandırılmasında neredeyse her
sınıfta yer alabildiğini görüyoruz.
28
27
Panfilov, K, ‘ Stadialnaya tipologiçeskaya klassifikatsıya yazıkov: opıt postroyeniya’ , makale,
www.erlang.com.ru/euskara
28
a.g.m.
20
Dostları ilə paylaş: |